Binali Yıldırım dünkü grup konuşmasında kamu araçlarına da kısıtlama getirileceğini, yeni araç alınmayacağını, kamuda "şaaşa" döneminin bittiğini açıkladı. Yarın unutulur, söylemle icraat ne kadar uyar bilinmez. Fakat engellilere uygulanması planlanan engel ile, kamu maliyesinin hiçbir alakası bulunmuyor. Kamu araçları milletin parasıyla alınıyor yani direkt bütçeden gidiyor. Engelli araçlarına ise devletin herhangi bir ödemesi bulunmuyor. Engelliler kendi paralarıyla üstüne kdv, damga vergisi, tescil giderleri vs ödeyerek araç ediniyor. Yani devlet burada vermek değil aldığı vergilerden sadece birini almaktan vazgeçiyor ve diğerlerinden de kazanç elde ediyor.
Bu muafiyet tamamen kaldırılırsa bişey diyemem, ama getirilmek istenen kısıtlamanın kamu tasarrufuna hiçbir faydası olmayacak. Öyle ki diyelim ki vergiler dahil 125 bin tl sınır getirildi alacağımız araçlara. Ötv indirimli araç alma Hakkı varken kim gider 126 bin tl ve üstü araç alıp tümünün üzerinden ötv öder? Hiç kimse. Mecbur gidip sınırdaki araçlardan alacağız. Yani bu uygulama sadece bizim yaşam çıtamızı, standartlarınızı, güvenlik ve özgürlük duygumuzu düşürecek, devlete de daha az kdv ödeyeceğiz. Otomotiv sektörüne daha az katkımız olacak, kaynak azalacak. Akaryakıt tüketimi göreceli düşecek. Suistimal eden varsa evet belki 200 binlik 500 binlik araçta edemeyecek ama yine gidip 125 binlik araçta suistimal etmeye devam edecek. Yani bu yasa ne bahsedilen suistimalleri önleyecek ne de kamuda tasarruf sağlayacak. Belki binde 1 engelli ultra zengin ise ben bunlarla uğraşamam deyip 500 bin tllik araç alır, ona 150-200 ötv öder. Belki suistimal edenlerden birkaç zengin de vazgeçer 150-200 de ondan gelir. Bumudur yani. Bumudur 10 milyona yakın engelli kitlesinin haklarının elinden alınmasına vesile olacak gelir hedefi? Bunun yerine suistimaller var ise onlara yönelik iki tane etkili madde çıkarsak, örneğin desek ki "refakatçisi olarak engelli aracını kullanacak kişi yalnızca 1. derece akraba olabilir. Aracı kullanacak 1. derece yakın, en az son 3 yıldır hak sahibi engelliyle aynı ilde ikamet ediyor olmalı. Usulsüzlük tespit edildiğinde engelli bir daha kullandırılmamak üzere ötv muafiyetinden men edilir, kullanıcıya ödenmeyen ötv tutarının iki katı idari para cezası uygulanır. De bunu, hatta suistimalcilere daha gaddar ol. Bak bakalım buna itiraz ediyormuyuz, suistimal oluyor mu ondan sonra. Bir de ihbar hattı kuracaksın Maliye bakanlığına. Diyeceksin ki sen alsan işini uydursan bile seni tasvip etmeyen çekemeyen biri bir şikayette bulundumu fişini keserim. Sadece korkusu bile caydırır. Böylece zengin birkaç suistimalciyi değil asıl ana kitlenin içerisinde hatta 125 bin tllik dilimden suistimal eden ana kitleyi engellersin. Gerçekten suistimali engellemek mi istiyorsun, çözüm çok!
Değerli arkadaşlar bu aracı kullanma hakkını 2014'te 1. derece yakından 3. dereceye çıkaran da bu hükümetti; iyi niyetliydi bişey demiyorum. Fakat bu suistimale açık kanunu yapan kendileri, hakları kısıtlanan engelli, yardıma ve desteğe muhtaç olan bizler. Bu adaletli mi? Suistimal edilmeyen bir kanun yapmak bu kadar mı zor. Bu nedenle bu derece karşı çıkıyoruz. Engelliye engelden başka hiçbir fayda sağlamayacak olması nedeniyle isyan ediyoruz.
Saygı ve Sevgilerimle.