[Eshat] Menfaatlerin başladığı yerde dostluklar biter...

Sevgi insan için en büyük kelime
Bir düşünüp bir baktım kendime
Hayatta yaşanan en güzel tercüme
Sevgidir insanı bırakmaz kendi haline

Bakma haline, nice olur diye düşünme
Seviyorsan seveceksin bundan çekinme
İçinde yaşayan güzellikleri asla bitirme
Sevgi sözünü dudağından hiç düşürme


Eshat

Şiir...
Şiir nedir?

Bana göre şiirin tanımı; yaşamış olduğumuz duygu ve düşüncelerimizi, hissederek kafiyeli mısralar halinde anlatma sanatıdır.

Şiirler insan hayatının en önemli vazgeçilmezlerindendir. Bir duygu ve düşünceyi karşındaki kişiye en kolay anlatma yöntemlerinden birisi olan şiirler,

Bazen bir aşkı,
Bazen bir sevdayı,
Bazen bir özlemi,
Bazen bir hasreti
Bazen bir vuslatı,
Bazen umudu,
Bazen umutsuzluğu,
Bazen de bir davayı anlatırlar.

İnsanların karşısındaki kişiyi etkilemek için kullandıkları bu sanat dalı, bana göre de kullanmasını bilen kişi için karşındaki kişi ye kendini ve duygularını etkili bir şekilde anlatmanın en iyi yoludur. Fakat bu bir kabiliyet meselesidir.

Şiir yazmak çok farklı bir duygudur. Çünkü hissederek yazmak çok önemlidir. Yaşamış olduğun veya çok etkisinde kaldığın bir olayı kafiyeli dizeler haline getirmek bunu etkili vurgularla desteklemek daha da önemlisi o şiire içinizdeki anlamı sevgiyi katabilmek büyük ustalık ister.

Şiiri okumak ta bana göre ayrı bir sanattır. Bir şiiri hissederek yürekten okuyarak, gerekli olan vurguları yaparak, ses tonunu yerli yerince kullanmak, karşınızdaki kişiye, şiirde ki manayı anlatabilmek en önemlisi de okumuş olduğunuz şiirdeki tadı karşınızdaki kişiye hissettirmek çok önemlidir.

İnsanların birlik olduğu bir dünya...

Belki bir hayal, belki bir rüya olarak tabir edilebilir, bu düşünce. İnsanların birlik ve beraberlik içerisinde, bir çok güzellikleri çok anlamlı bir şekilde yaşayacağı muhakkaktır.

Yaşanılan güzellikleri insanlarla paylaşmak, bu paylaşılan güzellikleri daha güzel bir hale getirecektir. Fakat insanlardaki bencillik duygusu ve birbirlerini çekememe gibi duygularının olması, bir noktadan sonra insanların birbirlerinden ayrılmasına neden olabiliyor.

Farklı düşüncelerin, farklı fikirlerin, güzel bir şekilde paylaşılması, bu paylaşımlarında itici ve kırıcı olmadan yapılarak, insanlara yaklaşılması, sanırım insanların manevi olarak duygularını daha da geliştirecek bir etken olacaktır.

İçimizdeki sessizliğin sesi..
İçimizdeki sessiz duruşun elbette bir haykırışı olacaktır. Sessiz kaldığımız bir olaya bir konuya belki içimizden bir yorum getirebiliyoruz. Lakin bu yorumları gerektiğinde dışa da yansıtarak fikirlerimizi paylaşmalıyız.

İnsanların fikirleri çok önemli ve çok değerlidir. Yeri geldiği zaman en güzel fikirleri ortaya koyabiliriz. Tabi burada insanların kendilerine güvenerek gerektiği yerde fikirlerini beyan ederek görüşlerini açıklamaları beklide bir çok kişinin bundan faydalanmasına neden olacaktır.

Belki fikirleriniz herkesten farklı olabilir. Herkesten ayrı bir şekilde düşünebiliriz. Zaten buda bizim değişimimiz, güzelliğimiz ve farklılığımız olmalıdır. Bun farklılıklar ne kadar fazla olursa o kadar değişik ve güzel fikirlerin veya görüşlerin ortaya çıkmasına sebeptir.

Burada değişik fikir ve görüş beyan ederken bunu söyleyiş tarzımızda çok önemlidir. Çünkü bunları saygı sınırları dahilinde herkesin fikirlerine katılmasak da yapacağımız eleştiriler insanları kırmayacak bir üslup ve söylemle dile getirilmelidir.

Yoksa bu değişik görüş ve fikirler bizim ayrılarak birbirimize zarar verecek boyutlara gelebilir. Buda bizim için hiç istemediğimiz bir olaydır.

En güzel, en uygun fikirlerin en iyi bir şekilde, ortaya koyarak bütün herkese yarar sağlayacak güzellikler getirmesi dileklerimle…

Arkadaşların, en mükemmeline, en güzeline
Bütün değerlerin, en değerlisine, en özeline
Bu sözler sana, iyi bak! Yazdığım dizelerime
Bu yazdığım şiir, arkadaşların en özlenenine

Arkadaşlığın tarifi benim için, sadece sensin
Bütün kalbimle bana arkadaşlığı hissettirensin
Arkadaşlık denilince benim ilk aklıma gelensin
Benim için bu tarifi en yürekten hak edensin

Hak edene hakkını sonuna kadar vermek gerekli
Var mı? Arkadaş olarak senden daha yürekli
Gerçek arkadaşlığını yüreğime perçinlemeli
Bunun için, gerçek dostu ve arkadaşı iyi seçmeli

Bana bir kişi söyle, senin için yüreğini ortaya koysun
Öyle bir arkadaş olsun ki; Her zaman yanında olsun
Seni senden daha çok düşüsün, seninle gurur duysun
Sana hep umut olsun, fikirleri fikirlerine uysun

Eshat

ANNE

Annem benim içimdeki en güzel sevgimdir.
Şefkati merhemdir, Sevgisi her demdir
Annelik başlı başına büyük bir erdemdir
Saçını süpürge edendir, kendini feda edendir

Bugün ben yine gurbetteyim anne
Duygularım parçalanmış zerre zerre
Senin sevgin içimde en güzel yerde
Hiç unutulur mu seni sevgin anne

Anneler insana her zaman kol kanat gererler
Bütün sevgilerini son damlasına kadar verirler
Ama bunu yaparken hiç karşılık beklemezler
İşte anneler yavrularını bu şekilde severler,

Eshat

Benim Kalbimdeki bitmek bilmeyen sevgi

Aslında genelde her insanın kalbinde bir sevgi yaşar tabi burada sevgiden kastım karşındaki kişi karşı duyulan sevgidir.

İçimdeki bitmek bilmeyen sevgiye karşı, gerçekten kendimi o kadar değişik hissediyorum ki anlatamam. Bazı sevgiler insanın içine demi atmışçasına hiç gitmemektedir. Zaten bunun içimize girmesi elimizde olmadığı gibi, içimizden çıkmaması da bizim elimizde olmaz. İşte bütün bu bağlamda yaşanılan sevgiyi bir kenara atmakta bizim elimizde olmaz. Yani bir şekilde gelir ve bizi bulur.

Bazen içimizdeki yaşadığımız duygularla ortaya çıkan sevgimiz, bazen de anılarla ve hiç umulmadık bir zamanda ve şekilde yüreğimizde belirebilir.

VAR

Hayat bir zulüm olsa da, yaşamak için nedenler var
Nedenim yok desende, unutma ki; seni sevenler var
Hayat o kadar güzel ki; yaşamak için bak neler var
Birde şuna bak! Bu dünyadan göçüp de gidenler var

Hayat bitmeden yaşanacak, çok güzel günler var
Bir şey daha var ki; en güzel şekilde yaşamak var
Yaşanmasa da zaten bitmeyecek mi? Yaşananlar
Biteceğini bile bile hayata küsmeye ne gerek var

ESHAT

Hayatımızın baharı..

İnsanların yaşadıkları evreleri düşündüğümüzde, adeta dört mevsimi anımsatır. İlk doğduğumuz ve çocokluğumuz ilkbaharı, gençliğimiz ve orta yaşlarımız yazı, biraz daha ilerleyen yaşımızda sonbaharı, ihtiyarlık dönemimizde kışı temsil eder.

Hayatımızda yaşadığımız her zamanın, her anın, ayrı bir güzelliği, ayrı bir özelliği vardır. İnsan hayatının her döneminde kendisinde çeşitli farklılıklar gözleyebilir. Bu farklılıklarla ve bütün güzelliklerle insanın hayattan zevk alması çok önemlidir.

Çocukken yaşadığımız olaylarda farklı bir düşüncemiz olur gençliğimizde farklı olur. Hayatın her anında bu farklılıkları güzelliğe çevirerek mutlu olabiliriz.

Bu gözler kimi arar, kimi bekler
Bilmemki, bu gözler kimi sever
Her gün elem, her gün keder
Bitsin artık bu dertler, çileler

Çok uzaklardan birisi var
Beni na arar, nede sorar
Umarım kulakları çınlar
Benim için böyle dostluklar

ESHAT

Bazen düşünüyorum!

Hayatımıza yön veren olumlu ve olumsuz o kadar çok olaylar var ki;

İnsanın hayatını değiştiren bu olayların insan üzerindeki etkileri de tartışılmaz. Bir insanın bir sınavı kazanması, yapılan bir organizasyonda bir derece alınması, güzel bir işe girilmesi v.b. gibi olaylar insan hayatını olumlu olarak etkilerken. Bir trafik kazası geçirmesi, maddi açıdan büyük kayıplar yaşanması, her hangi bir sebep den dolayı sakatlanması veya önemli bir hastalığa yakalanması da maalesef insanı olumsuz olarak etkileyen olaylardır.

Bütün bu olayları düşündüğümüzde, insanların yaşamlarında birçok değişimin ve gelişimin yaşanmasında meydana gelen olayların etkileri mevcuttur. İyi yönde gelişen olayların hayatımıza yansımasına baktığımız zaman gerçekten insanın yaşam standartlarını artırması ve insanı birçok açıdan rahatlatması görülüyor. Zaten bu olayların yaşanması insanı iyi yönde etkileyecektir.

Fakat olayların bizim için olumsuz yönde gelişmelerine bakarsak, gerçekten insan hayatında çok derin yaralar oluşturabilecek sonuçlarını görebiliriz. Bu sonuçlara katlanabilmek bu sonuçlar karşısında metanetli durabilmek büyük bir azim ister. Böyle anlarda insanın yanında bazı dostlarını görmesi bu acıları kısmi olarak ta olsa hafifleterek insanı için bir teselli olur.

Hayatımızda bu şekilde derin izler bırakacak gerek olumlu, gerekse olumsuz olayların olması yaşanılan hayatın tamamen doğal bir sonucudur. Bu sonuçların etkileri zamana yayılsa da ilk andaki etkisi çok daha büyüktür.
Büyük bir başarının heyecanı yaşanılan ilk anda çok daha güzeldir. Fakat onun olumlu etkilerini zamanla daha iyi fark ederek hayatımıza yansıdığını görebiliriz. Büyük bir hastalığa yakalandığımız zaman onu ilk duyduğumuzda büyük bir şok yaşarız. Fakat zamanla bu bizim hayatımızda normal bir hal alarak devam edebilir.

Hayatımızda yaşadığımız olayların olumlu olarak hayatımıza yansıması dileklerimle…

İnsanlarla diyalog kurma…

Oysa günümüz teknolojisine baktığımız zaman iletişim için kullanılan en ileri teknolojik imkânlar bulunmaktadır. Tabi bu sadece insanların birbirlerine karşı ulaşım erişim ihtiyaçları adına güzel gelişmeler

Günümüzde insanlar arasındaki iletişim eksikliği ve insanların birbirlerini anlayamama gibi sorunlar hala devam etmektedir. Bunun en büyük nedeni ise insanların uğraşlarının fazla olmasıdır. Yani insanlara her türlü olanaklar sunan teknoloji gerçekten yararlı oluyor. Lakin insanların birbirlerinden uzaklaşmasına da neden olmuyor değil.

Eskilere baktığımızda insanları birbirleriyle diyaloglarının çok daha iyim ve samimi olduğunu görürdük. Şimdi günümüze baktığımızda insanların maddiyata dayalı dostlukları tercih etmesi de bu diyalogların kesilmesinde çok önemli bir etken olarak söylenebilir. İnsanların bu şekilde bir yaklaşım içerisinde olmaları bizim içine düştüğümüz vahim bir durumun en açık göstergelerinden birisidir. Aynı zamanda böyle bir durumun olması sadece iletişimin kopması değil. İnsanların birbirlerine olan güven duygusunu da ortadan kaldırmaktadır.

Bütün bu şekliyle olayları değerlendirdiğimiz de insanların diyaloglarını hiçbir şey gözetmeden geliştirmeleri bizim ve bütün insanımızın geleceği için çok önem ar etmektedir. Tabi öncelikle bizim kendimizden başlayarak insanlarla olan diyaloglarımızı en iyi şekilde düzenlememiz gerekmektedir.

esat paylaşımın için tşk hepsi birbrnden guzel yazılar yüreğine sağlık arkadaşım

Değerli arkadaşım herşeyden evvel çok teşekkür ediyorum.
Umarım bu paylaşımlarımızı en güzel şekilde paylaşarak, en güzel yarınlara birlik ve beraberlik içerisinde çıkmak temennisizyle, sevgiyle kalınız.

Sen yoksun yine…

Bugün sen yoksun yine, senin sensizliğin var yüreğimde, senin sessizliğin var bütün zerremde, Sen benim için hayatımın anlamı hayatımı manasıydın.

Bugün yine senin yokluğun geldi aklıma, bütün işlerimi bıraktım seni düşünmeye başladım. Senin o yeşil gözlerin geldi aklıma, senin o güzel sözlerin geldi. İşte uykularımı bölen, aklımdan hiç gitmeyen sen, senin yüzündeki tebessüm geldi aklıma bana umut veren. Hani sen demez miydin, hiçbir zaman umutsuz olma diye, hani sen söylemez miydin, bu hayat her şeye rağmen yaşamaya değer diye, hani sen demez miydin “Seni çok seviyorum” diye. Umutlarım hala devam ediyor. Yaşamaya değer dediğin dünyada yaşıyorum. Fakat seni seviyorum diyen kişiyle değil. İçimdeki bütün sevginle çok uzaklarda yaşıyorum. Seni yaşıyorum içimde, ama sadece içimde,

Bu gün seni rüyamda gördüm. Sanki o eski günlere geri döndüm. Ama gözlerimi açtığımda yine sen yoktun. Çünkü sen uzaklarda hem de çok uzaklardasın. Bunun hüznünü, bunun üzüntüsünü bir kere daha yaşıyorum. Seni rüyada bile olsa görmek çok güzel, çok heyecan verici, benim de bundan bir şikâyetim yok aslında. Lakin uyandığımda yaşadığım duygularımdan şikâyetim var. Rüyamdaki sen ve uyandığımdaki sensizlik, işte o sensizlik var ya, içimi yakan büyük bir kordur.

Bugün yine senin sensizliğinde geçen bir gün daha geçti benim için, günler, aylar, mevsimler hatta yıllar geçti senin sensizliğinin ardından. Hani derler ya “Göz görmezse gönül katlanırmış” Benimki katlanmak değil de çaresizlik, mecburiyet sanırım. Değişmeyecek bir sonucun son kararı sanırım. Senin sensizliğinin umutsuzluğu sanırım. Seni sensizce yaşama zorunluluğum sanırım.

Eskiden seni bir gün değil de, bir an bile görmesen merak ederdim. Geriye dönüp de baktığımda seninle ayrılalı yıllar olmuş. Seni merak etmedim sanma. Seni aramadım sormadım sanma. Ama senin için, senin mutluluğun için, senin sevginin hatırı için sustum. Sustum çünkü sen vardın. Sen olunca benim için akan suların durduğu, zamanın adeta buz tuttuğu bir andır. Senin mutluluğun benim için her zaman en ön plandadır.

Senin sessizliğini yaşamak, içimde bambaşka, duygularımı körükleyen, umutlarımı tüketen sessizliğin benim hayatımda yaşadığım en talihsiz duygularım.

Ben hayata hep umutla bakar umutla yaşarım
Umutsuzluk mu? Bunu çok kolay aşarım
Kim demiş ki bu hayat çekilmez şaşarım
İşte benim için hayattaki en güzel başarım

İnsan bazen karamsarda olsa geçip gidiyor
İnanın sadece çekilen dertler kederler kalıyor
Birçok umutlar sadece hiç uğruna soluyor
[FONT=&quot]Bir umut solsa bile, bir umut doğuyor

ESHAT
[/FONT]

Hayatımızdaki olumsuzlukları karşısında kendimizi ne kadar dirençli tutabiliyoruz?

Hayatımnızda yaşdığımız olumsuzlukların bizi olumsuz etkilememesi gerçekten çok önemlidir. Çünkü yaşanılan olmsuzluklardan meydana gelen stresin insan sağlığını önemli ölçüde bozduğuda bilinmektedir.

Bunları düşündüğümüzde hayatımızda yaşadığımız olumsuzluklara rağmen biraz daha dirençli olmanın önemi sanırım biraz dah ortaya çıkıyor. Hayata olumlu yönleriyle bakmakta çok önemlidir. Bazı olumsuzlukların mimarıda maalesef bizim kendimiz oluyor. Bazı kaprislerimizin kurbanıda olabiliyoruz. İşte buşekilde düşündüğümüzde hayatımızdaki olumsuzlukları en aza indirmenin bize sağlayacağı yararda sanırım tartışılmaz.

Her ne olursa olsun yaşamımızın olumsuz olmaması için elimizden geldiğince pozitif olmak olayları iyi yönleriyle değerlendirerek iyi yönleriyle bakmak çok daha mantıklı olacaktır.

Elbetteki ister istemez bazı olumsuzlukların yaşanılmasıda normaldir. Çünkü her insan bizim gibi düşünmüyor, hayatta her istediğimiz bizim isteğimiz doğrultusunda gerçekleşmiyor. Bundan dolayı bazı olumsuzluklarında olmasını doğal karşılamalıyız.

Olumsuzlukların hayatımızda hiç olmadığı bir yaşam dilerim.

İnsanlara olan güvenimiz…

Hayatımız boyunca yaşadığımız çeşitli olaylarda, kimi zaman insanların bizi üzdüğü, kimi zamansa bizi sevindirdiği olmuştur. Hayatımızda çok güvendiğimiz veya hiç güvenmediğimiz insanlar mutlaka vardır. Yani insanın hayatı inişli ve çıkışlı olarak seyretmektedir.

İnsanlar konusunda bana göre çok acele etmeden, insanları tanımadan, hemen önyargılı hareket etmemeliyiz. Zira sadece dış görünüşüyle değerlendirdiğimiz kişiler hakkında yanılabiliriz. İşte burada insanları sadece bir yönleriyle değil, birçok yönleriyle değerlendirerek kararımızı ona göre vermeliyiz. Ama insanları zamanla tanıdıkça da ne kadar güvenli veya değil anlamakta mümkün olabiliyor. İşte bu zamanı değerlendirerek insanları tanıma fırsatını bulabilmeliyiz.

Burada dikkat etmemiz gerek bir noktada şudur, bütün insanlara güvensiz bir şekilde bakarak kendimizi insanlardan uzaklaştırmakta doğru bir davranış olmaz. İnsanlara karşı önyargılarda olmamalıyız. Hemen güvenerek kendimizi riske de atmamalıyız.

Zaman...

Zaman, insan için doğumla başlayarak ölümle biten, bir hayatın iki noktası arasındaki yaşamış olduklarının belirli dilimler halinde ölçülendirilmesidir. Hayatında anı yaşayan insan geçmişi düşündüğünde, zamanın ne kadar hızlı bir şekilde akıp gittiğinin farkına varıyor. Bu kadar hızlı akıp giden zamanın peşinde koşmak çok zordur. İşte burada zamanın peşinden sürüklenmeden zamana ayak uydurmalıyız.

Yaşamış olduğumuz hayatta çokta uzun olmayan, doğum ile ölüm arasındaki zamanı en iyi şekilde değerlendirerek, hem kendimize, hem de insanlığa güzel hizmetler sunabilmektir. Bunu yapabilmekte zamanımızı faydalı işlerle değerlendirmekten geçmektedir.

Günümüzde kendimize ve etrafımıza baktığımız zaman, insanların zamanlarının çoğunu boşa geçirdiklerini görebilmekteyiz. Oysa o kadar boşa geçen zamanda, o kadar güzel şeyler yapılabilir ki, işte bunun farkına vararak boşa geçirdiğimiz zamanımız en güzel şekilde değerlendirebilmeliyiz. Hem ömrümüzün kısa olduğunu söylemek, hem de zamanı boşa geçirmek önemli bir çelişki olarak değerlendirilebilir. Böyle bir ikilemde kalmamak adına, zaman kavramının değerini sadece söylemlerimize değil, aynı zamanda eylemlerimize de yansıtabilmektir. Hayatımızda dolu dolu yaşadığımız zamanların fazla olması çok daha yerinde olacaktır.

Oysa zamanı en güzel şekilde verimli olarak geçirmek için yapılacak birçok işlerin olduğunu hepimiz biliriz, hepimiz söyleriz. Üstelik bu işlerin bize, çevremize ve hatta bütün insanlara yarar sağlayabileceğinizde çok iyi biliriz. Lakin bu işleri yapma konusunda nedense hep geri planda kalırız. Zira zamanımızın en küçük anını bile en güzel şekilde değerlendirerek kendimizi geliştirmemizin başta bizim en yakınızda olan sevdiklerimize olmak üzere birçok kişinin bunda faydalanmasını sağlamakta sanırım ayrı bir güzellik, Ayrı bir mutluluk olacaktır. İşte bu mutlulukları yaşayabilmek için her anımızı değerlendirmeliyiz.

Zamanımızı en güzel şekilde değerlendirerek, bütün insanlara faydalı olabilmek temennisiyle…

Hayatımın en güzel günü Benim için bugündür
Dünü sormayın, çünkü o geçmişte kalan gündür
Hayat dün, bugün ve yarın bölüm bölümdür
Dün geçmiş, yarın gelecek, gün bu gündür
Geçmişi unutalım hoş mazisi sönmüştür
Geleceğe bakalım umut görülmüştür
An ı yaşayalım çünkü anlar sonsuzdur.

ESHAT

Her gece senin için ağlıyorsam ben
Dilimden hiçbir zaman düşmüyorsan sen
Seni sen olduğun için seviyorsam ben
Anla artık sevdiğim çok değerlisin sen

Senin değerine benim için kıymet biçilmez
Şu divane gönlüm senden asla vazgeçmez
Senin sevginin kıymeti yüreğimde ölçülmez
Bu sevdan benim kalbimden hiç gitmez

Senin sensizliğin benim için keder oluyorsa
Sensiz bu hayat inan ki hiç yaşanmıyorsa
Varlığın umut, yokluğun hüzün oluyorsa
Anla sevdiğim şu yürek senin için atıyorsa

Sevgimi anlatmam için bilmem daha ne gerek
Bir canım var istiyorsan hiç çekinmeyerek
Senin için verilmesi gerekiyorsa verilecek
Bunu bil sevdiğim inan bu bile bana yetecek

Eshat