Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Engelli Eşcinseller web sitesi açıldı

SERAFİM;Bak güzel kardeşim ikidir doğada bulunan hayvanları örnek olarak veriyorsun Eyvallah bende şahit oldum bilim adamlarının bu konuda yapmış olduğu açıklamalara dün Ancak benim burada algılayamadığım bir nokta var. bunları sormak isterim.1. Konumuz insanlar mı? Yoksa Hayvanlar mı?2. insanlar ile hayvanları ayıran fark nedir?3. insanların kendi kontrolleri altında bulunan irade hayvanlarda mevcut mudur?4. Bir insan Bir insanı (gerekçesiz) öldürdüğünde Hem Allah katında, Hemde dünyanın en modern medeniyetinin hukukunda bile sorumluyken. Hayvanın Hayvanı öldürmeside aynı sorumluluğu gerektiriyor mu?5. Deniz atlarının erkekleri doğum yapar bunu'da allahın vermiş olduğu bir içgüdü olarak değerlendirirsek (ki öyle) bunu bütün mahlûkatın erkeğine mâl etmemiz ne kadar mantık çerçevesinde.6. Ve son. Madem ki eşcinsellik Doğru bir şey Alemlerin Rabbi ne için bunu yasaklamış bulunmakta. (bu soruya cevap opsiyoneldir, çünkü inanç kişiyi bağlar)Zürafalar'da bizi ilgilendiren bir şey olduğunu zannetmiyorum. Kaldı ki Olağan dışı bir şeyin Modernlik çatısı altında millete servis edilmeye çalışılması zaten başlı başına bir komedi.
 
(diE);

Ben bazı konuları karıştırdığınız kanaatindeyim. :)

Şimdi benim sorduğum soru şuydu: Hermafrodit bir kişi için "normal olan" nedir?

Siz bana hermafrodit için yapılacak ameliyatla ilgili video linki vermişsiniz. Mesleğim gereği ben bunları zaten biliyorum. Bunlar tedavi değil, kişinin seçtiği cinsel eğilime göre düzeltme ameliyatlarıdır. Diyelim ki, kişi halinden memnun... o zaman böyle bir ameliyat da yapılmaz.

Diğer taraftan, tıbbi bir yöntem durumun normalliği, anormalliğine gösterge değildir. Bundan 100 yıl öncesinde doğan bir hermafrodit'in ameliyat şansı yoktu. Hayatını, 2 cinsiyetli olarak geçirmek zorundaydı. Bu durumda bu kişinin normali ne olacaktır?

Eğer ameliyat işleminden hareket edersek karşımıza başka bir sorunda daha çıkar. Diyelim ki, kız bedeninde doğmuş ancak bilinç olarak tamamen erkek olan birisi var. Konuyu basitleştirmek için kadın bedenine hapsolmuş bir erkek ruhu diyelim. Bu kişinin ameliyat gibi tıbbi bir yöntemle erkek bedenine kavuşturulması bir normalleştirme midir? Yoksa anormal midir?

İşi bir basamak ileri götürelim... Diyelim ki teknoloji çok ileri gitti ve bir kişinin zihnini başka bir bedene aktarmak mümkün oldu. (Bu hayali bir olasılık değil! 40-50 yıl içinde mümkün olması muhtemeldir.) Cinsiyetinden memnun olmayan bir erkek kadın bedenine aktarılsa bu durum anormallik veya ahlaksızlık mı olacak? Çünkü fiziken bir sorun yok. Nihai amaç üremekse, o da mümkün. Evlenip, aile kurabilir. Hem mutaasıp, hem de ahlaki bir yaşam sürebilir.

Yani, anlatmaya çalıştığım şey; "normal olan" kavramı pek öyle açık ve net değildir.

Siz bir inanan olarak, dinin belli emirleri çerçevesinde bazı şeyleri anormak veya yasak görebilir, öyle kabul edebilirsiniz. Ne güzel! Bu sizin en doğal hakkınızdır. Hatta "bana göre (veya dinime göre) bu yanlıştır" demek de en doğal hakkınızdır. Ancak bu konu içinde "manyak mısın nesin... git ibadet yap... bu konuyu kınıyorum...." vs. içeriğinde mesajlar yazıldı. Bu da, tereddüte yer bırakmayacak şekilde hem ayrımcılıktır, hem de başkalarına kendi normlarını kabul ettirme baskısıdır.

Haram, helal veya günah kısmından devam edersek... bir insana zorla "oruç tut, namaz kıl" demekle, "eşcinsellik yapma" demek arasında hiç bir fark yoktur. Her ne kadar islam dini tebliğ görevi getirmekteyse de, toplumun tüm kesimlerinin müslüman olmadığı, hatta müslümanların hepsinin de aynı şekilde dindar olmadığı dikkate alınmalıdır. Diğer bir konu ise, aslında bu tür cinsel tercihlerde bulunan kişilerin büyük çoğunluğunun aslında oldukça inançlı kişiler olması, toplumsal baskı ve dışlamalar nedeniyle fuhuş gibi ahlak dışı yollara sürüklenmesidir.

****************

Dünya genelinde bu tür kişiler için çeşitli psikiyatli merkezleri mevcuttur. "Tedavi" olmak isteyenlere hizmet sunarlar. Bu merkezlere başvuran kişiler arasında yapılan araştırmalar, aslında bu kişilerin durumlarından bir şikayeti olmadığı, ancak toplumsal baskılar nedeniyle mutlu bir hayat yaşayamadıklarını göstermiştir. Yani adam eşcinselim, beni tedavi edin derken, ben hastayım diye değil, toplum beni böyle kabul etmiyor, kabul edeceği hale getirin demektedir. Bu tür tedaviler de ne yazık ki, son derece zor ve eziyetlidir. Genellikle intihara kadar varan olumsuz sonuçları da olabilir.

*************

Bu vesileyle bu konunun açılmasının olumlu olduğu kanısındayım. Kabul edelim veya etmeyelim, günah olsun, olmasın, eşcinsellik bir olgudur ve hakkında pekçok yanlış bilinen şey mevcuttur. En azından toplumun bakış açısında biraz daha adaletli ve empatik bir yaklaşımı sağlayabilir.
 
Ben bazı konuları karıştırdığınız kanaatindeyim. :)

Şimdi benim sorduğum soru şuydu: Hermafrodit bir kişi için "normal olan" nedir?

Bunun Hakkında çok net fikrim yok ancak şöyle bir duyumum vardı Kendisini hormonel olarak hangi tarafa daha yakın hissediyorsa odur. Bu konuda uzman değilim yazabileceğim en fazla bu kadar.

Siz bana hermafrodit için yapılacak ameliyatla ilgili video linki vermişsiniz. Mesleğim gereği ben bunları zaten biliyorum. Bunlar tedavi değil, kişinin seçtiği cinsel eğilime göre düzeltme ameliyatlarıdır. Diyelim ki, kişi halinden memnun... o zaman böyle bir ameliyat da yapılmaz.

Bu konuda birşey söylemek zorunda hissediyorum kendimi...

Kişinin durumundan memnun olması ortada bir tedavi sürecinin olmadığı anlamına gelmez. yani ortada tedavi edilebilir bir durum var ama tercih etmiyor bu konuda biz ne yapabiliriz ki? Gitsin tedavi olsun gibi bir cümle kurmak bence biraz yakışıksız olacaktır. Sonuçta tercih meselesi bu Ama dediğim gibi ortada bulunan sorunun çözümü mevcut bu sebeple gidip çözüm için başvuru yapmaması burada bir örnek olarak gösterilmemelidir. Bu biraz çalışıp çabalamadan sınavlardan başarılı not bekleyen öğrencileri andıran bir durum.

Diğer taraftan, tıbbi bir yöntem durumun normalliği, anormalliğine gösterge değildir. Bundan 100 yıl öncesinde doğan bir hermafrodit'in ameliyat şansı yoktu. Hayatını, 2 cinsiyetli olarak geçirmek zorundaydı. Bu durumda bu kişinin normali ne olacaktır?

Eğer ameliyat işleminden hareket edersek karşımıza başka bir sorunda daha çıkar. Diyelim ki, kız bedeninde doğmuş ancak bilinç olarak tamamen erkek olan birisi var. Konuyu basitleştirmek için kadın bedenine hapsolmuş bir erkek ruhu diyelim. Bu kişinin ameliyat gibi tıbbi bir yöntemle erkek bedenine kavuşturulması bir normalleştirme midir? Yoksa anormal midir?

Şahsi kanaatim normalleşmesidir. Hermafrodit çift cinsiyet gibi istisnai durumlarda kişinin kendisini hangi tarafa yakın hissediyorsa odur şeklinde bir beyanım olmuştu yukarda. Bu sebeple kadın bedenine hapsolmuş bir erkek veya erkek bedenini hapsolmuş bir kadının bedeninide düşünceleriyle hisleriyle aynı çizgiye getirme çabası benim şahsi fikrimce normalleşme sürecidir. tabii ki bunun en doğrusu uzmanların bileceği bir iştir.

İşi bir basamak ileri götürelim... Diyelim ki teknoloji çok ileri gitti ve bir kişinin zihnini başka bir bedene aktarmak mümkün oldu. (Bu hayali bir olasılık değil! 40-50 yıl içinde mümkün olması muhtemeldir.) Cinsiyetinden memnun olmayan bir erkek kadın bedenine aktarılsa bu durum anormallik veya ahlaksızlık mı olacak? Çünkü fiziken bir sorun yok. Nihai amaç üremekse, o da mümkün. Evlenip, aile kurabilir. Hem mutaasıp, hem de ahlaki bir yaşam sürebilir.

Bu konuda biraz daha din çizgisinde bir cevap vermek istiyorum. Bu söylediğiniz 40-50 yıl içerisinde mümkün olabilir. Ama yapılan Yaradılışa aykırı olduğu için maalesef ki normal bir davranış diyemeyeceğim. Heh! tabii ki yine tercih meselesidir. benim şahsen kimsenin davranışlarına, hâl ve hareketlerine kısacası yaşam biçimine ipotek koyabilecek ne bir gücüm nede bir hakkım var. ama böyle bir durum yaradılışa müdahale olduğundan bence tasvip edilemez.

Yani, anlatmaya çalıştığım şey; "normal olan" kavramı pek öyle açık ve net değildir.

Siz bir inanan olarak, dinin belli emirleri çerçevesinde bazı şeyleri anormak veya yasak görebilir, öyle kabul edebilirsiniz. Ne güzel! Bu sizin en doğal hakkınızdır. Hatta "bana göre (veya dinime göre) bu yanlıştır" demek de en doğal hakkınızdır. Ancak bu konu içinde "manyak mısın nesin... git ibadet yap... bu konuyu kınıyorum...." vs. içeriğinde mesajlar yazıldı. Bu da, tereddüte yer bırakmayacak şekilde hem ayrımcılıktır, hem de başkalarına kendi normlarını kabul ettirme baskısıdır.

üslûbun tasvip edilecek bir tarafı yok hemfikirim. Eleştirinin hiç şüphesiz ki bir çizgisi olmalı...

Haram, helal veya günah kısmından devam edersek... bir insana zorla "oruç tut, namaz kıl" demekle, "eşcinsellik yapma" demek arasında hiç bir fark yoktur. Her ne kadar islam dini tebliğ görevi getirmekteyse de, toplumun tüm kesimlerinin müslüman olmadığı, hatta müslümanların hepsinin de aynı şekilde dindar olmadığı dikkate alınmalıdır. Diğer bir konu ise, aslında bu tür cinsel tercihlerde bulunan kişilerin büyük çoğunluğunun aslında oldukça inançlı kişiler olması, toplumsal baskı ve dışlamalar nedeniyle fuhuş gibi ahlak dışı yollara sürüklenmesidir.

Bu konuda katıldığım noktalar var tıpkı katılmadığım noktalar olduğu gibi...

Katıldığım olay: Tabii ki bir insanı zorlama yoluyla her hangi bir şey sevdirilemez. hatta ve hatta yapılacak işten soğutur hayır hayırlıktan çıkar.

katılmadığım taraf: Peygamber geldiğinde kaç kişi müslümandı? geldiği toplumun hiç bir ferdi müslüman değildi.. dolayısıyla o tebliğlere başladı ve bir ümmet oluşturdu kendine yani insanlar onu dinledi çağrılarına kulak verdi. şimdi durum çok farklı değil insanın islam ekseninde olması veya olmaması veyahut islam çatısı altında olupta emirleri yerine getirip getirmemesi bir şeyi değiştirmez Mevlana diyor ki gel ne olursan ol yine gel bizim burada ki gayemiz davet etmek. yapıcı olmak ahlaki olana çağırmak doğrusunu aklımız yettiğince söylemek. Ama ne olursa olsun dikte etmek değil. zaten bunuda yapmadık dedik ki bu yanlıştır yanılmıyorsam sizde bunun doğru olduğunu savunmadınız sadece toplumun bir gerçeği olduğunu savundunuz. Bu konuda da hem fikiriz Toplumda böyle bireyle yok demek akla kilit vurmakla eşdeğerdir. çünkü var.

****************
Dünya genelinde bu tür kişiler için çeşitli psikiyatli merkezleri mevcuttur. "Tedavi" olmak isteyenlere hizmet sunarlar. Bu merkezlere başvuran kişiler arasında yapılan araştırmalar, aslında bu kişilerin durumlarından bir şikayeti olmadığı, ancak toplumsal baskılar nedeniyle mutlu bir hayat yaşayamadıklarını göstermiştir. Yani adam eşcinselim, beni tedavi edin derken, ben hastayım diye değil, toplum beni böyle kabul etmiyor, kabul edeceği hale getirin demektedir. Bu tür tedaviler de ne yazık ki, son derece zor ve eziyetlidir. Genellikle intihara kadar varan olumsuz sonuçları da olabilir.

Her hangi bir sağlık sorunun Tedavisi elbette ki hastanın kendi rızasıyla yapılmalı toplumsa baskı ile değil fakat şu var Bu gün mahallenizde yaşayan bir hırsıza veya bir tecavüzcüye aynı hoş görüyle yaklaşamassınız. burada mesafe konması, Sahip çıkılması gereken bir takım durumlar var. Elbette ki üst kat komşumun eşcinsel ilişkisini eleştirme hatta buna tepki koyma hakkını kendimde görürüm. çünkü dediğim gibi bu tip olayların vuku bulması bunu normalleştirmez. En başında söylediğim gibi halâ savunmaya devam edeceğim bu bir tercihse vazgeçilmeli hastalıksa tedavi edilmeli çünkü ortada anormal bir durum var. bu benim şahsi görüşüm. yukarıda da yazdım adam çıkıpta bana derse ki Sana ne kardeşim bu benim hayatım elbette ki öyle.

*************
Bu vesileyle bu konunun açılmasının olumlu olduğu kanısındayım. Kabul edelim veya etmeyelim, günah olsun, olmasın, eşcinsellik bir olgudur ve hakkında pekçok yanlış bilinen şey mevcuttur. En azından toplumun bakış açısında biraz daha adaletli ve empatik bir yaklaşımı sağlayabilir.

Adalet kavramı sadece bu konuda değil birçok konuda aktif bir şekilde yer bulmalı ancak eşcinsellik konusunda yeterince araştırma yapılıp bir ne olduğ (tercih mi?, doğuştan mı? yoksa başka birşey mi?) toplumun bilinçlendirilip ortada ki gayr-ı ahlaki durumun düzeltilmesi kanısındayım. Siz çocuğunuzun eşcinsel omlasını ister misiniz? ben istemem ama dediğim gibi doğuştan gelen bir durumsa bu bizim isteyip istemememiz ile alâkalı bir durum değil.
 
herhangi bir seçim yapmayan hermafrodit, evlenmek isterse ???

dinimizde çok evlilik olduğuna göre. kendisi, hem bir erkekle, aynı zamanda başka bir kadınla evlenebilirmi :)

nerden bulucaz başka bir hermafrodit daha :):):)


çocuğunun birisi anne diyecek, diğeri baba :)
 
(diE);

Doğada bulunan hayvanları örnek vermemin nedeni çoğuyla genetik akrabalığımızın olmasın dan kaynaklanıyor, 1.soruna cevap : konumuz insanlar diye hayvanlardan örnek veremeyecek miyiz ? 2. soruna cevabım : insanlarla hayvanları ayıran şey insan doğasına hayvani içgüdülerine modernlik adı altında ihanet eder ,oysa hayvanların abuk subuk felsefeleri yoktur ,doğal yaşarlar. 3 . Tabii ki hayvanlarda da irade vardır ,örneğin o gün sex yapmak istemeyen dişi ,erkeği tersler ,bu bir irade meselesidir. 4 . Hayvan hayvanı ,insan insanı ihtiyaçtan öldürür çoğu kez ,ihtiyaç nedeniyle öldürdüysen yargılanacağını sanmıyorum 5. Yakında insansıların erkekleride doğum yapmaya başlayacak ,bilim bunu başarmak üzere 6. Eğer biz insansıları Allah yarattı evreni Allah yarattı ,diyorsan ,zürafaları da o yaratmadı mı ? zürafalara eşcinsel içgüdüyü kim verdi ? madem eşcinsellik günah ,hayvanların fıtratında neden eşcinsellik var ? asıl sen bu soruların cevaplarını düşün derim .....
 
<<<<<<Doğada bulunan hayvanları örnek vermemin nedeni çoğuyla genetik akrabalığımızın olmasın dan kaynaklanıyor, 1.soruna cevap : konumuz insanlar diye hayvanlardan örnek veremeyecek miyiz ? 2. soruna cevabım : insanlarla hayvanları ayıran şey insan doğasına hayvani içgüdülerine modernlik adı altında ihanet eder ,oysa hayvanların abuk subuk felsefeleri yoktur ,doğal yaşarlar. 3 . Tabii ki hayvanlarda da irade vardır ,örneğin o gün sex yapmak istemeyen dişi ,erkeği tersler ,bu bir irade meselesidir. 4 . Hayvan hayvanı ,insan insanı ihtiyaçtan öldürür çoğu kez ,ihtiyaç nedeniyle öldürdüysen yargılanacağını sanmıyorum 5. Yakında insansıların erkekleride doğum yapmaya başlayacak ,bilim bunu başarmak üzere 6. Eğer biz insansıları Allah yarattı evreni Allah yarattı ,diyorsan ,zürafaları da o yaratmadı mı ? zürafalara eşcinsel içgüdüyü kim verdi ? madem eşcinsellik günah ,hayvanların fıtratında neden eşcinsellik var ? asıl sen bu soruların cevaplarını düşün derim .....

1. Hayvanlardan makûl örnekler verilmesinin kime ne zararı olabilir ki? Ama örneğin tutarlı bir tarafı olmalı her ne kadar iddia ettiğin gibi genetik benzerlikler olsa bile insanla hayvanı bire bir kıyaslamak Akla kilit vurmakla eş değerdir. Sen yazdıklarınla resmen kendi bacağına sıkıyorsun. Benzer özellikler var diyorsun. ama kalkmış bire bir karşılaştırma yapıyorsun. benzer özellikler varsa onlardan bahset birebir kıyaslama komik oluyor çünkü. Ben sana 2. Sorumda insanlarla hayvanları ayıran fark nedir? diye soruyorum. sen bana kalkmış insanın içgüdüsel olarak modernlik bilmem nesinin altında bilmem neylere etmiş olduğu ihanetten bahsediyorsun.. sorduğum soru ile verdiğin cevap arasında alâka kurabilen gelsin bir zahmet bize de anlatsın. 3. Hayvanların çiftleşme süreci ise süreklilik arz eden bir şey değil dönemsel bir durumdur. Konu ile ilgili olarak bu yazı incelenebilir, Bununda irade ile alakası yok. zaruri bir durum. irade, varlığın çiftleşme sürecini kendisinin belirlemesidir. 4. Hayvanın hayvanı öldürmemesi diye bir durum söz konusu değildir. Örneğin bir aslan ben bu yıl vejetaryen olarak takılacağım demez. diyemez. ama bu insanın kendi elinde olan bir durumdur. Ek olarak hukuk sistemleri senin benim zannımız üzere hareket etmez. insan ihtiyaç içinde olsa, zaruriyet içinde ne için öldürürsen öldür dünyanın bütün hukuk sistemlerinde adama en azından niye yaptın diye sorarlar. 5. Kesinlikle ve kesinlikle hayal dünyasında yaşıyorsun. ve bunun altını çizme ihtiyacı duyuyorum 6. Hayvanlarla insanları kıyasladığını tekrar hatırlatmak isterim. bunuda kalın yazayım bari.

şahsi kanaatimce anlamsız konuşuyorsun, Hayvanla insanı birebir kıyaslamak çok makûl bir davranış olamaz. tartışma, insanlar belki bir şey kapabilmesi için ortaya atılan şahsi fikirlerin sonucudur. ama ortaya atılanların tutarlı bir tarafı olmalı. tutarlı bir şey yoksa geyikten öteye geçmez. ben şahsen bu başlık altında farklı bakış açılarından bir çok şey öğrendim doğru bildiğim bir çok şeyin yanlış olduğunu gördüm. sanada tavsiye ederim bunları görmeni.
 
Mustafa bilim dünyasına göre insanda bir hayvandır .O nedenle hayvanlarla insanları kıyaslamak değil kıyaslamamak hata olur .İnsanın diğer tüm canlılardan üstün ve onurlu olduğunu iddia eden panteistler (dinciler) ya da hümanistler gibi konuşmanın bir anlamı yok .
 
Bilim dünyasına göre insanın bir hayvan olduğu görüşü belirli kıstaslara bağlanmıştır. "insan, düşünebilen, düşündüğünü faaliyete geçirebilen, konuşabilen bir hayvandır." açıklamsaına benzer bir açıklama söz konusu. Yukarıda belirtilen benzetmelerde bu özelliklerin hiç birisi bulunmamaktadır. dinci kelimesi, eğer ki Yaradan Allah'ın vuku bulan olayları kınayıcı, yasaklayıcı, dışlayıcı bir mesajı varsa inanan biri olarak belirtmekte herhangi bir beis görmüyorum. Hatta dinci kelimesi her ne kadar aşağılayıcı bir ifade olarak dillendirilmeye çalışılsada üzerimde taşımaktan gocunmayacağım. Hümanizm ise konu başlığı zaten hümanist bir başlık, kişiyi ilgilendiriyor, hayvanlar sonradan dahil oldu.
 
Dinci kelimesinde aşağılayıcı bir tavır yok ,dindar manasında söylüyorum :)
 
Genel kullanımı benim söylediğim gibi, Dinci ile dindar arasında ki farklar vb. kıyaslamalara bile konu olduğu oluyor bazen o bakımdan yazmıştım.
 
Aslında katılım gösterseniz daha güzel olur, Kavga yok, Gürültü yok ne güzel tartışıyoruz işte.
bir şartım ama :D tek mesaj yazacağım herkes bana hak versin :D böylece sitenin reklamı da yapmamış oluruz :p
hepimiz sınanıyoruz ,evlat,mal,para,aşk ve diğerleriyle...işte kimi insan da bu gibi şeylerle sınanıyor hormonal durumlarla ...
Allah'ın emri belli kendisi için yaratılmış olan varken hemcinsini seçen imtihanı kaybetmiş bir anlamda tercih dediğiniz şeye boyun eymiş yani dirayet gösterememiştir

Aslında katılım gösterseniz daha güzel olur, Kavga yok, Gürültü yok ne güzel tartışıyoruz işte.
hmm 2 mesaj olmuş ,sileyim :)
büyük konuştum demek ki :p tek mesaj yazacağım derken
 
candy crush;

Fıtrata aykırılığı ortada, o kadar tartıştık ama henüz yapılan fiilin doğruluğunu onaylayan çıkmadı, reaksiyonlar hep kişisel tercih, toplumda var oldukları, kişisel hak ve özgürlükler üzerine kuruluydu. en başında da söylediğim gibi ben yanlış olan bir şeyi söylediğimi düşünüyorum devamı husunda yapabileceğim bir şey yok. Allah hepimize hidayet versin.
 
bakın arkadaşlar.
burası türkiye, bu memlekette eşcinsel olduğu söylenen birisi, sırtında ''allah'' döğmesi var diye öldürüldü. bazıları kendisini allahın yerine koyup can alabiliyor. günahsa günahtır. onun yerine siz yanmayacaksınız. düşmanına dahi kin beslemeyen dinimizde, eşcinsellere kinle bakmamalısınız. hedef göstermiyeceksiniz. durumdan vazife çıkaracak elemanlar var

ülkemize her dinden insanlar geliyor. putperestide, hıristiyanıda, yahudiside, ateistide, zerdüstüde vs. vs. onlara bakış açınız hiçde böyle değil. hepsinide en iyi şekilde ağırlıyoruz. kimsenin aklınada ''sen günahtarsın'' demek gelmiyor yada uyarmak gelmiyor.

bırakın insanları istedikleri gibi yaşasın. günahtar arıyorsanız, hepimiz günahtarız. hiçbirimiz şeriat kanunlarına (allahın belirlediği yönetim şekli) göre yaşamıyoruz.

beni namaz kılmıyorsun diye kimse eleştirmedi, uyarmadı. konu eşcinsel olunca herkes allame kesiliyor.

fiilin doğruluğunu onaylayan çıkmadı, reaksiyonlar hep kişisel tercih, toplumda var oldukları, kişisel hak ve özgürlükler üzerine kuruluydu.
tabiikide kişisel hak ve özgürlüğü üzerinden bakacağız. biz allah değiliz onun yerine hüküm veremeyiz.

hangi fiil olursa olsun, doğru veya yanlış. bunlar kişisel konulardır. hükmü biz veremeyiz. domuz bağıyla bağlayıp hüküm verenlerde oldu. bunları nasıl onaylıyorsunuz anlamıyorum. bırakın yanlış-doğru olduğuna allah karar versin.

kim söyledi bilmiyoırum ama ''yaradılanı sevin, yaradandan ötürü''
 
yelpaze;

Söylediklerinin bir kısmına katılıyorum. .ama katılmadığım noktalar var. Örneğin; Herhangi bir hüküm çıkaran olmadı bu beni ilgilendirmez ki ben bir hüküm çıkarayım. Kaldı ki bu benim işimde değil. islam bir insanın hangi şartlar altında öldürülebileceğini açık ve net bir şekilde ortaya koyuyor, Bunun dışında bir insanın öldürülmesini kessinlikle tasvip edemeyiz. böylede bir talebimiz zaten olmadı. Tabii ki her kul kendi yaptığından sorumlu ancak bazı şeyleri konuşmak lazım. Bu durum, yanlış yapan bir çocuğa doğrusunu öğretmek gibi algınlanmalı. onun dışında herhangi bir yaptırım şahsen benim haddime değil. hedef gösterici bir açıklamam olduğunu zannetmiyorum ve ben kendi adıma konuşuyorum diğer mesajları bilemem.

son son olarak evet he rşeyin en doğrusunu Allah bilir o karar verecektir. neyin doğru neyin yanlış olduğuna.
 
Bu konu yayinlandigina göre sitemiz özgür, demokratik, ayirimcilik yapmayan, aydin, düsünür, pozitif, insancil, Dini sömürüpte saman altindan yürütmüyen bir sitedir.
TEBRIKLER
 
Fıtrata aykırılığı ortada, o kadar tartıştık ama henüz yapılan fiilin doğruluğunu onaylayan çıkmadı, .

Ben bu sözünüze biraz muhalefet edeceğim...

Öncelikle, seviyeli bir tartışma yürütülmesine vesile olduğunuz için kendi adıma teşekkür ederim. İşin içine din, iman gibi konular girince kişiler genellikle kontrolden çıkma eğiliminde oluyor.

Fiilin doğruluğunu onaylama kısmına gelince... Bunun kişisel bir tercih olması zaten böyle bir gereksinimi ortadan kaldırır. Başkası için doğru olan bir şeyi, biz kendi bakış açımızla doğru veya yanlış diye değerlendiremeyiz. Bize göre doğru veya yanlıştır. Bir "norm" değildir.

Normlar kişilere göre olduğu gibi zaman ve mekana göre de değişir. Bugün sizin ve pek çok kişinin aykırı görebildiği "eşcinsellik", eski yunan kültüründe gayet normal bir davranış şekliydi. Eski yunan kültürü demişken bunu sadece Roma'yla sınırlı düşünmeyin. Aynı kültür orta asyadan, arap yarımadası, kuzey afrika ve anadoluyu da içine alacak şekilde geniş bir coğrafyada mevcuttur. Daha ileri gidecek olursak, eski Mısır'ın yönetimindeki kişilerin kendi çocuklarıyla veya kardeşleriyle evlenmesi (siyasi nedenlerle kanın başkasıyla karışmaması için) son derece normal, gerekli ve zorunlu bir tavırdı. Elbette bu durum pek çok sakat doğuma yol açmıştır.

Bugün neredeyse herkesin tartışılmaz şekilde yanlış kabul ettiği "insan öldürme" davranışı, bir suçu cezalandırırken veya savaşırken normal karşılanmaktadır. Daha ötesi, eski kültürlerde kurban verme, hatta belli kişilerin kurban edilmeye de gönüllü olması normal davranışlardı.

Uzun lafın kısası, "fiilin doğruluğu veya yanlışlığının" onaylanması pek mümkün değildir. Siz bunu dini gerekçelerle yanlış bulabilirsiniz, diğer bir kişi hormonal gerekçelerle doğru bulur, diğer bir kişi sadece hedonizm bakış açısıyla doğru bulur, bir başkası tamamen üretkenlik açısından bakıp yanlış bulur. Bu onaylamaların hiç biri matıksal çerçevede bir diğerine üstün değildir.

Açıkcası ben eşcinselliği onaylarım. Çünkü, bunu kişinin pek elinde olmayan bir tercih, yani bir çeşit alın yazısı olarak görürüm. Birinin sarışın olması veya mavi gözlü olması gibi bir varoluş halidir. Bu hali kabul etmemek bana göre doğru değildir. Eğer bir insan eşcinsel olmaktan rahatsız değilse, bu durum onu mutlu ediyorsa benim bunu onaylamaktan başka seçeneğim yoktur. Kişisel tercihimin bununla ilgisi olamaz.

Aslında, eşcinsellik gibi kafamıza ters gelen şeylerin neredeyse tamamının nedeni "zihin teorisi" denilen ve kendi düşünce sistemimize uymayan düşünsel tavırları kendimizde eşleştirmekten rahatsızlık duymamızdır. Dolayısıyla bir eşcinsel için başka bir eşcinseli "onaylamak" tümüyle normal ve kolaydır. Ama açık fikirli olabilmek için insan, kendiyle özdeşleştiremediği düşünce sistemlerine karşı da tarafsız olabilmelidir.
 
Sözlerinizin bir kısmına katılmamak mümkün değil, bunu da en başından beri savunduk zaten tercih kişisel tercih diye. Ancak, Onaylama kısmında maalesef ki görüş ayrılığı yaşıyoruz. Bu fiilin kişisel olduğu kadar toplumsal boyutuda olduğu göz ardı edilmemeli. Bu boyutta onu eleştirilebilir yapmaktadır. Onaydan kasıt böyle bir münasabetin gerçekeleşmesi için kişinin gidipte herhangi birinden onay alması değil. Toplumda yaşananlara tepkisiz kalmama adına verilen bir onay, Eğer böyle bir şey söz konusu değilse o zaman yaşadığımız toplumda cereyan eden hiç birşeye tepki vermememiz gerekir ki bence buda bizi insanlıktan çıkarır.

En nihayetinde yaşamış olduğumuz dünya bir ortak kullanım alanı, Herhangi bir şeyin doğruluğu veya yanlışlığı elbetteki kişiye göre değişir, Ancak zannetmiyorum ki konumuzun eleştirel bazda muhattabı kim olursa olsun doğruluk payı olduğunu savunan kişi çok az olacaktır belkide bulamayacaksınız. Kriterlerin kişilere, Zamana ve mekana göre değişim gösterilebileceği herkesçe bilinip kabul gören bir şey olsa gerek bunda muhalif olunacak bir taraf yok, Ama bu fiili meşrulaştırmaz.

Bahsetmiş olduğunuz dönemlerde de ahlâki anlamda eleştirildi, şuanda da aynı eleştirilere maruz kalıyor. ilahi mesajlar bununla dolu. Sadece Kur'ân değil bütün ilahi mesajlar. Ensest ilişkiler konusunda hemfikirim gerekçelerinide açıkladığınız gibi ama bu gerekçelerde yinede bu tip bir ilişki biçimini meşrulaştırmaz.

Kurban verme konusunda, Normalleştirilmiş anormaller benim şahsi fikrimce pek bir değer taşımıyor. Çünkü kültür, bazı noktalarda sahip çıkılması gereken bir durumken bazı durumlarda tam bir baş belası olabiliyor. Biz kendi kültürümüzde yer alan her şeyi doğru diye kabul edemeyiz. Bir konunun kabul boyutu veya kabul eden kitle sayısının çokluğu onu doğru yapmaz. Dediğim gibi bizimde kendi geçmişimizde hiç şüphesiz hem inanç, hem ahlaki değerlere, hemde insan haklarına aykırı bir takım şeyler bulunabilir. Örneğin namus kılıfı adı altında işlenen Töre cinayetleri... Bunu ne inanç sistemi kabul ediyor, nede insan hakları ancak yaşadığımız coğrafyanın bir gerçeği... var oluşu buna sessiz kalmamız, eleştirmemiz anlamına gelemez ki.

Ben Mevzu bahis fiilin doğrulunu ve yanlışlığını onaylayıp, onaylamamanın mümkün olduğu kanısındayım.

Sanıyorum ki Eşcinselliği benden daha iyi tanımlıyorsunuz yani hormonel bir durum oluşu vb. durumlar sizin gözünüzde meşru kılabiliyor. Ancak insanın yapmak isteyipte yapamadığı çok şey olabiliyor bu sizinde başınıza gelmiştir. geçmişinizde iradenizle mücadeleniz muhakkak ki olmuştur.

Eşcinselliğin bir hormonel durum olduğu doğrudur öyle diyorsanız öyledir. ben çok detaylı ilim sahibi değilim çünkü onun kaynağı hakkında.

Kişiyi mutlu edip etmemesi değilde, Toplumda oluşları bence gözardı edilemez, kabul edilmek zorunda olunan kimseler açıklaması bence daha makul.

Evet bence kişisel tercihimizi karıştırmamak en mantıklısı olur, Sonuçta bekara karı boşamak kolay.

Son cümledede sanırım haklısınız empati şu günlerde belkide en fazla ihtiyaç duyduğumuz şey ve bu empati her konuda gerekli.
 
Sselma;

selma arkadaşımız ne güzel yazmış, aynen katılıyorum
konu seni ilgilendirmiyorsa tık yapar başka konuya bakarsın, burada hiç kimse ahlak polisliği veya imamlık yapmaya kalkmasa iyi olur, herkesin düşüncesi kendisinedir,
açılan başlık bazılarına itici gelebilir, burada önemli olan taraf olmak değil, konu ilgini çekiyorsa ve eğer konu hakkında bilgin varsa uygun uslüp la tartışmaya dahil olabilmektir.
 
Son düzenleme:
Mustafa'cım ben şimdi empati yapıp senin dünyandan konuya bakış açısı getireceğim ve sonra doğabilecek sonuçalrı anlatacağım,diyelim ki hepimiz Müslümanız ( ki değiliz) ve dinen eşcinsellik günahtır diyip Nijerya ve benzeri afrika ülkelerinde olduğu gibi eşcinsel ilişkiyi yasaklayacağız ve eşcinsel birliktelikte bulunanlara hapis cezası vereceğiz.Ohhhhh ne güzel üstüne bi kaç kutuda ayran içer ,hayatımıza devam ederiz.xxxxxx Şimdi birde bu ahval-i vaziyet içerisinde eşcinselin dünyasına gidelim ,Hapis ve dışlanma korkusu nedeniyle sürekli duygularını bastırıyor,kendisini gizleyerek ve cinsellikten yoksun olarak hayatını idame ettiriyor fakat cinsel dürtüleri kendisine sürekli baskı yapıyor xxxxxxxxxxx Ve şimdi Mustafa'cım sana bir kitap önereceğim kitabın ismi SERİ KATİLLERİN İÇ DÜNYASI ----yazarı ALAN BENTHAM ,toplumda ne kadar çok eşcinsel seri katil olduğunu biliyormusun,Örneğin Amerika'lı eşcinsel seri katil Jeffrey Dahmer , tam 32 kişiyi evine götürüp öldürdükten sonra kesip parçalayıp buzdolabına koyan ve onları yiyen kişi ,kurbanların kemiklerini bahçeye gömdüğü için yakalandı ,ya peki Alman ,eşcinsel seri katil Fritz Haarman'ı bilir misin ? öldürdüğü insanların etlerini pazarda domuz eti diye satıyordu,İncil'de de eşcinseller için şöyle bir bölüm okumuştu <<<Bilmezmisiniz ayyaşların,oğlancıların cennetin kapısndan içeri giremeyeceğini<<<< Ama artık Hristiyan toplumunun çoğu vicdanın sesini dinleyerek davranıyor eşcinsellere, ......İnsanları Allah sizi lanetlemiş vs gibi kavramlarla dışlarsak onlardan acımasız seri katiller yaratmış oluruz ,nefret ,tiksinme gibi duygular yıkıcı duygulardır ,nefretini birine yüklediğinde o da onu alır başkalarına yükler.Metepe'nin dediği gibi eski yunanda olgun erkekler genç oğlanlarla ilişkiye girerlerdi ,cinselliğin sanat olarak görüldüğü dönemlerdi o zamanlar .....ama şimdi herşey günah olmuş ,çalmak sevap olmuş ,anlayan anladı ahahah zuhahah :)
 
Mustafa'cım ben şimdi empati yapıp senin dünyandan konuya bakış açısı getireceğim ve sonra doğabilecek sonuçalrı anlatacağım,diyelim ki hepimiz Müslümanız ( ki değiliz) ve dinen eşcinsellik günahtır diyip Nijerya ve benzeri afrika ülkelerinde olduğu gibi eşcinsel ilişkiyi yasaklayacağız ve eşcinsel birliktelikte bulunanlara hapis cezası vereceğiz. Ohhhhh ne güzel üstüne bi kaç kutuda ayran içer ,hayatımıza devam ederiz.

Benim Dünyam hakkında konuşursan bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmuş olursun. Zaten öylede olmuşsun baksana saçmalamaya başlamışsın bile, Yukarıda daha önce yazdıklarımda, Herkesin müslüman olduğunu kesinlikle varsaymadım. Dinen, Nijerya ve benzeri Afrika ülkelerinde olduğu gibi eşcinsel ilişkiyi yasaklayacağız ve eşcinsel birliktelikte bulunanlara hapis cezası vereceğiz diyorsun yukarıda Benim bunu imâ eden ne bir mesajım var, nede açıkça söylenmiş bir sözüm. Yazdıklarım yukarıda, Ama sen böyle bir şeyi yazarak kendi içinden geçirdiklerini Mustafa senin adına empati yapıyorum diyerek bana mâl etmemelisin. ve bilmelisin ki o savunduğun düşünce insan haklarına aykırı yapma böyle şeyler. (asmakmış, kesmekmiş. Yuh! zihniyete bak). Yediğin içtiğin senin olsun. Hayatına devam edip etmemende senin sorunun.

Şimdi birde bu ahval-i vaziyet içerisinde eşcinselin dünyasına gidelim ,Hapis ve dışlanma korkusu nedeniyle sürekli duygularını bastırıyor,kendisini gizleyerek ve cinsellikten yoksun olarak hayatını idame ettiriyor fakat cinsel dürtüleri kendisine sürekli baskı yapıyor

İstersen birde Tecavüzcülerin dünyasına gidelim onlarda empatiyi hak ediyor. Bak yazık adam'a doğru yolunda yürüyen kadını kolundan tuttuğu gibi zorla belkide tekme tokat arabasına bindirdi ve ilk tenha yere götürdü ve işini gördü. zavallıcık, Ama suç kadında Adamın gözlerine baktığında derhal anlamalıydı bir takım ihtiyacları olduğu, dürtülerinin, hazlarının olduğunu ve bu ahlâksız kadın nasıl olurda adamın cinsey ihtiyaçlarını gidermek için direnir o kim oluyor ki? ne için yaratıldı, Yapması gereken başka bir iş mi var? o adamı beğenmiş beğenmemiş, Kadının duyguları varmış yokmuş bütün bunlar kimin umurunda bütün bunlardan bize ne? SERAFİM Saçmalıyorsun! Böyle saçma sapan ajitasyonlarla gayr-i ahlaki bir şeyi meşru zemine çekemezsin. Zaten anlamıyorsun söylediklerimi ya neyse ben tekrar yazayım. Kimin kiminle ne halt yediği (ister, Biseks olsun, İster Hetoro olsun, ister homo olsun) tamamen kendi sorunu beni bağlamaz. Benim görüşümce ahlaksız bir davranışsa ben bunu buraya yazarım arkadaş!

Ve şimdi Mustafa'cım sana bir kitap önereceğim kitabın ismi SERİ KATİLLERİN İÇ DÜNYASI ----yazarı ALAN BENTHAM ,toplumda ne kadar çok eşcinsel seri katil olduğunu biliyormusun,Örneğin Amerika'lı eşcinsel seri katil Jeffrey Dahmer , tam 32 kişiyi evine götürüp öldürdükten sonra kesip parçalayıp buzdolabına koyan ve onları yiyen kişi ,kurbanların kemiklerini bahçeye gömdüğü için yakalandı ,ya peki Alman ,eşcinsel seri katil Fritz Haarman'ı bilir misin ? öldürdüğü insanların etlerini pazarda domuz eti diye satıyordu,İncil'de de eşcinseller için şöyle bir bölüm okumuştu <<<Bilmezmisiniz ayyaşların,oğlancıların cennetin kapısndan içeri giremeyeceğini<<<< Ama artık Hristiyan toplumunun çoğu vicdanın sesini dinleyerek davranıyor eşcinsellere, ......İnsanları Allah sizi lanetlemiş vs gibi kavramlarla dışlarsak onlardan acımasız seri katiller yaratmış oluruz ,nefret ,tiksinme gibi duygular yıkıcı duygulardır ,nefretini birine yüklediğinde o da onu alır başkalarına yükler.

Senin Referans olarak verdiğin kitaplar hiç şüphesiz belli bilgi birikiminin, Gözlemin, yani bilimsel araştırmaların sonucudur ve faydalanılır. Ama bu kitaplar senin bünyende nasıl bir etki oluşturuyor ki be kardeşim? Ters bir reaksiyon, olayları çarpıtma gibi bir etki oluşturuyor sende. Ben o tip kitaplar okumuyorum bence sende okuma çünkü yaramıyor belli, Senin gibi düşünceye sahip olmak istemem çünkü, Kardeşim sen bir bebek katilinin bile halk kahramanı gibi gösterebilirsin. Benim şahsi fikrimce Eşcinsel bir kimseye bu yaptığın yanlış bir davranış, Bundan vazgeçmelisin gibi bir telkinde bulunulursa o kişi seri katil olmaz merak etme.

Metepe'nin dediği gibi eski yunanda olgun erkekler genç oğlanlarla ilişkiye girerlerdi ,cinselliğin sanat olarak görüldüğü dönemlerdi o zamanlar .....ama şimdi herşey günah olmuş ,çalmak sevap olmuş ,anlayan anladı ahahah zuhahah :)

Eskidende buraları hep tarla, bağ bahçeydi, Siz yoktunuz o zamanlar, sonradan üye oldunuz, göremediniz o güzel günleri. Hatta oturanboğa bile ayaktaydı, Sonradan oturdu o. Adminler, modlar el ele... Çalma konusuna gelince. Eleştirme! Empati yap! ayıp değil mi? adamın çoluğu var çocuğu var. tamamen ihtiyaç meselesinden kaynaklanıyor o çalma işi. keyfi bir şey değil yani.

Dostum Bilim hayatımızın bir parçası, vazgeçilmezi... ama senin kadar gubidik kullanan çıkmamıştır.
 
Ben yine muhalif bir tavır ortaya koyayım... :)

Cinsel sapıklık, tecavüz, cinsel saldırganlık gibi davranışlarla eşcinsellik aynı kefede değerlendirilemez.

Birisi varoluş halidir, diğer ise suçtur!

Ha! Buradan empati veya başka yaklaşımlarla bir tecavüzcü veya pedofil hormonlarının, cinsel arzularının kurbanıdır diyerek bunu hoş görebilir miyiz? Hayır, göremeyiz. Çünkü işin içine 3. şahısların gördüğü zarar girer. Bu tür savranışlar psikososyal kişilik bozukluğudur ve tedavi edilemezler. Bu kişiler kendilerini de kolay kolay kontrol edemezler. İster dini gerekçelerle, ister zorlamayma, ister döverek, ister söverek yola getiremezsiniz. Ancak bu kişileri suç işlemeyecek şekilde izole edebilir veya çeşitli kimyasal tedavi yöntemleriyle baskılayabilirsiniz. Çevreye, başkalarına zarar vermedikleri sürece, ne düşündükleri ve hissettiklerinin önemi yoktur.

Eşcinsellik ise bireysel bir davranıştır. Eğer bu tercihi fuhuş için kullanmıyorsa, veya başkalarını da kendi tercihlerine yöneltmeye çalışmıyorsa, bana göre eleştirilecek bir tarafı yoktur. Daha önce de belirttiğim gibi, transvesti olup son derece mütevazi hayatlar yaşayan kişiler de vardır.

Diğer taraftan, bir kişinin eşcinsel bir hayat seçmesi, toplumun genellikle o kişiyi fuhuşa, suça ve cinsel sapkınlıklara itmesi sonucunu doğurur. Bu kişiler toplum tarafından dışlandıkları için ya gizli bir yaşam sürerek sürekli psikolojik sorunlarla boğuşur, veya başka seçenekleri olmadığı için fuhuşa yönelir.

****************

Ancak ben burada başka bir konunun daha altının çizilmesi gerektiğini düşünüyorum. Toplumumuzda çok miktarda görülen, ensest, akraba taciz ve tecavüzü, pedofili (çocuk sevme) ve çocuk gelin meseleleri nedense eşcinsellik kadar tepki görmez. Hatta, 60 yaşındaki adamın 13 yaşındaki bir kız çocuğuyla evlendirilmesi gibi sapkınlıklar son derece doğal karşılanır. 18 yaşından küçük çocuklarla cinsel ilişki suçtur. Ancak evlenmek serbesttir.

Bana göre bir başka "cinsel sapma" (not: burada sapıklık değil, farklılık kasdedilmiştir) olan çok eşlilik de erkekler için hoş görülür. Ama nedense kadınlar için neredeyse taşlanma cezası gerektirecek bir suçtur.

Uzun lafın kısası; cinsel eğilimlere yönelik yaklaşımlar toplumlarda her zaman farklı tezahürler görür. Burada bana göre ele alınması gereken kriter 3. şahıslar için bir zarar söz konusu olup olmadığıdır. Her hangi bir suç işlemeyen bir eşcinselin eleştirilecek bir yönü de olamaz.
 
Ben yine muhalif bir tavır ortaya koyayım... :)

Cinsel sapıklık, tecavüz, cinsel saldırganlık gibi davranışlarla eşcinsellik aynı kefede değerlendirilemez.

Birisi varoluş halidir, diğer ise suçtur!

Ha! Buradan empati veya başka yaklaşımlarla bir tecavüzcü veya pedofil hormonlarının, cinsel arzularının kurbanıdır diyerek bunu hoş görebilir miyiz? Hayır, göremeyiz. Çünkü işin içine 3. şahısların gördüğü zarar girer. Bu tür savranışlar psikososyal kişilik bozukluğudur ve tedavi edilemezler. Bu kişiler kendilerini de kolay kolay kontrol edemezler. İster dini gerekçelerle, ister zorlamayma, ister döverek, ister söverek yola getiremezsiniz. Ancak bu kişileri suç işlemeyecek şekilde izole edebilir veya çeşitli kimyasal tedavi yöntemleriyle baskılayabilirsiniz. Çevreye, başkalarına zarar vermedikleri sürece, ne düşündükleri ve hissettiklerinin önemi yoktur.<<<<<<
Metepecim kötü şartlar kötü insanları doğurur bir tecavüz vakasında sadece 3. şahıslar değil dördüncü beşinci elllinci diye zincirleme devam eden bir çok insan zarar görür ,ama burada suçlu tecavüze ya da cinayeye yeltenenden önce toplumdur ,Norveç'te cinayet işleyenlere maximum 10 yıl ceza verilirken bizde neden ağırlaştırılmış müebbetler vs veriliyor ,ilginç ! ..............

Ben yine muhalif bir tavır ortaya koyayım... :)


****************

Ancak ben burada başka bir konunun daha altının çizilmesi gerektiğini düşünüyorum. Toplumumuzda çok miktarda görülen, ensest, akraba taciz ve tecavüzü, pedofili (çocuk sevme) ve çocuk gelin meseleleri nedense eşcinsellik kadar tepki görmez. Hatta, 60 yaşındaki adamın 13 yaşındaki bir kız çocuğuyla evlendirilmesi gibi sapkınlıklar son derece doğal karşılanır. 18 yaşından küçük çocuklarla cinsel ilişki suçtur. Ancak evlenmek serbesttir.

Bana göre bir başka "cinsel sapma" (not: burada sapıklık değil, farklılık kasdedilmiştir) olan çok eşlilik de erkekler için hoş görülür. Ama nedense kadınlar için neredeyse taşlanma cezası gerektirecek bir suçtur.

Uzun lafın kısası; cinsel eğilimlere yönelik yaklaşımlar toplumlarda her zaman farklı tezahürler görür. Burada bana göre ele alınması gereken kriter 3. şahıslar için bir zarar söz konusu olup olmadığıdır. Her hangi bir suç işlemeyen bir eşcinselin eleştirilecek bir yönü de olamaz.
<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<< Ensest ilişki hayvanlar arasında da çok sık yaşanıyor ,neden bu kadar garipsiorsunuz,insansılar arasında yaşanmasının genlerle ilişiği oLamaz mı <<<<<<<<<<<<

Mustafa sitede bana göre 11 ay erken üye olmuşsun,yıl bile değil ,eskiden siz yoktunuz felan derken hakikaten nasıl bir türsün ,neyin havasını yapıyorsun,nasıl bir kibir bu ,fazla yüksekten uçma bence çünkü senin gibilerin paraşütü açılmaz ,o kadar ırkçılık cinsiyetçilik yaptın ben sesimi çıkarmadım en ufak bir eleştirimde bana ağır hakaretler ediyorsun ,çok şekersin :) :) :) :)
 
Serafim,

Ben kötü şartların kötü sonuçlar doğurduğuna pek inanmam...

Bu tartışma "nature-nurture" tartışması olarak bilinir. Yani insanın davranışlarını genleri mi belirler, yoksa çevresel etkiler mi? Davranış psikologlarınca neredeyse 100 yıldır tartışılan bir konudur ve son zamanlarda genetikçiler epey bir mevziyi kazanmış durumdadır.

Ben de o görüştenim ve bir insanın davranışlarının pek az kısmını çevrenin, ağırlıklı kısmını ise doğuştan gelen niteliklerin belirlediğine inanırım. Bir insan psikopatsa, psikopattır. Çocukluğunda çok dayak yedi diye psikopat olmaz. Çocukluğunda çok dayak yiyenin psikolojisi bozulabilir ama bu onu psikopat yapmaz.

Yani senin "suçtan toplum sorumludur" tezine katılmıyorum.

Ensest'in yanlışlığı ise şuradan gelir.... Yakın akrabalar arası üreme genetik darboğaza yol açar. Bunun sonucu sakatlıklar ve türün kötürümleşmesini doğurur. Ensest hayvan aleminde bile pek görülen bir şey değildir.
 
Davranış psikolojisi üzerine Prof doc Özcan Köknel'in çok sayıda kitabını okudum ,elbette ne sadece genlerin ne de sadece çevrenin etkisi ,hepsinin bileşeninin karışımıdır sonuca götüren ....
Ensest ilişki hayvanlar arasında nadirdir diyorsun ama kedilerde çok yüksek bu oran ve hiçbiri de sakat filan olmuyor neden acaba ?Maymunlar köpekler arasındada oldukça fazla
 
:)

Hayır, ben genlerin daha fazla etkisi, çevrenin çok az etkisi olduğunu düşünürüm.

Davranışlarımız belirleyen şey; beynimizin yapısı, sinir sistemimizin çalışma şekli, ve hormonlarımızdır. Bütün bu unsurlar kişinin genlerinde tarif edilmiştir. Çevresel etkiler bu iskeleti cilalayabilir, üstüne boya sürebilir, veya kılıf geçirebilir ama iskeleti değiştiremez.

Esest ilişkinin sonucu kaçınılmaz olarak türün yozlaşması ve sakatlıktır. 1-2 nesilde çıkmasa daha sonrakilerde mutlaka çıkar. Örneğin secereli köpeklerin yakın genetik havuzdan çiftleştirilmesi yasaktır. Çünkü bu tür hayvanlarda sağlık sorunları çok görülür.

Doğanın sürekliliğini sağlayan en önemli unsur genetik çeşitliliktir. Aksi halde adaptasyon mümkün olamaz. :)
 
Ben yine muhalif bir tavır ortaya koyayım... :)

Cinsel sapıklık, tecavüz, cinsel saldırganlık gibi davranışlarla eşcinsellik aynı kefede değerlendirilemez.

Birisi varoluş halidir, diğer ise suçtur!

Ha! Buradan empati veya başka yaklaşımlarla bir tecavüzcü veya pedofil hormonlarının, cinsel arzularının kurbanıdır diyerek bunu hoş görebilir miyiz? Hayır, göremeyiz. Çünkü işin içine 3. şahısların gördüğü zarar girer. Bu tür savranışlar psikososyal kişilik bozukluğudur ve tedavi edilemezler. Bu kişiler kendilerini de kolay kolay kontrol edemezler. İster dini gerekçelerle, ister zorlamayma, ister döverek, ister söverek yola getiremezsiniz. Ancak bu kişileri suç işlemeyecek şekilde izole edebilir veya çeşitli kimyasal tedavi yöntemleriyle baskılayabilirsiniz. Çevreye, başkalarına zarar vermedikleri sürece, ne düşündükleri ve hissettiklerinin önemi yoktur.<<<<<<
Metepecim kötü şartlar kötü insanları doğurur bir tecavüz vakasında sadece 3. şahıslar değil dördüncü beşinci elllinci diye zincirleme devam eden bir çok insan zarar görür ,ama burada suçlu tecavüze ya da cinayeye yeltenenden önce toplumdur ,Norveç'te cinayet işleyenlere maximum 10 yıl ceza verilirken bizde neden ağırlaştırılmış müebbetler vs veriliyor ,ilginç ! ..............

<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<< Ensest ilişki hayvanlar arasında da çok sık yaşanıyor ,neden bu kadar garipsiorsunuz,insansılar arasında yaşanmasının genlerle ilişiği oLamaz mı <<<<<<<<<<<<

Mustafa sitede bana göre 11 ay erken üye olmuşsun,yıl bile değil ,eskiden siz yoktunuz felan derken hakikaten nasıl bir türsün ,neyin havasını yapıyorsun,nasıl bir kibir bu ,fazla yüksekten uçma bence çünkü senin gibilerin paraşütü açılmaz ,o kadar ırkçılık cinsiyetçilik yaptın ben sesimi çıkarmadım en ufak bir eleştirimde bana ağır hakaretler ediyorsun ,çok şekersin :) :) :) :)

ironiyi anlamanı beklemezdim zaten. kibir diyorsan eyvallah. ama dinime küfreden müslüman olsa sözü tam şuan yapmış olduğun yoruma uyuyor. hakaret ise ben fark edemedim nerede mevcut varsa gösterin düzeltelim.
 
Mustafa duygusal manipülasyon yaptığının umarım farkındasındır........
 
Mustafa duygusal manipülasyon yaptığının umarım farkındasındır........

Farkında olmadığın davranışlarını çık yukarı ara bul ondan sonra karşılıklı kişisel eleştirilere gireriz.

MeTePe ;

http://www.engelliler.biz/forum/bil...inseller-web-sitesi-acildi-6.html#post1392371

Yukarıdaki linkte bulunan mesajına bir kaç birşey yazacaktım ama acilen çıkmam gerektiği için yarım kaldı. bu sebeple yazamadım ama içimde kalsın istemem. çünkü tartışıyoruz tartıştıkça öğreniyoruz. ben tartışmanın çizgisinden memnunum her ne kadar arada çatlak sesler olsa bile.

Öyle zannediyorum ki Tıpla iç içesin ve yazdıkların kişisel görüşleri ister istemez alaşağı ediyor ve Sanırım okudukça algıda sorunlar yaşadığımız noktalar dahada iyi aydınlanıyor.

Ben eşcinsellerin, fiziki münasebetinden bahsediyorum. Gayr-ı ahlâkilik burada ortaya çıkıyor. Aksi halde hormonları o şekilde çalışan birini sadece o şekilde yaratıldı diye suçlamak Bu tam anlamıyla bir vijdansızlık örneğidir. çünkü yaradılış kimsenin elinde olan bir durum değildir. Bu konuda hemfikiriz.

Ama genede eksik kalmaması adına sormak istediğim bir kaç soru olacak.

1. Kişinin toplumdan almış olduğu olumsuz etkileri kişiyi nasıl olurda fuhuşa ve cinsel bir takım sapkınlıklara iter? bunu bir türlü algılayamıyorum. Bir örnekle şu soruyu sormak isterim.

Toplumda engelli bireyler mevcut Tıpkı içinde bulunmuş olduğumuz platform üyeleri gibi. Toplumun her bir bireyinin hayata karşı bir bakış açısı, Bir yetişme tarzı söz konusu, dolayısıyla herkesin tek tip davranış sergilemesini bekleyemeyiz. Bu gün yetişme tarzından dolayı kaba bir bünyeye sahip kimselerin Örneğin, Engellileri Biz Adam Yerine Koyduk ifadesi gibi aşağılayıcı tavırları kişiyi yanlış bir yaşam biçimine sürüklemek için yeterli bir mazeret mi? Bu cümle karşısında Engelli bireyler neye sarılmalı? yani bu şekilde davranan kimselere karşı hemen hayata küsüp, Gayri ahlaki münasebete mi sarılmak lazım? veyahut intihara mı sürüklenmeli? Burda eşcinselliğin yaradılışı değil (ki onu tartışmak bana göre hiç kimsenin haddine değil) Fuhuş'a sürüklenme durumunu, derdi tasası olan bir çok kimsenin çareyi Sigara, Alkol gibi maddelerde araması ile eş değerdir. Çünkü Toplumsal baskı Tarihin her evresinde olan bir şey. Bu, ne bugün son bulacak, nede yarın olmayacak . Tam aksine yarında olacak, Öbür günde hiç eksilmeden belkide dahada fazlalaşarak çoğalacak, Yine aynı soruyu soruyorum. Bu eşcinsel bir fuhuş'u meşrulaştırır mı?

2.Kişinin hormonel bakımdan eşcinsel oluşu, Mütevazi kendince bir hayat sürmesi Toplumda nasıl bir tepki çekebilir ki? Mesela Hormonel bir durum kişinin davranışlarına yansıyor mu? Yani kişi ben eşcinselim demedikçe toplum bireyleri tarafından eşcinsel olduğu anlaşılacak bir hâl, hareket, her hangi bir tavır söz konusu mu? benim bildiğim kadarıyla bir kişi çıkıpta ben eşcinselim demese kimse onun eşcinsel olduğunu anlayamaz. e toplumda ki eşcinsellik algısı malûm herkes bilim adamı değil bizimde bunu değiştirecek gücümüz yok. Eşcinsel deyince akla ilk Homo veya Lez bir takım kalıplar geliyor. açıkçası tartışmanın en başında konu başlığını gördüğümde aklıma direk tek bir fotoğraf belirdi. Erkek erkekeğe münasebet! daha sonra konuştukça bir çok şey öğrendik ve doğuştan gelen durumu kabullendim. ama yinede bu soruyada cevap bulmak isterim.

Çok eşlilik konusu çok iyi araştırılmalı ve ona göre konuşulmalı en basit bir örnek vermek gerekirse. Allah kura'anda bir erkeğin en fazla 4 eş alabileceğini buyurmuş ama bunu aralarında adil olma şartına bağlamış ve başka bir ayetinde ne yaparsan yap adil olamazsın demiş. bu üzerine düşünüldüğünde inanan kişiyi ister istemez tek eşliliğe itiyor. (hatta ben bunun üzerine, 4 tane hatunu anladıkta, 4 tane kaynanayı ne yapacaksın oğlum? manyak mısın sen? şeklinde bir espiri okuyup bunu sık sık kullanmışlığım bile var) daha detaylı bir bilgi gerçekten ilim sahibi olanlardan dinlenmeli (kur'ân'dan konuşan adamdır buradaki ilim sahibinden kastım).

Recm Cezası islamda olan bir yaptırım şekli değildir. ben olduğuna inanmıyorum ve yapılanı kessinlikle tasvip etmiyorum bence insanlık suçu. Bu tip bir cezalandırma şeklini savunan adamlar aynı zamanda hala Allah'tan vahiy aldıklarınıda savunuyorlar. Bu zaten ciddiyetlerini gözler önüne seriyor.
 
Üst Alt