cumartesi günü birkaç kişinin kendi aralarındaki konuşmaya tanık oldum.
"... falanca engelli indirimi alıyor elektrikten, devletten maaş da alıyor, oh ne güzel. bakıyorum bir şeyi de yok, sapasağlam..."
toplumdaki yaygın kanı engelli olduğunda bunun dışarıdan kararsızlığa yer bırakmadan görülebilmesidir.
sizler engelli araçlarındaki limit düşük dediğinizde, toplum üzerimize yapışmış olan "bedava araç alıyorlar" mottosu ile bakış açınızın tamamen maddi odaklı olduğunu düşünüyor.
muhalif bir partide siyaset yapan bir tanıdık var. kendisi ile görüştüm, durumu izah ettim. 3 aralık engelliler günü yaklaşıyor, memleket ateş içerisinde ama bu ateşin çoğu da dezavantajlı olanlara geliyor, bir zahmet en azından bir dillendirin, diye rica ettim. araç limitinin alınması gereken araçlara yetmediğini, ehliyet alırken çıkartılan sorunları (2016 yılında yeni sistemde aldığım motosiklet ehliyetim iptal edildi), maaş ve emeklilik gibi durumlardaki kontrol raporlarından dolayı problem yaşandığını, engelli emekliliğinde 1500 lira maaş bağlandığını ve bunlara benzer konuları izah ettim. bir etkisi olur mu olmaz mı, bilemiyorum.
cimere yazmaktansa muhalefet partilerine yazmanın daha etkili olacağı düşüncesindeyim, zira gündemi artık muhalefet belirliyor, mevcut hükümet memleketin gidişinden gayet memnun olduklarını da her fırsatta belirtiyorlar, zaar.
bu saatten sonra araba ihtiyacı olanlara kolaylıklar dilerim.
memleketi ve insanlarını bu hale getirenlere ise ne desem az gelir.
açıkçası çekindiğim konu pirinç yolunda bulgurdan da olmak.