Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

[Tartışma] Bir üye bana 'Sağlam bir insan olarak bizim aramızda ne işiniz var!' dedi

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
sunburn'ün ve oturanboğa'nın söylediklerinden farklı şeyler söylemeyeceğim için direkt olarak selda'ya birşey diyeceğim;

SELDA_AKDAG' Alıntı:
Çok basit önce şaşırırdım her normal insan gibi, sonra da kendimi toplayarak bu kişinin akli dengesinin yerinde olmadığını ya da çok zor günler geçirdiğini düşünür ve hedi leynn ordan :eek: derdim.

emin ol bunları anca içinden dersin, hadi dışından da söylebildin ama o günü o günün akşamını huzursuz geçireceğinden ve bu yaşadığını kolay kolay unutamayacağını "belki gülmek için de olsa" garanti ederim sana :)


ilknur'a;

bu sitede 7000'in üstünde üye var, pek çok da engelsiz üye var. Herbirimizin hayat hikayesi, tecrübeleri nice filmlere taş çıkarır.. Ve yaşanılan ya da hissedilen hiçbirşey alakasız birini kurban edebilme hakkını vermez bizlere.

madem bu kadar doluydun, engelsiz olanların bir listesini çıkarıp topuna mesajını atsaydın daha farklı olurdu durum. Kimsenin kimseyi sorgulamaya hakkı yok bence, bir başlıkla tartışmaya açarsınız konuyu "aramızdaki engelsiz üyeler neden burada?" diye, emin ol herkes seni aydınlatır, tartışacaksan da oradan devam edilir herkes aydınlanırdı. Burası bir paylaşım platformu ve herşeyden önemlisi engelli-engelsiz burada tartışmayı bilen medeni insanlar çoğunlukta

saygılar, sevgiler
 
slm

Neden yaşadığımız bir takım sıkıntı ve zorlukları çevremizdeki hiç tanımadığımız insanlara malediyoruz. Buna hakkımız var mı bence Bülent abi çok güzel özetlemiş. İyi ki sizi tanımışız sunburn.
 
BEN İlknunu anlamaya çalışıyorum ama yapamıyorum biz zaten hep beraber yaşamıyormuyuz saglıklı insanlarla ailemizden nefretmi edelim benim ailemde herkes saglıklı ama beni en iyi anlayan onlar kusura bakma arkadaşım yanlış yapmışsın ve çok iyiki yanlışını hemen anlayıp özür dilemişsin olayın bu yanı çok güzel .fakat Bülent beyin yorumları biraz sert bi tavırla yazılmış bu arkadaşımızın o anki ruhsal halinide göz önüne almalıydı diyorum.herhalde yöneticilik sıfatını kullanarak bu kadar bi sert tavır takınmış diyorum.
 
Benim bu konudaki düşüncem şu

İlknur sunburnu hedef almış daha önce yaşadıklarının intikanımı almak istemiş ama sunburn tanıyormusun ilknur bence kendine acımaktan vazgeç herkesi aynı kefeye koyma tanımadan kimseyi yargılama...

Ve cemin dediği gibi insanız niye engelli kelimesini kabul edersiniz ki onu anlamıyorum. Cem takma kafana herkes böyle değil merak etme
 
Ya bende seninkide engelmi diyene rasladım bu sitede ,alla allaaaaaaa engelin sınırı var sanki ,aynı şey spor salonunda da gelmişti başıma kilo vermeye gelenler zorlandıkça bana dalaşırlardı ne işin var senin burada ya valla işte boynum ağrıyor ,belim ağrıyor merdiven çıkarkene çok yoruluyorum diye saf saf kendimi savunurdum ,her yerde bu ayrım var, bence takmayın çok fazla bunu :)
 
İlknur hanım

Siz hatadan döndünüzde olay hala devam edip gidiyor.Aslında yazacağım şey sizi kınama değil.

Aksine sizi kınayanları kınamak istiyorum.Özür dilenmiş ve olay kapanmıştır bence.

Hatasızlık Allah a mahsustur.
Hatada inat etmek ise İblise yakışır.
Hatadan dönmek özür dilemekte Adem ve nesli Müminlere.

Özür dileyerek insanlığınızı çok güzel bir şekilde gösterdiniz.

İnatla sizi kınamaya devam edenler ne gösteriyorlar acaba..... :D
 
E BENDE MERAK EDERİM BAZEN SAĞLAM BİR İNSANIN BİZİM ARAMIZDA NE İŞİ OLABİLİR DİYE VE SONRADA DERİMKİ DEMEKKİ SEVİYOR BİZLE OLMAYI :)
 
denizce' Alıntı:
ilknura verilen tepkide o arkadaş empati kurdumu ben hiç sanmıyorum eğer kursaydı bu kadar tepki vermezdi. Yineliyorum bizim kapımız herkese açıktır her ne kadar engelli olmayanları bize kapısı her zaman açık olmasada.

Ben Bu yazıdan fazlaca bir şey anlayamadım.

Birincisi olayları lütfen kişiselleştirmeyelim.Bu bölümde tartışılan konu İlknur ile Sunburn'un arasında geçen mesaj trafafiği değildir. Empati meselesinde ben kendisine böyle bir mesajın neden bana gönderildiği konusunda saygısıslık etmeden düzgün ve yalın bir dilde anlamaya çalışarak soru sordum.

Denizcenin son satırlarında yazdığı bir bölüm vardı

"BİZİM KAPIMIZ HERKEZE AÇIKTIR.( BURAYA KADAR GÜZEL ) HER NE KADAR ENGELLİ OLMAYANLARIN BİZE KAPISI HER ZAMAN AÇIK OLMASADA"

Ne yazıkki ayrımcılığın düşüncede ki izlerini bir türlü silemiyoruz.Yukarıda ki kelimelerde bir genelleme yapmışssın denizce.Bence son derece yanlış.Evet diyor ve yanlış olmadığını idda ediyorsan nedenlerini somut ve belli kriterlere dayandırarak ve oturanboğanın sorularına cevap getirerek ortaya koymalısın.Aksi takdirde idda sadece havada kalan bir toz zerresinden ibaret olur.

Saygılarımla.
 
sunburn' Alıntı:
Birincisi olayları lütfen kişiselleştirmeyelim.Bu bölümde tartışılan konu İlknur ile Sunburn'un arasında geçen mesaj trafafiği değildir. .

sayın sunburn

olayı özelden foruma taşıyıp kişiselleştiren özelleştiren sizsiniz bence.

size özelden gelen hakaret bile olsa bu özelde kalmalı değilmiydi.

örneğin bana böyle bir davranışla bi arkadaşım özelden bana yazmış olsaydı onun karşılığını özelden cevaplar ve hatalıysa özelden özür dilemesi ile olayı kapatır giderdim.
 
Yahu arkadaşlar, bu ne kırılganlık böyle?! 'cüret' kelimesinin nesi kötü? Gören de küfür felan sanır. Üstteki mesajlarımdan birinde konuyla ilgili görüşümü yazdım..

Sunburn buraya başlık açarken isim vermedi ki Uğur. Yani olaya kişisel bakmadı. Eğer İlknur kendisi "benim" diye yazmasaydı, kimse bilmeyecekti, ve kişi değil konu tartışılacaktı.
Ve halen konuyu kişiselleştirmeyin istiyorum. Konu, sakat olanların sakat olmayanlara duyduğu (hemencecik ortaya çıkma potansiyeli taşıyan) nefret/kızgınlık. Bu tür duygusu olan arkadaşlarımız buyursunlar bu duygularını gerekçeleriyle birlikte bizlerle paylaşsınlar..

K,mse kimseyi üzmek istemiyor. Zaten sunburn-İlknur arasındaki tartışma da tatlıya bağlandı..
Şimdi lütfen konuya odaklanalım, kişilere değil...
Cevabı aranan sorular: www.engelliler.biz/forum/viewtopic.php?p=238234#238234
 
ugurozaltin

Ne alakası var acaba anlayamadım doğrusu ?

Konu bana yollanan mesaj değil. yada benim kendisine yolladığım mesaj hiç değil. burada konu olan " ENGELLİLER İLE ENGELLİ OLMAYANLAR ARASINDA BİR AYRIMCILIK VARMI YOKMU? VAR İSE NEDENLERİ NİÇİNLERİ?" Amaç nal gibi de bu olayı form'a taşıyıp belkide bu sitede var olan bir çok engelli engelksiz ayrımı yapan kişilerin bneden böyle davranma yoluna gittiklerini öğrenebilmek ve tartışmak.Ben tartışma konusunu açarken isim belirtmedim.İlknur hanfendi kendisi belirtti.Bence bunları konuşmakta hiç hata yok.Hata konuşmamak ve susmaktadır.
 
1- Biz kesinlikle ayrım yapmıyoruz.
2- Bu konuyu engelli-engelsiz diye bi ayrımcılık varmı diye bi başlık açılması doğru olurdu, bi arkadaş bana böyle dedi diyerek değil;
3-Sizin ayrımcılık yapılıyor diye yazdığınız şeyi biz toplumda heran
yaşıyoruz.
4-Arkadaşın o günkü ruh haline saygı gösterebilirdinizki o hatasını anlayıp özür diledi.
5- Bizim kapımız herkese açık dedim evet bazı insanların olmasada yazaktım amacım herkesi bu katagoriye koymak değildi.
6-Engelli olmayan insanları niçin sevmiyorsunuz gibi bi soruyuda kabul etmiyorum çünkü seviyoruz.
7-Bu konu başka başlık altında tartışılmalı, benim en büyük tepkim bu başlık altında tartışılması.
8-Bülent Beyin sert uslubuda hoş değil.
İnşallah bu konu burda kapanır.
Saygılarımla
 
DOĞRUDUR UTOPYA.. OTURANBOĞA İLE AYNI ANDA YAZDIK. O YÜZDEN BÖYLE ÇIKTI.
 
SELDA_AKDAG' Alıntı:
Kendimi kobay gibi hissediyorum, ne hisseder Selda, ne yapar ne yapmaz Selda,... vs vs :lol:
(Bu kısım şakaydı lütfen kimse üzerine alınmasın)

Dante'ye cevabımdır:

Hey gidi heyy biz ne badeler atlattık, feleğin çemberin kaç kereler geçtik diyecek yaşta henüz değilim. Zaten Bülent'in sorusu da kötü bir senaryo, böyle bir hakarete maruz kalırmıyım/mıyız? çok düşük bir olasılık. Kaldı ki diyelimki kaldık aklı selim biri böyle davranmaz. Hadi onu da geçtik dünyada o kadar acı şeyler oluyor ki arkadaşım, savaşlar oluyor, insanlar ölüyor, katlediliyor, vs ...bu tarz bir diyalog için kendimi üzeceğimi hiç ama hiç sanmıyorum...

Sevgilerimle


senin aklı başında tavrını ve hayata engelli biri olarak duruşunu takdir ettim. Sen de engelli olarak belli bir çitayı aşanlar arasındasın. Ama unutmamak lazım; engeliyle barışık olmayan, tanrım beni baştan yarat diyebilen insanlar da var, keşke dünyada açlık var buzullar eriyor global tehlike felan varken buna mı kafamı takacam diyebilse herkes :)

yanlış anlaşılmasın kişisel bir atışmaya girmek değil niyetim, çünkü uzar gider bu şekilde, siz direkt cevabım diye bir önceki söylediklerinizi tekrarladığınız için yazıyorum :)

ayrıca insanlar kelimelere takılmak yerine bu konuyu tartışmaya yönelseler ne güzel olur, bir olay tatlıya bağlanmışken apayrı olaylar çıkacak yoksa ne gerek var bunlara..

saygılar sevgiler
 
ben 18 yaşıma kadar sağlam yaşadım ve sonradan yavaş yavaş engelliliğim arttı.

yani sağlam insanıda engelli insanıda sağlıklı tartabilirim.ne düşünebileceğini bilebilirim.

sağlamken bende engellileri dert eden biri değldim ve o yüzden şimdi onlara hiç gücenmem.

ama engellileride istismar eden o kadar kişi çokki.onlarda bu durumdan nefret etmişler HAKLILAR

bende çok şeyler geçirdim engelli halimde tam bir SAĞLAMZEDEYİM

bu forumda ayırımcılık yapılmıyor kesinlikle biz engellilerde ayrımcılığa destek vermiyoruz hiç birimiz.hatalarımızda olması normaldir.bizde insanız.

ama yine söylüyorum bana özelden bi arkadaşım haketmediğim halde de olsa hakaret etse bunu buraya taşımam.BİZLER ZATEN YORGUN VE GÖNLÜ KIRIK İNSANLARIZ bu yetiyor bize.
 
Off Offfff.............................. :roll:
 
ugurozaltin' Alıntı:
BİZLER ZATEN YORGUN VE GÖNLÜ KIRIK İNSANLARIZ bu yetiyor bize.

OLAMAZ !! BEN BÖYLE BİR DÜŞÜNCE YAPISINA KESİN KES KARŞIYIM.BENCE SİZDE GENELLEME YAPMAMALISINIZ. ÇÜNKÜ HERKEZ SİZİN GİBİ DÜŞÜNMÜYOR OLABİLİR.BU ÜLKEDE 9 MİLYON ENGELLİ İNSAN VAR. BU NÜFUSUN TAMAMININ SİZİN GİBİ DÜŞÜNDÜĞÜNÜ KESİNLİKLE İNANMIYORUM.ANLAMAMKTA İSRAR EDİYOR VE DURUMU FARKLI BOYUTLARA DOĞRU KAYDIRARAK KİŞİSELLEŞTİRİYORSUNUZ.EVET İLKNUR HANIM BANA ÖZELDEN ÖZÜR MESAJI YOLLAMAMIŞTIR ANCAK. BU KONU BENCE KİŞİSELLİK BOYUTUNDA BİTMİŞTİR.NE VAR Kİ ZATEN BU BAŞLIĞIN AÇILMASI BİR KAVGADAN YADA ANLAŞMAZLIKTAN DEĞİLDİR.TERSİNE,TOPLUMSAL BİR AYRIMCILIĞIN AÇIĞA ÇIKMASININ YAZILARA DÖKÜLMESİDİR.BENCE ENGELLİ YADA ENGELSİZ HER ÜYE BURADA FİKRİNİ AÇIKLAMALI VE GÜZEL GÜZEL TARIŞMALI ÇÖZÜME ULAŞMAK İÇİN ÇABA SARFETMELİDİR.BU KONUDA SAYIN OTURANBOĞAYA,DANTE'YE,UTOPYA'YA VE NAFİYE'YE KATILIYORUM.

SAYGILARIMLA.
 
En son yazdığım köşe yazısını buraya kopyalıyorum;


Yaşadığım için buradayım

Bazı sorularla sık sık karşılaşabilirsiniz. Engelliler.Biz’e üye olduğumdan beri gerek sohbet odasında yada yüzyüze geldiğimiz ilk karşılaşmalarda ben de “neden buradasınız?” sorusuyla o kadar çok karşılaşıyorum ki, ya da “engeliniz nedir?” Sorusuna hiçbir engelimin olmadığı yanıtını verdiğimde karşımda beliren şaşkınlığı yüzlerini görmesem bile anlayabiliyorum artık. Çünkü sorunun devamında; ailenizden biri mi engelli sorusu genellikle gelebiliyor. Bu soruya da verdiğim hayır yanıtından sonra konuşma genellikle çok duyarlı biri olduğum şeklinde bitebiliyor.

Açıkçası duyarlı olduğum söylenebilir. Bunu inkar etmek kendimi inkar etmekle eş değerdedir ancak gerçekten neden burada olduğum sorusunun yanıtını ortaya dökmekte fayda var diye düşünüyorum. Önce belirtmeliyim ki zaman zaman insanlarımızın kullandığı “Her insan bir gün engelli olabilir“ cümlesi mantık olarak doğru olmakla beraber içinde sakladığı o kodlanmış aşağılamayı, sakatlığı işin ilk başında küçümseyen ve red eden mantığına karşıyım.

Mavi gezegenimiz bu güzel dünya, tüm insanları, hayvanları ve bitkileriyle aslında öylesine güzel bir uyum içinde ki. Bizler bunların içerisinden herhangi birini yok sayıp kendimize göre bir dünya kurmaya çalıştığımız andan itibaren dünya da olup bitenleri çok net olarak görebiliyoruz. Ortaya çıkan şey bu mantıkla yola çıktığımızda gözyaşı, kargaşa ve sadece kaos. Oysa bir bütün olarak her şeyiyle kabullendiğimiz dünya da yaşamak çok daha güzel olur da bunun ütopya olduğunun farkındayım ben de.

Buna rağmen insanoğlu olarak bazıları bir şey yapamıyorsa, kendi adımıza yapabileceklerimiz var mıdır sorusuna verdiğim yanıtla nefes alabilmemi sağlayan ve gerçekten insan olduğumu anladığım zamanlar hangi konu da olursa olsun bir şeyler yapabildiğime inandığım anlardır.

Bizler sakat ve sakat olmayanlar diye ikiye ayrılmaksızın aynı havayı soluyoruz. Ancak kabul etmemiz gerekir ki yaşamın büyük bir alanı sakatlar için uygun olmayan koşullar içerdiğinden bütünlüğü bozan bir olgu kendiliğinden ortaya çıkıyor. Beraber yaşadığımız bu ülkede sakatlar için yaşamak bu denli zorsa, bunun suçlusu sakatlar değil elbette. Bu suçluyu ararken kendi adıma yapabileceklerim o kadar sınırlı ki Bir Don Kişot olmaktansa bütünlüğe olan inancımla yaşadıklarımı paylaşmak, bildiklerimi sunmak, bilmediklerimi öğrenmek, kısacası yaşadığım için buradayım…..

Mesleğimi de ortaya koyarken yani bir öğretmen olarak, aslında kimseye bir şey öğretilemeyeceğini, çünkü öğrenmenin bireysel bir şey olduğunu bilerek işe başlarım. Öğrenmek için her türlü materyal vardır. Bu anlamda bende bir materyalimdir. Tek bir görevim vardır, öğrenci de öğrenme güdüsünü ateşlemek. Bu ateşlendiği zaman uzattığım eli tutanlarla yol alınır sadece. Burada da neler yapabildiğimi açıkcası bilmiyorum. Düşünmüyorum da işin doğrusu. Mutlaka bir yerde birilerine hangi anlamda olursa olsun bir güdüleme yaptıysam kendimi mutlu saymaktan öteye gitmez yaptıklarım.

Ancak beraber olduğumuzda gittikçe genişleyen dostluk çemberini gördüğümde yaşadığımı bir kez daha hissediyorum işte. İkinci Wattabe şenliğimizde İzmir den gelen dostlarımızından bir genç kızımızın sımsıkı sarılışının sıcaklığını hala hissedebiliyorum. İşte dünya böyle güzel, yanılmadığım için kendimle gurur duyuyorum. Bütünlüktür her şeyi güzel kılan.

Sanırım öğrendiklerim çok daha fazla bu güzel yerden. Öğrendikçe genişleyen ufukla bakabilmek dünyaya çok daha farklı kılıyor yaşanılanları.Umarım gün gelir hepimiz elele yaşadıklarımızı paylaşırız bu mavi gezegende, neden buradasın? sorusu yok olmuş bir biçimde….

Bu arada arkadaşımızın özel bir mesajla bunu dile getirmesini herşeye rağmen garipsemiyorum. Yanlış buluyorum o ayrı.

O anda içinden geçen bir duyguyla biz sağlamlara bir şekilde düşüncelerini aktarmak istemiş.

Önemli bir konu bu. Bu yüzden köşe yazısı yapmıştım zaten. Çok fazla okunmadığı belli. Belki de böyle bir alışkanlığımız yok.

Bir çok defa söylediğim gibi ayrımcılık ruhu biz insanoğlunun içinde var. Kimisi bu duyguyu yok edebilmiş. Kimisi edememiş.Kimisi hala bu duyguyla hareket etmeyi bir şekilde kendini koruma gibi algılayarak yapıyor...

İşin psikolojik nedenlerinde değilim. Olay acı ve düşündürücüdür sadece.
 
<<Bizler sakat ve sakat olmayanlar diye ikiye ayrılmaksızın aynı havayı soluyoruz. Ancak kabul etmemiz gerekir ki yaşamın büyük bir alanı sakatlar için uygun olmayan koşullar içerdiğinden bütünlüğü bozan bir olgu kendiliğinden ortaya çıkıyor. Beraber yaşadığımız bu ülkede sakatlar için yaşamak bu denli zorsa, bunun suçlusu sakatlar değil elbette. Bu suçluyu ararken kendi adıma yapabileceklerim o kadar sınırlı ki Bir Don Kişot olmaktansa bütünlüğe olan inancımla yaşadıklarımı paylaşmak, bildiklerimi sunmak, bilmediklerimi öğrenmek, kısacası yaşadığım için buradayım….. >>

Harika bir tespit alkışlıyorum.

<<BÜTÜNLÜĞÜ BOZAN BİR OLGU KENDİLİĞİNDEN ORTAYA ÇIKIYOR>> evet işte bence yazının ruhu bu cümle.

Nerde eşitlik var ki veya neye göre eşitlik var ki.Aldığımız hava aynıda kimsenin nefes sayısı eşit değil.

Hangi ülke hangi cinsiyet hangi ırk eşitki....hangi servet hangi en boy kilo eşit olsun aslında eşitlik aramak bence tuhaf.

ortak özelliklerde gruplar olabilir ama hiç bir tane AYNI yoktur.her birim tektir aslında.ikiz kardeşler bile aynı değillerdir ve olamazlarda.

biz engellilerde sağlamları dertsiz zannederiz aslında bu yanlıştır arkadaşlar onlarında çok dertleri var.

sağlamlarda bizi hep mutsuz sanırlar buda doğru değil ben çok mutlu geçirdiğim günlerimi hatırlıyorum

ama biz engelliler biraz fazla alıngan ve hırçınızdır bunuda itiraf edelim dimi :)
 
Yahu sitede o kadar engelli olmayan üye var ilknur kardeşimizde gitmiş bula bula sunburn'u bulmuş. Tipini beğenmedi herhal.
Bir tahmin:
Ama belkide sunburn tesadüfen seçilmiş biri değildir. Şöyleki Sunburn geçtiğimiz sene deveote konusunu açmış biriydi. Ve bu deveote konusunun sitedeki bazı arkadaşlara göre özellikle daha çok engelli bayan arkadaşlara göre rencide eder bir konu olduğu söyleniyordu.
Belkide bu tepkiyi anlamak için engelli psikolojisini anlamak gerekiyor.
Her insan bir olmayabiliyor.
Çok alıngan ve hassas olduğum zamanlarımı bilirim. Bu deveote konusuyla o zamanlarımda karşılaşmış olsaydım kesin gururum rencide olurdu. Utanır ve kendimi başka bir tür insan olarak görürdüm. Belkide sunburn a yapılan bu tepkinin daha fazlasını gösterebilirdim. Ama artık bazı şeyleri aştığımı düşünüyorum. Umursamıyorum artık engelimi. Yalnız gençlik te böyle olmuyor işte. Size çok sıradan gelebilen bir konu icabında karşınızda ki kişiyi ziyadesiyle rahatsız eder mahiyette olabilir.
Burada bazı engelli arkadaşlar bazı şeyleri aşmış görünüyorlar. Hayatla barışık yaşayabiliyorlar. Bunu bir şekilde başarmışlar. İyide her engelliden bunu başarmasını beklemek, şart koşmak adilmidir?
Her insanın içinde bulunduğu, maddi, sosyolojik, psikolojik, aile v.s. gibi durumlar çok çok farklılık içerebilir.
 
sağlam görünüp kendini aşamamış kişi ne kadar çoksa engelini daha zihnimde aşamamış engellide çok tabiki.

ben kendimi düşündümde yıllar önce kırdığım bir bayanı hatırladım şimdi.

yıllar geçti ama ben hala o bayanı kırdığıma çok üzülürüm mesela ve kırılmayı da hiç hak etmemişti çok masumdu .

adı bende kalsın o zamanlar fizyoterapi yüksek okulunda bir öğrenciydi ve bende hastalığımın ilk yıllarımda o kabusların içerisinde boğuşurken o psikolojimle onu kırdım GERÇEKTEN HALA ÇOK ÜZGÜNÜM

özür dileyen bir mektubumu almıştı aylar sonra ama ne çare cevabı hala kırgındı...onca yıl geçti ben HALA ÇOK ÜZGÜNÜM
 
Yaşanmış bir öykü.

Dört arkadaştılar. Hasan,kaan,sema ve şeref.Şeref sağlam ve evli. Diğerleri kendilerine yetebilen engelli. Öyle zengin değildiler, ama paraları vardı, yaşayacak kadar... Hepsi de üniversiteli yada mezunu. Sıkı DOSTLARDI anlayacağınız.

Kaan, Sema'ya sırılsıklam aşık, bunu herkes bilir. Bir Sema bilmezden gelir, aslında ciğerini okur Kaan'ın... Delirtir oğlanı. Kaan biraz yaklaşsa kaçar, Kaan biraz uzaklaşsa, cilvelenir... Gençlik işte. Dertleşiriz sabahlara kadar, Kaan'ın aşkını dinleriz, biz erkekler...

Birgün Boğazda sazlı sözlü bir yerdeyiz, dördümüz... O gün farklı bir hava var, herkes anladı bunu. Şeref aleni olarak Sema'ya kur yapıyor, Sema'da karşılık veriyor. Bir süre sonra Şeref ''ben sema'ya aşığım'' dedi ve yumruğu yedi, Kaan'dan. Epey bi yumruklaştılar, kanevan oluncaya kadar.

O günden sonra asla dörtlü bir araya gelemedi. Sema yine sağlam biri ile evlendi, sonrası çok kötü. Depresyon geçirdi ve boşandı. Kaan yine sağlam biri ile evlendi, bir çocuğu oldu ve oda ayrıldı. Şeref hayatlarından tamamen çıktı gitti.

Kaan ve Sema yıllar sonra birbirimize ilaç oluruz belki diye konuşmaya başladılar, bi şeyleri yakaladık diye sevinip, evlendiler, bir de çocukları oldu... Ama olmadı, arada o kadar yaşanmışlıklar var ki, kimse unutamadı, afffedemedi... Ayrıldılar...

Hikaye bu sevgili dostlar... Hala burnumun direkleri sızlar o dörtlüyü düşününce.. Sevginin yerine konulmaya çalışılan hevesler, inkarlar vs. Demem o ki; Sevginin engellisi, sağlamı yoktur, ama bunu en iyi bizim bilmemiz gerekir. Sağlam birini sevmeden seçmek, sevdiğin sakat diye karşılık vermemek...

İçimizde yaşayan, bizden olan sağlamlara da bi sözüm var. Bir süre sonra o kadar bizden biri oluyorlar ki, iki yönlü bir olay bu da:

İlki; bizleri içlerine almak yada içimizde yaşamak ve bunu eşitlemek, harika bir başarı. Amaç zaten bu değil mi? Yaşamı birlikte PAYLAŞMAK ve ÖĞRENMEK.

İkincisi; Sağlamların hepsinin niyeti aynı değildir... Kendilerini ''DAHA İYİ HİSSETTİKLERİ'' daha iyi '' REKABET'' edebildikleri yerlerde, züccaciye dükkanına girmiş birer ''FİLE'' dönüşmektedirler. Sakat olan bi insanda haklı olarak ''bana ait olan bir yerde bile onların borusu ötecekse'' diye, her zaman şikayetini dile getirebilmektedir.
Saygılar.
 
Bu foumda engelli olmayan üyelerin olmamasını düşünmek ve istemek çok saçma, heryerde onlarla birlikte yaşıyoruz ve burda olmaları çok doğal hatta çok iyi. Burası fikirlerin paylaşılrığ bir platform ve herkesin fikirlerinden faydalanmalıyız. Burda sadece engelli üyelerin olmasını istemek kendi içimize dönmek olur. Buda hiç hoş bir durum değil.

Burası büyük bir forum, farklı amaçlarla engelli olmayan üyeler mutlaka vardır ve olacaktır da fakat herkesi aynı kefeye koyamayız.
 
Bu forumda herkese eşit davranılmakta ben öyle uyduruk sebeplerle öyle forumlardan kovuldum ki tahmin bile edemizsiniz.

Engellilik bir tarafa onu söylemedim bile.

Moderatör ve admin cuntası olan öyle forumlar varki inanamazsınız.Haklı olmak olmamak önemli değil adamlara şak kapının önündesin ve onca verilen emeğin yazının üzerine oturup sohbetlerine devam edebiliyorlar.
 
Konu, sakat olanların sakat olmayanlara duyduğu (hemencecik ortaya çıkma potansiyeli taşıyan) nefret/kızgınlık.

Nedeni: KISKANÇLIK VE ÖZENTİ.

Bence bunun başka bir açıklaması yok. Nasıl kilosu olan bir insan zayıf olan bir insana özenir ve onun zayıflığını kıskanır. Bunda da aynı durum söz konusu.
 
Buna katılmıyorum...

Neden bence bu değil... Kilo problemi ile engelli/engelsiz karşılaştırması kesinlikle bir tutulamaz... Bu komik olur...

Nedeni bana göre engelsiz olanların engellileri anlayamayacakları düşüncesidir...
 
Seydunay

Neyini kıskanmıştır sizce artık olay BREZİLYA DİZİLERİNİ geçti bence kahramanlarımıza yakında yeşilçam dan film yeklifleri yağdırtacaksınız

özür dilenmiş bir olayı sizler özür dileyenden bin beter kabahatla reklam yapa yapa yapıyorsunuz.

aynı durumda sizler özür dileme zahmetine bile girmiyorsunuz

modaratör arkadaştan bu konuyu kilitlemesini rica ediyorum olay çok sapmış vaziyettedir yargısız infazlar tadı kaçırıyor çünkü
 
neden mi

öncellikle insan psikolojisini anlamamız gereklidir yada insan olmamız lazımda diyebiliriz. Davranış bozuklukları, ruhsal ve bedensel nedenlere bağlı olarak, iç çatışmalarını, huzursuzluklarını davranışa yansıtması sonucu ortaya çıkmaktadır.Sebebi budur ...
örnek vererek açıklayayım ,Kulakları az duyan birisi sosyal ve pratik uyum becerilerindeki sınırlılık nedeniyle sinirli bir hal alması gibi ,yani denildiği gibi diğer insanları kıskandığı için değildir..
 
sevgili Oturanboğa nın sorularını
bakış açımla yanıtlamaya çalışayım:
Neden sakat olmayanlar bu sitede olmamalı?

Katılacakları okadar çok site var ki;
neden bu siteye katılıyorlar diye çıkışlarım olmuştu.
çünkü bana yapamadığım özlediğim yaşam aktivitelerini hatırlatıyorlardı.gitsin başka yerde yazsınlar istedim.
hala da aynı düşünüyorum bu içerikte yazanlara.
sağlıklı günlerimi düşünerek
asla katılmayacağım bir site olurdu bu ortam.
zaman içinde, sağlıklı iken bihaber yaşamanın,madalyona öbür tarafından hiç bakmamanın acısını hala çekiyorum o da ayrı.
yine de merak ediyorum böyle bir siteye takılsaydım
ve felçlilerin sorunlarını okusaydım kesin intihar da edebilirdim.
çözmüş değilim yine de..

Neden sakat olmayanlardan nefret ediyorsunuz?
-sakat olmayanlardan nefret etmiyorum.
kendimi korumaya alıyorum diyelim.
fazla benim yapamayacağım ortamlara girerlerse görüşmüyorum

Bir insan sadece sakat (ya da değil) diye kendinizi ona yakın hisseder misiniz?
-sakat diye yakın hissettiğim kişiler oldu.
insanın hırs ve kıskançlık duygularını geri plana attığım için gereksiz yakınlaşmışım .
sakat olmayanlarla daha iyi anlaştığım genellemesine vardım..
nasılsa sakatım ya beni kıskanmıyorlar :lol:

Sakatlık sizin için "bir şey" midir, yoksa herşey" midir?
-her şeydir.
Siz sakat olmayanları aranızda istemediğinizde, sakat olmayanların da (çoğunlukta olduğu) yaşam alanlarında sakatları istememesi ikilemi konusunda ne düşünüyorsunuz?
her horoz kendi çöplüğünde öter :lol:
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Alt