Sevgili fatma kahveci,
Olaylara ya da durumlara "inanan" insan gözüyle baktığımızda Allah'ın kahrını da lütfunu da hoş karşılıyoruz. Ben en basit baş ağrısında bile "kesin şu başımı" diyebiliyorum.Tabi bunu ne kadar içtenlikle söylediğim tartışılır. İşin içine acısız bir rahatsızlık girdiğinde hayat bir şekilde devam ediyor;çevremde buna emsal gösterebileceğim o kadar çok insan var ki.Lakin dinmeyen acıları,sızıları olan birini görmedim.O yüzden dilim varmıyor oturanboğanın sorusuna "var ya da yok "diye cevap vermeye...
Edebi metinler dersinde bir beyitle karşılaşmıştım üniversite yıllarında.Aşağı yukarı şu hikayeyi şiirleştirmişlerdi.Ben aklımda kalanları kısacası aktarayım.
Eyüp peygamber sabrıyla sınanmıştır.Yaralarından kurtlar dökülür ve bunu Allah'tan bilirmiş.Hatta bir keresinde yarasının üstünden bir kurt düşüyor ve onu yarasının üstüne koyuyor.O an bir ses duyuluyor."Allah'tan daha mı merhametlisin?Biz herkesin rızkını düşünürüz" diye...
Ben çok Eyüp gördüm...Hatta ondan daha çok acı çekenleri...Birçok yatalak hasta kendini şanslı hissediyor bazen.Allah'ın sevgili kuluymuş da onun ilgisini her an üstünde hissetmek için o derdi vermiş gibi düşünüyor.Bu belki bir savunma mekanizması.Lakin birçok kişiyi de hayatta tuttuğu da gerçek.Yorumlarından din mefhumunu sıyıramamana şaşmadım.
"Vardan da yoktan da ötede bir VAR vardır.." demiş fatma kardeşimiz.Ben de devam ediyorum."Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır"...
Sevgili OturanBoğa,şüphesiz her birimizin ölümü dahi özlediği zamanlar olmuştur.Acılardan kurtulmak için bir bilinmeyene göz kırpmak o an için kaçıştır.Bazen bırakın bedensel acıları, manevi yaralarımız bile ölümü istememize neden olmuştur.Fakat şu da bir gerçek ki acılar aynı uyum eşiğinde kalmıyor.Kişinin kendine şans vereceği, bu eşiği atlatacağı bir dönem, ve bu dönemde ona rehberlik edecek birileri olmalı diyorum ben. Dünyadan geçmek o kadar kolay mı?
Düşünüyorum da benden ötanazi isteyen birini asla affetmezdim.Beni yalnız bıraktığı için.Hatta bırakmayı bırak,bunu düşündüğü için...Kendim için bişey mi istiyorum?-evet.... Peki o kendi için bişey mi istiyor?-Evet. Farkımız var mı? Hayır... Ömrümüzden birinin gidişi bizim eksilişimiz oluyor.Mutlak sondan kaçılmaz tamam...Eksileceğiz...Ama bunu öncelemenin bir anlamı yok.
Çok üzgünüm......