Sevgili onur,
Haklısın çok uzun yazıyorum çünkü kısa ve öz yazsam anlaşılmıyor, itibar edilmiyor ve buda yapılan yanlışları önleme konusunda bilinçlendirebilmek kabiliyetimizi kısıtlıyor.
Yazdıklarımın tamamı kesin ve objektifdir, ben doktor fln olmadığım için orjinal yazı yazıyorum! Kahvehane yada msn dedikoduları değildir, hepsi sağlam kaynaklardandır emin ol. Yazmak için yazma demişsin oysaki ben seni bilinçlendirmek için yazıyorum. Yönetimin seni uzaklaştırması isabetli bir karar bence çünkü çok rencide ediyorsun ya...
Neyse konmuza dönelim.
"Sağlık kurulu Şermin için TR de kök hücre olmasını etik bulmamış." diye yazmışsın. Nedeni nedir niteliğinde yazı yazdım ben, onu okuyup muhakeme yapmadan
Eee bu millet safmı madem TR yapılıyosa o bahsettiğin hacettepe hastanesindeki doktorlar neden o şermini xcell e yöndermişler.
demissin.
Bu TR de ki imkansızlıktan değil, bu konuda koyulmuş kurallardan ve ülkedeki sağlık prestijinden ötürüdür. Bu çalışmaların bedelini devlet karşıladığı için bazı kurallar koymuş dedim ve yazdım;
1. Hastalığın Tedavisi mümkün olmayacak.
2. Hastalığın Ağır derece ilaç kullanımı gerektirmesi ve külfeti olması ve de kullanılan ilaçların hastalık seyrini fazla değiştiremeyecek olması (burdaki spesifik ölçü kullanılan ilaçların maddi boyutudur. Mesela yılda 25.000 tl gibi, ben bu konuda bakanlığa Catena'yı göstericem. Nede olsa aylık 4500$, alamıyoruz bari bi işe yarasın)
3. Norolojik yada ağır kanser grubunda olacak vsvs.
Şu maddeyide eklememişm afedersiniz, bu madde çok çok önemli;
4. Hastalık ilerleyici fonksiyon kaybına ve hayati tehlikeye neden olmalıdır.
Bu koşullar Şermine uymadığı için yurtdışına yollamışlar. Nedeni;
"Bizim kurallarımız var, özel kliniklerimiz yok itibar kaybetmek istemiyoruz, şansını başka yerde dene." düşüncesidir. Yani senin yazdıklarınla benim yazdıklarım zaten birbiriyle örtüşüyor, Madem mantıksal düşünelim diyorsun o halde okurken düşün, muhakeme yap.
Sana diyorumki Hücresel kongrenin basın bültenlerini oku! Çünkü çok önemli bilgiler var! Türkye'de ALS hastalarında uygulama yenide olsa mevcut diyor kongre...
Çin dünya sağlık örgütüne bağlı demişsin ama WHO embriyonik kök hücre çalışmasına karşı nasıl olcak nerde kalıyo bu bağlılık
Sanırım global örgütlenmeler hakkında biraz bilgisizsin, bu konuda sana yardımcı olabilirim bana güvenebilirsin, çünkü aldığım fakülte eğitimi entegrasyonlar ve örgütlenmelerle içiçe. Bana güvenmiyorsan araştırmaya yönelebilirsin. Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) en asil görevi (bir bakıma kuruluş nedeni);
Sağlık alanında her türlü bilgi sağlamak, tavsiyelerde bulunmak, teşviklerde bulunmak, yapılan çalışmaları desteklemek ve yardımlar yapmak.
Bu nedenle sanmıyorumki kök hücre çalışmalarını engellesin, karşı olsun. Bu tür çalışmalarının önündeki engeller daha çok dini, siyasi ve ekonomiktir. Bu konuda Katoliklerin ne kadar katı tavır sergilediğini biliyorsunuzdur. ABD uzayı Rusya ve Çinle paylaşarak teknolojik üstünlünün zedelendiğinin, üstünlüğünü koruyamadığının farkında, Bu alanda da üstünlük kuramamak kabul edilebilir mi? Mantıken bu ve bu gibi nedenlerle embriyonik çalışmalarıda onlar kısıtlıyor olamazmı? Unutmadan kopya dediğin link Dünya Sağlık Örgütünün global sitesi ve Anadolu Ajansın haberleri.
Bu konudaki savunduğum tez ve yazılarımın ana teması şudur;
Paranızı ve ümitlerinizi yurtdışına götürmeyin, aynı yöntemi önce ülkemizde deneyin. Çalışmaların hepsi "Deneysel Tedavi"dir, eğer yurtdışında bu çalışmalara katılıp hüsranla dönerseniz hem size hemde paranıza yazık olur. Şu da varki TR de bu çalışmalara katıldığınızda sonuç ne olursa olsun TÜRKİYE kazanacatır! Sizden sonraki çalışmada, sizin çalışmanızda alınan dersler büyük rol oynayacaktır.
Son olarak ALS, FA, MS gibi hastalıklarda önce TR hastanelerine baş vurmaktda yarar var. Made in China olacağına Made in TURKEY olsun
Unutma yazmak için değil okuman için yazıyorum!!!