Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

[Eleştiri] DİLENCİLER! Yuh olsun sizin sakatlığınıza!..

OturanBoğa

Yönetici
Üyelik
9 Ocak 2003
Konular
673
Mesajlar
57,973
Reaksiyonlar
331
Bir süre önce bu bahsi geçen dernekten bir bayan bana mesaj yazmış ve "zeytin dalı" uzatmıştı. Bunun üzerine kendisine, "ne değişti?" mealinde bir cevap yazmıştım. Ses çıkmamıştı!..
Bugünlerde yine sağda solda faksları ve e-posta mesajları dolaşıyor bu derneğin. Görüyorum ki, hiçbişey değişmemiş! Yine duygu sömürüsü yüklü ve sakat insanları yerin dibine sokan mesajlarla para peşinde koşmaya devam ediyorlar. Sakatların onuru ve yaşam kalitesi için mücadele etmesi gereken bir dernek, sakatları kullanarak, onları yerin dibine sokarak rant peşinde koşuyor. Yazık!
[size=7]BU VE BENZERİ DERNEKLER BENİ TEMSİL ETMİYOR. BİLİNE! [/size]
Not: Bu görüşlerim basında yer alabilir.


dilenciler.jpg


Bu derneği aradım ve yukarıdaki ilanın kendilerine ait olup olmadığını sordum.
Övünerek, “Bizim beyefendi” dediler.
Hiçbir şey demeden kapattım telefonu.
Şaşırmadım.
Çünkü biliyordum ki bu dernek, bu ve benzeri dilenme içerikli ilanları her zaman ve her yerde yayınlıyordu
Ama yinede içim içimi yedi; kudurdum.

Bir derneğin, sakatlığı ve engellileri kullanarak ajitasyon yapmasına ve dilenmesine DELİ OLDUM
Bir derneğin, “sakat insan muhtaçtır”a oynamasına ve bundan kazanç elde etmesine DELİ OLDUM.
Bir derneğin, sosyal çalışmalar yapmak yerine, para peşinde koşmasına DELİ OLDUM.
Bir derneğin, “sizin başınıza da gelir haa!” söylemiyle insanları korkutarak, yardım etmeye zorlamasına DELİ OLDUM
Bir derneğin, sivil toplum örgütü gibi değil de bir şirket edasıyla çalışmasına DELİ OLDUM.
Ve son olarak,
Bu tür ilanlara kanıp, “yardım eden” kişilere ÜZÜLDÜM, KIZDIM.

Not: Buraya yazılan görüşlerinizin basında yer almasını sağlayacağım. Eğer görüşlerinizin basında yer almasını istiyorsanız, lütfen bunu mesajınızın sonunda belirtin. Susmayalım!
 
Modern dilenciler...
O yardım paraların nereye gittiğini bilseniz...
 
buyuklere soylenen yuhları anlıyom da. çocuklar napsın.onlar adına dilencilik yapan buyuklerde ailelerde suç bence.
keşke istismar edenlerle gerçekten çaresi tukenenleri ayırt etme şansımız olsaydı..
 
cevap

:oops: bencede yuh hemde avazım çıktıgı kadar gelinde bu memlekette engelli sorununu düzeltin sen ugraş verver dur eşitlik diye adamlar 1992 yılından bu yana aynı sömürü neyse canım sıkıldı keseyim en iyisi saygılarımla.
 
Buna yuh denmez küfredilirde neyse terbiye gereği ama ben yinede buradan küfrettim.Zaten bizim önümüzdeki engelde bunlar önümüzü tıkayanlarda bunlar.Ben derimki bizim ismimizi kullanan bu kişilere dava açalım isim hakkımızı isteyelim adımızı kullanarak dilencilik yapmalarına izin vermeyelim.Bu bizim en doğal hakkımız bizi temsil edemeyenler adımızıda kullanamazlar.Buna izin vermeyelim.
 
İğğrennç.
kelime bulamıyorum yazmak için :x
 
dilenciler

Ben Kemal Demirel'i ve doğal olarak Engellilerle Dayanışma Derneğini 89 dan beri tanırım. O yıllarda yapacağı bir gecenin organizasyonunda görev almıştım. Geceyi kurtaran sanatçıyı ben getirmiştim. O günden sonra Kemal bey onunla çalışmam için bir çok defalar haber gönderdi. O geceden bir süre sonra seçim hazırlıklarının yapılmaya başlandığı dönemde dernek üyalerinden biri benden habersiz Kemal beyin beni haberim olmadan bir partiye üye yapmak girişiminde bulunduğunu öğrendim. Partiyi arayıp durumu öğrendim ve işlemi iptal ettirdim. Bu olaydan sonra derneği ve Kemal Demirel i araştırmaya başladım. Gördüklerim ve duyduklarım hoşuma gitmediği için faaliyetlerime son verdim.
Kemal Demirel İn hayat felsefesi sakatı ve sakatlığı kullanmak üzerinedir.
Önemli olan bu derneğin kuruluşundan önce tüm yetkili birimlerin Kemal Demirel in bu meziyetinden haberdar olmalarına karşın nasıl yetki belgesi verildiği ve üstüne üstlük kamuya yaralılık ünvanını almış olmasıdır. Federasyon ve konfederasyonun buna nasıl izin verdiğidir önemli olan.
 
cevap

:lol: sevgili dost federesyon ve konfederesyonun hukuken hiç bir yaptırımı yok dernekler üzerinde kamuya yararlılık içişleri bakanlıgı tarafından veriliyor kaldıki kemal beyin bu yaptıgı yanlışları dile getiren bir çok dernek başkanı mevcut ve halen mahkemelik bu arada bu dernek başkanına hakarettten tsd genel başkanı para cezasına captırıldı bu bir sistem sorunu saygılarımla.
 
Peki bu şahıslar kimden izin alıyorlar, guya bizleri temsil ediyorlar bizden habersiz bunu yapma hakkını nasıl kendilerinde buluyorlar...
Toplum bizi dilenci görüp elimize para sıkıştırıyorsa bunların payı çok çok büyük Ayıp diyorum.....
AYIP
:evil:
 
dilenci

Cemal arkadaşım federasyon ve konfederasyonun içişleri bakanlığını resmen uyarma,ikaz etme sorumluluğunun olduğunu düşünüyorum yaptırımı olmasada....
 
cevap

:oops: sevgili arkadaşlar, bu derneğe özel bir bilgi olarak söylemiyorum, ama, genelde her şey kılıfına uygun yapılır.
anayasal hak olarak yedi kişi bir araya gelir bir dernek kurar yardım toplama izni alır valilikten. bulundugu ilde hertürlü yardımı toplar türkiye geneli içinse içişleri bakanlıgından yardım toplama izni alır. sonrası o insanların insafına kalmış ben daha önceki yazımda mahkemelık oldugunu anlattım. isterseniz gidin denetleyin hiç birşey bulamazsınız
tek yol, engellileri bilinçlendirmek, toplumu dugru bilgilendirmek saygılarımla.
 
dilenci

Haklısın arkadaşım burası Türkiye herşeyin bir kılıfı bulunuyor :(
 
Bizim yasa isteğimizin ne kadar haklı ve gerekli bir istek olduğunun en açık örneklerinden biri. Bu ilanı ekleyip bir yazı daha mı göndersek acaba? Yeni bir kampanya gibisinden...
 
:!: ORTAK para toplayıp
veya doğrudan
bir gazeteye / gazetelere ilan/yazı yollayalım mı?_
 
Arkadaşlar,
Derneklerin ve Vakıfların faaliyetleri gereği, belli bir harcamaları var. Kanunumuz bu harcamaları nereden finas edeceklerini sanırım belirlemiştir. Bunlardan birde yardım toplamaktır. Bir çok dernek (Sadece Engelli Dernekleri değil.) belli finasörü yoksa bu yöntemlerle para topluyor. Bunu yaparkende amacına uygun olarak bu tür şeyleri kullanıyor. Örneğim Türk Kalp Vakfı, Mehmetçik Vakfı, Lösemili Çoçuklar vakfı, Deniz Feneri vb.. Burada tepki vermemiz ve takipçisi olmamız gereken bence, Derneklerin ve Vakıfların bu topladıkları değerleri gerektiği gibi kullanıyor olup olmadıklarıdır. Toplum olarak, her yardım isteyeni geri çevirirsek, bundan dolayı gerçekten mağdur, ihtiyaç sahibi insanların zarar görebileceğini unutmayalım. Yardım edeceğimiz kurumları iyi analiz edelim bağışlarımızı öyle planlayalım derim.
Saygı ve sevgilerimle.
 
Tekerlekli sandalye de bir genç ve yanında bir köpek altında
"Tek Dostum o Olmamalı" yazıyor
Ben bunu kabul etmiyorum, saçmalık...
 
:( Ya açıkçası bu başlık tam açıldığı zaman ben şunu yazacaktım..

denk geldi sustum.
[size=6]
TOPLUM BİZİM MÜCADELE ETTİĞİMİZ HER ALANDA (İŞ,OKUL,AŞK,SOSYALLEŞME...) BİZE BİRAZ DA OLSA MUTLAKA DİLENCİ BAKIŞ AÇISIYLA BAKIYOR!

BU MALESEF ÖZELLİKLE ÜLKEMİZDE DE YAYGIN.
[/size]

00sum10.jpg
 
Duygusal tepkiler vermişsiniz.

Para toplama araçları yanlış. Bazen doğruya ulaşmada bir sürü yanlışlar yaparız. Çaresiz olmakta insana bir sürü yanlışlar yaptırır. Bende küçükken hatırlarım insanlar elime para turuşturudu. İğrenç bir duygu. Unutmayalım engelli olmakta bir çeşit mali güçsüzlüğü gösterir 'Ailem zengin olsaydı herhalde şimdi bu durumda olmazdım'. Pek çoğumuzun durumuda farklı olurdu. Önemli olan topladıkları parayı doğru kullanıp kullanmadıklarıdır.
 
Re: Duygusal tepkiler vermişsiniz.

HasanUrek ve enderture' Alıntı:
Önemli olan topladıkları parayı doğru kullanıp kullanmadıklarıdır.

ASLA ASLA ASLA ASLA ASLA KATILMIYORUM
'Para toplarken herşey mübahtır' demek, engellilerin dilendirilmesi demektir. Bu da onları daha en baştan dilenci yapar.
ENGELLİ=MUHTAÇ=DİLENCİ

Bahsi geçen iğğrenç ilanı hoşgörüyle karşılayan birilerinin olduğuna inanamıyorum. Vallahi inanamıyorum, billahi inanamıyorum.
Bu ilanlar ve onları hoşgörenler olduğu sürece, sokaktaki vatandaş, yolda gördüğü engelliye tabii ki sadaka verir. Çünkü sakatları hep dilenirken görüyor ve onlara acıyor.
Fffffffffffffffff.
 
günlerdir bu ilanla ilgili bir tepki bekliyordum...
Geçen bayramda buna benzer bir ilan mail'i almıştım...
Ve tepkiyi gene ilk bülent verdi...

Herşeyin tükendiği noktadır dilenmek...Onurun ayaklar altına alındığı andır!!
Tüm geçerli yolların tükentildiğinde başvurulur...
Ama bizde ilk akla gelen yol...
sonra elde edilemeyen ,verileyen haklardan yakınırız...
Hep bireyseldir savaşlarımız..kendimizi kurtarma derdindeyizdir...
Bütüne yönelik çözümler derdimiz olmaz,kendimi kurtarayım da gerisi önemli değil deriz...
İşte bu da bu sistemin öne çıkarttığı bir dernek...
bunun gibi onlarca yüzlercesi var...
hepsi ellerini açmış bir şeyler istemekten te bir şey yapmıyorlar...

Bir dost çocuğun günahı ne aile suçlu diyor...İyi de o aile bunu kazanç kapısı yapıyor...herkeste vah tühlerle onları besliyor...
sonuçmu...
onca çabamıza rağmen bizler hiçbir şey elde edemiyoruz...
bu arada birileri cukkalarını doldurmaya yada belli yerleri işgal etmeye devam ediyor...
yuh ki ne yuhhhh...
 
Topladıkları paranın diğer giderler altında harcanmasına birşey demiyorum. (Yani özürlülere yönelik ve kırtasiye giderleri, elektrik su gibi genel giderler.. vs gibi harcamalara birşey demiyorum) ancak Ana paranın %40 ve üzerindeki kalan limiti yöneticiler ve para toplayan aracıların ceplerine gittiğine eminim. Onların karın tokluğuna çalışma yaptıklarını hiç sanmıyorum. en küçük dernek bile yılda milyarlar üzerinde para kazandırırken en büyük yardımı Ramazanda bir kaç yoksul engellilerin evinin kapısına 1 haftalık yiyecek erzakları koymasından başka birşey değil. İnanmayanlar çevrelerinde derneklere üye olup da gerçekleri gözleri ile görürler.
HasanUrek ve enderture kesinlikle yanılıyor....
 
Bende yukarıdaki ilanda kullanılan USLUBU doğru bulmuyorum. Yardım isterken nedeni doğru anlatılmalı, acıtasyondan uzak, bu yardımın toplandığı topluluğu inciltmemelidir. Benim anlatmak istediğim bu tür yardım taleplerinin bir gereksinim olduğudur. Ön yargıyla her talebin geri çevrilmemesidir.
Saygı ve sevgilerimle.
 
Ne demek istediğimi bir örnek ile anlatayım;
Engelliler biz olarak bir Dernek kurduk diyelim, amacıda Engellilerin eğitim araç ve gereçlerini gidermek olsun. Yönetim toplandı çevremizde ihtiyaç sahibi Engellileri belirledi. Bunu gerçekleştirmek için bir kaynağa ihtiyaç var. İçimizden biri ben bunu sağlarım demezse. Bu kaynağı temin etmek için ne yapmalıyız. Kermes düzendedik, konser düzenledik, yetmedi. Başımız dik, acıtasyon yapmadan, en yalın haliyle bu yardımın kullanım amacını açıklayarak, Yardım edebileceklerden bunu talep etmek dilencilikmi olur? Bizler üç kağıtçı düzenmazmı oluruz? Sapla samanı karıştırmamak lazım. Doğru yapanla, eğri yapanı birbirinden ayırmalıyız. Bunu kendi çıkarları için yapanlar dünyanın en şerefsiz, en adi hayvanlarıdır. Bunlara hayvan demek bile, hayvanlara hakarettir. Varın sizler bir sıfat bulun.
Saygı ve sevgilerimle.
 
enderture' Alıntı:
[size=4]Başımız dik, acıtasyon yapmadan, en yalın haliyle bu yardımın kullanım amacını açıklayarak, Yardım edebileceklerden bunu talep etmek dilencilikmi olur?[/size]
Bu tabii ki doğru.
Soru şu: Yukarıdaki ilan bu kategoriye mi giriyor, yoksa dilenme ve ajitasyon kategorisine mi?
Bence, hiç tartışmasız dilenci modeline!

Yardım toplamanın binlerce yolu vardır. Eğitim Gönüllüleri Vakfı, Çağdaş Yaşamı Destekleme vb. gibi mükemmel örnekler mevcut.
Sosyal sorumluluk gereği, toplumun dayanışması için çabalamakla, dilenmek arasında DAĞLAR KADAR fark vardır.
Bu fark, ak ile kara misali, apaçık ortadadır.
Sosyal dayanışma ve yardımlaşmaya evet, ama DİLENMEYE HAYIR.
Bazıları dilenmek bir yana, bunu en aşağı seviyelere düşerek yapıyorlar ve kendileri aşağılarda dilenirken de, engellileri buna alet ediyorlar.
Bahsi geçen dernek ve başkanı, -engelli camiasında- bu konuda oldukça ünlüdür.

Ayrıca, para toplarken kullanılan yöntemler, ahlakidir; toplanan yardımların harcanması ise, hukukidir.
Bazıları yaptıkları işleri hukuka uydurabilirler, ama ahlaki açıdan yerin dibindedirler; hem de cehennemin dibinde!..
 
altta http://www.rtuk.org.tr/ozanket.ASP yapılan ankette ki bir soruyu sizlerle paylaşmak istiyorum..
9 şık var ve birden fazla seçenekte işaretleyebiliyorsunuz...
Sizler kandinizi hangi şıkta buluyorsunuz?
Bizlerle ilgili gelinen noktayı çok iyi özetliyor...

5. Sizce haber, dizi ve diğer programlarda özürlü kişiler çoğunlukla nasıl yansıtılmaktadır? (Birden fazla seçenek işaretleyebilirsiniz)

Yardıma muhtaç
Uğursuz ve günahkar
Çok yetenekli
Alay objesi
Kendine acıyan
Toplum yaşamına katılımda yetersiz
Şiddet objesi
Konuyu destekleyici veya biblo
Normal bir kişi
 
Teşekkür ediyorum...
Yapamadığımı,yapmak istemediğimi,yapmaktan kaçındığımı yaptığın için....
İçimde meydan savaşları olmasına rağmen vakit ayırıp dolu dizgin bir isyanın sesine kulak vermediğim için kendime kızarken ,isyanımı dile getirdiğin için, teşekkür ediyorum oturanboğa....
Bu ilanlar ki her gazete okumak için sayfaları çevirdiğimde karşıma çıkan sinsi bir dilenişin en adice suratlarıdırlar...
Bu ilanlarki ''engellilik'' hepimize ait bir kollektif olgu iken bu olguyu kendi çıkarları için istedikleri gibi kullanabileceklerini sananların sorumsuzluk abidesidirler...
Bu ilanlarki kamuoyundaki imajımızı ısrarla kendi küçük hedeflerine kurban etme aymazlığının en uç örnekleridirler...
Bu ilanlarki Güzel ülkemizde Medya denen ucubenin engellilere yönelik sosyal duyarlılık oyunlarının bu duyarlılıkları cıkarlarına yöneltenlerle yollarının nasıl kesişebildiginin göstergeleridirler......

Bu ülkede engelliliğin bu denli ajite edilebilmesi herşeyden önce bizzat engellilerin şartlarının iyileştirilmasindeki en büyük engeldir.Engeldir çünkü sözkonusu iyileştirmeler öncelikle engelli bireyin eşitliğinden yola çıkılarak topluma kabul ettirilebilir.Bu normallik düşüncesi acıma duygusuyla elde edilecek küçük kazanımlarla feda edildiğinde ''Bizlerde bireyiz'' serzenişlerinin hiçbir anlamı kalmaz.Çünkü sen ''acınacak olan birey'' olmayı kabullendiğinde bu hakkını katletmiş olmuştun.
İşte bu ilanlar bizim normalliğimizin katledilmesi ve ''acınacak'' ''zavallı' bireyler olarak tescilimize hizmet etmektedir..
Engelilere hizmet etmekle yükümlü kurumların asli görevi bu tür ilanlarla ajitasyon yaparak dilenmek değil aksine engelli olarak bireyin hakkı olan sosyal hakların kazanımı için uygun platformlarda demokratik mücadelelere omuz vermektir...
Bugune kadar sozkonusu dernegin engellilerin haklarının kazanımına yonelik çalışmalarda göründüğünü hatırlamıyorum.ancak medyadaki görünen güçlerinin ne dogrultuda kullanıldıgını acıkça görebiliyorum...

Engellilik ajitasyonuyla sınırları aşan bu kişi hakkında daha önce sevgili Yavuz Kocaömer belgeleriyle bazı iddialarda bulunmuşdu.Bu iddiaları hatırlayanlar sözkonusu şahsın yöntemlerini bilirler.Bu konuda Tesyevin sitesine başvurulabilir.Yavuz beyin yazıları arasında ilgili mevzular olacakdı.

Kimi arkadaşlarımızın konuya ılımlı yaklaşmasını şiddetle kınıyorum.Bu konudaki ılımlı tavır bizlere yonelik tüm yanlıs tavırların sebebine yonelik bir umursamazlık içerirki kabul edilemez!!!

Ülkemizde bazı kurumlara Kamu yararına çalışan statüsü verilmesi benim bilemeyecegim bazı ilişkilerle mümkün olabilmektedir.Ancak bu statü engelliliğin ajitasyonu için kullanılamaz.
Hükümetler kendi sosyal sorumluluklarını bu tür adamlar üzerinden toplumun acıma duygularına terk etme eğiliminde olabilir.Bu duruşa verilecek cevap bu ahbab çavuş ilişkilerini şiddetle reddettiğimizi vurgulamak şeklinde olmalıdır...

Sevgili arkadaşlar! Toplumda saygı gören , dolayısıyla dinlenebilen,aşık olunabilen,sevilebilen Dolayısıyla insan olarak kabul edilebilen bireyler olmanın yolu dilenmemek! dilenenleri kabul etmemekten geçer..

Bizler engelliyiz evet ama toplumun diğer fertleri gibi çalışan üreten ,başaran ve bu özelliklerinin daha cok ortaya cıkması için devletten vede toplumdan çesitli beklentileri olan bireyleriz...Bunların dısında hiçbirşey talep etmeye hakkımız yok olamaz...

Saygılarımla...
 
Üst Alt