Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Maymun çiçeği virüsü

5 defa Biontech aşısı oldum. Her sene grip aşısı oluyorum. Bilim insaları dese ki her sene 5 aşı olacaksın olurum. Aşı kadar bilimsel olarak mucize denecek olgu az bulunur. Vücutta ne yaptığı, nasıl hareket ettiği milimi milimine bilinen, moleküler düzeyde nasıl çalıştığı tespit edilen, halk ağzıyala tersten söylersek, "ne olduğunu bu kadar net bildiğimiz" başka hiç bir şey yoktur.
Allah'a, meleklere, cinlere, dünyanın düz olduğuna, paçanın/sarmısağın Covid'den koruduğuna inanan halk, verili aşı gerçekliğine "inanmıyor". Helal olsun.
 
Konusu açılmışken biraz bilgi de verelim...

Konuyu açan arkadaşımız havuzlardan ve cinsel ilişki ile bulaştığından bahsetmiş. Bu bilgi pek doğru değil. Sanıyorum sosyal medyada dolaşan bazı açıklamalar kendisini yanılttı.

Hastalığın temel bulaşma yolu TEMASTIR.
Cinsel yolla bulaşmadan bahsedilmesinin esas nedeni özellikle hastalığın görüldüğü afrika ülkelerinde hastalığa yakalanan kişilerin cinsel ağlarla (yani genelevler vs) ilişkisinin olduğunun görülmesidir. Cinsel ilişki yakın temas içerir. Dolayısıyla cinsel ilişkiyle hastalık bulaşır.

Ama bulaşması için cinsel ilişkiye gerek yok! Hasta biriyle el sıkışırsanız da hastalık bulaşabilir.

HAVUZLARDAN bulaşır mı? Normal şartlarda asla bulaşmaz. Çünkü virüs klorlu suda yaşayamaz. Çok kısa sürede ölür.

Çok daha düşük ihtimalle olsa da öksürük, tıksırık, salya vs ile de bulaşma mümkündür.

1970 lerden sonra doğanlar hiç çiçek hastalığı görmediği için kısaca özetlemek gerekirse, çocuklarda görülen su çiçeğine benzeyen bu hastalıkta kuluçka döneminden sonra bedenin hemen her yerinde sivilce benzeri lezyonlar çıkar. Bunların içi iltihaplıdır. Patlar ve soyulurlar. Bu sivilceler virüs barındırır. Patladıklarında etrafa saçılırlar. Dolayısıyla bu sivilceler geçene kadar hastalar bulaşıcıdır.

Hastalığın kuluçka döneminde, yani belirtiler ortaya çıkmadan veya döküntüler geçtikten sonra bulaşıcı olup olmadığı çok net bilinmiyor ama böyle bir ihtimal söz konusu. Genel beklenti, benzer döküntülü hastalıklar gibi lezyonlar iyileştikten sonra hastalığın bulaşmayacağı yönündedir.

Şu an Covid19 gibi panik olmayı gerektiren bir durum söz konusu değildir. Hastalık maymunların yaşadığı afrika ülkelerinde tehdit boyutundadır. Diğer ülkelerde tek tük vakalar görülse de şu an bir salgın hali söz konusu değildir.

The-mpox-lesion-through-its-various-stages-a-early-vesicle-b-small-pustule-2mm.jpg


paçanın/sarmısağın Covid'den koruduğuna inanan halk

Hımm... bunda biraz gerçeklik payı var... :) Çok sarımsak yiyen kişiye yaklaşamazsın. Dolayısıyla hastalanma ihtimalin azalır. :)
 
Ben endişelenmemeyi tercih ediyorum. Bu yıl üniversite kazandım, bari okuyayım doğru düzgün!!!! Hayallerimi çalma virüs
 
nano çipleri de aşıyla insanlığa enjekte edildiği konuşuluyor. Tıp ilerlediyse teknoloji de ilerledi.
 
@Sansarius, 👏👏👏👏👏

@Sansarius, oturan boğa abimde öyle bir konuşuyorki sanki iğneyi o bilim adamları ile birlikte buldu :) "belkide onlardan önce buldu :) "içinde ne var ne yok onlardan iyi biliyor :)

@OturanBoğa, virüs çıktı iki ay geçmeden aşısı bulundu 🤔 nasıl inanicaz siz isterseniz 10 tane aşı olun "sizin özgür iradeniz" biz olanlara birşey demiyoruz zaten hocam bunun kelle ile paça ile düz dünya ile allah ile melek ile ne alakası var...
 
Son düzenleme:
@kaybedenler kulübü..,

:) benim bilmeme gerek yok. On binlerce bilim insanı biliyor zaten ve aşı öncesi/sonrası veriler (milyarlarca kişinin verisi) ilgililer için açık kaynaktır.
Aşı ve ilaç insanlık tarihinin en mucizevi ilerleyiş aracıdır.

@Sansarius,
Yahu maliyeti kurtarmaz :) Sen/ben kimiz de nano teknoloji bize zerk etsinler? İnsan oğlunun kendini böyle büyük ve merkezde görme sevdasına hayranım. Bir hiçiz, hiç. Masanın altındaki böcek nasılsa, ne kadar kıymetliyse, sen de ben de o kadarız. Aynı mekanizma, aynı biyolojik temeller, aynı güdüler... :)
 
@OturanBoğa, madem siz kendinizi hatta hepimizi "BÖCEK" olarak görüyorsunuzda neden o kadar bilim adamı aşı bulucaz diye uğraşıyorlar 😉 bir BÖCEK spreyi bulmaları daha mantıklı değilmiydi 🤪🤪🤪

@OturanBoğa, maliyeti kurtarmaz derken siz bu konulara bizden daha hakimsiniz sanırım abi 🤪🤪😉😉
 
Buzdolaplarında kullanılan kloroflorokarbonların ozon tabakasına zararlı olduğu yakın tarihte yeni bulundu. O zamana kadar bunun bir tehlike olduğunu bilmiyor ve mutlulukla kullanıyorduk. Kullanan kişiler buzdolaplarının neyden yapıldığını sorgulamadı. En sonunda hidroflorokarbonlarla değiştirdiler ve ozon tabakasındaki deliğin büyümesi az da olsa yavaşladı ancak;
Bu yeni kullanılan hidroflorokarbonlar da çözüm üretmiş değil. Virüsün tehlikesini düşünmek yerine bunu düşünseydik hepimiz buzdolabı,klima ve belirli spreyleri kullanmaktan vazgeçmemiz gerekirdi ama hala kullanıyoruz.
Özetle, amaç sağlık değil.
En azından kullanıyorsam içinde ne gibi tehlikelerin olduğunu bilmem gerek. Söylenmeyen çok şey var.
 
Ne yalan söyleyeyim covid aşısı hiç olmadım ama bu maymun virüsü sakat bir şeye benziyor vücutta yaralar falan çıkıyor yayilmaz umarım.
 
@kaybedenler kulübü..,

Atom bombası da atıyorlar ve her savaşta ölüyor insanlar zaten. Sadece 2. Dünya savaşında 60 milyon insan öldü. Atom bombası ile 100 bin kişi birkaç saniyede, 150 bin kişi devam eden yıllarda radyasyon etkisiyle öldü vs. Her savaşta milyonlarca insan ölüyor hala…

Belki de biz toplu aşılamanın yapıldığı son nesiller olacağız. Gelecekte daha uzun soluklu ve nokta atışı aşılar çıkacak ve kimse sürü bağışıklığını önemsemeyecek. Yani zenginler aşı olacak halklar hastalıkla kırılacak. O zaman bu yıllarda palazlanan aşı karşıtlığına hüzünle bakacak ölenler… belki de sadece birkaç yüz yıl sonra kalabalık insanlık aşılanmaya gerek olmayacak kadar değersizleşecek…
 
Bazı kişiler Maymun çiçeğinin nasıl bir virus olduğu ilk nerede ve nasıl ortaya çıkıp daha sonra nasıl evrimlesip yayılım gösterdiği vs sorulara cevap yazmamışlar mesela .
Konuyla ilgisiz yazmışlar kimse dememiş konuya yazin konuya diye .
 
Son düzenleme:
chatgpt ye sordum ;

Maymun çiçeği virüsü (Monkeypox), ilk olarak 1958 yılında Danimarka'da laboratuvar maymunları arasında görüldü. Bu nedenle "maymun çiçeği" adı verildi. Ancak virüs, doğal olarak primatlar ve çeşitli kemirgenler arasında bulunur ve bu hayvanlardan insanlara bulaşabilir.

İlk İnsan Vakası:​

  • 1970: İlk insan vakası, Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde (eski adıyla Zaire) rapor edildi. O dönemde, çiçek hastalığının ortadan kaldırılması için yoğun aşı kampanyaları yürütülmekteydi. Maymun çiçeği virüsü, çiçek hastalığına benzer semptomlar göstermesine rağmen daha hafif bir seyir izler.

Gelişimi:​

  • 1970'lerden itibaren, maymun çiçeği vakaları Afrika'nın çeşitli ülkelerinde, özellikle Orta ve Batı Afrika'da görüldü. Bu bölgelerde, ormanlık alanlarda yaşayan ve avlanan insanlar arasında yaygınlaştı.
  • 2003: Virüs, Afrika dışına çıkıp Amerika Birleşik Devletleri'nde ortaya çıktı. Bu, Afrika dışında kaydedilen ilk büyük salgındı ve virüs, enfekte Gana kemirgenlerinin ABD'ye ithal edilmesiyle yayıldı. İnsanlara, bu kemirgenlerle temas eden evcil köpeklerden bulaşmıştı.
  • 2022: Virüs, daha geniş bir coğrafyaya yayıldı ve Avrupa, Kuzey Amerika ve diğer bölgelerdeki ülkelerde çok sayıda vaka bildirildi. Bu dönem, virüsün endemik olduğu Afrika dışındaki bölgelerde en geniş yayılımını gösterdiği zamandır. Bu yayılma büyük ölçüde insanlardan insana bulaşma yoluyla gerçekleşti.

----
Maymunları tıp gelişimi için denek olarak kullanmayı bıraktığımızda belki aşılara da gerek kalmaz. Bu gibi bir çok deneyin kaymak tabakanın "ölümsüzlüğe çare" için araştırma yaptığı aşikar. Tüm insanlık için değilde belli bir kesime odaklı olan çalışmalara tıp denmez ve maymunu kobay olarak kullanan insanı neden kullanmasın.
 
Hocam hangi aşıyı tercih ettiniz?

Bir tercih şansımız olmadı. Sağlık personeli olduğum için ilk 2 aşı Çinde gelen Sinovac idi. Sonraki 3 aşı Biontech

En azından kullanıyorsam içinde ne gibi tehlikelerin olduğunu bilmem gerek.

Bunlar gizli saklı bilgiler değil ki... Girin sağlık veritabanlarına, her türlü makale, araştırma her şey var.

Maymunları tıp gelişimi için denek olarak kullanmayı bıraktığımızda belki aşılara da gerek kalmaz.

Mpox maymunları denek olarak kullandığımız için çıkmadı. Bu hastalık afrikada maymunlarda zaten var.
 
Ben onu bunu bilmem ticareti yapılan her şeyden şüphe ederim. Özellikle milyar dolarlık bir sektörde her şeyi beklerim. Nasıl silah tüccarı olan ülkeler savaş çıkarmak için herşeyi yapıyorsa ilaç sektörü de bundan farklı değil. Amerika gibi dünyanın en gelişmiş ülkesinde 20 yıl oxycontin denen uyuşturucuyu. Zararsız ağrı kesici diye sattılar. Sonunda ne oldu kazandıkları milyar dolarların birazını ceza olarak ödediler. Hapis bile yatmadılar.
 
Bunlar gizli saklı bilgiler değil ki... Girin sağlık veritabanlarına, her türlü makale, araştırma her şey var.
Mpox maymunları denek olarak kullandığımız için çıkmadı. Bu hastalık afrikada maymunlarda zaten var.
Ana akım bilim camiasının her sözüne güvenmiyoruz.
Dr. Robert Malone mRNA aşılarının geliştirilmesine katkıda bulunan biri. Aşıların çok kısa sürede geliştirilmesi ve özellikle uygulandıktan sonra uzun vadede ne gibi bir soruna yol açacağını bilinmediğini çünkü denenmediğini belirtti. Bu görüşünde hem haklı hem mantıklıyken, dinlediğiniz ana akım camiası bunu dikkate almıyor nedense.
Almanyada yaşayan mikrobiyolog Dr. Sucharid Bkhardi de aynı şekilde aşının güvenirliğini eleştirdi ve yine hasıraltı edildi.
The Great Barrington deklarasyonunu okuyun.
Bunlar da doktor şam babası değil.

Mpox için ise, afrikadaki maymunlarda zaten olduğunu yazmışım. Bu maymunları getirenler ve deney yapanlar suçlu diyorum. Neresini anlamadınız.
Hastalıklı maymun olduğu yerde duramadı bir türlü. İlla kurcalayacaklar. Afrikaya su götürmezler. Maymun kaçırırlar.
 
Son düzenleme:
MetePepe ve Oturan Boğa ikinizin de sabrına hayran kaldım.Özellikle çalıştığı sektör sağlık olan birinin bu sektörle uzaktan yakından alakası olmayan hala "google sordum.chat cp ye sordum böyle dedi" diyenlerle bunu tartışması takdire şayan
İşin kötüsü bu cehalet öyle arttı ki artık temel aşıları dahi çocuklarına yaptırmayan binlerce insan var aramızda.Bundan 10-15 sene sonra suçiçeği,kızamık , çocuk felci gibi nesli tükenen hastalıklar yeniden bol miktarda görülecek. Ve bu kitle yine " cip, yapay virüs, büyük resim " neden oldu diyecek.Yani cahillik insanlığın sonu olacak belki de.

Keşke şu düz dünyacılar ile aşı karşıtları için özel bir bölge yapılsa ve o bölgenin dışına çıkmasalar
 
Ana akım bilim camiasının her sözüne güvenmiyoruz.
Dr. Robert Malone mRNA aşılarının geliştirilmesine katkıda bulunan biri. Aşıların çok kısa sürede geliştirilmesi ve özellikle uygulandıktan sonra uzun vadede ne gibi bir soruna yol açacağını bilinmediğini çünkü denenmediğini belirtti. Bu görüşünde hem haklı hem mantıklıyken, dinlediğiniz ana akım camiası bunu dikkate almıyor nedense.

Değerli arkadaşım,

Bilimde ana akım medyası gibi ana akım camiası diye bir şey olmaz. Her türlü görüş ve düşünce dile getirilir, bunlar test edilir, delillendirilir, kimi kabul görür, kimi görmez.

Aşıların çok kısa sürede geliştirilmesi ve uzun vadede ne etki yapacağının bilinmemesi zaten herkesin kabul ettiği, üstünde uzlaştığı bir konu. Bunu tartışan yok ki! Şimdi adam denize düşmüş, buna can simidi atalım ama ya bu ca simidi biraz sonra patlarsa diye tartışmak gibi bir şey bu. Bırakalım belki çırpına çırpına yüzmeyi öğrenir diyorsunuz.

The Great Barrington deklarasyonunu okuyun.

Böyle bir şeyi dile getirirken bari içeriğinin ne olduğunu da öğrenin. Bu deklarasyonun aşılamayla falan ilgisi yok. Covid19 kısıtlamalarına karşı bir çeşit protesto. Riskli kişileri kapatalım, diğerleri çalışmaya devam etsin, bunlar zaten pek ağır hastalık geçirip ölmezler, diğerleri de korunmuş olur diyor.

Deklarasyonun 3. paragrafı da aynen şöyle: "Aşı mevcut olana kadar bu önlemleri yerinde tutmak onarılamaz hasara yol açacaktır ve imkanları kısıtlı olanlar orantısız şekilde zarar görecektir."

Bu sağlık ekonomisiyle ilgili bir deklarasyon. Eğridir, doğrudur bunu da bilim dünyası tartışır. Görüldüğü üzere bu deklarasyonu yazan kişiler şam babası olmayıp doktor oldukları için aşıya karşı değiller!

Mpox için ise, afrikadaki maymunlarda zaten olduğunu yazmışım. Bu maymunları getirenler ve deney yapanlar suçlu diyorum. Neresini anlamadınız.

Ben de bu maymunları getirmeseler veya deney yapmasalar da Mpox olacaktı diyorum. Bunun nesini anlamadınız?

Mpox laboratuardan bulaşmıyor. Afrika'da ormanda gezen vahşi maymunlardan ormanda yaşayan insanlara, onlardan da diğer insanlara bulaşıyor. Deneyle, laboratuarla falan alakası yok.
 
Değerli arkadaşım,

Bilimde ana akım medyası gibi ana akım camiası diye bir şey olmaz. Her türlü görüş ve düşünce dile getirilir, bunlar test edilir, delillendirilir, kimi kabul görür, kimi görmez.
Kesinlikle katılıyorum. Aşının "test" edilme sürecini oldu bittiye getirip direk uygulamaya geçilmesi kabul görme veya görmeme seçenekleri arasına bile girmez.Bu sebeple taraflı ve amacından uzak olan tüm uygulamalar ana akım kıstası içerisindedir ve cühela halka da ana akım haberleri izletildiği için ana akım bilim camiası da tabi ki oluyor.
Aşıların çok kısa sürede geliştirilmesi ve uzun vadede ne etki yapacağının bilinmemesi zaten herkesin kabul ettiği, üstünde uzlaştığı bir konu. Bunu tartışan yok ki! Şimdi adam denize düşmüş, buna can simidi atalım ama ya bu ca simidi biraz sonra patlarsa diye tartışmak gibi bir şey bu. Bırakalım belki çırpına çırpına yüzmeyi öğrenir diyorsunuz.
Sokakta açık havada sigara içene bile karışılan, "biz aynı evde yaşıyoruz zaten" demelerine rağmen dolmuşta mesafe kontrolü yapan polisler yan yana oturan çiftleri ayırmaya çalışırken ve daha burada yazarken bile cehalet zehirlenmesine sebep olabileceğim abuk kapanma serüvenlerimizden sonra eh bırakalım da yüzmeyi öğrensinler.
Böyle bir şeyi dile getirirken bari içeriğinin ne olduğunu da öğrenin. Bu deklarasyonun aşılamayla falan ilgisi yok. Covid19 kısıtlamalarına karşı bir çeşit protesto. Riskli kişileri kapatalım, diğerleri çalışmaya devam etsin, bunlar zaten pek ağır hastalık geçirip ölmezler, diğerleri de korunmuş olur diyor.

Deklarasyonun 3. paragrafı da aynen şöyle: "Aşı mevcut olana kadar bu önlemleri yerinde tutmak onarılamaz hasara yol açacaktır ve imkanları kısıtlı olanlar orantısız şekilde zarar görecektir."

Bu sağlık ekonomisiyle ilgili bir deklarasyon. Eğridir, doğrudur bunu da bilim dünyası tartışır. Görüldüğü üzere bu deklarasyonu yazan kişiler şam babası olmayıp doktor oldukları için aşıya karşı değiller!
Evet değil. Diğer arkadaşları bilgilendirdiğin için teşekkürler. Belirtilen konuların farklı olduğunu anlayamadığınıza da üzüldüm. Onu belirtmemin sebebi yukarda yazdıklarımdır. Bu pompalanan virüs korkusunun kitle kontrolü olduğunu düşünüyorum.
Ben de bu maymunları getirmeseler veya deney yapmasalar da Mpox olacaktı diyorum. Bunun nesini anlamadınız?
covid haberi ilk düştüğünde çılgınlar gibi ana akım zımbırtısı "çinliler yüzünden yav yarasa yiyorlar püü" demişti.
Mpox için suçu neden laboratuvarlara atamıyormuşuz? Bu kafanın o kafa arasında farkı yok.
Mpox laboratuardan bulaşmıyor. Afrika'da ormanda gezen vahşi maymunlardan ormanda yaşayan insanlara, onlardan da diğer insanlara bulaşıyor. Deneyle, laboratuarla falan alakası yok.
Güzel senaryo yalnız daha iyisi var;

Sizin düşüncenizle yayılma merkezi sadece afrika kabul edersek, Bu mpox yeni bir hastalık değil ama buna rağmen bu zamana kadar oraya safariler araştırmalar ve iş gezileri düzenlenmeye devam ediyor. Eee yıllanmış bu hastalık madem tehlikeli, neden kıta tecrit listesine alınmadı?

Özetle;
Başkasının umursamadığı virüsü ben neden umursayacakmışım.
 
Son düzenleme:
Ben ekosistem de zaten var olan viruslerin insanin neden olduğu çeşitli nedenlerle( hayvan türlerini yok etmek canlıların yaşam alanlarını katletmek, bitkileri ağaçları ormanları yok etmek ,denizleri kirletmek, atmosfere verilen zararlar iklimin kirlenmesi vs nedenlerle ) nasıl artış gösterdiğini yazdim
Gönül yazar ☹
 
Bu pompalanan virüs korkusunun kitle kontrolü olduğunu düşünüyorum.

Covid yüzünden 20-36 milyon insan öldüğü tahmin ediliyor. Aşı çok hızlı uygulanmaya başlamasaydı belki bunun 10 katı ölüm yaşanacaktı.
Siz buna korkudan ölüm mü diyorsunuz?
Belirtilen konuların farklı olduğunu anlayamadığınıza da üzüldüm.

Aşının gereksizliğinden bahsederken Barrington Deklarasyonunu örnek gösterince ne anlamam gerekiyor?
Bu deklarasyon sadece covid kısıtlamaları için yayınlanmış bir şey. Gençleri eve kapatmayın, çalışmaya devam etsinler diyor. Aşı çıkana kadar sadece riskli gruplar kapatılsın diyor.
Yani ne bir kandırmacadan, ne aşı karşıtlığından bahsediyor.
Mpox için suçu neden laboratuvarlara atamıyormuşuz?

Suç atmak kolaydır ama attığın suçu ispatlamıyorsan desteksiz atmak olur.
Hastalık bu laboratuarların çevresinde değil, genellikle laboratuar olmayan afrikada var.

Bu mpox yeni bir hastalık değil ama buna rağmen bu zamana kadar oraya safariler araştırmalar ve iş gezileri düzenlenmeye devam ediyor. Eee yıllanmış bu hastalık madem tehlikeli, neden kıta tecrit listesine alınmadı?

Ben senaryo yazmıyorum, mevcut durumu, eldeki verileri yazıyorum.

2022 yılından beri bu hastalık Kongo, Nijerya da görülüyor. Ayrıca bunlara yakın olan Burundi, Kenya, Rwanda ve Uganda da tespit edilmiş vakalar var. Bahsi geçen ülkeler çok gelişmiş olmadığı için gerçek vaka sayılarının test edilenlerin kat kat üstünde olduğu tahmin ediliyor.

Şimdi gelelim kıta niye tecrit edilmedi kısmına... Çiçek hastalığı covid gibi havayla bulaşan hastalıklardan olmadığı, aşısı olduğu, kolay tespit edilebildiği ve vaka sayıları sınırlı olduğu için öyle kıta tecriti falan yapılmaz. İnsan çiçek hastalığının salgın yaptığı dönemlerde bile uygulanan yöntem hastalık çörülen yerlerin ve çevresinin aşılanması şeklindeydi.

Covid gibi havayla bulaşan ve çok bulaşıcı olan hastalıklarda 1 kişi 5-6 kişiyi hasta edebilir. Mpox için bu oran 1,3 kişi!

Ayrıca, orayı niue katapmıyorlar, burada niye şöyle yapılmıyor gibi laflar kahvehane muhabbetinden öteye gitmez. Salgın hastalıklar epidemiyoloji biliminin alanıdır. Hangi hastalıkla ne tür önlemler gerektiğine de bu uzmanlar karar verir. Eğer öyle bir ihtiyaç hasıl olursa riskli ülkelerin tecrit edilmesini de önerirler.

*****************

Değerli arkadaşım,

Aşıya da karşı olabilirsiniz, virüse de inanmayabilirsiniz, bunlar komplo terorisi, yalan dolan diye de düşünebilirsiniz. Doğal hakkınızdır.
Ancak eğitiminizin ve bilgi birikiminizin olmadığı bir alanda öyledir, böyledir diye fikir belirtmeniz doğru değil. Bu benim mesleğim olmasına rağmen bir şey yazarken sakınarak yazıyorum. Çünkü sağlık biliminin mottosu: "Öncelikle zarar verme"dir.

Siz aşı olmak istemeyebilirsiniz. Ama benzer bir salgında aşı olmaması için ikna ettikleriniz ölürse bunun vicdani sorumluluğunu alacak mısınız?

Yani spekülasyon, dedikodu yapmaya falan gerek yok: Covid19 ölüm verileri halen internette ay ay yayınlanıyor. Aşılamadan önceki ölüm sayılarına ve sonrasındaki ölüm sayılarına bakmak yeter de artar.
 
Covid yüzünden 20-36 milyon insan öldüğü tahmin ediliyor. Aşı çok hızlı uygulanmaya başlamasaydı belki bunun 10 katı ölüm yaşanacaktı.
Siz buna korkudan ölüm mü diyorsunuz?
Ölenlerin %90'ı 65 yaş üstü. Yani zaten yaşa bağlı akciğer yetmezliği başlayan yaş aralığı iken, bu ölümler dediklerinizin sanki sıradışı bir şeymiş gibi anlatmak da ne bileyim. Korku demeyelim de eskilerin tabiriyle hastalık hastalığı diyebilirim.
Aşının gereksizliğinden bahsederken Barrington Deklarasyonunu örnek gösterince ne anlamam gerekiyor?
Bu deklarasyon sadece covid kısıtlamaları için yayınlanmış bir şey. Gençleri eve kapatmayın, çalışmaya devam etsinler diyor. Aşı çıkana kadar sadece riskli gruplar kapatılsın diyor.
Yani ne bir kandırmacadan, ne aşı karşıtlığından bahsediyor.
Genel anlamda aşı ve üretimin gereksizliğini savunuyormuşum gibi mi görünüyor? Yukardaki cevap umarım testi oldu bittiye getirilen bir aşının gereksizliğini belirtiyordur. Caddeleri tazyikli su ile yıkarken suyu dezenfenktanlı görüntüsü vermek için köpüklü hale getirmek bir kandırmaca değil evet. Abuk önemlerin kendisi bile aşının bir göz boyama olduğunu belirtiyor.
Suç atmak kolaydır ama attığın suçu ispatlamıyorsan desteksiz atmak olur.
Hastalık bu laboratuarların çevresinde değil, genellikle laboratuar olmayan afrikada var.
2021 de ABD de görüldü bu nasıl oluyor peki? Şu sıralar Avrupada da görüldü. Afrika derken tüm dünyayı afrika olarak adlandırıyorsunuz sanırım. Maymun ticaretinde iyi para var demek ki.
Ben senaryo yazmıyorum, mevcut durumu, eldeki verileri yazıyorum.

2022 yılından beri bu hastalık Kongo, Nijerya da görülüyor. Ayrıca bunlara yakın olan Burundi, Kenya, Rwanda ve Uganda da tespit edilmiş vakalar var. Bahsi geçen ülkeler çok gelişmiş olmadığı için gerçek vaka sayılarının test edilenlerin kat kat üstünde olduğu tahmin ediliyor.
Eldeki verin eksik. labları savunup maymun kaçırmayla bu virüsün yayılmayacağından çok eminsen, neden sürekli bunun bir tehlike olduğu pompalanıyor? Hadi diyelim Dünyadaki bu hassasiyet afrika dışına bulaşmasa bile oradaki insanlar için endişedir. Çok absürt olmaz mı? Dünyanın, Afrikanın kanlı elması dışında hiç bir şeyi umurlarında değildi en son. Ne değişti de bu kadar önemli oldu?
Şimdi gelelim kıta niye tecrit edilmedi kısmına... Çiçek hastalığı covid gibi havayla bulaşan hastalıklardan olmadığı, aşısı olduğu, kolay tespit edilebildiği ve vaka sayıları sınırlı olduğu için öyle kıta tecriti falan yapılmaz. İnsan çiçek hastalığının salgın yaptığı dönemlerde bile uygulanan yöntem hastalık çörülen yerlerin ve çevresinin aşılanması şeklindeydi.
Bak bu güzel haber. Neden diyecek olursan. Mpox un covid gibi tehlikeli olacağını hissettiren hastalık hastalığı güruhu belki de istemeden de olsa faşizm uyguluyor.
Covid gibi havayla bulaşan ve çok bulaşıcı olan hastalıklarda 1 kişi 5-6 kişiyi hasta edebilir. Mpox için bu oran 1,3 kişi!

Ayrıca, orayı niue katapmıyorlar, burada niye şöyle yapılmıyor gibi laflar kahvehane muhabbetinden öteye gitmez. Salgın hastalıklar epidemiyoloji biliminin alanıdır. Hangi hastalıkla ne tür önlemler gerektiğine de bu uzmanlar karar verir. Eğer öyle bir ihtiyaç hasıl olursa riskli ülkelerin tecrit edilmesini de önerirler.
Uzmanlar arap sabunlu suyla caddeleri yıkasın cühela takımı da ülkesindeki sağlık sistemini alkışlasın. Evet ülkemiz kahvehane değil ibadethane.
*****************

Değerli arkadaşım,

Aşıya da karşı olabilirsiniz, virüse de inanmayabilirsiniz, bunlar komplo terorisi, yalan dolan diye de düşünebilirsiniz. Doğal hakkınızdır.
Ancak eğitiminizin ve bilgi birikiminizin olmadığı bir alanda öyledir, böyledir diye fikir belirtmeniz doğru değil. Bu benim mesleğim olmasına rağmen bir şey yazarken sakınarak yazıyorum. Çünkü sağlık biliminin mottosu: "Öncelikle zarar verme"dir.
Madem mesleğiniz, Covid aşısı akciğer iltihabı yapıyor mu yapmıyor mu?
Bilgi birikimimin olmadığını iddia edebilirsiniz ama çok okurum. Özellikle Aşı onam formunu ilginç buldum.

Oradan bir alıntı yapayım;

"Pandemi nedeniyle faz 3 çalışması tamamlanmadan Sağlık Bakanlığı tarafından " acil kullanım onayı " verilmiştir. Bu nedenle aşı ile ilgili bilimsel veriler yetersizdir."

Aşı bilimsel değil ve benden bilimsel olmam bekleniyor. :ROFLMAO:

Siz aşı olmak istemeyebilirsiniz. Ama benzer bir salgında aşı olmaması için ikna ettikleriniz ölürse bunun vicdani sorumluluğunu alacak mısınız?
Benim mottomsa "Öncelikle yalan söyleme" dir. Kötü bir iş yapıyorsam da en azından insanları uyarmak veya samimi olmak önemlidir.
Yani spekülasyon, dedikodu yapmaya falan gerek yok: Covid19 ölüm verileri halen internette ay ay yayınlanıyor. Aşılamadan önceki ölüm sayılarına ve sonrasındaki ölüm sayılarına bakmak yeter de artar.
Devam ediyor diyorsunuz acıklı bir durum. Bu sağlık sisteminin pek işe yaramadığını gösteriyor. Yoksa yalanın mı demeliyim bilemedim.
 
"Çocuğu olmayan Hazreti Davut, Allah’a dua etmiş ve ’Yarabbim bana bir kız çocuğu ver, onu sana kurban edeyim’ demiş... Dua tutmuş; Davut, kızının adını Ayşe koymuş... Gel zaman git zaman, çocuğun kurban edileceği zaman gelmiş. Hz. Davut kızı yatırmış, tam boğazını kesip kurban edecekken Azrail gökten bir keçiyle çıkagelmiş ve ’Kızı bırak, al bu keçiyi kurban et’ demiş..."

Dinleyenlerden biri dayanamamış:

"Yahu bunun neresini düzelteyim... Hz. Davut değil Hz. İbrahim, kız değil erkek, Ayşe değil İsmail, Azrail değil Cebrail, kurban edilen de keçi değil koç olacaktı!"
 
Keşke ben de maaş alsaydım :unsure: ama her zaman ki gibi etik değerlerim kovulmamı sağlardı sanırım.
 
Son düzenleme:
BioNTech Akciğer Kanserinin aşısını buldu ve denemeler başladı. Gerçi bu firma virüsü para kazanmak için kendi yaydı.İNsanları öldürdü. Kimsenin iyileşmesini istemez.Kendilerine Mars' da yer yaptılar ve dünyaya uçakla mikrop püskürtüyorlar.
Neyse umarım bu aşı karşıtlarının hiçbiri bu aşıya kolay kolay ulaşamazlar sevdikleri gözlerinin önünde gün gün erirken bilimin, bilim insanı olmanın, etiğin ne demek olduğunu anlarlar. İnşallah.
 
Tanrıya inananların her nasılsa ölüm gibi gerçeklere inanmaması beni hep şaşırtır. Sevdiklerimize bencilce bağlı olmamız bireysel eylemdir. Misal doktor hatasından kıyılan canın bedelini almak isteyen hasta yakını için ileri geri konuşuluyor. Bizim sevgi dediğimiz şey yeri geldiğinde başkası için bencillik oluyorsa demek ki burada sevgiden bahsetmiyoruz. Bu arada bilimin de bir inanç sistemi haline geldiğini düşünüyorum. O konulara da hiç girmiyorum. Hayırlı işler.
 
Yahu bunun neresini düzelteyim
Farsçada şöyle bir söz vardır, yeri gelmiş madem söyleyelim: Kudam galatetra tashih konem ey hane-i harab.

Bizim milletimizde olağanüstü hallere inanmak daha muteberdir. Bilim mi menkıbe mi desen bilim diyenler sayıca üstün gelemez. Ne yazık ki elden bir şey de gelmez. İnanç (dinle ilgili değil bu) çok kuvvetli olunca değiştirmek olanaksız. Her kesimde de var. Bir tanıdık da gün ortasında viski içiyor, alkolün virüsü öldürdüğüne inanıyordu. Çok geçmedi inandığını vücudu sınadı. Bereket ucuz atlattı.

Bir profesör (Türkiye'de) çıktı dedi ki mealen: "Bu virüs Türklere hiçbir şey yapmayacak. Genetik olarak uygun değil." Bir diğeri çıktı (o da profesör, hem de bilim kurulu üyesi idi) "bu virüsleri Allah nüfusu dengelemek için gönderiyor" dedi. Bilmem ki başka söze hacet var mı? Ne diyelim, hangisi düzeltelim. Bırakalım da isteyen bilime isteyen bilim dışı olgulara itibar etsin.
 
Üst Alt