%90 ve üzeri engelli konusuna %91 sürekli ve ağır engelli (yatalak) bir babanın evladı olarak değinmek istiyorum. Babam doğuştan bir ayağı 5 cm kısa olarak dünyaya gelmiş. Ta ki 2004 yılının son ayına kadar bu şekilde aksayarak yürüyebiliyodu ve kendi arabasını kendi sürebiliyordu (buradaki pek çok ortopedik engelli dostum gibi). Belirttiğim tarihte, hem de araba sürerken geçirdiği bir beyin kanaması sonucu vücudunun sol tarafı tamamen felç oldu ve yatağa bağımlı, en temel ihtiyaçlarını dahi birinin desteği ve refakati olmadan karşılayamaz duruma geldi.
Dolayısıyla o günden bugüne de (13 yıldır) bırakın araba sürmeyi, sağ kolunu bile kaşıyamaz haldedir. Burada anlatmak istediğim şey şu, her insan engelli adayıdır ve her engelli de %90 ve üzeri engelli adayıdır. Lütfen suistimale açık olan %90 ve üzeri engelli kesimi değerlendirirken bizim yaşadığımız durumu da dikkate alınız. Şundan eminim ki, şu an bu platformda yorum yazan arkadaşların içinde neredeyse hiç %90 ve üzeri engelli arkadaşım yoktur çünkü bu durumdaki kişiler (babam gibi) bırakın forum takip edebilmeyi bir tas çorbayı dahi kendi kendine yiyebilecek durumda değildirler. Fiziksel ve/veya mental olarak ne yazık ki çok zor durumdaki insanlar olduklarından emin olabilirsiniz. Gelelim bu durumdaki kişiler üzerinden araç alma konusuna...
Daha önce de belirtmiştim, hala aynı fikri savunuyorum. Bu tür rahatsızlığı olan kişiler üzerinden suistimal olduğu açık. Ve eğer çıkarılmaya çalışılan yasanın amacı bu suistimali ortadan kaldırmaksa, yapılması gereken şey; yasal düzenlemeyle %90 ve üzeri engellilerin araçlarını kullanım hakkı aynı ilde ikamet eden eş, ana, baba, evlatlar ve kardeşlerine, ilave olarak mahkeme kararıyla vasi tayin edilmiş bir başkası var ise bir de ona verilmelidir. Bu kişi sınırlandırmasının tek istisnası söz konusu engelli kişinin araçta bulunduğu durumlarda aracı kullanan kişinin sınırlamaya tabi olmamasıdır. Aslında çözüm bu kadar net ve açık.
Bence düzenleme kapsamında yukarıda saydığım kişilerin isim bilgilerinin yer aldığı bir resmi yetki belgesi de mevcut olmalı, yapılacak olan trafik denetimlerinde bu husus aranmalı ve bu yetki belgesi ile aracı süren kişinin kimliği görevlilerce karşılaştırılmalıdır. Düzenlemeye aykırı davrananlarla ilgili ceza-i yaptırımlar da kuvvetlendirilerek söz konusu suistimalin önüne çok büyük oranda geçileceğini değerlendiriyorum. Sabırla okuduğunuz için teşekkür ederim.
Dolayısıyla o günden bugüne de (13 yıldır) bırakın araba sürmeyi, sağ kolunu bile kaşıyamaz haldedir. Burada anlatmak istediğim şey şu, her insan engelli adayıdır ve her engelli de %90 ve üzeri engelli adayıdır. Lütfen suistimale açık olan %90 ve üzeri engelli kesimi değerlendirirken bizim yaşadığımız durumu da dikkate alınız. Şundan eminim ki, şu an bu platformda yorum yazan arkadaşların içinde neredeyse hiç %90 ve üzeri engelli arkadaşım yoktur çünkü bu durumdaki kişiler (babam gibi) bırakın forum takip edebilmeyi bir tas çorbayı dahi kendi kendine yiyebilecek durumda değildirler. Fiziksel ve/veya mental olarak ne yazık ki çok zor durumdaki insanlar olduklarından emin olabilirsiniz. Gelelim bu durumdaki kişiler üzerinden araç alma konusuna...
Daha önce de belirtmiştim, hala aynı fikri savunuyorum. Bu tür rahatsızlığı olan kişiler üzerinden suistimal olduğu açık. Ve eğer çıkarılmaya çalışılan yasanın amacı bu suistimali ortadan kaldırmaksa, yapılması gereken şey; yasal düzenlemeyle %90 ve üzeri engellilerin araçlarını kullanım hakkı aynı ilde ikamet eden eş, ana, baba, evlatlar ve kardeşlerine, ilave olarak mahkeme kararıyla vasi tayin edilmiş bir başkası var ise bir de ona verilmelidir. Bu kişi sınırlandırmasının tek istisnası söz konusu engelli kişinin araçta bulunduğu durumlarda aracı kullanan kişinin sınırlamaya tabi olmamasıdır. Aslında çözüm bu kadar net ve açık.
Bence düzenleme kapsamında yukarıda saydığım kişilerin isim bilgilerinin yer aldığı bir resmi yetki belgesi de mevcut olmalı, yapılacak olan trafik denetimlerinde bu husus aranmalı ve bu yetki belgesi ile aracı süren kişinin kimliği görevlilerce karşılaştırılmalıdır. Düzenlemeye aykırı davrananlarla ilgili ceza-i yaptırımlar da kuvvetlendirilerek söz konusu suistimalin önüne çok büyük oranda geçileceğini değerlendiriyorum. Sabırla okuduğunuz için teşekkür ederim.
Son düzenleme: