Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Engelliler aşık olur da, engelliye aşık olmak o kadar kolay mı!?

Parasız ilişki olmuyor maalesef bu bir gerçek kendimizi kandırmayalım.Bugün sevdiğimle olsun bana her yer paris mantığı iflas etmiştir.Paran varsa sana her yer paristir.Kaldıki ciddiyetle bir ilişki düşünülüyorsa ki nitekim kız-erkek ayrımı olmaksızın karşılıklı maddiyatsal istekler olacaktır.Örneğin kızın ailesi kızıma 100 gram altın tak diyecek altının gramı 170 tl civarı bu 17000 tl demek direkt altın bunun ev eşyası vs filan da var bir düğün 60000 tlden aşağı kurtarmıyor maalesef e bunlarda saman tozuyla karşılanamayacağına göre. :rolleyes:
 
100gr altın istemeyende var.erkeğin durumuna göre hareket eden kız aileleride çok var.var.durumu bukadar genellemeyin.bi düğün herkese 60bine patlamaz.bunun yarısına da mâl olabilir. Diyeceksinki yine para istiyor sonuçta.e kardesim , sen hayatını idame ettirirkende para harcıyorsun.evlenirkende harcıyacan tabi.çalışacan kazanacan ve ödeyecen.gençken hepsi halloluyo ve Allah ta yuva kurana yardım ediyor zaten
 
[FONT=sans-serif]Lâ Tahzen
o kadaR qüzeL, o kadaR qeRçeKçi, samimi aNLatmışsıNız ki.!
haKLısıNız.. hem de çoK haKLısıNız.! tebRiKLeR.
[/FONT]
 
Aşk diye birşey yoktur yani varsa bile bu insanın kendi isteğiyle gerçekleşir siz bir kız ya da erkeğe aşık olursunuz çünkü çok güzeldir ya da çok yakışıklıdır çok güzel konuşur ya da hayat enerjisi çok iyidir vs. bu da bir ürün almaya benzer siz a ürününü almak istersiniz çünkü çok güzeldir özellikleri hoşunuza gider nasıl ki az parası olan kişi pahalı ürün alamaz az özelliği olan birşeyler başaramayan kişilerin erkek ya da kız arkadaşı olmaz kendimizi kandırmaya gerek yok bu konuda davul bile dengi dengine diye bir laf vardır ben 22 yaşındayım lisede 1 üniversitede 1 olmak üzere 2 kızdan çok etkilendim ama onlar benden etkilenmediler çünkü onların güzelliğini benim bu fiziğim satın almaya yetmedi diye biliriz ticaret mantığıyla bakacak olursak arkadaş olmak ayrı aşık olmak ayrıdır bence aşk aşırı derecede etkilenmek demektir o kadar sağlam erkek varken sağlıklı bir kız bizden etkilenmez bence herkes dengini bulmalı fizik olarak ancak o zaman diğer özelliklerimizle etkileme imkanımız olur bazı şeyleri kabul etsekte etmesek değiştiremeyiz oyun ve kurallar belli oyunu kuralına göre oynamalıyız kimseye neden bizi beğenmiyorsunuz diye söylenme hakkımız yok bizi de onları da yaratan ALLAH ona dua edeceğiz yapacak birşey yok
 
Helalolsun sen şehitsin şehit oğlu şehit verselerde uğruna şu cennet vatanı siperet dursun bu amansızca akın duyup speak eng, bitişön dankişö, Ayın var aynı mal, salı verdiyse com suya ahzu okeymi direnç ( firend) ya avatra servis mösödöve sağlık olsun her insan çift yaratılmıştır yeterki onun dünyasını keşfetmeli paratersi problem doğrusu kala şans ve kader en önemli iki şey
Umut sandalı aşkın ötesi kopamam senden vazgeçilmez gönlüm kara sevdadan
 
yazılanlardan farklı olarak söylemem gereken

engelli bı bayanım engelsiz bi eşim var

hem kendisi hem ailesi beni el üstünde tutuyor

ve asla yapmacık değiller

tabiki 5 parmağın 5 i bir değil kesinlikle vicdan ve kültür meselesi
 
Aşk yoktur libido vardır ....sigmund freud .
 
Bu tarz konular açıldımı aklıma ortapedik engelli bir arkadaşım geliyor, adamın lakabı kazanova durmak yok yola devam gerisini siz anlayın.Bu capkınlık sanatı ne parayla ne tiple olur, cene olacak :)
 
hayat bu ne olacağı belli olmaz iyiyi umut edip yaşamadıkça da yaşanmaz yani olur engelliye de aşık olunur elbette zorluklar olur ama madem ki sınav dünyası zorluklara gögüs gerip savaşacagız yeri gelecek ailesine kendimizi sevdirmeye yeri gelecek güçlü görünmeye evet zor ama zor olan herşey güzeldir zor diye de yaşamaktan vazgeçmemeli insan yaşamadan bilemeyiz sonuçta yaparsın olmazsa da denedim dersin yapmazsan ya olsaydı korkusu hep aklında kalır bilmiyorum belki saçma ama benim görüşüm bu hani elbette sorunlar olacak ama biz zaten sorunlara sıkıntılara aşinayız sınavımız gereği elbette bu sıkıntıları da atlatmaya çalışırız ha çalışırız ama olduğu kadar olmadığı kader yapacak bir şey yok olmayınca da ama olmama ihtimaliyle yaşamaktan korkmak da olmaz :D en son da çok güzel bir şiir paylaşacağım aşk celladından ne çıkar diye başlayan yeri paylaşacaktım ama tamamını paylaşayım Sezai abiye ayıp olmasın :)
Senin kalbinden sürgün oldum ilkin
Bütün sürgünlüklerim bir bakıma bu sürgünün bir süreği
Bütün törenlerin şölenlerin ayinlerin yortuların dışında
Sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim
Af dilemeye geldim affa layık olmasam da
Uzatma dünya sürgünümü benim
Güneşi bahardan koparıp
Aşkın bu en onulmazından koparıp
Bir tuz bulutu gibi
Savuran yüreğime
Ah uzatma dünya sürgünümü benim
Nice yorulduğum ayakkabılarımdan değil
Ayaklarımdan belli
Lambalar eğri
Aynalar akrep meleği
Zaman çarpılmış atın son hayali
Ev miras değil mirasın hayaleti
Ey gönlümün doğurduğu
Büyüttüğü emzirdiği
Kuş tüyünden
Ve kuş sütünden
Geceler ve gündüzlerde
İnsanlığa anıt gibi yükselttiği
Sevgili
En sevgili
Ey sevgili
Uzatma dünya sürgünümü benim

Bütün şiirlerde söylediğim sensin
Şuna dedimse sen Leyla dedimse sensin
Seni saklamak için görüntülerinden faydalandım Salome’nin Belkıs’ın
Boşunaydı saklamaya çalışmam öylesine aşikarsın bellisin
Kuşlar uçar senin gönlünü taklit için
Ellerinden devşirir bahar çiçeklerini
Deniz gözlerinden alır sonsuzluğun haberini
Ey gönüllerin en yumuşağı en derini
Sevgili
En sevgili
Ey sevgili
Uzatma dünya sürgünümü benim

Yıllar geçti sapan olumsuz iz bıraktı toprakta
Yıldızlara uzanıp hep seni sordum gece yarılarında
Çatı katlarında bodrum katlarında
Gölgendi gecemi aydınlatan eşsiz lamba
Hep Kanlıca’da Emirgan’da
Kandilli’nin kurşuni şafaklarında
Seninle söyleşip durdum bir ömrün baharında yazında
Şimdi onun birdenbire gelen sonbaharında
Sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim
Af dilemeye geldim affa layık olmasam da
Ey çağdaş Kudüs (Meryem)
Ey sırrını gönlünde taşıyan Mısır (Züleyha)
Ey ipeklere yumuşaklık bağışlayan merhametin kalbi
Sevgili
En sevgili
Ey sevgili
Uzatma dünya sürgünümü benim

Dağların yıkılışını gördüm bir Venüs bardağında
Köle gibi satıldım pazarlar pazarında
Güneşin sarardığını gördüm Konstantin duvarında
Senin hayallerinle yandım düşlerin civarında
Gölgendi yansıyıp duran bengisu pınarında
Ölüm düşüncesinin beni sardığı şu anda
Verilmemiş hesapların korkusuyla
Sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim
Af dilemeye geldim affa layık olmasam da
Sevgili
En sevgili
Ey sevgili
Uzatma dünya sürgünümü benim

Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır
Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır
Aşk celladından ne çıkar madem ki yar vardır
Yoktan da vardan da ötede bir Var vardır
Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır
O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır
Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır
Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır
Gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır
Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır
Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır
Sırların sırrına ermek için sende anahtar vardır
Göğsünde sürgününü geri çağıran bir damar vardır
Sendan ümit kesmem kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır
Sevgili
En sevgili
Ey sevgili

Sezai Karakoç
 
Aşk sağcıdır doğrular hep inler solunda iki melek şahidim olsun hem dinine hem imajına,
Eşşek ahırda inler, su yolunda kırılır testin ya sen Yoksan yanında, nema
Bilişiriz uğurlar olsun tüm sevenlerine yanlışlık değil yanlızlık alır seni benden
Ne istedim şu yaşından sen süründürdün sen yürüttün sen engelledin beni
Gel göre beni aşk neyledi
Ben harun sen kardeşim din kabüllenemediğim
Adam olamazsın dedi babamın atası
Sen adamımsın medeniyet kıravatımda yularsanma yetişdiremediğini
Aşk sağcıdır din ister emek ister sinekten ya çıkarırcasına anlam ister şeref ister
Yok içimi temizliyecek deterjan, kalleş olmuş imalat hastası
Siper için ağlar ebeveynin çocuklar ya sen yok şan yanımda nema
Cuzi süreçte kalır aşkın ne seviye nede aşk yeniler kendini
Bir ben var bende olan melek
 
Burhanettin. Çok fena döktürmüsün çok iyiymiş
 
kendinizi kandırmayın! fenotipi bozuk kimseye hiç kimse aşık olmaz. diğer türlü engelleri olanlar hariç (organ eksikliği, sonradan olan engeller).
 
Bu konuda bende görüşlerimi aktarmak istiyorum Uzun zaman önceydi. Yaklaşık 8 mi oldu 9 yıl mı bilmiyorum ama hayatımın en önemli olayı diyebileceğim bir hadise var sizinle paylaşmak istediğim. O günlerde Engellilik olgusunu yeni yeni kabulleniyordum. Rapor aldıktan sonra kendimi iş hayatında bir varoluş mücadelesi içerisinde bulmuştum Üç temel hedefim vardı
1: İyi Bir Üniversite den mezun olmak istiyordum "Tercihim Müh likti"
2: Kendi kitabımı çıkartmayı arzu ediyordum.. "Yazar ve Şair Ruhuna sahibim"
3: Kendime ait bir hayat kurmak istiyordum. "Bu çok netameli bir mevzu detaylı olarak anlatabilirim"
işte bu hedefler doğrultusunda başladığım hayat mücadelesinde uğruna dayak yemek zorunda kaldığım birisi hariç herhangi bir kızdan hoşlanmamıştım. Benim kalbimi çalacak kişi çok özel olmalıydı. Buna inanıyordum... Ve evlilik konusunu tamamen kafamdan çıkartmıştım. Önceliğim kariyerim ve geleceğim di. Kendimi işime vermiş hedeflerim doğrultusunda çalışıyordum.. Neyse bu süreç sonunda bir gün ço sevdiğim akrabalarımdan birisi evimize geldi.. Bu kişi benim teyzem di. Ve annem e beni evlendirmek ten bahsediyordu.. Ben ise evlilik fikrini "vatan millet sakarya" cinsinden bir saldırı olarak görüyordum.. Bu yüzden tepki göstermeye başladım. Ama sert kayaya toslaya bileceğimi biliyordum...
O görüşme nin ardından çok sıra dışı bir şey oldu'' Adının Aynur olduğunu ögrendiğim kişi bizim eve gelecekti. Onu ilk kez gördüğümde ise karşı cins hakkındaki bütün fikirlerim alt üst olu vermişti. Asi tavrıydı beni en çok etkileyen. Kendisine her sunulana evet demeyeen bir kısrak! Gibiydi. Ve ben bundan çok etkilenmiştim.. Aradan geçen 1 ay a yakın süre içerisinde hayatımda ilk defa fark edilme korkusu ile bir sokağa girmeyi yasaklamıştım kendime. Sırf "o var" diye.. Ama yaz ayları geldiğinde Hayatta en çok sevdiğim insanlardan birinin mezarı başında öğrenmiştim aldatıldığımı.. Tamam bana evet dememişti belki ama Hayır da dememişti yani bu katmerli bir ihanet demekti. Fakat fazla üstünde durmadım. Bayan katılımcılarımız dan özür diliyorum ama bu tiplerin bizm jargonumuzdaki adı "Kaşar" dır. Neden mi. Ehh benimle görüştükten iki gün sonra sırf benim gibi biriyle tanıştırıldı diye ailesine nispet yapmak için Kendisinden Otuz yaş büyük bir Polisle yaşadıkları her şeyi açıklıyordu zira.. Detaylara girmeyeceğim ama bu olay sayesinde çok acı bir tecrübe edinmiş ve insanlara güvenmemeyi öğrenmiştim...
 
Bunun ardından kendimi çok sorguladım. Dışarıdaki tüm ilişkiler yalancı ve riyakar geliyordu bana... Kabullenemiyordum yaşadıklarımı.. Ben kimseyi aldatmamıştım! Ve Aldatılmayı hak etmediğime inanıyordum.. Derken o olayın yaşattığı travma nedeniyle askerdeyken Kronikleşen bir Psikiyatrik Hastalık nedeniyle engeliler dünyasına ilk adımımı atmıştım. Ama bunu asla sorun yapmadım. Kendimi eksik görmüyordum hiç bir şeyden. Çalışmaya başladığımda bile sorun yapmamıştım bu durumumu. Zamanla kabullenmeye çalıştığım hissiyatım derinleştikte hayatı farklı gözlerle izlemeye başladım.. Ve çok geçmeden sevgili Annem in evlilik konusundaki ikinci ani ziyareti le sarsılmıştım.. Evet bana yine birini bulmuşlardı ama bu sefer karşımda benim gibi bir engeli vardı.. Oysa ki ben Davul bile dengi dengi dengine çalar Safsatası na asla inanmayan biriydim. Neden mi? Çünkü ayarsız terazi ile Siklet ölçülemeyeceğini hayattan öğrenmiştim!
İLk önce aileme biraz sitemkar oldum. Çünkü engelli bir eş adayı istemiyordum. Bunu şahsıma ve ilkelerime hakaret oalrak sayıyordum. Bana göre herkes kendi hikayesinin kahramanı olarak yaşamalı bu dünya da. Ve eğer birisiyle beraber paylaşacaksa bu hayatı kendi ilkeleri doğrultusunda belirleyebilmeli partnerini. Kim olursa olsun ; Kadın olsun erkek olsun.. Şartların dayattığı bir ilişki yi otuz yıl sürse bile kabullenememek gibi bir yapım ver benim Bir insanın önce duygularını özgür bırakacaksınız! Ondan sonra düşüncelerini ve değerlerini yargılayacaksınız..Yoksa yaptığınız şey acemi çırağın ustalığa özenmesinden öteye gitmez!!!
Evet benim o olay karşısındaki görüşlerim bu minvaldeydi. Ve ailem bizi buluşturmaya karar verdi.. Ama ben karşımdaki insana en ufak bir olumuz tavır sergilemedim. Hatta hatta ilk görüşte aşık olmuştu bana. Onun kalbini fethetmiştim. Bana nasıl sarıldığını hala hatırlıyorum.. Karşısına çıkıp! Sen engellisin ben Bedensel de olsa engelli biriyle evlenmek istemiyorum! Diyemedim. Kıramadım kalbini.. Beni seven bir kalbi kırmaktan korkuyordum! Bunun vebali büyüktü çünkü.. Ama benim saygı değer ailemde bunu anlayacak "kot kafa" ne gezer! Kızı düpedüz ensest ilişki ile ithaf edecek kadar seviyesiz bir düzeye taşımışlardı işi Üstelik benim ağzımdan ona "Bekaret Kontrolünü şaert koşuyorum" tarzında bir cümle de nakletmişlerdi. Rezlliğin boyutu arşa ulaşıyor anlayacağınız. İşin tuhafı da bunu yapanalar "Namus" adına yapıyordu Haa sonra ne mi oldu o NAMUS a az daha sabırla okuyun.. Geleceğiz Orada da

TRAVMA 2:

Bu olaydan sonra aileme ve etrafımdaki insanlara olan bütün iyi niyetimi ve güvenimi kaybetmiştim. Hoş şimdi de pek kazandığım söylenemez ya.. Neyse bu ayrı mevzu! Buna sonra gireceğiz.... Benim asıl gelmek istediğim bu ikinci Travma Mevzuu çünkü.. Evet arkadaşlar; Seviyesizliğin doruk noktasında fos çıkan ilk girişimden sonra ailem bu sefer gemi azıya almış yana yana beni evliliğe ikna etme turları atıyorlardı. Yalnız iş af edersiniz "Mıçtığını sıvamak" boyutuna henüz ulaşmamıştı.."Birazdan bu tabiri niye kullandığımı anlayacaksınız" az daha sabrediniz...
Evet evlilik konusundaki ikna muhabbeti bu aşamadayken ben yaşadıklarım dostlarımla paylaşmaya başladım.. Ne istediğimi biliyordum.. Ve bu iş öyle olmaz böyle olur.. Demek istiyordum.. Ve gerçekten düşlerimdeki biriyle karşılaşmıştım.. Adı Pelin di.. İk görüşmemizde.. Sıradan bir arkadaşlık olacağını zannettiğim bu ilişki.. Onun benim internetten yaptığım bir Radyo Canlı yayını dinlemesinden sonra bambaşka bir hal almış ve ertesi gün onun bana "Seni seviyorum.. Seninle evlenmek istiyorum Ömrümün Diğer Yarısı olur musun? diye sormasıyla bambaşka bir boyuta ulaşmıştı...
ilk başlarda blörf sandığım bu oılay dan sonra birbirimize büyük bir tutkuyla bağlandık. O bana hep Bebeğim derdi. Ben de ona İlham Perim.. Meleğim diye hitap ederdim. Onun için yazdığım şiirlerin bir kısmı kayboldu belki ama diğer bir kısmını saklayıp Beste yaptım..Bunu size daha sonra anlatacağım..Ama hayatımın dönüm noktası olan süreç Pelin le tanıştıktan sonra başladı. Zira o üniversite okuyordu.. Ben se henüz Lise deydim.. Denklik umurumda bile değildi. Şu an da değil! Onunla her görüşmemşte büyülü bir yolculuğa çıkıyorduk. Hatta bir kere ona Deniz yolculuğundan bahsetmiş, Düğünümüzden hemen sonra bir aydan fazla sürecek bri CRUİSE gezisi rezervasyonu yapmayı teklif etmiştim! Niyetim Meleğim le birlikte mavi sonsuzluğun büyüsünü aynı anda yaşamaktı. Her iksi de vazgeçilmez tutkumdu benim...
Benim dünyanın en güzel su perisine aşık olduğumu anlayan ailem karşıma "Üniversite okuyan biri sende ne bulsun" der gibi bir argümanla çıkmış. Üstelik bir kaç alternatif de teklif etmişti. Bunlardan bir tanesinin aynı mahallede çocukluk arkadaşı olduğumuz askerdeki bir arkadaşımın Kocasından ayrılmış Dul ablası olduğunu söylersem her halde saygı değer bütüklerimle benim aramdaki Vizyon farkı nın HANGİ DÜZEYDE BİR UÇURUM teşkil ettiğini anlayabilirsiniz..
Bu arada Pelin in engelli olmadığını belirtmeliyim.. Hemşirelik okuyordu.. ve ben ona Beyaz meleğim dediğimde çok etkileniyordu. En çok bu hitabı seviyordu. Biliyordum bunu.. Bana da mesleğine de aşık bir iyilik meleğiydi o.. Tam 3,5 Yıl dan fazla süren bu mucizevi ilişki nasıl bitti dersiniz? Şimdi oraya geliyorum.. Beni istediğiniz şekilde cezalandırılabilirsiniz. Çünkü bunu hak ediyorum.. Nedenini birazdan anlayacaksınız...
 
dikkat cekmeye mi çalışıyosun? hikaye yazmayı bırak.
 
Diyelim ki iki sağlıklı insan evlendi ve eslerden biri kaza geçirdi, engelli oldu. O zaman ayrilmali mi bu çift? Yazının içeriğinden yaptığım çıkarım bu... zaten engelinle ailenle, herşeyinle seni olduğun gibi kabul edemeyen bir insanla evlenmek ne derece doğru tartışılır.

Kız olsun , erkek olsun, engelli olsun veya olmasın, sevgisinin arkasında durup sahip çıkamıyorsa vakit kaybedip düşünmeye gerek yok bence.
 
Benim dikkat çekmeye çalıştığım filan yok bu forumdaki herkesin bilgiği ve tanıdğı briyim sadece tecrübelerimi aktarıyorum.. AYRICA YARATILMIŞLAR dan EMİR almayı da uzun zaman önce bırakıtığımı HATIRLATMAM GEREKECEK.. BİLMEM ANLATABİLDİM Mİ

dikkat cekmeye mi çalışıyosun? hikaye yazmayı bırak.
Arkadşaım sana tafsiyem bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaya kalkma BU GÜLÜNÇ DURUMA DÜŞENLER in ORTAK ÖZELLİĞİ DİR ZİRA
 
restless kardeşim okurken 3 sigara yaktım ne yazmışsın be. Tek diyebileceğim düşündüğün şeyler yazdıkların benim de aklımda ve bi çözüm bulamıyorum senin gibi. Tek ümidim bugüne kadar kız arkadaşlarım normaldi ve bi sıkıntı yaşamadım ben ne eksik gibi hissetme ne de ona yazık olur o bunu hak etmiyor gibi demek istediğim nasipse eğer olur. Ama olmazsa da napalım kurt yalnızlığını katık ederiz kendimize 😁😁😁😁
 
Ben sonradan engelliyim, bugünkü eşimle sevişerek evlendik, ve birilerinin zoruna gitmiş olmalıdır ki Allah belasını versin derlercesine, Belimde kireçlenme fıtıh oluştu %40 Arızalı ( engelli) oldum,
İki sene bakım gördüm, sağ ayağında ameliyattan dolayı yapışmalar, güçsüzlük oldu, bir ay fizik tedavi ve ömür boyu spor yapmam önerildi, yüzme ve yürüyüş,
Eşim çok zorluk içinde, ayrıca sedef hastası, çok üzülüyor, kaynanam 15 senedir böbrek hastası, kayın peder iki defa kalkırizi atlattı üstüne üstün bende engelli olunca, natşın bu Dünya.
Engelli aşık olurda engelliye aşk okadar kolaymı, boşanmak bile eşinden istiyorum sırf mutlu olsun diye, onu mutsuz görmek çok acı, birde 4 yaşında çocuğumuz var, onu çok seviyorum, onun yüzü ğözü hürmetine ayaktayım, dertlerine bir başkayım, eşimide seviyorum fakat çok acı çekiyor, bir gün beni terk edecek diye korkuyorum,
Ona bu kaderi ben bahışlamadım, fakat engellilik vicdansızlık arasında gidip geliyorum, ben vicdansız deyilim, sadece kader kurbanıyız eşim ve ben korkuyorum çocuğuma sıçrıyacak diye sedef illeti,
 
PURHAPS katılıyorum.

Aklımda Deli Sorular?
Karşıdakini Düşünme
Vicdan..

* Ama Bildiğim Bir Tek Şey Ortada Gerçekten AŞK varsa Bütün Sorunlar Aşılır.
 
burhanettin

aşırı karamsarlık, aşırı umutsuzluğu, umutsuzluk da korkuyu getirir.
Bu arada o ''sevişerek'' anlam vermedim. yani severek olacak galiba gibime geliyor:)
bu konular çok çoğaldı noktayı koysaydık iyiydi!
 
@[FONT=sans-serif]_MUSTAFA bende paraya inananlardanım mustim... Bi audi a4 şart anladın sen onu ;)[/FONT]
 
tsunami_ Varsın Olmasın Malım Mülküm, Her Zaman Yanımda Duran Bana Destek Olan Güler Yüzlü İyi Niyetli Bii Sevdalım Olsun, Kuru Ekmeğe de Razıyım.
Maddeye Değil Manaya Bakıyorum Abii :)
 
Selamün Aleyküm arkadaşlar,
Engelliler aşık olur da, engelliye aşık olmak o kadar kolay mı!? Internette arastirma yaparken birden beyfendinin yazmış olduğu başlık dikkatimi çekti.yaşamış olduğunuz şeyler çok zor sizi anlayabiliyorum inanin ama benim hicbir engelim yok gönül esim engelli tabi bu engel kime göre neye göre... 7 senedir süren bi birlikteligimiz var.ben teklifte bulundum duygusal anlamda iliskiye baslamak icin :) hicde pisman degilim iyikilerim hep yarime cikiyor♥cevremizden bilende var bilmeyende. Ailemden annem,ablam ve abim,yengem bilmiyor sadece iki ablam biliyor ilk basta saka yaptigimi dusunselerde ciddiyetimin farkindalar. Buyuk ablam destek olur gibi yapsada neler cektigimizi biz biliyoruz..neyse konuyu cok dagitmadan asil meseleye geleyim. Bana gore ENGEL BEYINDEDIR. Bizim hayatimizda itaat kanaat sadakat var hamdolsun Rabbime cok mutluyuz.
Kim ne demis o bunu demis birakin Allah askina yahu.. eger karsinizdaki insandan eminseniz hic elini birakmayin çünkü dunyaya bir kez geliyoruz.
Rabbime emanetimsiniz.
 
samimiyetn için teşekkürlr,güzel özetlemşsin 5 parmak birmidir,değil herkes farklı düşünür,kimi kırmızı kimi mavi sever,
EcstaticA isimli üyemiz
 
Ben teşekkür ederim.
Çok doğru soylemissiniz Allah a emanet.
 
Çok iyi anlıyorum seni Nasıl güzel anlatmışsın yüreğine bileğine sağlık. Ama umut her zaman olmalı çünkü insan umut ettiği kadar yaşar bu hayatta . Ayrıca Allahtan aşk yerine Mutlu olmayı dilerim ben hep çünkü her aşk mutluluk getirmiyor.ama Sana mutluluk getirecek aşk ise de hayırlısını nasip eder yada Mutlu edecek başka şeyler.dua ediş şekli çok önemli arkadaşlar .😀
 
Üst Alt