Merhabalar
Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.
Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.
Engelli Kartını kısıtlayan İzmir Belediyesi'ni protesto edelim!
- Konbuyu başlatan Jem
- Başlangıç tarihi
16 MART SALI GÜNÜ
Saat : 15:00
Panel
''Engelsiz İZMİR''
Açılış Konuşması : Dr. Hakan TARTAN (Konak Belediye Başkanı)
Uğur KURUMAZ (Beyaz Baston Görmeyenler Derneği İzmir Şube Başkanı)
Katılımcılar : Dr. Hakan TARTAN (Konak Belediye Başkanı)
Hasan GEMİCİ (Devlet Eski Bakanı)
Ufuk ÖZKAN ( 22.Dönem Milletvekili )
Uğur YELEKLİ (İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi)
Düzenleyen : Konak Belediyesi, Beyaz Baston Görmeyenler Derneği İzmir Şubesi, Göztepe Yalı Derneği
Yer: Konak Belediyesi Güzelyalı Kültür Sanat Merkezi
Nazım Hikmet Sahnesi
Saat: 16:00
Sorunun çözümü hukuk yoluyla olmalı elbette, tepkiler, eleştiriler geçiştiriliyor bazen zor bile kullanılarak, çoğu zaman üç maymun oynanarak. Üstteki msglarda belediye meclis üyesi Uğur Yelekli isimli şahsın göz göre göre, utanma sıkılma olmadan yazdığı yalanların olduğu linki kopyaladım. Böyle sinsi şahıslara söylenecek iki çift laf olmalı engellilerce. Fakat göreceksiniz ki, bu şahıs ve türevleri bu tür etkinliklere katılıyorsa, mutlaka buna yaranmak isteyen, bundan bi şeyler kopartmak isteyen engelli şahıslar da vardır. Yoksa sıkar bunca ayıbın üstüne gün yüzüne çıkmak.
Saat : 15:00
Panel
''Engelsiz İZMİR''
Açılış Konuşması : Dr. Hakan TARTAN (Konak Belediye Başkanı)
Uğur KURUMAZ (Beyaz Baston Görmeyenler Derneği İzmir Şube Başkanı)
Katılımcılar : Dr. Hakan TARTAN (Konak Belediye Başkanı)
Hasan GEMİCİ (Devlet Eski Bakanı)
Ufuk ÖZKAN ( 22.Dönem Milletvekili )
Uğur YELEKLİ (İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi)
Düzenleyen : Konak Belediyesi, Beyaz Baston Görmeyenler Derneği İzmir Şubesi, Göztepe Yalı Derneği
Yer: Konak Belediyesi Güzelyalı Kültür Sanat Merkezi
Nazım Hikmet Sahnesi
Saat: 16:00
Sorunun çözümü hukuk yoluyla olmalı elbette, tepkiler, eleştiriler geçiştiriliyor bazen zor bile kullanılarak, çoğu zaman üç maymun oynanarak. Üstteki msglarda belediye meclis üyesi Uğur Yelekli isimli şahsın göz göre göre, utanma sıkılma olmadan yazdığı yalanların olduğu linki kopyaladım. Böyle sinsi şahıslara söylenecek iki çift laf olmalı engellilerce. Fakat göreceksiniz ki, bu şahıs ve türevleri bu tür etkinliklere katılıyorsa, mutlaka buna yaranmak isteyen, bundan bi şeyler kopartmak isteyen engelli şahıslar da vardır. Yoksa sıkar bunca ayıbın üstüne gün yüzüne çıkmak.
Toplantıyı bildirdiğin için teşekkürler sessiz harf. Mülkü Aşırt abimle beraber o gün mutlaka orada olacağız. Ve elimizden geldiğince, kent karta dikkat çekeceğiz. Engelliler için ne kadar çok şeyler yapıldığı söyleyen meclis üyesine, neden 2010 senesinin ilk ayı dolar dolmaz bizim kartlara bomba atıldı soracağız. Kalkmış birde merkezi hükümeti eleştirmiş, sanki kendi imkanları çerçevesinde olan otobüs binişlerini kısıtlayan karara el kaldıran o değil.
Engelli kalp hastasının kontör feryadı
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nin Mart Ayı İlk Toplantısı Engelli Kalp Hastasının Kontör Feryadına Sahne Oldu. Serbest Ulaşım Kartlarının 750 Kontörle Sınırlanmasına Tepki Göstere Bir Engelli, Belediye Meclisinin Ziyaretçi Sıralarından Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'na Seslenerek Duyurmaya Çalıştı.
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nin Mart ayı ilk toplantısı engelli kalp hastasının kontör feryadına sahne oldu. Serbest ulaşım kartlarının 750 kontörle sınırlanmasına tepki göstere bir engelli, belediye meclisinin ziyaretçi sıralarından Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'na seslenerek duyurmaya çalıştı. Engelli kalp ve hipertansiyon hastası Şükrü Kaya otobüste rahatsızlanması durumunda kendisini şoförün mü hastaneye götüreceğini sordu. Kaya, "Uygulamanızı geri alın, kartları eskisi gibi yapın. Yoksa İnsan Hakları'na başvuracağız." diye tepkisini dile getirdi.
Başkan Kocaoğlu, Meclis'in açılış konuşmasında ulaşım kartlarıyla ve yeni düzenlemeyle ilgili engelli bazı vatandaşların toplantıyı izlemek için konukları olduğunu söyledi. Meclis'in ziyaretçi bölümünde oturan Şükrü Kaya adlı kalp ve hipertansiyon hastası olduğunu söyleyen Şükrü Kaya (50), "İtiraz ediyorum. Uygulamanızı geri alın. Vazgeçin, yoksa İnsan Hakları'na başvuracağız" dedi. Kaya'nın bağırması üzerine belediye görevlileri yanına gitti. Kocaoğlu, Kaya'ya müdahale edilmemesini istedi. Kaya, "Ben otobüste kalp krizi geçirsem, belediye otobüsünün şoförü beni hastaneye götürecek mi? Yoksa siz mi gelip götüreceksiniz? Engelli kartlarının eski haline getirin. Aslında, size Sayın Başkan dememem gerekiyor" şeklinde tepki gösterdi.
Kaya'nın son sözlerine Meclis üyeleri tepki gösterdi. Başkan Kocaoğlu, Meclis'te üyeler dışında kimsenin söz hakkı olmadığını ancak kendisinin dinlediğini söyledi. Bunun üzerine Şükrü Kaya, "Ben vatandaşım. Konuşurum" diye bağırdı. Kocaoğlu, engelli kartları ve 60 yaş kartlarıyla ilgili 750 kontör sınırlamasının arkasında olduğunu söyledi. Kimsenin hakkının yenmediğini belirten Kocaoğlu "İstismar önlenecektir. Eğer 750 kontör bir engelliye yetmiyorsa, ne iş yaptığını söylesin: Bir 500 kontör daha verelim ! Yanında bir kişi olmadan seyahat edemeyecek olanlara refekatçı kartı veriyoruz. Ağır engelli, yüzde 70 engelli olması koşulu var. Bu kartlar sadece engelli kartıyla birlikte geçerlidir. Sadece refekatçı kartıyla belediye otobüsünden yararlanılamayacak. Kimsenin hakkı yenmedi, düzen getirildi." dedi. Kocaoğlu, belediye başkanlığının sadece herkese şirin görülecek, sırtı sıvazlanarak yapılacak kamu görevi olmadığını söyledi.
AK Partili Gülsüm Satoğlu da söz alarak İzmir Büyükşehir Belediyesi ulaşım kartları yönetmeliği uyarınca engelli vatandaşların refakatçilerine verilmekte olan refakatçi kartına getirilen düzenlemeyi eleştirdi. Çocukları işitme engelli olan iki annenin refakatçi kartına getirilen yeni düzenleme nedeniyle çocuklarını okula götüremez hale geldiklerini belirten Satoğlu: "Bu insanlar maddi durumları iyi olmadığı için çocuklarını para verip servise bindiremiyorlar. Bornova'daki okula her gün kart basıp götürecek durumları da yok. Uygulama nedeniyle aileler çocuklarını okula gönderememe tehlikesi ile karşı karşıya kaldı." diye konuştu.
Satoğlu'nun sözlerine sinirlenen CHP Grup Başkan Vekili Sırrı Aydoğan, Satoğlu'nun görüştüğü vatandaşları meclise çağırmasını sert bir dille eleştirdi. AK Parti Grup Başkan Vekili Yusuf Kenan Çakar ise Aydoğan'ın konuşması ile demokrasiden ne kadar nasipsiz olduğunu gösterdiğini öne sürdü. Öte yandan Satoğlu'nun meclise alınmadığını öne sürdüğü engelli ailelerinin Kocaoğlu ile meclis salonu çıkışında görüştükleri ve sorunlarını ilettikleri öğrenildi.
Bu arada Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde büyük ve küçük salonda 2010 yılında uygulanmak üzere belirlenen tam ve öğrenci bilet fiyatları da mecliste AK Partili ve CHP'li meclis üyeleri arasında tartışma yaşanmasına neden oldu. Büyük salona tam giriş ücretinin 10, öğrenci girişinin ise 5 TL, küçük salona ise tam giriş bilet ücretinin 5, öğrenci bilet fiyatının ise 3 lira olarak belirlendiği fiyatlara, Çakar'ın itirazlarına rağmen oy çokluğu ile kabul edildi.
Haberler
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nin Mart Ayı İlk Toplantısı Engelli Kalp Hastasının Kontör Feryadına Sahne Oldu. Serbest Ulaşım Kartlarının 750 Kontörle Sınırlanmasına Tepki Göstere Bir Engelli, Belediye Meclisinin Ziyaretçi Sıralarından Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'na Seslenerek Duyurmaya Çalıştı.
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nin Mart ayı ilk toplantısı engelli kalp hastasının kontör feryadına sahne oldu. Serbest ulaşım kartlarının 750 kontörle sınırlanmasına tepki göstere bir engelli, belediye meclisinin ziyaretçi sıralarından Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'na seslenerek duyurmaya çalıştı. Engelli kalp ve hipertansiyon hastası Şükrü Kaya otobüste rahatsızlanması durumunda kendisini şoförün mü hastaneye götüreceğini sordu. Kaya, "Uygulamanızı geri alın, kartları eskisi gibi yapın. Yoksa İnsan Hakları'na başvuracağız." diye tepkisini dile getirdi.
Başkan Kocaoğlu, Meclis'in açılış konuşmasında ulaşım kartlarıyla ve yeni düzenlemeyle ilgili engelli bazı vatandaşların toplantıyı izlemek için konukları olduğunu söyledi. Meclis'in ziyaretçi bölümünde oturan Şükrü Kaya adlı kalp ve hipertansiyon hastası olduğunu söyleyen Şükrü Kaya (50), "İtiraz ediyorum. Uygulamanızı geri alın. Vazgeçin, yoksa İnsan Hakları'na başvuracağız" dedi. Kaya'nın bağırması üzerine belediye görevlileri yanına gitti. Kocaoğlu, Kaya'ya müdahale edilmemesini istedi. Kaya, "Ben otobüste kalp krizi geçirsem, belediye otobüsünün şoförü beni hastaneye götürecek mi? Yoksa siz mi gelip götüreceksiniz? Engelli kartlarının eski haline getirin. Aslında, size Sayın Başkan dememem gerekiyor" şeklinde tepki gösterdi.
Kaya'nın son sözlerine Meclis üyeleri tepki gösterdi. Başkan Kocaoğlu, Meclis'te üyeler dışında kimsenin söz hakkı olmadığını ancak kendisinin dinlediğini söyledi. Bunun üzerine Şükrü Kaya, "Ben vatandaşım. Konuşurum" diye bağırdı. Kocaoğlu, engelli kartları ve 60 yaş kartlarıyla ilgili 750 kontör sınırlamasının arkasında olduğunu söyledi. Kimsenin hakkının yenmediğini belirten Kocaoğlu "İstismar önlenecektir. Eğer 750 kontör bir engelliye yetmiyorsa, ne iş yaptığını söylesin: Bir 500 kontör daha verelim ! Yanında bir kişi olmadan seyahat edemeyecek olanlara refekatçı kartı veriyoruz. Ağır engelli, yüzde 70 engelli olması koşulu var. Bu kartlar sadece engelli kartıyla birlikte geçerlidir. Sadece refekatçı kartıyla belediye otobüsünden yararlanılamayacak. Kimsenin hakkı yenmedi, düzen getirildi." dedi. Kocaoğlu, belediye başkanlığının sadece herkese şirin görülecek, sırtı sıvazlanarak yapılacak kamu görevi olmadığını söyledi.
AK Partili Gülsüm Satoğlu da söz alarak İzmir Büyükşehir Belediyesi ulaşım kartları yönetmeliği uyarınca engelli vatandaşların refakatçilerine verilmekte olan refakatçi kartına getirilen düzenlemeyi eleştirdi. Çocukları işitme engelli olan iki annenin refakatçi kartına getirilen yeni düzenleme nedeniyle çocuklarını okula götüremez hale geldiklerini belirten Satoğlu: "Bu insanlar maddi durumları iyi olmadığı için çocuklarını para verip servise bindiremiyorlar. Bornova'daki okula her gün kart basıp götürecek durumları da yok. Uygulama nedeniyle aileler çocuklarını okula gönderememe tehlikesi ile karşı karşıya kaldı." diye konuştu.
Satoğlu'nun sözlerine sinirlenen CHP Grup Başkan Vekili Sırrı Aydoğan, Satoğlu'nun görüştüğü vatandaşları meclise çağırmasını sert bir dille eleştirdi. AK Parti Grup Başkan Vekili Yusuf Kenan Çakar ise Aydoğan'ın konuşması ile demokrasiden ne kadar nasipsiz olduğunu gösterdiğini öne sürdü. Öte yandan Satoğlu'nun meclise alınmadığını öne sürdüğü engelli ailelerinin Kocaoğlu ile meclis salonu çıkışında görüştükleri ve sorunlarını ilettikleri öğrenildi.
Bu arada Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde büyük ve küçük salonda 2010 yılında uygulanmak üzere belirlenen tam ve öğrenci bilet fiyatları da mecliste AK Partili ve CHP'li meclis üyeleri arasında tartışma yaşanmasına neden oldu. Büyük salona tam giriş ücretinin 10, öğrenci girişinin ise 5 TL, küçük salona ise tam giriş bilet ücretinin 5, öğrenci bilet fiyatının ise 3 lira olarak belirlendiği fiyatlara, Çakar'ın itirazlarına rağmen oy çokluğu ile kabul edildi.
Haberler
Bu dünya Sultan Süleymana kalmadı...
Çoooook şımardılar çook.
Akp'den korkan bütün İzmir, aman burayı almasınlar diye sevsin sevmesin Aziz Kocaoğluna verdi oyları. Yahu madem kararının arkasındasın bre başkan, seçimden önce neden almadın bu kararı?
Efendim?
Çoooook şımardılar çook.
Akp'den korkan bütün İzmir, aman burayı almasınlar diye sevsin sevmesin Aziz Kocaoğluna verdi oyları. Yahu madem kararının arkasındasın bre başkan, seçimden önce neden almadın bu kararı?
Efendim?
Jem;
bende katılıyorum
bende katılıyorum
Oldukça uzun zamandan beri bu sayfalardan uzak olduğumu biliyor belki şimdi şaşırıyorsunuzdur. Ortada geneli ilgilendiren bir durum olduğunda benim sessiz kalmayacağımı eski üyeler iyi bildiği için bu konuda da sessiz kalamayışımı biliyorlardır. Buradan da sorumluluk gereği herkese bunu duyurmam gerektiğinin bilincinde bu yazıyı ekliyorum.
Engelli kartlarıyla alakalı İzmir Büyükşehir Belediyesine 11.03.2010 tarihi itibariyle bölge idari mahkemesine dava açmış bulunmaktayım.
Bu konuyla alakalı iki buçuk aydır çalışıyorum. Daha önce duyurmama nedenim davanın olgunlaşmamasından kaynaklıydı. Bugün itibariyle herkes adına açmış olduğum dava bir yürütmeyi durdurma kararıdır. Sadece İzmir engellilerini de ilgilendirmeyen diğer illere de örnek teşkil edecek bir hukuk mücadelesidir.
Davanın gerekçeleri ve hukuksal dayanaklarını buradan açıklamayacağım yargı süreci başladığı için.
Yaklaşık bir buçuk yıldır İzmir’de olmadığım için konu ilk gündeme geldiği zamanlarda daha meclis gündemindeyken olaya müdahale edemedim. O aşamada yapılacak birçok şey varken ne yazık ki belediyelerle organik bağları olan dernekleriniz bu uygulamaya ses çıkarmamış hatta bu öneriyi onların içerisinden gelenler sunmuştur.
Her zaman olduğu gibi yine bu mücadele en etkin savaşan görme engelliler derneği olmuştur. Benim dava hazırlığında olduğumu öğrendiklerinde görme engelliler derneği başkanı benimle iletişime geçti, kendilerine bu konuda yapılacak şeyin dava olduğunu ve hukuksal yolun açık olduğunu, hangi maddelerle açılabileceğini söyledim. Birlikte hareket edelim demelerine rağmen tekrar iletişim kurmadılar. Bu aşamadan sonra basına yaptıkları açıklamayla dava açacaklarının duyurusunu yaptılar. Şu an adım atılıp atılmadığını bilmiyorum ama atmışlarsa dediğim gibi yine her zamanki gibi hak kazanımında görme engellilerin ektiğini kullanacak diğer basiretsiz dernekler. Bununda özellikle altını çiziyorum. Omurilik Felçlileri ve Görme Özürlüler Dernekleri olmasa bu kadar kazanım elde edilemezdi ne yazık ki.
Evet derneklerden bağımsız bir birey olarak açmış olduğum davanın gelişmelerini de zaman içerisinde buradan duyuracağım. Eğer bu davada bende olmak istiyorum diyorsanız, diyen varsa avukat masrafı ödemeden benim davama kendi dilekçelerini ekleyerek yer alabilirler. Ben avukat masrafı ve avukat kısmını hal ettim. Ne yazık ki biraz zor oldu belediye ile aynı dernekler gibi karşı karşıya kalmak istemeyen avukatlar tüm hukuksal alt yapıyı ben hazırlamama rağmen korktular. Nihayet ötekileştirmenin başka şeklini yaşayan İzmir Barosu Avukatlarından biri üstlendi bu davayı. Ankara barosundan da tam destek aldığım bu hukuk mücadelesinde elini taşın altına koymak isteyenler var ise benimle e-maile yoluyla iletişim kurabilirler.
Her koşulda bu dava açıldı yalnız olarak sonuna kadar mücadele edeceğim sadece bilmenizi istediğim için bu ayrıntıyı belirttim.
İzmir Büyükşehir Belediyesine yıllar önce söylemiştim engellilerle alakalı ilk almış olduğunuz yanlış kararda beni karşınıza alırsınız diye bugün gelinen noktada da ne yazık ki bu olmuştur. Bundan sonrasını hukuk hal edecektir ama eskiler çok iyi bilir hukuk mücadelelerine girerken ciddi ön hazırlıklar yaptığımı ve sonuç alacağıma inandığım davalarında sonuna kadar mücadelesini verdiğimin. Bu davada böyle bir davadır hepimizin hakları için verilen bir mücadeledir. Zaten yasaların verdiği bir hakka yapılan bir tecavüz vardır. Buna karşı verilen bir mücadeledir. Umarım diğer derneklerde kendilerine gelerek bu konuda gerekeni yapalar.
Bundan sonrasında dediğim gibi gelişmeleri buradan sizlerle paylaşacağım, iletişim kurmak için e-mail adresim;
oyatekin@gmail.com
Engelli kartlarıyla alakalı İzmir Büyükşehir Belediyesine 11.03.2010 tarihi itibariyle bölge idari mahkemesine dava açmış bulunmaktayım.
Bu konuyla alakalı iki buçuk aydır çalışıyorum. Daha önce duyurmama nedenim davanın olgunlaşmamasından kaynaklıydı. Bugün itibariyle herkes adına açmış olduğum dava bir yürütmeyi durdurma kararıdır. Sadece İzmir engellilerini de ilgilendirmeyen diğer illere de örnek teşkil edecek bir hukuk mücadelesidir.
Davanın gerekçeleri ve hukuksal dayanaklarını buradan açıklamayacağım yargı süreci başladığı için.
Yaklaşık bir buçuk yıldır İzmir’de olmadığım için konu ilk gündeme geldiği zamanlarda daha meclis gündemindeyken olaya müdahale edemedim. O aşamada yapılacak birçok şey varken ne yazık ki belediyelerle organik bağları olan dernekleriniz bu uygulamaya ses çıkarmamış hatta bu öneriyi onların içerisinden gelenler sunmuştur.
Her zaman olduğu gibi yine bu mücadele en etkin savaşan görme engelliler derneği olmuştur. Benim dava hazırlığında olduğumu öğrendiklerinde görme engelliler derneği başkanı benimle iletişime geçti, kendilerine bu konuda yapılacak şeyin dava olduğunu ve hukuksal yolun açık olduğunu, hangi maddelerle açılabileceğini söyledim. Birlikte hareket edelim demelerine rağmen tekrar iletişim kurmadılar. Bu aşamadan sonra basına yaptıkları açıklamayla dava açacaklarının duyurusunu yaptılar. Şu an adım atılıp atılmadığını bilmiyorum ama atmışlarsa dediğim gibi yine her zamanki gibi hak kazanımında görme engellilerin ektiğini kullanacak diğer basiretsiz dernekler. Bununda özellikle altını çiziyorum. Omurilik Felçlileri ve Görme Özürlüler Dernekleri olmasa bu kadar kazanım elde edilemezdi ne yazık ki.
Evet derneklerden bağımsız bir birey olarak açmış olduğum davanın gelişmelerini de zaman içerisinde buradan duyuracağım. Eğer bu davada bende olmak istiyorum diyorsanız, diyen varsa avukat masrafı ödemeden benim davama kendi dilekçelerini ekleyerek yer alabilirler. Ben avukat masrafı ve avukat kısmını hal ettim. Ne yazık ki biraz zor oldu belediye ile aynı dernekler gibi karşı karşıya kalmak istemeyen avukatlar tüm hukuksal alt yapıyı ben hazırlamama rağmen korktular. Nihayet ötekileştirmenin başka şeklini yaşayan İzmir Barosu Avukatlarından biri üstlendi bu davayı. Ankara barosundan da tam destek aldığım bu hukuk mücadelesinde elini taşın altına koymak isteyenler var ise benimle e-maile yoluyla iletişim kurabilirler.
Her koşulda bu dava açıldı yalnız olarak sonuna kadar mücadele edeceğim sadece bilmenizi istediğim için bu ayrıntıyı belirttim.
İzmir Büyükşehir Belediyesine yıllar önce söylemiştim engellilerle alakalı ilk almış olduğunuz yanlış kararda beni karşınıza alırsınız diye bugün gelinen noktada da ne yazık ki bu olmuştur. Bundan sonrasını hukuk hal edecektir ama eskiler çok iyi bilir hukuk mücadelelerine girerken ciddi ön hazırlıklar yaptığımı ve sonuç alacağıma inandığım davalarında sonuna kadar mücadelesini verdiğimin. Bu davada böyle bir davadır hepimizin hakları için verilen bir mücadeledir. Zaten yasaların verdiği bir hakka yapılan bir tecavüz vardır. Buna karşı verilen bir mücadeledir. Umarım diğer derneklerde kendilerine gelerek bu konuda gerekeni yapalar.
Bundan sonrasında dediğim gibi gelişmeleri buradan sizlerle paylaşacağım, iletişim kurmak için e-mail adresim;
oyatekin@gmail.com
Sayın Oya hanım, biz İzmir'li engellileri yanlız bırakmadınız için teşekür ederim. Bu haksızlığa ben Mülkü Aşırt ve duyarlı kardeşim sizinde tanıdığınız Cem Çamlı ile birlikte tepkimizi koyduk. Söylenecekleri elimizden geldiğince acizhane dile getirdik. Ne yazık ki sayın Kocaoğlu en son meclis toplantısında bir arkadaşımızın çıkışından sonra geri adım yok diye beyanat vermiş. Ben yine diyorum ki bu çok ayıp. Başkan ayıp, siz oraya bizlerin İzmir'lilerin oylarıyla geldiniz ve bu yaptığınızla yaşadığınız sürece üzülecek ve başkanlığınız bitiminde alenen her ortamda adeta acı bir şamar gibi yüzünüze vurulacaktır. Bu gün size yalakalık edenler yanlış yönlendirenler dahi, sizi suçlayacaklar ve biz yanlış olduğunu biliyorduk ama Kocaoğlu'nun kendi kararıydı diye sizi suçlayacaklar.
Biz İzmir'li engelliler olarak adaletin bize hakkımızı geri vereceğine innanıyoruz. Fakat bu kararı alan büyükşehir meclisini ve Kocaoğlu'nu biz engeliler hep kalbimizde acı bir anı olarak saklayacağız. Ve her yeri geldiğinde bu yaptıkları adaletsizliği yüzlerine vuracağız. O isimlere İzmir'de biz engelilerden ve ailelerimizden sadece oy degil, hiçbir konuda destek olmayacağız.
Bizim gibi engelilerden olupta, buna destek verip bizlere bu zulmü layik gören arkadaşlar... Bu gün belediyenin imkanlarında yararlanıyorsunuz. O zaten sizin bizlere hizmet etmek için hakınızdı ancak bu hakınızı bizleri temsit etmemekle kaybettiniz. Yalakalık yapacağınıza, onurlu bir şekilde hakımızı arasaydınız bu onursuzluğu yaşamazdınız. Ve sizlerinde listesi tüm İZMİR Engellilerine lanse edilecektir.
İzmir ve Türkiye'nin tüm Engellileri bu haksızlığa karşı bizim yanımızdayken, siz halen meclisin ve başkanın yanında tavır alın, pes...
Oysa ki belediyenin içinde olsun, dernek yönetimi ve üyelerinden olsun, hiç bir yerle bağı olmayan tüm engellilerimiz olsun birlik olma zamanı. Bizlerin bölünüp ayrı kulvarlarda koşması, hakllarımızı sürekli gaspetmeye niyeti olan yöneticilerin işine yarar. İzmir'deki engellilerin ve ailelerinin bir araya gelmesi ile oluşacak güç, bize karşı tutum sergileyen koltuk sevdalılarının uykusunu kaçıracağına inanıyorum.
Kral çıplak arkadaşlar, bizlerin oy ile geldikleri gibi giderler.
Buradan kartımıza onay verirken ellerini kaldıran tüm CHP'li meclis üyeelrine sesleniyorum, unutmayınki 1994 seçimlerini bir avuç oy farkı ile alamadınız. Oysa şimdi aldığınız bu kararla, 400 bin engelli ve ailesinin oyuna sırtınızı döndünüz.
Sonra demedi demeyin...
Biz İzmir'li engelliler olarak adaletin bize hakkımızı geri vereceğine innanıyoruz. Fakat bu kararı alan büyükşehir meclisini ve Kocaoğlu'nu biz engeliler hep kalbimizde acı bir anı olarak saklayacağız. Ve her yeri geldiğinde bu yaptıkları adaletsizliği yüzlerine vuracağız. O isimlere İzmir'de biz engelilerden ve ailelerimizden sadece oy degil, hiçbir konuda destek olmayacağız.
Bizim gibi engelilerden olupta, buna destek verip bizlere bu zulmü layik gören arkadaşlar... Bu gün belediyenin imkanlarında yararlanıyorsunuz. O zaten sizin bizlere hizmet etmek için hakınızdı ancak bu hakınızı bizleri temsit etmemekle kaybettiniz. Yalakalık yapacağınıza, onurlu bir şekilde hakımızı arasaydınız bu onursuzluğu yaşamazdınız. Ve sizlerinde listesi tüm İZMİR Engellilerine lanse edilecektir.
İzmir ve Türkiye'nin tüm Engellileri bu haksızlığa karşı bizim yanımızdayken, siz halen meclisin ve başkanın yanında tavır alın, pes...
Oysa ki belediyenin içinde olsun, dernek yönetimi ve üyelerinden olsun, hiç bir yerle bağı olmayan tüm engellilerimiz olsun birlik olma zamanı. Bizlerin bölünüp ayrı kulvarlarda koşması, hakllarımızı sürekli gaspetmeye niyeti olan yöneticilerin işine yarar. İzmir'deki engellilerin ve ailelerinin bir araya gelmesi ile oluşacak güç, bize karşı tutum sergileyen koltuk sevdalılarının uykusunu kaçıracağına inanıyorum.
Kral çıplak arkadaşlar, bizlerin oy ile geldikleri gibi giderler.
Buradan kartımıza onay verirken ellerini kaldıran tüm CHP'li meclis üyeelrine sesleniyorum, unutmayınki 1994 seçimlerini bir avuç oy farkı ile alamadınız. Oysa şimdi aldığınız bu kararla, 400 bin engelli ve ailesinin oyuna sırtınızı döndünüz.
Sonra demedi demeyin...
Bu gün Buca gölette büyükşehir başkanı ve 21 ilçe belediye başkanı toplantı yapıyormuş, geç haberim oldu. Önceden haberdar olsaydım birkaç engeli arkadaşımla gidip direk yaptıklarının biz engelilerin hakkını gasp oldugunu, verilen hakkın alınmasının bizlerde derin izbıraktığını anlatır, gerekirsede pretosto ederdim.
Çünkü bu karar hepsi bir arada onların mecliste kaldırdığı ellerle alındı. Bizim haklarımız birde şuna değinmek istiyorum biz Cem Çamlı arkadaşımla toplantılarda her platformda basında da olmak üzere tepkimizi yeterince ortaya aslanlar gibi koyuyoruz. Ben tüm İzmir'deki engeli arkadaşlarımdan ricam bize destek olmaları. Birlikte hareket edelim çünkü bu hepimizin ortak iki hakımızın gaspı demek.
Birincisi refakaçımız, ikincisi sınırsız kartımız hangi derneğe üye olursan ol veya hiçbir derneğe üye olmamış ol buna katılmalıdır diyorum.
Duyarlı olacağız, hakımızı hepbirlikte geri alacağız
Çünkü bu karar hepsi bir arada onların mecliste kaldırdığı ellerle alındı. Bizim haklarımız birde şuna değinmek istiyorum biz Cem Çamlı arkadaşımla toplantılarda her platformda basında da olmak üzere tepkimizi yeterince ortaya aslanlar gibi koyuyoruz. Ben tüm İzmir'deki engeli arkadaşlarımdan ricam bize destek olmaları. Birlikte hareket edelim çünkü bu hepimizin ortak iki hakımızın gaspı demek.
Birincisi refakaçımız, ikincisi sınırsız kartımız hangi derneğe üye olursan ol veya hiçbir derneğe üye olmamış ol buna katılmalıdır diyorum.
Duyarlı olacağız, hakımızı hepbirlikte geri alacağız
Toplantı, önceki toplantıda katılım az diye, ve sayın milletvekillerinin de yorgun olması sebebi ile....
Kapıdaki güvenlik daha bir kaç kelime etti ama, ben dinlemedim.
Duyacağımı duymuştum, daha da gerisini duymak istemedim...
Güneşli bir bahar günü, miss gibi İzmir havası vardı dün. Mülkü Aşırt abimizin minibüsüne doluştuk ailelerimizle. Toplantıdan sonra biraz gezer hava alırız dedik. Havamızı daha toplantıya giremeden aldık...
Toplantı nanay arkadaşlar. Biz sahilde sigara böreği, kek, gazoz takıldık.
Çok sayın büyüklerimiz, gerek görmemişler toplanmaya ve toplamaya.
Aman yaaa, fıstık gibi hava varken, körleri topalları toplayıp kapalı yere girilirmidi...
Nasıl olsa havanda su döveceğiz, bir toplantı eksik dövelim demişlerdir.
Tuuuuuuuu be size, hatta harrrrrkkkk TuuuuUUuuUUUuu
Ah ülen, insan içinden gelenleri tümden yazamıyorki. İp'den bulurlar, zaten kendimizi saklamıyoruz kabak gibi ortadayız ip'ye kalana kadar, uğraş dur mahkemelerde. Birde site sahibi mesul olacak adam birde benim yüzümden başını ağrıtacak. Ben en iyisi susayım. Gidip kapıdan gelene geçene bakayım... Sakinleşmem lazım...
Kapıdaki güvenlik daha bir kaç kelime etti ama, ben dinlemedim.
Duyacağımı duymuştum, daha da gerisini duymak istemedim...
Güneşli bir bahar günü, miss gibi İzmir havası vardı dün. Mülkü Aşırt abimizin minibüsüne doluştuk ailelerimizle. Toplantıdan sonra biraz gezer hava alırız dedik. Havamızı daha toplantıya giremeden aldık...
Toplantı nanay arkadaşlar. Biz sahilde sigara böreği, kek, gazoz takıldık.
Çok sayın büyüklerimiz, gerek görmemişler toplanmaya ve toplamaya.
Aman yaaa, fıstık gibi hava varken, körleri topalları toplayıp kapalı yere girilirmidi...
Nasıl olsa havanda su döveceğiz, bir toplantı eksik dövelim demişlerdir.
Tuuuuuuuu be size, hatta harrrrrkkkk TuuuuUUuuUUUuu
Ah ülen, insan içinden gelenleri tümden yazamıyorki. İp'den bulurlar, zaten kendimizi saklamıyoruz kabak gibi ortadayız ip'ye kalana kadar, uğraş dur mahkemelerde. Birde site sahibi mesul olacak adam birde benim yüzümden başını ağrıtacak. Ben en iyisi susayım. Gidip kapıdan gelene geçene bakayım... Sakinleşmem lazım...
yarınki toplantıya çalıştığım için katılamayacam ama beni temsilen annem katılacak
nasıl geçti toplantı
Izmirde biryıl önce chp belediyenin haklarımızı aldığını yazıyorduk
Bugün halen izmirli engeliler hakları gerialamadı inciraltı engelli merkezi denizkenarında sıcak hava almayan kör noktaya taşındı tadilat yapacaz dediler birbuçuk yıloldu kapalı duruyor seçime birhafta var chp li yöneticiler izmirli engellerin önce haklarını geri verin ve denizkenarındaki bir kafemiz vardı kapattınız onuda inciraltı tek deniz kenarı açı verin hepsi bir emre bakar yapmıyorsanız sizbilirsiniz 450.000 bin engelli yayleleriyle sie oyvermediğinde onüçünde izmiri birdaha geri almamak üzere kaybedersiniz engelileri bukadarda hafife almayın
Bugün halen izmirli engeliler hakları gerialamadı inciraltı engelli merkezi denizkenarında sıcak hava almayan kör noktaya taşındı tadilat yapacaz dediler birbuçuk yıloldu kapalı duruyor seçime birhafta var chp li yöneticiler izmirli engellerin önce haklarını geri verin ve denizkenarındaki bir kafemiz vardı kapattınız onuda inciraltı tek deniz kenarı açı verin hepsi bir emre bakar yapmıyorsanız sizbilirsiniz 450.000 bin engelli yayleleriyle sie oyvermediğinde onüçünde izmiri birdaha geri almamak üzere kaybedersiniz engelileri bukadarda hafife almayın
bol keseden dagıtıyorlarda heraileye 600tl yardım emekliye intibak mazot inecek fabrikalarkurıulacak cak herkes taşerondan kadroya alınacak birsürü vaatler bunlar bir kısmı birtek cennetten arsa vadetmiyorlar fakat benilm engeli kardeşimin üç kuruş gelir için hakkını gasp ediyorlar ben istanbulda oturuyorum fakat bu gün sizin başınıza gelen yarın bizim başımızada gele bilir birbirimizi desteklemeliyiz
henüz bitmedi her şey 2012 ocak ayında olacak bakalım ne olacak
şu an izmirde toplu ulaşım engellilere sınırsız
