Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

En Son Hangi Kitabı Okudunuz ?

722730
 
YILDIZ TOZU - PRİSCİLLE SİBLEY
Bir aşk kaç hayat eder? Zor bir soru, zor bir mücadele. İlk başlarda sıkıldığımı itiraf etmeliyim ama okudukça yanıldığımı anladım. İlk başlardaddoktorla, avukatlar canımı sıkmıştı ama 200.syfdan iitibaren olaylar daha hızlı ilerlemeye başladı. Matt bi beyin ccerrahıdır ve komşusu, ççocukluk arkadaşı, sevdiği tek kadın olan Elle ile hayatları hiç toz pembe değildir. Bi türlü çocuk sahibi olamazlar her defasında Elle bebeğini kaybeder. Son defa hamile kaldığında ise bi kaza geçirir ve bbitkisel hayata girer. "Elle böyle ölmek istemezdi" sözü sonlara doğru sıkmaya başlasa da ötenazi hakkındaki fikirlerimi değiştiren, annelik, ölüm, doğum ve inanılmaz bir ötenazi dersi veren bi kitap. Kafamı dağıtmak istediğiniz zamanlarda alıp okumanızı tavsiye ederim.
 
Hayalet Adam - Roger Hobbs
Baştan sona gizem dolu bir kitap. Öyle ki kitabı bitirdiğinizde dahi kahramanımızın gerçek ismini öğrenemiyorsunuz. Sırf bu yüzden bile devamı gelecek izlenimi uyandırıyor. Kahramanımız onlarca kanunsuz işe karışmasına rağmen hiç yakalanmamış. Parmak uçlarını yakan, sürekli kimlik değiştiren ve bir kaç kişi hariç hayatta olduğundan bile hiç kimsenin haberi olmayan, sadece macera için yaşayan bir hayalet adam. Akıcı üslubuyla daha ilk sayfalarda kendinizi hikaye kaptıracaksınız. Ve polisiye roman seviyorsanız , mutlaka okumalısınız bence.
 
[h=1][FONT=Georgia] Parfümün Dansı - [/FONT][FONT=Georgia]Tom Robbins[/FONT][/h][FONT=Arial]
Batı'dan Doğu'ya, oradan da Yeni Dünya'ya uzanan, ölümsüzlüğü kovalayan ve yüzyıllar süren bir yolculuktur bu. Batı, acı çekmeyi seven, mantığa, bireyciliğe ve üretime tapınanların diyarıdır. Doğu, aşka, boş zamana, münzeviliğe, bilinmezliğe hayatında yer veren insanların yaşadığı su ve parfüm diyarıdır. Yeni Dünya'da ise sadece 'başarı' ve hırs vardır. Yolculuğun en ilginç kişisi ise keçi ayaklı, zevk ve bereket tanrısı Pan'dır.[/FONT]
 
ZOR H[FONT=Trebuchet MS]ocam ben annemi hiç görmedim. Annelerin bir kokusu varmış. Çocuklar annelerine sarılınca o kokuyu duyarmış, öyle diyorlar. O nasıl bir koku hocam? Küçükken yuvaya gelen gönüllü annelere sarılırdım; parfüm kokusu dışında bir koku almazdım. Yoksa bu koku parfüm kokusu gibi bir koku mu?"[/FONT]

[FONT=Trebuchet MS]"Hocam, okulda anne babası olan çocuklar korktuklarında 'Anne!' diye bağırıyorlar. Ben korktuğumda 'anne' diyemiyorum, acaba neden?"[/FONT]

[FONT=Trebuchet MS]"Anneleri olan çocuklar, annelerine bir şey sorduğunda anneleri hep 'Efendim anneciğim,' diyor. O çocuk, o kadının annesi mi hocam?"[/FONT]

[FONT=Trebuchet MS]"Hocam, bazı gönüllü anneler yuvaya gelince ağlıyorlar. Biz ağlanacak bir şey yapmıyoruz ki."[/FONT]

[FONT=Trebuchet MS]"Ben ölürsem arkamdan kim ağlar hocam? Beni kimsesizler mezarlığına mı gömerler hocam?"[/FONT]

[FONT=Trebuchet MS]"Anneler çiçekleri neden çok sever hocam?"[/FONT]

[FONT=Trebuchet MS]"Hocam, benim annem beni doğururken ölmüş. Benim annem cennete gitmiş midir?"[/FONT]

[FONT=Trebuchet MS]"Anneler karşılık beklemeden severmiş. Yoksa onlar insanüstü varlıklar mı hocam?"[/FONT]

[FONT=Trebuchet MS]Acıtan soruların gerçek hikayeleri..[/FONT]
[FONT=Trebuchet MS](Tanıtım Bülteninden) ZOR [/FONT]ÇİÇEKLER HULİSİ ARMAĞAN YILDIRIM YETİŞTİRME YURDUNDA KALAN ÇOCUKLARIN HAYAT HİKAYELERİ
 
Nazan Bekiroğlu - Mimoza Sürgünü

Dünyaya bakmasını bilen Trabzonlu bir akademisyenin ''deneme''leri... Kitap sizi edebi bir seyahate çıkaracaktır. Kimi zaman bir hayvanseverle, kimi zaman bir insanseverle; ama hep bir severle karşılaşacaksınız.

İyi okumalar...
 
Girdiğim bir iddiayı kaybettim, kaybettiğim kişi bana ceza olarak Ersoy Dede'nin Çocuk'unu okumamı istedi.
Ben de okudum. Çok da beğenmedim. :)
 
Kendimi Engelletmem - Gerald Metroz

"Çok üzüntü çekmemem için bana gerçeği söylemedi. Bugün, bu yara hâlâ açık ve insanların sözlerindeki yarı-gerçekleri, açık olmamalarını hiç kaldıramıyorum. Belirsizliğe, bulanıklığa hiç yer vermemeyi doğru buluyorum. Gerçek, bizi derinden yaralasa da, yalandan, sessizlikten, üstü kapalı sözcüklerden daha iyidir."
 
Böğürtlen Kışı - Sarah JİO

Vera Ray 1933 yılının o karlı mayıs akşamında üç yaşındaki oğlu Daniel'ı son kez öptüğünü bilmiyordur. Her ne kadar oğlunu yalnız bırakma düşüncesinden nefret etse de hayatlarını devam ettirmek için çalışmak zorundadır. Tek avuntusu, gün ağardığında küçücük oğluna sarılacak olmasıdır. Ancak Vera geri döndüğünde karşılaştığı manzara, Daniel'ın boş yatağıdır. Bir de karlar içine gömülmüş olan oyuncak ayısı…
Seksen sene sonra Seattle yine mayıs ayında karlar altındadır. Köklü bir gazetede muhabir olan Claire Aldridge, bu doğaüstü olayı haber yapacaktır. Araştırmalarına devam eden Claire, küçük çocuğun bu zamana kadar sonuçlanmamış kaçırılma davasıyla karşılaşır. Evlat kaybetmenin ne demek olduğunu çok iyi bilen Claire, bu olayı çözmeye karar verir. Ancak çözdüğü her düğümün, onu Vera'yla olan bağlantısına yaklaştırdığından habersizdir…
 
12190121_1208885229127076_1991600994177392407_n.jpg


[SIZE=3]AŞK-I ÜVEYSİ Muharrem Karabay

Ey Okur! Bu kitabı oku ki dilinin içe dönüklüğü,gönlünün konuşmasına vesile olsun.Yaşamında ilmin kıyısına varıp soluklanacağın bir Aşk denizi olsun. Sevgiliyi anmanın muradıyla ve O' nun adıyla gel ey Okur.Sen de otur hiçliğin karşısına ve ebediyeti isteyenleri seyret.Öğretmenin gönül yaşları ve öğrencilerinin kelamlarından dinleyeceğin bu kitaba,gel sen de Bismillah Billah de![/SIZE]

E-kitap olarak okumak isterseniz:
http://www.veyselkarane.com/askiuveysi.pdf
 
Empati - Adam FAWER


İnsanoğlu her şeyi yapmak da özgürdür. İstediğini istediği zaman yapar fakat bilinenin aksine buna kendisi vermez. Kendi içindeki arzuları karar verir. Bu yüzden insan ne isteyeceğini kontrol edemez ve bu yüzden arzularının kölesidir. Yani asla özgür değildir
 
Yaşamak, sevmek ve Öğrenmek - Leo Buscaglia
 
Kavim - Ahmet ÜMİT

[FONT=Verdana]kabzasında bir haç olan bıçakla öldürülmüş bir adam... üstelik yanı başında bir kutsal kitap açık bırakılmış, satırlardan birinin altı adamın kanıyla çizilmiş ve kitabın kenarına bir azizin adı düşülmüş...Mor Gabriel[/FONT]
 
[FONT=Arial]Anarşist - Alfred BESTER
[/FONT]
[FONT=Arial]
Çalınmak, ganimet olarak alınmak üzere sıra sıra istif edilmişti. Kim o? Kasanın içindeki kim? Oh, Tanrım! Suratı Olmayan Adam! Bakıyor. Gölge gibi duruyor. Sessiz. Korkunç. Koş… Koş…Koş, yoksa çiçek yüzlü, şahane vücutlu latif kızı kaçıracağım. Koşarsam vaktim var. Fakat bu kapının bekçisi değil. Oh, Tanrım! Suratı Olmayan Adam. Bakıyor.Gölge gibi duruyor.[/FONT]
 
[FONT=Arial]Yasak İlişki - Barbara TAYLOR BRADFORD

Amerikan televizyonunun otuz üç yaşındaki ünlü muhabiri Bill Fitzgerald, görevli olarak uzun bir süre Bosna'da kaldıktan sonra, savaştan bıkmış, yorgun düşmüştür. 1995 Kasım'ının son günlerinde, eski arkadaşı Time dergisinin savaş muhabiri Francis Xavier Peterson ile buluşmak üzere Venedik'e gider. Bradford, sabırsızlıkla beklenen bu romanında akıllardan silinmeyecek bir aşkın öyküsünü anlatıyor.[/FONT]
 
Fantastik kurgu "Yaprak diyarı" çıktı...Daha önce serinin ilk kitabı "Solkar: Gölgesizlerin dirilişi" adı ile yayınlanmıştı. Şimdi 3 cilt bir arada
yb64.gif
yb64.gif
...
facebookda Yaprak Diyarı sayfasında gelişmeleri takip edebilmek çok hoş...

yaprak_diyari_2015_11_17_0.jpg
 
Gün Olur Asra Bedel - Cengiz Aytmatov


Bu yerlerde trenler doğudan batıya, batıdan doğuya gider gelir, gider gelirdi…

Bu yerlerde demiryolunun her iki yanında ıssız, engin, sarı kumlu bozkırların özeği Sarı Özek uzar giderdi.

Coğrafyada uzaklıklar nasıl Greenwich meridyeninden başlıyorsa, bu yerlerde de mesafeler demiryoluna göre hesaplanırdı.

Trenler ise doğudan batıya, batıdan doğuya gider gelir, gider, gelirdi…
 
Cengiz Han'a Küsen Bulut - Cengiz Aytmatov

Gün Olur Asra Bedel adlı romanın devamı niteliğinde kısa bir kitap...
 
Çirkinin Aşığı -
Elizabeth Hoyt



Anna Wren, eşini 6 yıl önce kaybetmiş, kayınvalidesiyle yaşayan fakir bir duldu. Artık para ihtiyacı içinden çıkılmaz bir hal aldığında Anna'nın çalışmaktan başka çaresi yoktu. Ne yazık ki kendine göre bir iş bir türlü bulamıyordu. En zor anında karşısına bir sekreterlik işi çıktı. Üstelik maaşı onu borçlarından kurtaracak ve geçindirecek kadar da iyiydi.
Ne var ki iş vereni Kont Edward de Raaf çekilmez bir adamdı.
 
Üst Alt