Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Latin Caz Blues 1

andante

Üye
Üyelik
11 Ocak 2005
Konular
23
Mesajlar
755
Reaksiyonlar
0
Al Dimeola

Kusura bakma ama sevgili sunburn bu da bence dünyanın en büyük gitarcılarından ama ne yapalım rock yapmıyor işte, onun yorumuyla en tanınmış şarkılardan biri;



Ve bir latin gurubu daha;

Llave de paso mimbre
 
Dünyanın hemen her yerinden güzel sesler yükseliyor, geçen gün sevgili tırtıl bana bunlardan bir kaç örnek gönderdi sizlerle paylaşayım;

Tataristan, evet çok uzak ama bazı sözleri çok bilindik gibi bir diyardan bir şarkı;

Şarkıcı;Zulya Saginow



Bir tanede Hindistandan, bir sitar ustası;

Sanjay Mishra



Ve yine Al Dimeola nın Paco de Lucia ile birlikte çaldığı Rodrigonun Gitar konçertosundan küçük bir bölüm;
 
DOSTUM ANDANTE, HANİ DERLER YA HEP MÜZİK EVRENSEL BİR KAVRAMDIR VE KİŞİLERİN ZAVKLERİNE HİTAP EDER DİYE:) ZATEN BU DA BÖYLE BİR ŞEY DOSTUM.DÜNYANIN EN İYİSİ TANIMLAMASINI YAPARKEN VE TABİKİ ROCK DALINDA YAPILAN BİR ANKET'E DAYANILARAK BU SIFAT VERİLMİŞ HENDİRX'E. VE PEK TABİKİ DİĞER DALLARDA FARKLI MÜZİSYENLERİN ÇALIŞMALARINDAN VE PERFORMENSLARINDAN DAYANILARAK BİRÇOK MÜZİSYEN MÜKEMMEL ÇALIŞMALAR ÇIKARMIŞLARDIR VE ÇIKARMAKTADIRLAR:)BUNDAN DAHA TABİİ NE OLABİLİR Kİ.
 
Canım sunburn,

Ben seni çok iyi anladım tabikii ve çok haklısın da.. Ancak ben bu tarzda yapılan anketlere biraz karşıyımda. :D Kuşkusuz bunlar ortaya çıkarken bazı veriler kullanılmakta. Kulağa hoş gelen ölçülü seslerin tümü diye müziği tanımlayan ve onu sınırlayan bir mantığa karşı oluşumdandır.

Ne müziğin genel bir tanımı yapılabilir bu anlamda,nede kişiler karşılaştırılabilir. Jimi bencede gelmiş geçmiş en büyük rock gitarcılarından biridir ve benim tanrılarımdandır. Ya illaki birilerini diğerine göre kıyaslamak zorunda mı beyinler!!! Evet, Bunu yapmazlarsa ölürler çünkü. Ancak bunu müzik adına onu geliştirmek adına da yapılmadığına olan inancımdandır benim karşı duruşum.

Ne komik ki ben bir müzik türünü dinlerken bazı türler hariç hepsini daha ne kadar çok sevdiğimi ayırt edemiyorum. Bir Türk Sanat Müziği dinlerken aldığım haz çok daha farklı duygularıma hitap ederken, caz dinlediğimde aldığım haz başka duygularıma hitap ediyor. Ve ne güzel bir dünya ki bu denli farklı müzikler var diyorum kendi kendime.

İnanın bana eğitimini gördüğümden belki ama türler ne kadar çeşitlenirse zevk olarak,ufuk o kadar açılıyor ve dünya güzelleşiyor. Tüm sınırlamaları ve karşılaştırmaları red ediyorum :D
 
EVET SONUNA KADAR HAKLISIN DOSTUM. MÜZİK'TE VEDE SANAT'IN HER TÜRÜNDE SINIR OLMAMAMLI. ÇOK DOĞRU. AMA SENDE ÇOK İYİ BİLİYORSUN Kİ HAYRANI VEYA FAN'I OLDUĞU MÜZİK GRUPLARINA YADA PROFESYONELLERİNE HAYRAN KİTLELER VAR. YUKARIDA BAHSETTİĞİM VE ÖRNEK OLARAK VERDİĞİM ŞAHSİYET'TE BUNLARDAN BİRİ. KİMİ İNSANLAR BLUSE DEN HOŞLANIRKEN KİMİ ARABESK DEN HOŞLANMAKTA. BU AYRIM İNSANIN DOĞASINDA OLAN BİR DUYGU. BİR İSTEK.HERKEZ HER ŞEYİ SEVEBİLDİĞİNİ DÜŞÜNSEK BİLE SEVMEYENLER DE VARDIR MUHAKAK.SANATIN DOĞASINDA VAR. GÖRECELİ BİR KAVRAM OLMAK İLE BİRLİK DE,TAMAMEN İNSANIN DUYGULARINA HİTAP EDEN BİR KAVRAMDIR.YANİ ELLE TUTAMAZSSIN,BİR BOYUT,BİR ÖLÇÜ KYAMAZSSIN. YANİ SENİNDE SÖYLEDİĞİN GİBİ SINIR OLAMAZ.HİÇ KİMSE DE BU SINIRI KOYAMAZ.BU DURUM GENELLEME DEN ÇOK.BELLİ BİR ZÜMRENİN BELLİ BİR TÜRE OLAN BAKIŞ AÇISI SADECE. HEPSİ BU:)
 
MADEMKİ KONUMUZ LATİN JAZZ VE BLUES:)

BEN DE SİZ DEĞERLİ MÜZİK DİNLEYENLER'İ İÇİN VE FORM BAŞLIĞININ ÖNEMİNE VE DE AMACINA YÖNELİK OLARAK TINO GONZALES DEN BAHSEDEYİM.SANTANA'NIN FAVORİ İSİMLER ARASINDA GÖSTERDİĞİ,TUTKULU TEKNİĞİ İLE BLUES VE LATİN DÜNYASINDA BİR KÖPRÜ OLARAK KABUL EDİLEN,GİTARİST VE VOKALİST;
>>>TINO GONZALES<<< YENİ KUŞAK BLUES MÜZİSYENLERİN İLHAM KAYNAKLARINDAN BİRİ OLARAK KABUL EDİLİYOR.ELEŞTİRMENLERCE LATİN AMERİKA'NIN STAVE RAY WAUGHAN'I OLARAK KABUL EDİLEN TİNO GONZALES, DAMARLARINDAKİ MEKSİKA KANI ZENGİN ARAP MİMARİSİNİ BLUES DÜNYASINA TAŞIYOR.2004 YILINDA PERSON TO PERSON ADINDA BİR KONSER VE DVD Sİ YAYINLANAN GONZALES 2006 YILINDA YAYINLADIĞI YENİ ALBÜMÜ LATİN GYPSY İÇİN ÇIKTIĞI DÜNYA TURNESİ KAPSAMIN DA ŞUBAT 2006 DA ÜLKEMİZDE BİR DE CANLI PERFORMANS'I OLACAK:)
 
Charles Aznavur ve Edith Piaf ikilisinden güzel bir parça;


Ve, var galiba geçmiş yaşantımda bir çingenelik... Flemenkoyu duyduğum zaman bir başka ben oluyorum sanki :D

Paco de Lucia ve Tomatito dan nefiş bir flemenko;
 
Ünlü Bir Müzisyen ve topluluğundan bir jazz ustasında bahsetmek istiyorum.>>> Benny Googman<<<

1932 de Benny Goodman, 20 yaşlarındaki virtüöz klarnetçi, New York' un en çok aranan müzisyenlerinden biri idi. Swingin kralı oldu.1934 Yılında kendi topluluğunu kurdu. Radyoda geç saatlerde yayınlanan kendi programını başlattı.1935 yılında Yeni yeni ortaya çıkan radyo disk-jokeyleri, Benny Goodman ' ın ününü hızla yayıyor, swing dönemini başlatıyorlardı 1938 yılında Artie Shaw, Benny Goodman' ın klarnetteki en yakın rakibi idi. “Begin the Beguine” ona büyük ün getirdi.1941 yılında Charlie Christian, Benny Goodman' ın yıldız gitarcısı idi. Bob gitarının kurucusu ve amplifikatör kullanımının öncülerindendi.Bopçular temel akorları arttırarak, daha yukarıdaki notalardan doğaçlama yapmaya başladılar. Bu yıllarda Amerika' daki ırkçı tutuma karşı tavır alan siyah müzisyenlerin sayısı her geçen gün ar- tıyordu.1950 yılında Benny Goodman turneleri durdurduğu sıralarda Plak sanayii gelişiyor, plaklar ucuzluyordu. Uzunçalara daha uzun doğaçlamalar kaydedilebiliyordu.1978-1979 yıllarında Swing tenorcusu Scott Hamilton , Benny Goodman ile çalışmaya başladı. Mainstream caz ' ın önemli kişileri arasına girdi.
 
ŞÖYLE BİR BAKIYORU GERİYE DOĞRU. ESKİ ZAMANLARDA NE ÇOK USTA VARMIŞ:) HEPSİ BİRBİRİNDEN MÜKEMMEL HARİKA,MÜZİK ÇALIŞMALARINA İMZALARINI ATMIŞLAR:) BİR ÇOĞU ŞİMDİLERDE ARAMIZDA YOK:( HEPSİNİ SAYGI İLE ANIYORUM.

BU USTALADAN BİRİ VAR.56 YILLIK MÜZİK YAŞAMIN DA TAM BİR ÇINAR:) ONU BURAYA YAZMADAN EDEMEDİM BU GÜN:)

>>>BOO BOO DAVIS<<< ÜLKEMİZ DE DE EFES PİLSEN BLUES NİGHTS KAPSAMINDA EYLÜL 2005 DE YENİ SEZONUN İLK PERFORMANSINI GERÇEKLEŞTİREN BOO BOO DAVİS BAND 1950 YILINDA AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİNİN MİSİSSİPPİ EYALETİNDE KARDEŞLERİ İLE KURDUĞU THE LARD CAN BAND İLE MÜZİĞE BAŞLAYAN BOO BOO DEVİS,KARİYERİ BOYUNCA B.B.KİNG DEN SONNY BOY WİLLİAMSON VE ELMORE JAMES'E KADAR PEK ÇOK EFSANENİN ÖN GRUBU OLARAK ÇALIŞTI. İLK SOLO ALBÜMÜNÜ 2000 YILINDA YAYINLAYAN BOO BOO DAVIS,BLUES ACCESS GİBİ DÜNYANIN ÖNDE GELEN BLUES YAYINLARINDAN TAM NOT ALDI.ŞARLKILARI PEK ÇOK BUES RADYOLARINDA PEK ÇOK KEZ ÇALINDI.AYNI YIL İLK AVRUPA TURNESİNİ GERÇEKLEŞTİREN BOO BOO DAVIS 2002 YILINDA 26 KONSERDEN OLUŞAN ÖZEL BİR TURNEYLE HAYRANLARI İLE BULUŞTU.NANCY JAZZ PULSATİONS BLUES FESTİVAL IN ESLOV VE COLNE GB BLUES FESTİVAL DE SAHNE ALAN>>> BOO BOO DAVIS<<<
YEPYENİ ALBÜMÜ THE SNAKE'İ 2004 YILINDA YAYINLADI.VE ALBÜMÜN TANITIMI İÇİN NORTH SEE JAZZ FESTİVAL DE MÜKEMMEL BİR PERFORMENS SERGİLEDİ.
 
YAA ARKADAŞLAR.BEN NEDENSE KENDİMİ TUTAMIYORUM :p

NE MÜTHİŞ BİR SES,NE MÜTHİŞ BİR PARÇA, ÇOOOOKK KLASİK
DİNLERKEN OLMAYAN TÜYLERİM DİKEN DİKEN OLUYOR NEDENSE:)

>>>LOUİS ARMSTRONG<<<

>>>WHAT A WONDERFUL WORLD<<<
 
:D :D :D :D

FRANK SİNATRA,ELLA FİTZGERALD VE LOUİS ARMSTRONG DAN
>>>HEAVEN<<<
 
Açıkcası bu köşe de çok sevdiğim köşelerden biri oldu.

Sevgili tırtılımın bana gönderdiği bir parçayı ekleyeceğim bende. Dinledikçe alınan keyif artıyor bu parçada. Ve Türk sanatçılarının bilinmeyen yada görülmeyen başarılarını bilmek çok daha ayrı bir keyif oluyor benim için

İlhan Erşahin.
 


Tuluyhan Uğurlu 15 Kasım 1965'te İstanbul'da dünyaya geldi. Dört yaşında piyano çalmaya başladı. İlk derslerini annesinden alan Uğurlu, sonraki dönemlerde Cemal Reşit Rey'in tavsiyeleri doğrultusunda aldı. Zaman geçirmeden konservatuvar sınavlarına girdi ve dört yaşında daha harfleri öğrenmeden nota öğrenmeye başladı. Ertesi yıl ilkokula da yazılacak ve artık onun için zorlu maraton başlayacaktı.

Yedi yaşında Harika Çocuklar Sınavı'na girdi ve üstün müzik yeteneğiyla bu yarışmayı kazandı. Lise ve konservatuvarı birlikte okudu. 16 yaşında her ikisini de bitirince Türkiye'de ve Avusturya'da sınava girdi. Burada İstanbul Hukuk Fakültesi'ni kazandı ama Viyana Müzik Akademisi piyano ve bestecilik bölümlerini kazanınca uzun bir eğitim için Viyana'ya gitti. Viyana Müzik Akademisi'nin bu iki bölümünü de başarıyla bitiren Uğurlu, lisans eğitimini bitirdikten sonra sanat yaşamı için önemli bir karar aldı.

Dünyanın en büyük bestecilerinin müziklerini çalışmış, onların sadece notalarını değil, yaşamlarını da öğrenmişti. Eğer onlar kendi dönemlerinde sadece kendi eserlerini çalmasalar geriye onlardan bir şey kalır mıydı? Bu sorunun yanıtını ararken, her türlü zorluğa karşın müzik dünyasında savaşmaya ve sadece kendi müziğini seslendirmeye karar verdi.

1987'de Avrupa'da verdiği canlı konser kayıtlarından oluşan ilk albümünü doldurdu. "Go With God" isimli bu çalışma onu Orta Avrupa'da ünlendirdi ve etnik klasik new age tarzının saygın isimleri arasına girdi. Kainat, Bach ve inanç konuları onu derinden etkiliyordu. İkinci albümünde Bach'ın etkisiyle kutsal kitapları işledi: Kutsal Kitaplardan Ayetler...

1993'de vatani görevini yapmak için Türkiye'ye geldi. Ankara'da yedek subay olarak vatani görevini yaparken Mustafa Altıoklar'la tanıştı. Bu tanışıklık, onun aynı zamanda Türkiye'deki müzikseverler tarafından da tanınmasına sebep olan "İstanbul kanatlarımın Altında" filminin müziklerini yapma fırsatı verdi.

Kaynak
 
Türkiyedeki iyi işlerden
Maria Rita Epik

Eski kurt pop-jazz severlerin seveceği bir album

Aradan uzun zaman geçti
albumunden

Peki ya sonra



Saygılarımla
 
SAYGIDEĞER JAZZ SEVERLER, ROCK BÖLÜMÜN'DE EN MANYAK DAVULCULAR'DA KENDİSİN DEN ŞÖYLE BİR SÖZ ETMİŞTİK.KENDİLERİ TAM BİR DAVUL VİRTİÖZÜ OLUP JAZZ OLAYINA RENK KATAN USTALARDANDIR.EVET >>>DAVE WECK<<< DEN SÖZ EDİYORUZ.
 
Başta,Mozart ve Andante kızacaklar ama, bu Güzel parçayı nereye dahil edeceğimi bilemedim açıkçası 8)
Bir çoğumuzun çoğu zaman dinlediği bir parça>>>GREENSLEEVES<<<
Ama nedense başalarken bir güzel başlıyor bizim bildiğimiz gibi,ardından birde bakıyorsunuz işler biraz değişik 8) :shock: Alalala.. Boş verin siz de bir dinleyin Bence güzel olmuş :p
 
Sunburn,
Nereden bulursun böyle ilginç yorumları....
Teşekkürler
Günaydın herkese!
 
Canım sunburn,

valla neden sana kızacakmışım anlayamadım ki!!!!

Greensleeves buraya çok yakışmış bana soracak olursan. İnan benim de zaman zaman ya bunu nereye eklesem diye düşündüğüm oluyor.

Ama bir şeyi anlayamadım!!!!!

Mozart niye kızacakmış????

Kızarsa parçanın sözlerini yazan VII.Henry kızsın... Bu parça Bir ingiliz halk şarkısıdır.......

Müzik tarihinde bilmediğim bir şey mi yakaladın yoksa, hadi anlat bana da!!!!!!

Bu parça 1500 lü yıllarda ortaya çıkmış bir parça ve sevgili Mozartta 1756 lı yıllarda dünyaya gelmiş biri.

Ya sayılarla aram iyi değil cümle alem öğrendi artık ta bu 200 yıllık farkta Mozartla ilgili ne var ki Mozart buna kızacak...

Bilirsin takıntılıyım, beni aydınlat :D
 
Sevgili dostum yağmur,

Benden bir şarkı istemiştin, bende sana o şarkının o kadar çok çeşidi var ki diye yazmıştım, hangisini istersin?...

İyileşip bu satırları okumanı istiyorum.

Sen ise bana verdiğin cevapta " bak sanem bu sitede şiirleri okurken bu şarkıyı dinlediğimde kendimden geçiyorum " diye bir şeyler yazmıştın.

Senden sonra ben o siteyi çok sık ziyaret eder oldum, bana bu anlamda kattıkların için sana teşekkür ediyorum.

Sevgili yağmurum benim, Hasta siempre sarkısının Fransa dan bir yorumunu senin için ekliyorum. Ne kadar farklılık var dinlediğinde sende şaşıracaksın. Ama o Latin ruhu, benim için de en çok değerli Che nin dünyaya verdiklerinden parçacıkları hissedebilmek mümkün.

Seni seviyorum canım, hadi bir an önce iyileş.... :D

Matio ( Fransa )
 
Sevgili dostlar
Bu başlık da öksüz kalmış

Bugün BB KING & FRIENDS günüm

Varsa arşivde dinleyin derim, mutlu olun :)

Sevgilerimle
 
SAYGIDEĞER MÜZİK SEVER DOSTLARIM,DEĞERLİ MÜZİK FORM ÜYELERİ,HER BİRİNİZ'E KUCAK DOLUSU SEVGİLER SAYGILAR :D

UZUN BİR ARADAN SONRA TEKRAR ARANIZA KATILDIĞIM İÇİN MUTLULUK DUYUYOR VE BU İLK GÜNDE AÇILIŞI SMOOTH JAZZ'IN USTALARINDAN BEST OF ALBÜMÜ İLE >>> AL JARREAU<<< VE PEK MUHTEŞEM PARÇASI ( MOONLİGHTİNG ) İLE AÇIYORUM.


aljarreau4aa.jpg
 
Oy oy oyyyyy!
Kimler gelmiş efenim:)
Hoşgeldin dostum, güneş açmış buralarda...
Benden de bir parça tavsiyesi:
Bob James- David Sanborn-Al Jarreau
Since i fell for you

Sevgilerimle
 
TANGOOOOOOO :) ÇOK SEVDİĞİM DEĞERLİ DOSTUM VEFA NIN BANA MAİL İLE GÖNDERMİŞ OLDUĞU >>> TANGO - LA CUMPARSİTA <<<<
ADLI PARÇA BENİ 20 NİSAN 2000 YILINA GÖTÜRDÜ:)

NE KADAR GÜZEL BİR DÜĞÜNDÜ:)

İŞTE BİZ BU PARÇA İLE EVLİLİĞİMİZİN İLK DANSINI BİRBİRİMİZİN AYAKLARINA BASARAK YAPMIŞTIK :lol:

ÇOK GÜZEL BİR ŞARKI :D
 
E yani seni özlemiştik be canım.

Şimdi sana kıskanacağın bir haber;

Yarın yani 28 nisan 2006 da okulumuzun kuruluşunun 10. yıl şenlikleri kapsamında bir konser var.

Sanatçı;

Kerem Görsev :D
 
Kerem Görsev (1961 - .... )




28 Haziran 1961’de İstanbul’da doğan Görsev, 1967 yılında İstanbul Belediye Konservatuarı’na girip Rana Erksan’dan piyano dersleri aldı. 1972 yılında İstanbul Devlet Konservatuarı açılınca bu okulda Gönül Gökdoğan’la keman, Prof. Özer Sezgin’le viola çalıştı. 1981 yılında askerlik görevini yaparken tanıştığı arkadaşı gitar sanatçısı Ercüment Ateş ile Ankara’da Kızılay Orduevi’nde dans ve yemek müziği çalan bir grupta ilk caz denemelerine başladı.

1983 yılında terhis olan Kerem Görsev 1983 / 1988 yılları arasında çeşitli kulüplerde dans müziği ve eşlik orkestralarında çalıştı. 1989 yılında Korukent Jazz Bar’da çalışmaya başlamasıyla yurt dışından gelen pek çok müzisyenlerle çalma imkanına kavuştu. Ed Howard, Rubin Kanyata, Doris Troy, Steve Hall, Vinnie Night, Kenny More bu sanatçılardan bazılarıdır. 1993 / 1995 yılları arasında TRT İstanbul Radyosu Hafif Müzik ve Caz Orkestrası’nda görev aldı.

İlk beste denemelerine 1990 yıllarında başlayan Görsev, 1994 yılında ilk albümü olan “Hands and Lips” in kayıtlarını bitirdi. Kerem Görsev’in hayatında yeni bir sayfa sanatçı Eric Revis ile tanışınca açıldı. 1996 yılında ikinci albümü “I Love May”, 1997 yılında üçüncü albümü “For Murat’” an sonra dördüncü albümü “Relaxing” 1998 yılında tamamladı.. Bu yıllarda Kerem Görsev, Eric Revis ve Can Kozlu’dan oluşan üçlü konserler ve festivallerle geniş kitlelere ulaşmaya başladı. Bu dönem içerisinde çalıştığı sanatçılar; Allan Harris, La Verne Butler, Harvey Tompson, Clifford Jarvis, Bob Demeo, Eric Revis, Can Kozlu, Ateş Tezer ve Volkan Hürsever oldu.

Kerem Görsev - Allan Harris ortak çalışması “Laid-Back” 1950 ve 1960’ların Broadway film müzikleri ve Amerika’nın caz standartlarından oluşan beşinci albümü olarak 1999’da bitirdi. 1998 yılında kendi adını taşıyan caz kulübünü açan Görsev 2001 yılına kadar burada Steve Kirby, Keith Hall, Alvester Garnett, Russel Gunn, Anna Lisa, Ron Affif, Claudia Acuna gibi sanatçılarla birlikte çaldı.

1999 yılında St. Petersburg’a giden sanatçı St. Petersburg Philarmonic Orchestra ile kendi bestelerinden oluşan “November in St. Petersburg” albümünün kayıtlarını yaptı. Orkestrayı Erol Erdinç yönetti, orkastra düzenlemelerini Kamil Özler yaptı. Bu albüm 2000 yılında çıktı. Ve İstanbul Caz Festivali’nde St. Petersburg Philarmony Orchestra ile birlikte bu albümün ilk konserini gerçekleşti. Kerem Görsev 2001 yılının sonbaharında çıkan yedinci albümü “Warm Autumn”un kayıtları New York’da yaptı. Müzikal danışmanlığını Eric Revis’in yaptığı albümde Russell Gunn, JD Allen, Jason Jackson, Eric Revis, Alvester Garnett, Kahlil Kewane Bell çaldılar. Kerem Görsev halen Türkiye’nin bir çok şehrinde klasik orkestralarla birlikte “November in St.Petersbourg” projesini çalmakta ve üniversitelerde konserlerinde devam etmektedir.
Kaynak


 
KENDİ ADIMA KISKANMADIM DERSEM YALAN OLUR :( ANCAK SİZİN ADINIZA SEVİNDİĞİMİ DE BELİTMEDEN GEÇEMEYECEĞİM :)

AHHH AHHH ŞİMDİ İSTANBUL DA OLMAK VE KEREM GÖRSEV DİNLEMEK VARDI......... :cry:
 
SAYGIDEĞER MÜZİK BÖLÜMÜ FORM’U ÜYELERİ;

BU GÜN SİZLERE ÇOOOK SAYGIN BİR BAS GİTARİST’TEN BAHSETMEK İSTİYORUM. >>>JOHN PATİTUCCİ<<<

ÖYLE BİR SANATÇI DÜŞÜNÜN Kİ İŞİNİN EHLİ OLSUN VE DÜNYANIN DÖRT BİR YANIN DAN KENDİ DALLARIN DA MÜKEMMEL MÜZİK ÇALIŞMALARI ÇIKARMIŞ SANATÇI VE TOPLULUKLAR İLE ÇALIŞSSIN.OYY OYYY EFENDİM ÖRNEĞİN ; B B KİNG,DİZZY GİLLEPİE,BON JOVİ,STAN GETZ,STİNG,ASTRUD GİLBERTO GİBİ ŞAHSİYETLER İLE ÇALIŞTI :D .İŞİNİ O KADAR SEVEREK VE HARARETLİ YAPIYORDU Kİ ÜNLÜ JAPON FİRMASI YAMAHA SADECE ONUN İÇİN >>>YAMAHA TRB JP<<< MODELİ 6 TELLİ " AMANİN O DA NE DEDİRTEN"MUHTEŞEM BİR BAS GİTAR BİLE ÜRETMİŞTİR. :shock: 8) :twisted: AYNI ZAMAN DA İYİ BİR DE KONTRBAS SANATÇISI OLAN, JOHN PATİTUCCİ 1959 YILIN DA NEW YORK’TA DOĞMUŞTUR.HENÜZ 10 YAŞINDAYKEN O KÜÇÜCÜK PARMAKLARIYLA BENCE DE DÜNYANIN EN ZOR ENSTÜRÜMANLARIN DAN BİRİ OLAN BAS GİTARI ÇALMAYI BAŞARMIŞ,İNANILMAZ AMA 13 YAŞINDAYKEN BİRÇOK KONSER DE CANLI PERFORMANSLAR SERGİLEMİŞTİR. :shock: ( BU YAŞTAAA CANLI PERFORMANS ) :? ÜNİVERSİTENİN KLASİK BAS EĞİTİMİNİ İYİ DERECE İLE BİTİREN JOHN PATİTUCCİ,1980 YILLARIN DA JAZZ BASÇISI OLARAK YUKARIDA ADLARINDAN BAHSETTİĞİM ŞAHSİYETLER İLE ÇALIŞMALAR YAPMIŞTIR.JAZZ IN BABALARIN DAN KABUL EDİLEN CHİCK COREA NIN KURMUŞ OLDUĞU CHİCK COREA’S ELECTRİC ACUSTİC BANDS’A GİRMESİ SONUCUN DA ADINDAN SIKÇA SÖZ ETTİRMEYİ BAŞARMIŞ VE BUNUN SONUCU OLARAK DA SOLO ALBÜMLERİ İLE 2 GRAMMY ÖDÜLÜNÜN SAHİBİ OLMUŞTUR.1993-1994-1995 VE 1996 YILLARIN DA >>> BEST JAZZ BASSİST<<<( EN İYİ JAZZ BASGİTARİSTİ ) ÖDÜLÜNÜ ALMIŞTIR.ŞAHSEN BEYENEREK DİNLEDİĞİM >>>HEART OF THE BASS<<< İÇİN SÖYLEYECEK BİRŞEY BULAMIYORUM.
EVET JAZZ SEVER MÜZİK DOSTLARI İÇİN GÜZEL BİR HABER DE VERMEDEN GEÇEMEYECEĞİM DOĞRUSU.HER NE KADAR O GÜNLERDE ORADA OLMAYACAK OLSAM DA BU MUHTEŞEM PARMAKLARI 26-27 MAYIS 2006 TARİHİN DE BABYLON’DA GÖRME VE DİNLEME ŞANSI OLACAK DOSTLARIM OLACAKTIR ELBETTE.KEYİFLE VE ÇILGINLAR GİBİ DİNLEMENİZ DİLEĞİM İLE, SAYGILARIMI SUNUYORUM.

john20patitucci201ac7iy.jpg


johnpatitucci8ul.jpg


YAMAHA TRB JP VE JOHN PATİTUCCİ
 
Sunburn yine ışıltılı bugün,
CHICK COREA’S ELECTRIC BAND
İşte jazz müziğinin 1980 lerde geldiği en güzel noktalardan birisi.
Fazla elektrik tonlar olabilir ama Patitucci soloları muhteşem!
Teşekkürler sunburn dostum
 
Ahmad Jamal

1930 yılında Amerika da dünyaya gelen Ahmad Jamal 1952 yılına kadar Frederick Russell Jones adıyla yaşantısını sürdürürken bu yıl müslüman olarak Ahmad Jamal adını almıştır.

Küçük yaşlarda başlayan müzik tutkusu onu piyanonun tuşlarıyla tanıştırırken gelecek günlerde en iyi jazz piyanistlerinden biri olacağını o zamanlar biliyormuydu bilemeyiz ama yaşayan en iyi jazz piyanistlerindendir.

Özellikle Miles Davis hayranıdır. Beraber çalıştığı üçlü guruplarla orkestra şefliğiyle piyano çalmayı son derece usta bir şıklıkla yürüten Ahmed Jamal 5 temmuz 2006 günü İstanbul da jazz severlerle buluştu.

Olağanüstü tekniğinin yanı sıra orkesta elemanlarıyla kurduğu sıcak ilişkiyi seyircilere de yansıtmasını bilen büyük piyanist etrafa yaydığı sıcak iletişimle herkesi büyüledi.

Birbirinden güzel parçalarını büyük bir ustalıkla sergileyen Ahmad Jamal in beraberindeki davulcu ve kontrbasçı da sololarıyla büyük bir övgü aldı.

Çok güzel bir geceydi kısacası :D

 
Mahsun kalmış buralar epey zamandır :?

Biraz şenlendirelim buraları değilmi ya?

Bu aralar Yeni yeni zatları dinleme şansına eriştim.Kimlermii OOOOO kimler yokki? Mesela Sesi kadar kendilerine de maşallah dedirten bir kimse,contemporary jazz, vocal jazz, jazz blues, torch songs, smooth jazz yapıyooo:) Öldüm de dirilmişim de cenettemiyim dedirtiyoo sesi :) ahhh ahhh Kimmi? >>>Norah Jones<<<. :oops: Özellikle BU kızımızın 2004 yılında çıkarıpta taaaa bu günlerde dinleme şerefine nail olabildiğim >>>Feels Like Home<<< adlı albümü ve bu albumden >>> Don't Miss You At All<<< adlı çalışmasını beyendim diyebilirim tavsiye ederim efemm :)



Efendimm başka kimler var ?

----Polonyalı jazz sanatçı >>>Tomasz Stanko<<< ve son albümü >>>Lontano<<<

----Hafiften smooth jazz yapangillerden >>>Keiko Matsui<<<

----Ne Yazıkki 1998 Yılında kendi adıyla çıkardığı ilk ve tek albüm sahibi acid jazz, smooth jazz, contemporary jazz, rhythm & blues temalarını işlediğini düşündüğüm >>>N'Dea Davenport<<<

----1939 doğumlu jazz-funk, jazz-pop, crossover jazz yapan usta ama benim tarafımdan ne yazıkki bu dönemlerde farkedilen.Ustaymışta ne cahilmişim dedirten albümlere imza atn er kişi >>>Bob James<<< ve 2006 yılında çıkardığı >>>Urban Flamingo<<<

----Çok Ayıp Olmuşş valla dedirten bakışlarla yanıma gelip amnın sizler nereden çıktınız dedirten usta zatlar topluluğu blues rock, southern rock, fusion yapan er kişiler topluluğu >>>North Mississippi Allstars<<< ve gerçekten de çok muteşem bulduğum dinlerken iliklerime kadar blues rock u hissetiğim,2004 yılında çıkardıkları >>>Hill Country Revue<<< ve 2005 yılında çıkardıkları >>>Electric Blue Watermelon<<< adlı albümlerine ne demeli bilemiyorum :)

----Yahuu arkadaşlar chicago blues ve hatta electric chicago blues ve de hatta ve hatta modern electric chicago blues diye bişi varrr :) üstelik uzun zamandır varlar ve benim haberim yok :cry:70 lik bir çınar var >>>Buddy Guy<<< diye 2003 yılında >>>Blues Singer<<< i çıkarmış pek de güzel olmuş. helal sana koca Buddy :) Helal sana biz dünyalılara bu akımı tanıtarak renk kattığın için :)




Yine yeniden tekrar görüşmek üzere değerli jazz severler Saygılar.
 
Üst Alt