İnanamadım bi an. 
Şaşırıp kaldım tabii.
Şaşırıp kaldım tabii. Merhabalar
Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.
Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.
Rock Köşesi 3
- Konbuyu başlatan rdx
- Başlangıç tarihi
Pink Floyd severler burayaaaaaa. Eminim o tadı bunda da bulacaksınız...David Gilmour'un yeni Misyonu...:
http://www.youtube.com/watch?v=rcqFzxjUBG8
http://www.youtube.com/watch?v=rcqFzxjUBG8
İYİİ TAMAM ÖYLE OLSUN.TAMAM ANTİ MİLİTARİST OLSUN. OLSUN VE BÖYLE GÜZEL OLSUN.
BİRİNCİ ENGELLİLER.BİZ'İN BİRİNCİ WATTABE BULUŞMASINDA BİZLERİN SESS SİSTEMLERİNİ KENDİLERİ VERMİŞLERDİ.O ZMANLAR HENÜZ EMEKLEME AŞAMASINDA BULUNAN BU GÜZEL TOPLULUĞUN İKİ YÖNETİCİSİ VE KURUCUSU ARDA VE TOLGA YALKIN KARDEŞLER BENİM ÖZ HALAMIN OĞULLARIDIR.ONLAR İLE GURUR DUYUYORUM BEN.ŞİMDİLERDE VE ARADAN GEÇEN KISA ZAMAN DİLİMİNDE BİRÇOK GÜZEL MÜZİKAL VE GÖRSEL İŞE İMZALARINI ATTILAR.>>>AUDIOVISUAL<<< BELKİDE DÜNYADA MÜZİĞE RENK KATAN,CAN VEREN ENDER PROFESYONEL OLUŞUMLARDAN BİRİDİR.
İŞTE DOSTLARIM HENÜZ ÇOK TAZEYKEN EN SON İMZALARINI ÇİLEKEŞİN RESMİ FAN SİTESİNDE ATIVERMİŞLER.TAZE TAZE İZLYİN DİYE FIRINDAN YENİ ÇIKARDIK.
http://www.cilekesonline.com/
YAŞASIN ROCK :twisted:
RUHUNUZUN GIDASINI RUHUNUZDAN EKSİK ETMEYİN EFENDİM :!:
BİRİNCİ ENGELLİLER.BİZ'İN BİRİNCİ WATTABE BULUŞMASINDA BİZLERİN SESS SİSTEMLERİNİ KENDİLERİ VERMİŞLERDİ.O ZMANLAR HENÜZ EMEKLEME AŞAMASINDA BULUNAN BU GÜZEL TOPLULUĞUN İKİ YÖNETİCİSİ VE KURUCUSU ARDA VE TOLGA YALKIN KARDEŞLER BENİM ÖZ HALAMIN OĞULLARIDIR.ONLAR İLE GURUR DUYUYORUM BEN.ŞİMDİLERDE VE ARADAN GEÇEN KISA ZAMAN DİLİMİNDE BİRÇOK GÜZEL MÜZİKAL VE GÖRSEL İŞE İMZALARINI ATTILAR.>>>AUDIOVISUAL<<< BELKİDE DÜNYADA MÜZİĞE RENK KATAN,CAN VEREN ENDER PROFESYONEL OLUŞUMLARDAN BİRİDİR.
İŞTE DOSTLARIM HENÜZ ÇOK TAZEYKEN EN SON İMZALARINI ÇİLEKEŞİN RESMİ FAN SİTESİNDE ATIVERMİŞLER.TAZE TAZE İZLYİN DİYE FIRINDAN YENİ ÇIKARDIK.
http://www.cilekesonline.com/
YAŞASIN ROCK :twisted:
RUHUNUZUN GIDASINI RUHUNUZDAN EKSİK ETMEYİN EFENDİM :!:
Bence çok güzeldi sevgiler sunburn,
Müzikte öyle kişiler vardır ki hit olmayı gerçekten hak ederler. Bunlardan bir tanesi de bence Gary Moore. Ya bu nasıl bir insan!!!, gitar işte böyle çalınır diyesi geliyor insanın onu izlerken.
Aşağıda sizlere Gary Moore un bir sahne performansını ekleyeceğim. Gitarla bütünleşmek, onun bir parçası olup gitarla "bir " olmak bu işte. Sadece kendisini değil sizi de işin içine alabilecek bir güce sahip.
Gary Moore
Müzikte öyle kişiler vardır ki hit olmayı gerçekten hak ederler. Bunlardan bir tanesi de bence Gary Moore. Ya bu nasıl bir insan!!!, gitar işte böyle çalınır diyesi geliyor insanın onu izlerken.
Aşağıda sizlere Gary Moore un bir sahne performansını ekleyeceğim. Gitarla bütünleşmek, onun bir parçası olup gitarla "bir " olmak bu işte. Sadece kendisini değil sizi de işin içine alabilecek bir güce sahip.
Gary Moore
Bunlarda benden...
Benim Seçtiklerim
Pink Floyd dedik mi Uma-Guma albümünden bu güne gelen albüm serisinden en beğendiğim parçası ile başlayalım
Tabii ki "High Hope"
http://www.youtube.com/watch?v=8ioavsW0tgI
Tüyleriniz ürperebilir klibi seyrederken. Arkanıza yaslanın ve Davulun bass gitarın, electronun ziyafetine kendinizi hazırlayın ve Karşınızda Zenci gırtlaklı inanılmaz ses
Skunk Anansie(Skin)
http://www.youtube.com/watch?v=xEp8yJPjedU
İki mükemmel ses ve yorum
Tracy Chapman & BB King The Thrill Has Gone
http://www.youtube.com/watch?v=RTKd7vSJPk4
Türkiyede kaliteli alternatif rock yapan bir grup varmı diye sorarsanız. İşte Size
The Climb --- http://www.theclimb.web.tr/
http://www.youtube.com/watch?v=egc6uAwWWMA
Benim Seçtiklerim
Pink Floyd dedik mi Uma-Guma albümünden bu güne gelen albüm serisinden en beğendiğim parçası ile başlayalım
Tabii ki "High Hope"
http://www.youtube.com/watch?v=8ioavsW0tgI
Tüyleriniz ürperebilir klibi seyrederken. Arkanıza yaslanın ve Davulun bass gitarın, electronun ziyafetine kendinizi hazırlayın ve Karşınızda Zenci gırtlaklı inanılmaz ses
Skunk Anansie(Skin)
http://www.youtube.com/watch?v=xEp8yJPjedU
İki mükemmel ses ve yorum
Tracy Chapman & BB King The Thrill Has Gone
http://www.youtube.com/watch?v=RTKd7vSJPk4
Türkiyede kaliteli alternatif rock yapan bir grup varmı diye sorarsanız. İşte Size
The Climb --- http://www.theclimb.web.tr/
http://www.youtube.com/watch?v=egc6uAwWWMA
http://www.youtube.com/watch?v=K3252KVGsds&feature=related
beni 20-25 yıl öncesine götüren nefis bir klip....
pink floyd ---> is there anybody out there - nobody home
the wall filminden...................
ve tabiki bob geldof'un nefis oyunculuğu ile..
beni 20-25 yıl öncesine götüren nefis bir klip....
pink floyd ---> is there anybody out there - nobody home
the wall filminden...................
ve tabiki bob geldof'un nefis oyunculuğu ile..
işte yine Pink Floyd.. ve yine muhteşem bir klip..
yine The Wall filminden....
http://www.youtube.com/watch?v=_0v07InoFiU
"Look mummy, there's an aeroplane up in the sky"
Did you see the frightened ones?
Did you hear the falling bombs?
Did you ever wonder why we had to run for shelter when the
promise of a brave new world unfurled beneath a clear blue sky?
Did you see the frightened ones?
Did you hear the falling bombs?
The flames are all gone, but the pain lingers on.
Goodbye, blue sky.
Goodbye, blue sky.
Goodbye.
Goodbye.
Goodbye.
"The 11:15 from Newcastle is now approaching"
"The 11:18 arrival...."
"Bak anne, gökyüzünde bir uçak var"
Gördün mü korkmuş insanları?
Duydun mu bombaların yağdığını?
Hiç merak ettin mi,
Masmavi bir gökyüzünün altında yelken açmış cesur bir dünyanın sözü verilirken
Neden sığınaklara koşmak zorunda olduğumuzu
Gördün mü korkmuş insanları?
Duydun mu bombaların yağdığını?
Ateşlerin hepsi sönmüş, ama acılar kalmış...
Hoşçakal, mavi gökyüzü.
Hoşçakal, mavi gökyüzü.
Hoşçakal.
Hoşçakal.
Hoşçakal.
"Newcastle'dan 11:15 şimdi yaklaşmaktadır"
"11:18 varış...."
yine The Wall filminden....
http://www.youtube.com/watch?v=_0v07InoFiU
"Look mummy, there's an aeroplane up in the sky"
Did you see the frightened ones?
Did you hear the falling bombs?
Did you ever wonder why we had to run for shelter when the
promise of a brave new world unfurled beneath a clear blue sky?
Did you see the frightened ones?
Did you hear the falling bombs?
The flames are all gone, but the pain lingers on.
Goodbye, blue sky.
Goodbye, blue sky.
Goodbye.
Goodbye.
Goodbye.
"The 11:15 from Newcastle is now approaching"
"The 11:18 arrival...."
"Bak anne, gökyüzünde bir uçak var"
Gördün mü korkmuş insanları?
Duydun mu bombaların yağdığını?
Hiç merak ettin mi,
Masmavi bir gökyüzünün altında yelken açmış cesur bir dünyanın sözü verilirken
Neden sığınaklara koşmak zorunda olduğumuzu
Gördün mü korkmuş insanları?
Duydun mu bombaların yağdığını?
Ateşlerin hepsi sönmüş, ama acılar kalmış...
Hoşçakal, mavi gökyüzü.
Hoşçakal, mavi gökyüzü.
Hoşçakal.
Hoşçakal.
Hoşçakal.
"Newcastle'dan 11:15 şimdi yaklaşmaktadır"
"11:18 varış...."
Bende bu adama bayılıyorum ROCK müziğini bana sevdirdi;
çok özgün birisi, sahneyi kullanışı, sesi, hareketleri, müziği vs.. gerçekten harika üstelik Türkçe yapıyor bu işi (Hayko Cepkin)
http://www.youtube.com/watch?v=xIcXtwq_Cns
http://www.youtube.com/watch?v=09aWnc7zS3Y
http://www.youtube.com/watch?v=PeWjBohbh0U&feature=related
çok özgün birisi, sahneyi kullanışı, sesi, hareketleri, müziği vs.. gerçekten harika üstelik Türkçe yapıyor bu işi (Hayko Cepkin)
http://www.youtube.com/watch?v=xIcXtwq_Cns
http://www.youtube.com/watch?v=09aWnc7zS3Y
http://www.youtube.com/watch?v=PeWjBohbh0U&feature=related
SEVENLERİNE DİP NOTLAR.
MART 2008
DREAM THEATER PROGRESSIVE NATION TOUR KAPSAMINDA 7-8-9 MART 2008 TARİHLERİNDE ÜÇ GÜNLÜK BİREZİLYA TURNESİNE ÇIKIYOR.İLK AYAK TÜRKİYE SAATİYLE 16:30 DA VE BREZİLYANIN ÜNLÜ KARNAVAL ŞEHRİ RİO JANEİRO ŞEHRİNDE VE CİTİBANK HALL’DA BAŞYACAK.08 MART 2008 DE SAO PAULO’NUN ÜNLÜ CREDİCARD HALL’DA SAAT : 17:00 DE BAŞLAYACAK VE SON OLARAK ÜNLÜ AMERİKALI PROGRESSIVE ROCK/METAL GRUBU OLAN DREAM THEATER,MİNAS GERAİS ŞEHRİNDE CHEVROLET HALL’DA MUHTEMEL MUHTEŞEM KONSERLERİNİN SON DURAĞINDA TÜM ROCK SEVERLERİ BÜYÜLEYECEKLER.
İSVEÇLİ BİR DİĞER PROGRESSIVE ROCK/METAL GRUBU OPETH VAR.OPETH,DREAM THEATER İLE BİRLİKTE Yİ,NE PROGRESSIVE NATION TOUR KAPSAMIN’DA CANADA,CALGARY’DE MAC EWAN HALL BALLROOM’DA 9 MART 2008 TARİHİNDE SEVENLERİ İLE BULUŞACAK.
HEAVY METAL’İN KOCA KURDU HİT GRUP İNGİLİZ IRON MAIDEN,AMERİKANIN 20.000 KİŞİLİK IZOD CENTER’DE DİĞER BİR BİLİNEN ADIYLA MEADOWLANDS ARENA’DA 14 MART 2008 KLAS KONSERLER DİZİSİNE BİR YENİSİNİ EKLEYECEĞE BENZİYOR.
BREZİLYALI,THRASH/GROOVE VE ALTERNATIVE METAL GRUBU SEPULTURA,PERUNUN BAŞKENTİ LİMA’DA 13 MART 2008 TÜRKİYE SAATİ İLE : 12:00’DE MARİA ANGOLA HOTEL’DE KONSERVERECEK.
PROGRESSIVE/EXPERIMENTAL VE ART ROCK’UN GÜZEL AMERİKALI GRUBU,THE MARS VOLTA,İNGİLTERENİN GLASGOW KENTİNDE 2500 KİŞİLİK CARLING ACADEMY’DE 11 MART 2008 VE 13 MART 2008 DE SAAT: 19:00 DE İNGİLTERENİN MANCHESTER KENTİNDE 3500 KİŞİLİK APOLLO THEATRE’DE KONSER VERECEK.
KISSADAN KRİTİK; İNGİLİZ,PROGRESSIVE/PSYCHEDELIC VE ACOUSTIC ROCK GRUBU PORCUPINE TREE, 18 ŞUBAT 2008’DE WE LOST THE SKYLINE ADINDA BİR ALBUM ÇIKARMIŞTI.NEDENSE PT HAYRANLARI BU ALBÜME PEK SICAK BAKAMAMIŞLAR GİBİ GELİYOR BANA.BU ALBÜM HAKKINDA YAZILANLARA BAKILIRSA SEVGİLİ HALAZIN DEĞİŞİYLE PT KONSEPTİNDEN OLDUKÇA UZAK BİR YAPIYLA KARŞIMIZA ÇIKMIŞ.HATTA BAZI KİMSELERE GÖRE,BOB DYLAN’DAN ARANJMANLAR VE ALINTILAR ÜSTÜNE KURULU BİR ÇATI GÖRÜNÜMÜNDE OLDUĞU DÜŞÜNÜLÜYOR.VE NEDEN PT KENDİNİ OLDUĞUNDAN FARKLI GÖSTERMİŞ OLABİLİR ?BU GÜNLE KADAR OLDUKÇE İYİ ALBÜM ÇALIŞMALARINDA BULUNMUŞ BÖYLE BİR GRUBUN ÇİZGİSİNDEN ÇIKIMIŞ OLABİLECEĞİNİN NEDENİNİ BİLMEK İSTERDİM.BELKİ SEVGİLİ HALAZ BU KONUDA BİR PT DİNLEYİCİSİ OLARAK YORUMLARINI ESİRGEMEZ UMARIM.
EVET DOSTLARIM BU GEÇ VAKİTTE HER BİRİNİZE SEVGİ VE SAYGILARIMI SUNAR HAYIRLI GÜNLER DİLER SİZLERİ MUSE’NİN SON ALBÜMÜNDEN BİR PARÇA İLE BAŞBAŞA BIRAKIYORUM.
http://www.youtube.com/watch?v=8EsTOm7l3OY&feature=related
RUHUNUZUN GIDASINI RUHUNUZDAN EKSİK ETMEYİN EFENDİM.
MART 2008
DREAM THEATER PROGRESSIVE NATION TOUR KAPSAMINDA 7-8-9 MART 2008 TARİHLERİNDE ÜÇ GÜNLÜK BİREZİLYA TURNESİNE ÇIKIYOR.İLK AYAK TÜRKİYE SAATİYLE 16:30 DA VE BREZİLYANIN ÜNLÜ KARNAVAL ŞEHRİ RİO JANEİRO ŞEHRİNDE VE CİTİBANK HALL’DA BAŞYACAK.08 MART 2008 DE SAO PAULO’NUN ÜNLÜ CREDİCARD HALL’DA SAAT : 17:00 DE BAŞLAYACAK VE SON OLARAK ÜNLÜ AMERİKALI PROGRESSIVE ROCK/METAL GRUBU OLAN DREAM THEATER,MİNAS GERAİS ŞEHRİNDE CHEVROLET HALL’DA MUHTEMEL MUHTEŞEM KONSERLERİNİN SON DURAĞINDA TÜM ROCK SEVERLERİ BÜYÜLEYECEKLER.
İSVEÇLİ BİR DİĞER PROGRESSIVE ROCK/METAL GRUBU OPETH VAR.OPETH,DREAM THEATER İLE BİRLİKTE Yİ,NE PROGRESSIVE NATION TOUR KAPSAMIN’DA CANADA,CALGARY’DE MAC EWAN HALL BALLROOM’DA 9 MART 2008 TARİHİNDE SEVENLERİ İLE BULUŞACAK.
HEAVY METAL’İN KOCA KURDU HİT GRUP İNGİLİZ IRON MAIDEN,AMERİKANIN 20.000 KİŞİLİK IZOD CENTER’DE DİĞER BİR BİLİNEN ADIYLA MEADOWLANDS ARENA’DA 14 MART 2008 KLAS KONSERLER DİZİSİNE BİR YENİSİNİ EKLEYECEĞE BENZİYOR.
BREZİLYALI,THRASH/GROOVE VE ALTERNATIVE METAL GRUBU SEPULTURA,PERUNUN BAŞKENTİ LİMA’DA 13 MART 2008 TÜRKİYE SAATİ İLE : 12:00’DE MARİA ANGOLA HOTEL’DE KONSERVERECEK.
PROGRESSIVE/EXPERIMENTAL VE ART ROCK’UN GÜZEL AMERİKALI GRUBU,THE MARS VOLTA,İNGİLTERENİN GLASGOW KENTİNDE 2500 KİŞİLİK CARLING ACADEMY’DE 11 MART 2008 VE 13 MART 2008 DE SAAT: 19:00 DE İNGİLTERENİN MANCHESTER KENTİNDE 3500 KİŞİLİK APOLLO THEATRE’DE KONSER VERECEK.
KISSADAN KRİTİK; İNGİLİZ,PROGRESSIVE/PSYCHEDELIC VE ACOUSTIC ROCK GRUBU PORCUPINE TREE, 18 ŞUBAT 2008’DE WE LOST THE SKYLINE ADINDA BİR ALBUM ÇIKARMIŞTI.NEDENSE PT HAYRANLARI BU ALBÜME PEK SICAK BAKAMAMIŞLAR GİBİ GELİYOR BANA.BU ALBÜM HAKKINDA YAZILANLARA BAKILIRSA SEVGİLİ HALAZIN DEĞİŞİYLE PT KONSEPTİNDEN OLDUKÇA UZAK BİR YAPIYLA KARŞIMIZA ÇIKMIŞ.HATTA BAZI KİMSELERE GÖRE,BOB DYLAN’DAN ARANJMANLAR VE ALINTILAR ÜSTÜNE KURULU BİR ÇATI GÖRÜNÜMÜNDE OLDUĞU DÜŞÜNÜLÜYOR.VE NEDEN PT KENDİNİ OLDUĞUNDAN FARKLI GÖSTERMİŞ OLABİLİR ?BU GÜNLE KADAR OLDUKÇE İYİ ALBÜM ÇALIŞMALARINDA BULUNMUŞ BÖYLE BİR GRUBUN ÇİZGİSİNDEN ÇIKIMIŞ OLABİLECEĞİNİN NEDENİNİ BİLMEK İSTERDİM.BELKİ SEVGİLİ HALAZ BU KONUDA BİR PT DİNLEYİCİSİ OLARAK YORUMLARINI ESİRGEMEZ UMARIM.
EVET DOSTLARIM BU GEÇ VAKİTTE HER BİRİNİZE SEVGİ VE SAYGILARIMI SUNAR HAYIRLI GÜNLER DİLER SİZLERİ MUSE’NİN SON ALBÜMÜNDEN BİR PARÇA İLE BAŞBAŞA BIRAKIYORUM.
http://www.youtube.com/watch?v=8EsTOm7l3OY&feature=related
RUHUNUZUN GIDASINI RUHUNUZDAN EKSİK ETMEYİN EFENDİM.
İlahi Cem Abi..Porcupine Tree aslında 'yeni' bir albüm filan çıkarmadı.We Lost the Skyline albümü bir nevi Best of bir nevi unplugged ve de bir nevi konser albümü.Yani albümde YENİ bir şarkı YOK.
Porcupine Tree nin sürekli ep ler,demolar çıkarttığını bilmek gerek.Ve Steven bunları yeni albüm diye pazarlamaz da.
Asıl merak ettiğim,şu eleştiri meselesi?Bu albümdeki şarkıalrın bir çoğu Porcupine Tree nin iyi eleştri almış şarkıları.Bob Dylan a hangi arkadaş benzetmiş,ve o benzeten arkadaş bu şarkıların zaten eski şarkılar olduğunu bilmiyor muymuş,biliyorsa neden daha önce böyle bir eleştri yapmamış da şimdi aklına birden esivermiş
Bir de hangi PT dinleyicisi yıllarca bu şarkılara sevkle dinlerken birden sevmez olmuş,aynı şarkılar yüzünden PT nin çizgisinden saptığını düşünmüş hayret!
Cem abi,Porcupine Tree nin yeni bir albüm yaptığını varsayalım,ve de senin dediğin gibi o albüm PT nin çizgisinden saptığı bir albüm olsun hadi -senin umduğun gibi-PT nin kendi çizgisini değiştirdiği çok albüm var zaten.Bu güne kadar bu değişimlerin PT ye kazandırdıkları kaybettiklerinden fazla oldu.Dinleyici kitlesi çok değişti PT nin.Ama derdi müzik yapmak olan bir grubun kendini dinleyen kitleye göre şekillenmemesi çok anlamlı bir değer.
Steven Wilson bir gün onu dinleyecek bir kişi dahi kalmasın,yine kendi
müzik anlayışıyla müzik yapacağını söylüyor.İster Dylan a benzetsinler,ister radiohead e benzetsinler,ister Dream Theater a benzetsinler(ki bu konuda çok saçma alakalar kuran bir çok insan var),ister Sigur Ros a benzetsinler...Durumun gerçekliği ışıl ışıl kendini yansıtmakta..
..............................
Mars Volta yeni albümünün turnesinde,Bedlam in Goliath...Kudüse dayanan bir hikaye anlatıyorlar.Soothsayer'da ezan sesleri doğunun bağrı yanık melodileriyle bütünleşiyor.Çok güzel albüm,ama Volta nın o zırva sound una alışık olmak gerek.
..................................
Opeth watershed in kaydını bitirdi,albüm çıkmadı ama albüm turnesine erken başlamışlar demek ki.Kaydı yaptınız madem,bir an önce dinleyebilsek diyesi oluyor insan..
......................................
Iron Maiden ın hala müzik yapıyor olması beni hayretler içerisinde bırakıyor..
Porcupine Tree nin sürekli ep ler,demolar çıkarttığını bilmek gerek.Ve Steven bunları yeni albüm diye pazarlamaz da.
Asıl merak ettiğim,şu eleştiri meselesi?Bu albümdeki şarkıalrın bir çoğu Porcupine Tree nin iyi eleştri almış şarkıları.Bob Dylan a hangi arkadaş benzetmiş,ve o benzeten arkadaş bu şarkıların zaten eski şarkılar olduğunu bilmiyor muymuş,biliyorsa neden daha önce böyle bir eleştri yapmamış da şimdi aklına birden esivermiş
Bir de hangi PT dinleyicisi yıllarca bu şarkılara sevkle dinlerken birden sevmez olmuş,aynı şarkılar yüzünden PT nin çizgisinden saptığını düşünmüş hayret!
Cem abi,Porcupine Tree nin yeni bir albüm yaptığını varsayalım,ve de senin dediğin gibi o albüm PT nin çizgisinden saptığı bir albüm olsun hadi -senin umduğun gibi-PT nin kendi çizgisini değiştirdiği çok albüm var zaten.Bu güne kadar bu değişimlerin PT ye kazandırdıkları kaybettiklerinden fazla oldu.Dinleyici kitlesi çok değişti PT nin.Ama derdi müzik yapmak olan bir grubun kendini dinleyen kitleye göre şekillenmemesi çok anlamlı bir değer.
Steven Wilson bir gün onu dinleyecek bir kişi dahi kalmasın,yine kendi
müzik anlayışıyla müzik yapacağını söylüyor.İster Dylan a benzetsinler,ister radiohead e benzetsinler,ister Dream Theater a benzetsinler(ki bu konuda çok saçma alakalar kuran bir çok insan var),ister Sigur Ros a benzetsinler...Durumun gerçekliği ışıl ışıl kendini yansıtmakta..
..............................
Mars Volta yeni albümünün turnesinde,Bedlam in Goliath...Kudüse dayanan bir hikaye anlatıyorlar.Soothsayer'da ezan sesleri doğunun bağrı yanık melodileriyle bütünleşiyor.Çok güzel albüm,ama Volta nın o zırva sound una alışık olmak gerek.
..................................
Opeth watershed in kaydını bitirdi,albüm çıkmadı ama albüm turnesine erken başlamışlar demek ki.Kaydı yaptınız madem,bir an önce dinleyebilsek diyesi oluyor insan..
......................................
Iron Maiden ın hala müzik yapıyor olması beni hayretler içerisinde bırakıyor..
bende heavy, thrash ve death metal türlerini severim ve dinlerim.
ülkemizde bir çok değerli rock müzisyenleri ve grupları vardır ama değerleri hiç bir zaman anlaşılamamıştır. yerli gruplardan mor ve ötesi, demir demirkan, karapaks, düş sokağı ve kurban dinlemeyi severim. Yaşar Kurt, Cem Karaca ve Yavuz Çetin dinlemeyi çok severim. tabiki eline her gitar alan rock müzisyeni değildir ama bu şekilde kendini rock müzisyeni gibi adleden insanlarda var malasef. bu işi amatör ruhla yapan grupları veya müzisyenleri de elimden geldiğince çok araştırırım ve dinlerim.
rock müziği bir çok müzik türünden daha derindir. çünkü populerlikten çok insalarla ortak duygular ve hareketler içinde olmayı benimser.
metal konusuna gelirsek iron maiden, black sabbath, judas priest, slayer, ozzy osbourne, megadeth, metallica, in flames, sepultura, amon amarth, manowar, gorefest, arch enemy, anathema, death, blind guardian, opeth, dark tranquillity ve saxon gruplarını özellikle çok severim. bir çok yerli metal gruplarımızdan da sevdiklerim vardır.
queen, pink floyd, nirvana, jefferson airplane, chuck berry, joe satriani, beatles, audioslave, deep purple, green day, led zeppelin, john lennon, red hot chili peppers, r.e.m, the cranberries ve the doors severek dinlediğim diğer müzisyenlerdir.
ülkemizde bir çok değerli rock müzisyenleri ve grupları vardır ama değerleri hiç bir zaman anlaşılamamıştır. yerli gruplardan mor ve ötesi, demir demirkan, karapaks, düş sokağı ve kurban dinlemeyi severim. Yaşar Kurt, Cem Karaca ve Yavuz Çetin dinlemeyi çok severim. tabiki eline her gitar alan rock müzisyeni değildir ama bu şekilde kendini rock müzisyeni gibi adleden insanlarda var malasef. bu işi amatör ruhla yapan grupları veya müzisyenleri de elimden geldiğince çok araştırırım ve dinlerim.
rock müziği bir çok müzik türünden daha derindir. çünkü populerlikten çok insalarla ortak duygular ve hareketler içinde olmayı benimser.
metal konusuna gelirsek iron maiden, black sabbath, judas priest, slayer, ozzy osbourne, megadeth, metallica, in flames, sepultura, amon amarth, manowar, gorefest, arch enemy, anathema, death, blind guardian, opeth, dark tranquillity ve saxon gruplarını özellikle çok severim. bir çok yerli metal gruplarımızdan da sevdiklerim vardır.
queen, pink floyd, nirvana, jefferson airplane, chuck berry, joe satriani, beatles, audioslave, deep purple, green day, led zeppelin, john lennon, red hot chili peppers, r.e.m, the cranberries ve the doors severek dinlediğim diğer müzisyenlerdir.
rock.... kaybedenin tarafında olmayı bilmektir....roch bır hayattır...karanlıktır cokca..
nerden başlamış dersenız 1780 amerıkasına donmek gerekır..oradakı kapm bulusmalarında genclerın yarattıgı bır akımdır..kendı halınde devam ederken 1960'larda o zamankı dunya genclıgının isyan duygusunun tavana vurmasıyla bu tur de patlamıstır...rock , haykırıstır...
dıger turlerıne gırmeden kendı efsanelerımden bahsedıcem...Mesela ılk PİNK FLOYD....ben bır floydıan'ımdır...sydiroger,nıck,rıc kurmuslardır ve ınanın bana bu adamlar Tanrı'nın bıze yolladıgı,bıze muzıgın nasıl bısey oldugunu ogretmelerı ıcın yolladıgı bı topluluktur...Yaptıkları muzıgın tarıfı yoktur...gurubu syd kurmustur...okul arkadası roger ona eslık etmıstır..buyuk deha syd barret....yıllar suren buyuk muzık ıhtılalınden sonra syd gercegı anlamıstır arkadaslar...O bızden bırısı degıldır...kendısını tecrıt eder..herseyı gerıde bırakır ve ablasının evıne yerlesır..yaklasık 40 yıl 4 duvar arasında yasar..efsaneyı gectıgımız yıllarda kaybettık...syd guruptan ayrılınca yerıne david gelır...ıyı sarkı soyler ve ınanılmaz gıtar calar...Pink Floyd efsanesı kaldıgı yerden buyuyerek devam eder...size ılgın bır olay....Wish you were here albumu studyoda calınırken odaya beyaz saçlı,şişman bır adam gırer..kımse onu tanımaz..ve adam elıne gıtarı alır der kı'' hey hadi ne zaman calıyoruz?''...O'nu tanırlar...O syd'dir..tam o sırada syd ıcın bır basyapıt olan ''shıne on you crazy dıamond'' calınmaktadır..herkes aglamaklı olur...ve syd gıder...Yıllar gectıkce efsane buyur ama buyuk adamların da buyuk egoları vardır..1981 yılında son konserlerıne cıkarlar...beraber verdıklerı son konser olur bu...sonra ayrı ayrı devam ederler...tam 25 yıl bır araya gelmezler..arada davalar,mahkemeler....anlasmazlıklar bıtmez...25 yıl sonra 2006 da yardım konserı ıcın toplanırlar,4 sarkılık bır konser ıcın mılyonlar eran basındadır..bendenız tam 13 saat beklemısımdır tv basında...ve cıkarlar..hayat durur...ıkı sarkı calarlar,onlar bıle ınanamıyodur olanlara yuzlerınde gorursunuz...Ve o sarkı baslar..!'' wısh you were here'' beklersınız..arkadan bıyerlerden syd gelıcek dıye beklersınız ama gelmez...konser bıter....ınanın donmakla esdeger bır duyguydu...vee...
roger waters....dark sıde of the moon performansı ıcın ıstanbula gelır...2 ay onceden alınan bılet,15 saat yolculuk,13 saat kapıda bekleme,3,5 saat konser....ruyalar gercek olur...o sarkıları bogaza karsı soylemek...ınanılmazdır...bır soylentıye gore guruba 4 kısılık bır turne ıcın 300 mılyon dolar teklıf edılır ama kabul etmezler....cunku rock para degıldır...
aslında anlatacak cok sey var arkadaslar...mesela jım morrison...adamım jim...hippileri kralı..sahnede tutuklanmıs tek muzısyendır o...sahnede içer,soyunur..zamanının ılahıdır...hendrix, gıtar adamı...sonra ası kız jonis....bır opera seslı rocker, erkeğin orosousuyum dıyen buyuk ınsan freddie mercury...sonrası belli..metallıca,guns and roses ve bu gıbı pıyasa muzıgı yapan guruplar kı onlarda ıyılerdır...
yenılerden bır kısıyı ayrı tutarım...adamımdır...ilahımdır...olmak ıstedıgım adamdır....KURT DONALD CoBAİN....baska bı yazımda onuda anlatırım sızlere elımden geldıgımce...ve son söz...efsaneler kulubu...27'ler klubu....27 yasında ölen rock yıldızları klubu...
jim morrison-the doors (1943-1971)
jimmy hendrix (1942-1970)
janis joplin (1943-1970)
kurt cobain-nirvana (1967-1994)
brian jones - rolling stones (1942-1969)
peace,love,emphaty.....
nerden başlamış dersenız 1780 amerıkasına donmek gerekır..oradakı kapm bulusmalarında genclerın yarattıgı bır akımdır..kendı halınde devam ederken 1960'larda o zamankı dunya genclıgının isyan duygusunun tavana vurmasıyla bu tur de patlamıstır...rock , haykırıstır...
dıger turlerıne gırmeden kendı efsanelerımden bahsedıcem...Mesela ılk PİNK FLOYD....ben bır floydıan'ımdır...sydiroger,nıck,rıc kurmuslardır ve ınanın bana bu adamlar Tanrı'nın bıze yolladıgı,bıze muzıgın nasıl bısey oldugunu ogretmelerı ıcın yolladıgı bı topluluktur...Yaptıkları muzıgın tarıfı yoktur...gurubu syd kurmustur...okul arkadası roger ona eslık etmıstır..buyuk deha syd barret....yıllar suren buyuk muzık ıhtılalınden sonra syd gercegı anlamıstır arkadaslar...O bızden bırısı degıldır...kendısını tecrıt eder..herseyı gerıde bırakır ve ablasının evıne yerlesır..yaklasık 40 yıl 4 duvar arasında yasar..efsaneyı gectıgımız yıllarda kaybettık...syd guruptan ayrılınca yerıne david gelır...ıyı sarkı soyler ve ınanılmaz gıtar calar...Pink Floyd efsanesı kaldıgı yerden buyuyerek devam eder...size ılgın bır olay....Wish you were here albumu studyoda calınırken odaya beyaz saçlı,şişman bır adam gırer..kımse onu tanımaz..ve adam elıne gıtarı alır der kı'' hey hadi ne zaman calıyoruz?''...O'nu tanırlar...O syd'dir..tam o sırada syd ıcın bır basyapıt olan ''shıne on you crazy dıamond'' calınmaktadır..herkes aglamaklı olur...ve syd gıder...Yıllar gectıkce efsane buyur ama buyuk adamların da buyuk egoları vardır..1981 yılında son konserlerıne cıkarlar...beraber verdıklerı son konser olur bu...sonra ayrı ayrı devam ederler...tam 25 yıl bır araya gelmezler..arada davalar,mahkemeler....anlasmazlıklar bıtmez...25 yıl sonra 2006 da yardım konserı ıcın toplanırlar,4 sarkılık bır konser ıcın mılyonlar eran basındadır..bendenız tam 13 saat beklemısımdır tv basında...ve cıkarlar..hayat durur...ıkı sarkı calarlar,onlar bıle ınanamıyodur olanlara yuzlerınde gorursunuz...Ve o sarkı baslar..!'' wısh you were here'' beklersınız..arkadan bıyerlerden syd gelıcek dıye beklersınız ama gelmez...konser bıter....ınanın donmakla esdeger bır duyguydu...vee...
roger waters....dark sıde of the moon performansı ıcın ıstanbula gelır...2 ay onceden alınan bılet,15 saat yolculuk,13 saat kapıda bekleme,3,5 saat konser....ruyalar gercek olur...o sarkıları bogaza karsı soylemek...ınanılmazdır...bır soylentıye gore guruba 4 kısılık bır turne ıcın 300 mılyon dolar teklıf edılır ama kabul etmezler....cunku rock para degıldır...
aslında anlatacak cok sey var arkadaslar...mesela jım morrison...adamım jim...hippileri kralı..sahnede tutuklanmıs tek muzısyendır o...sahnede içer,soyunur..zamanının ılahıdır...hendrix, gıtar adamı...sonra ası kız jonis....bır opera seslı rocker, erkeğin orosousuyum dıyen buyuk ınsan freddie mercury...sonrası belli..metallıca,guns and roses ve bu gıbı pıyasa muzıgı yapan guruplar kı onlarda ıyılerdır...
yenılerden bır kısıyı ayrı tutarım...adamımdır...ilahımdır...olmak ıstedıgım adamdır....KURT DONALD CoBAİN....baska bı yazımda onuda anlatırım sızlere elımden geldıgımce...ve son söz...efsaneler kulubu...27'ler klubu....27 yasında ölen rock yıldızları klubu...
jim morrison-the doors (1943-1971)
jimmy hendrix (1942-1970)
janis joplin (1943-1970)
kurt cobain-nirvana (1967-1994)
brian jones - rolling stones (1942-1969)
peace,love,emphaty.....
Büyük gitarist Joe Satriani'nin son albümü Joe Satriani - Prof. Satchafunkilus & Musterion Of Rock albümüne kulak vermek gerek...
Büyük ozanımız Aşık Veysel'e saygı duruşunda bulunuyor Satriani.Geçtiğimiz yıl Türkiye'de ilk olarak verdiği konser ile birlikte bu toprakların müziğini de irdeleme şansı bulduğunu ve Veysel den çok etkilendiğini,kendi müzik anlayışına çok yakın ve samimi hissettiğini dile getiriyor.
Aşık Veysel için yazılmış iki beste var.'Andalusia' ile 'Asik Veysel'.
TRACKLIST
1. Musterion
2. Overdriver
3. I Just Wanna Rock
4. Professor Satchafunkilus
5. Revelation
6. Come On Baby
7. Out of The Sunrise
8. Diddle-Y-A-Doo-Dat
9. Asik Vaysel
10. Andalusia
Büyük ozanımız Aşık Veysel'e saygı duruşunda bulunuyor Satriani.Geçtiğimiz yıl Türkiye'de ilk olarak verdiği konser ile birlikte bu toprakların müziğini de irdeleme şansı bulduğunu ve Veysel den çok etkilendiğini,kendi müzik anlayışına çok yakın ve samimi hissettiğini dile getiriyor.
Aşık Veysel için yazılmış iki beste var.'Andalusia' ile 'Asik Veysel'.
TRACKLIST
1. Musterion
2. Overdriver
3. I Just Wanna Rock
4. Professor Satchafunkilus
5. Revelation
6. Come On Baby
7. Out of The Sunrise
8. Diddle-Y-A-Doo-Dat
9. Asik Vaysel
10. Andalusia
Satriani büyük adam vesselam..
Açıkçası Super Colossal albümüne vektörel tasarımıyla kapağında bile ısınırken, dinlediğimde tam tersi bir etki yaratmıştı bende. Benim için hayal kırıklığı oldu da diyebilirim.
Professor Satchafunkilus and the Musterion of Rock'ı 2-3 haftadır dinliyorum ve ben kendi adıma beklediğimi fazlasıyla buldum.
Kapanış parçası Andalusia gerçekten inanılmaz, bunun Veysel'e ithaf edilen iki parçadan biri olduğunu bilmek tarifsiz bir hissiyat. Kendi adıma albümdeki en iyi parça olduğunu söyleyebilirim.
[size=2]Not: kaybolmayan halaz istiyoruz lol[/size]
Açıkçası Super Colossal albümüne vektörel tasarımıyla kapağında bile ısınırken, dinlediğimde tam tersi bir etki yaratmıştı bende. Benim için hayal kırıklığı oldu da diyebilirim.
Professor Satchafunkilus and the Musterion of Rock'ı 2-3 haftadır dinliyorum ve ben kendi adıma beklediğimi fazlasıyla buldum.
Kapanış parçası Andalusia gerçekten inanılmaz, bunun Veysel'e ithaf edilen iki parçadan biri olduğunu bilmek tarifsiz bir hissiyat. Kendi adıma albümdeki en iyi parça olduğunu söyleyebilirim.
[size=2]Not: kaybolmayan halaz istiyoruz lol[/size]
Satriani ustayı 86 yılında çıkardığı >>> Not of This Earth <<< albümünden bu yana dinlerim.
Ne enteresandır ki Kuzenlerim Arda YALKIN Tolga YALKIN kardeşleri henüz Aydınlıkevler lisesin'de rock mizikten bir haber popiler müzik ile kafaları bozmuş biçim'de bulduğum'da,kendilerine alın bakakem bu adamı dinleyin. Bırakın Pop işini. Alın size ; kendi adıyla aynı adı paylaşan 1995 tarihli Joe Satriani albümü ve Şimdilerde mezarkabul diye anılan Pentegram ve 97 tarihli Anatolia albümünün kasedini vermiştim.
SONUÇLAR ANIN DA ALINDI !!!
Sonuç çok enteresan oldu onlar için ve aileleri için.Büyük Kuzen;Arda, bu sayede yemedi içmedi 1990 model Lacivert Beyaz Çift renk Fender American Stratocaster almıştı.Akabin'de Küçük kuzen Tolga Bass'a merak sardı ve baba parası ile lake siyah bir bas gitar almıştı.Ne geldiyseler başlarına hep bu satriani yüzünden geldi vesselam :lol: Ardından Ankara'da Saklıkent'te moğolların alttında No name adlı grupları ile çıktılar piyasaya.( Bu arada okulları da müzik ve aşk hayatları kadar iyi gitmedi ) Aradan onca zaman geçti, Şimdi abstre.audiovisual adında müzik ile Görüntü sistemleri tasarımı, fotoğraf ve video manüplasyonu ile materyal üretmek ve performans sırasında kullanılan ekipman ve yazılımların tanıtımını içeren atölye çalışması yapan bir şirket kurdular.Şimdilerde Mor ve Ötesi
Şebnem FERAH, Mercan DEDE gibi bir çok müzisyen ile birlikte çeşitli projelere imza atıyorlar.
Nedendir Bilinmez Joe Satriani onlara hep Kırmızı cidarlı kocaman bir Start düğmesi vazifesi görmüştü.Şimdi bile aile toplantılarında o nacizane kasedi gösterip dururlar.BU çocukların başını yakan bu dur diye.Şimdilerde Çok özel durumlar haricinde gitar çamasalar'da artık birer müzik adamı olmuşlardır.
Ne enteresandır ki Kuzenlerim Arda YALKIN Tolga YALKIN kardeşleri henüz Aydınlıkevler lisesin'de rock mizikten bir haber popiler müzik ile kafaları bozmuş biçim'de bulduğum'da,kendilerine alın bakakem bu adamı dinleyin. Bırakın Pop işini. Alın size ; kendi adıyla aynı adı paylaşan 1995 tarihli Joe Satriani albümü ve Şimdilerde mezarkabul diye anılan Pentegram ve 97 tarihli Anatolia albümünün kasedini vermiştim.
SONUÇLAR ANIN DA ALINDI !!!
Sonuç çok enteresan oldu onlar için ve aileleri için.Büyük Kuzen;Arda, bu sayede yemedi içmedi 1990 model Lacivert Beyaz Çift renk Fender American Stratocaster almıştı.Akabin'de Küçük kuzen Tolga Bass'a merak sardı ve baba parası ile lake siyah bir bas gitar almıştı.Ne geldiyseler başlarına hep bu satriani yüzünden geldi vesselam :lol: Ardından Ankara'da Saklıkent'te moğolların alttında No name adlı grupları ile çıktılar piyasaya.( Bu arada okulları da müzik ve aşk hayatları kadar iyi gitmedi ) Aradan onca zaman geçti, Şimdi abstre.audiovisual adında müzik ile Görüntü sistemleri tasarımı, fotoğraf ve video manüplasyonu ile materyal üretmek ve performans sırasında kullanılan ekipman ve yazılımların tanıtımını içeren atölye çalışması yapan bir şirket kurdular.Şimdilerde Mor ve Ötesi
Şebnem FERAH, Mercan DEDE gibi bir çok müzisyen ile birlikte çeşitli projelere imza atıyorlar.
Nedendir Bilinmez Joe Satriani onlara hep Kırmızı cidarlı kocaman bir Start düğmesi vazifesi görmüştü.Şimdi bile aile toplantılarında o nacizane kasedi gösterip dururlar.BU çocukların başını yakan bu dur diye.Şimdilerde Çok özel durumlar haricinde gitar çamasalar'da artık birer müzik adamı olmuşlardır.
Hard Rock,Psychedelic Rock, Heavy Metal'in ulvi adamı 60 yaşında bir koca çınar o bir star.Vincent Damon Furnier namı değer adıyla >>> Alice Cooper <<< 29 Temmuz 2008' de son albumü >>> Along Came a Spider <<< ile ve Hard Rock tadında yeni albumü ile tekrar sahnelerde.Albumün çıkmasına 4 gün kala kaçak kuçak yollardan dahi olsa dönmeye başladı bile.
Özellikle albümün dokuzuncu parçası olan >>> Vengence is Mine <<< ve sekizinci parçası >>> The one that got Away <<< bence süper olmuş.Ustanın önün de saygı ile eğiliyoruz.
Özellikle albümün dokuzuncu parçası olan >>> Vengence is Mine <<< ve sekizinci parçası >>> The one that got Away <<< bence süper olmuş.Ustanın önün de saygı ile eğiliyoruz.
Whitesnake; David Coverdale, Doug Aldrich, Reb Beach, Uriah Duffy, Chris Frazier ve Timothy Drury'den oluşan kadrosuyla yeni albümleri "Good To Be Bad"i yayınladı, üstelik aylar da geçti..
Nerde müzik grubu müdavimleri? uyanın be yahu
Yıllar sonra ancak bu kadar güzel müzik yapılır, albüm için fazla diyecek sözüm yok.. Rcok müzik severlere gözü kapalı önerebilrim, özellikle "All I Want All I Need" gerçekten inanılmaz..
Re: Rock Köşesi 3 [Müzik]
Aradığın kişiyi buldun, tüm albümleri bende mevcud.rdx' Alıntı:
İlk parçaları Cyanide, ardından The Day That Never Comes su yüzüne çıktıktan sonra ha bugün ha yarın yazarım diyordum ama albüm 12 Eylül itibariyle piyasaya sürüldü ben hala bir mesaj atamadım foruma. Neyse Death Magnetic nihayet çıktı ve bir günlük gecikmeyle de olsa foruma ekleme görevini yerine getiriyoruz.
Albüm öncesi grubun son turnesinde yeni albüme ait Cyanide bol bol çalınmıştı. Açıkçası eski ve emekli bir Metallica fanı olarak hiç beğenmediğimi itiraf ediyorum. Hatta bu ve benzer parçalarla çıkaracaklarına hiç çıkarmasınlar artık albüm bile dedim kendi kendime. Herkes merakla albümün çıkacağı 12 Eylül tarihine odaklandığı sırada ikinci parça "The Day That Never Comes" Metallica resmi web sitesi üzerinden yayınlandı. Grup üyeleriyle albüm öncesi yapılan röportajlarda dikkati çeken en önemli ayrıntılardan biri bu albümün yeni jenerasyon Justice albümü olacağının işaret edilmesiydi.
Yaklaşık 10 gündür dinliyorum yeni albümü, aslında buna dinlemeye çalışıyorum desek daha doğru olur. Ve yine üzülerek söylüyorum ki büyük bir hayal kırıklığı! Sanki grup üyeleri yeni bas gitarist Rob'un gruba sağladığı uyum ve eski günlere geri dönme isteğiyle tüm Metallica albümlerini ders gibi çalışıp, Black Album ve öncesi yaptıkları şarkıların sentezi olarak yeni şarkılar yazmışlar. Gitar riff'leri 1990 öncesi Metallica soundunu bariz bir şekilde hissettiriyor ama parçalarda enteresan kopukluklar var. Albüm çıkmadan önce şarkı adları açıklandığında The Unforgiven III yazdığını görünce şaşırmış ve bir o kadar da merak etmiştim. Yeni albümde ilk dinlediğim şarkı bu oldu. Yine umduğumu bulamadım ve kendi kendime Metallica bizden geçmiş anlaşıldı dedim. Çok daha sert şeyler dinliyorum hala ama Metallica için yaşlandığımı iyice hissettim.
Bazen kendi kendime şöyle diyorum; bu adamlar bir Rolling Stones gibi, şu anda sahip oldukları şarkılarla dünyayı seneler boyu gezebilirler konser vererek. Çok da iyi para kazanırlar, servetlerini katlayıp dururlar.
Albüm sevdasını da yeni yeni enteresan şeyler icad etmek yerine, James Hetfield'in cılız ve cırtlak sesiyle tıfıl gençlik döneminde çıkardıkları "Kill 'Em All", "Ride the Lightning" ve Master of Puppets" hatta "…And Justice for All" albümlerini yeniden kaydederek giderebilirler diye düşünüyorum. 40 yaşını aşmış olan James'in yılların deneyimiyle oturmuş ve olgunlaşmış sesi, eski albümleri tekrar dinlemeye, satın aldırmaya büyük bir bahane olabilir. En azından eskiye dönme çabası, çok daha temiz bir şekilde yapılmış olur çünkü eski Metallica'yı bulacağımız o gün asla gelmeyecek... Eh bu kadar şey yazıp çizdikten sonra tüm bunların üstüne ben gidip Death Magnetic'den bir parça dinlemeliyim. Bu yazının sonunda da The Day That Never Comes'dan başka ne dinleyebilirim ki? Ben değil Metallica kendi söylüyor, eski Metallica günlerini arayanlara gelsin benden..
Death Magnetic
01. That Was Just Your Life
02. The End Of The Line
03. Broken, Beat & Scarred
04. The Day That Never Comes
05. All Nightmare Long
06. Cyanide
07. The Unforgiven III
08. The Judas Kiss
09. Suicide & Redemption
10. My Apocalypse
Albüm öncesi grubun son turnesinde yeni albüme ait Cyanide bol bol çalınmıştı. Açıkçası eski ve emekli bir Metallica fanı olarak hiç beğenmediğimi itiraf ediyorum. Hatta bu ve benzer parçalarla çıkaracaklarına hiç çıkarmasınlar artık albüm bile dedim kendi kendime. Herkes merakla albümün çıkacağı 12 Eylül tarihine odaklandığı sırada ikinci parça "The Day That Never Comes" Metallica resmi web sitesi üzerinden yayınlandı. Grup üyeleriyle albüm öncesi yapılan röportajlarda dikkati çeken en önemli ayrıntılardan biri bu albümün yeni jenerasyon Justice albümü olacağının işaret edilmesiydi.
Yaklaşık 10 gündür dinliyorum yeni albümü, aslında buna dinlemeye çalışıyorum desek daha doğru olur. Ve yine üzülerek söylüyorum ki büyük bir hayal kırıklığı! Sanki grup üyeleri yeni bas gitarist Rob'un gruba sağladığı uyum ve eski günlere geri dönme isteğiyle tüm Metallica albümlerini ders gibi çalışıp, Black Album ve öncesi yaptıkları şarkıların sentezi olarak yeni şarkılar yazmışlar. Gitar riff'leri 1990 öncesi Metallica soundunu bariz bir şekilde hissettiriyor ama parçalarda enteresan kopukluklar var. Albüm çıkmadan önce şarkı adları açıklandığında The Unforgiven III yazdığını görünce şaşırmış ve bir o kadar da merak etmiştim. Yeni albümde ilk dinlediğim şarkı bu oldu. Yine umduğumu bulamadım ve kendi kendime Metallica bizden geçmiş anlaşıldı dedim. Çok daha sert şeyler dinliyorum hala ama Metallica için yaşlandığımı iyice hissettim.
Bazen kendi kendime şöyle diyorum; bu adamlar bir Rolling Stones gibi, şu anda sahip oldukları şarkılarla dünyayı seneler boyu gezebilirler konser vererek. Çok da iyi para kazanırlar, servetlerini katlayıp dururlar.
Albüm sevdasını da yeni yeni enteresan şeyler icad etmek yerine, James Hetfield'in cılız ve cırtlak sesiyle tıfıl gençlik döneminde çıkardıkları "Kill 'Em All", "Ride the Lightning" ve Master of Puppets" hatta "…And Justice for All" albümlerini yeniden kaydederek giderebilirler diye düşünüyorum. 40 yaşını aşmış olan James'in yılların deneyimiyle oturmuş ve olgunlaşmış sesi, eski albümleri tekrar dinlemeye, satın aldırmaya büyük bir bahane olabilir. En azından eskiye dönme çabası, çok daha temiz bir şekilde yapılmış olur çünkü eski Metallica'yı bulacağımız o gün asla gelmeyecek... Eh bu kadar şey yazıp çizdikten sonra tüm bunların üstüne ben gidip Death Magnetic'den bir parça dinlemeliyim. Bu yazının sonunda da The Day That Never Comes'dan başka ne dinleyebilirim ki? Ben değil Metallica kendi söylüyor, eski Metallica günlerini arayanlara gelsin benden..
Death Magnetic
01. That Was Just Your Life
02. The End Of The Line
03. Broken, Beat & Scarred
04. The Day That Never Comes
05. All Nightmare Long
06. Cyanide
07. The Unforgiven III
08. The Judas Kiss
09. Suicide & Redemption
10. My Apocalypse
Bana rock müziği sevdiren yegane Grup işte karşınızda
[size=6]Evanescence[/size]
Let's begin to party......
İlk olarak evanescence'nin görünen yüzü Muhteşem ses ve yorum AMY LEE
Adı: Amy Lynn Lee Hartzler
Dogum Tarihi: 13 Aralık, 1981
Dogum Yeri: Riverside, California, Parkview Hastanesi
Burcu: Yay
Kardesleri: Erkek kardesi Robby, Carrie, Lori (Bu kardeşlerinden başka Amy'nin 6 yaşındayken 3 yaşındaki kız kardeşi olmüş.)
Saç Rengi : Kahverengi
Göz Rengi: Yesil (Mavi ve gri kontakt lens kullanıyor)
En Çok Sevdigi 10 Albüm
1.Superunknown - SoundGarden
2.Dummy - Portishead
3.Under The Pink - Tori Amos
4.Ten - Pearl Jam
5.Cheap Thrills - Janis Joplin
6.Dangerous - Michael Jackson
7.Post - Bjork
8.The Nightmare Before Christmas Soundtrack
9.In Utero - Nirvana
10.Untouchables - Korn
En Çok Sevdigi 5 Bayan sarkici1. Janis Joplin
2. Beth Gibbons of Portishead
3. Bjork
4. Carole King
5. Tori Amos
Amy adını 70'li yıllardaki "Amie" adlı sarkıdan almıs.
Amy'nin hobileri resim yapmak ve günlük yazmak.
Issız bir adaya düşse yanına alcağı şeyin piyano olduğunu söylüyor.
Amy Lynn Lee, 13 Aralık 1981 tarihinde Riverside, California'daki Parkview Hastanesi'nde doğdu. Bir erkek(Robby) ve iki kız kardeşi(Carrie, Lori) var. Amy, okuldayken koronun başkanıydı ve birkaç oyunda sahne almıştı. Ailesi Illinois, Kansas ve Florida dahil birçok yere taşındı. Fakat son olarak Little Rock, Arkansas'a, yani Evanescence'nin kurulduğu yere, taşındılar. 2000 yılında Pulaski Academy'den mezun oldu. Ayrıca Middle Tennessee State University'ine de katıldı.
Lee henüz 6 yaşındayken, 3 yaşındaki kız kardeşi Bonnie hayatını kaybetti. Daha sonradan Amy Lee, onun için Fallen albümünde yer alan "Hello" yu yazdı. Bu şarkı aynı zamanda grubun canlı performanslarında söylemedikleri tek Fallen şarkısı.
Gençliğinde 9 yıl piyano eğitimi aldı. 1994 yılında bir yaz kampında piyano ile Meat Loaf'ın "I'd Do Anything for Love (But I Won't Do That)" şarkısını çalarken Ben Moody ile tanıştı. Moody ona berbaer grup kurmayı teklif etti. Daha sonra Childish Intentions ve Stricken gibi bir kaç isim kullandıktan sonra Evanescence'yi kurdular.
2003 yılının Mayıs ayından beri Seether grubunun solisti Shaun Morgan ile bir ilişkileri vardı, fakat ikili 2005 yılının ikinci yarısında ayrıldılar.
Burcu: Yay
Kardeşleri: Erkek kardesi Robby, kız kardeşleri Carrie, Lori
Saç Rengi : Kahverengi
Göz Rengi: Yeşil
Yaptığı Şarkılar: "Hello", "Give Unto Me", "Going Under", "Bring Me To Life", "Taking Over Me", "Solitude"
Fallen albümünde en çok sevdiği şarkı Going Under.
ses bilgileri:
sesi 2.2 oktav
ses tipi: lyrıc mezzo soprano
fallende sesinin en yüksek çıktıı şarkı:live versiyon bring me to life
fallende sesinin en düşük çıktıı şarkı:hello,going under
köpekbalıgından korkuyor
sahilde olmayı seviyor
fast-foot tan hoşlanmıyor
nirvana,bjork,micheal jackson, dinliyor(mariah carey dinlediinide inkar etmio)
hayat felsefesi 'kendini sev'
haunted'in evanescence'nin yaptıı en ii şarkı olduunu düşünüor
uzun turnelerden dolayı başkasına verdii kedisinin adı 'fievel '
Ve gitarda Troy McLawhorn
Ve yine gitarda Tim McCord
Tim McCord, Ağustos 2006'da Evanescence'in yeni bassisti olarak medyaya duyuruldu.Grubu 2006'ın ortasında terkeden Will Boyd yerine geldi.Tim,The Revolution Smile'da 2000'den,2004'e kadar gitar çaldı ve bu sayede tanındı
Ve son olarak yine gitarda Terry Balsamo
9 Ekim 1973 yılında doğmuş olan ve Evanescence grubunun gitaristliğini yapan müzisyendir.
Cold grubunda ritim ve baş gitaristlikte yapmıştır. 2000'lerin "13 Ways to Bleed Onstage" kaydını yapmadan önce kısa bir süre kaldığı bu gruptan 2003 yılında ayrıldı ve Evanescence grubuna katıldı.
Gruptaki yeri: Ritim Gitar
Saç: Koyu Kahverengi
Göz: Kahverengi
Medeni Hali: Bekar
Sevdiği Gruplar:Rush,The Police,A Perfect Circle ve Full Devil Jacket
Gitar çalmaya 13 yaşında başlamış
Limp Bizkit'te çalmış
Jachsonville, Florida Native'de doğmuş
1999 yılında Cold grubunda çalmaya başlamış
Elektrikçi olarak da eğitim almış
Ve bataride Will Hunt..
Evanescence grubunun Eski üyeleri
* William Boyd - Will Boyd – Bas Gitar (2003– 2006)
* Rocky Gray – Davul (2002–2007)
* David Hodges – piano, keyboard, Geri vocal (1999–2002)
* John LeCompt – Gitar, vocal canlı performans "Bring Me to Life" (2002–2007)
* Ben Moody – Lead Gitar (Evanescence Kurucu Eleman), 1998–2003)
Son olarak tüm Evanescence Grubu
Ve En son olarak Evanescence'nin tarihçesi...
Evanescence "duman gibi yok olmak" anlamına geliyor.Vokalde ve piyanoda Amy Lee,gitarlarda John LeCompt, Will Boyd,Terry Balsamo ve bateride William Gray'den oluşan ilk albümü "Fallen"'ı yayınlamıştır(Mart 2003).Peki Fallen albümü ilk albümleri miydi?Tabi ki hayır.
Grup Arkansaslıdır.Amy Lee'nin inanılmaz güzel sesi ile grubu diğer nu-Metal gruplarından ayrı tutuyor.Amy Lee'ye göre grubun sırrı müziklerinin epik, dramatik ve karanlık olmasıdır.Belki de Amy Lee'nin ta kendisidir
Grup Amy Lee ve Ben Moody tarafından kurulmuştur.İkisi çocukken yaz kampında tanışmışlar ve grubu kurmaya o gün karar vermişler.Amy Lee piyanoda Meat Loaf'ın "I'd Do Anything For Love"ını çalarak oyalanırken Meat Loaf hayranı olan Ben Moody ise gidip hemen Amy Lee ile tanışmış ve grubu kurmaya karar vermişler.Kendi çabalarıyla yayınladıkları, cd yazıcı ile çoğalttıkları ilk EP'leri ile yerel olarak tanınmışlar.Onlar eski albümleri şu an komik diye nitelendiriyorlar.Arkasından ikinci EP "Whisper" ve 2000 yılındaki ilk albüm "Origin" albümü gelmiş.Ancak grup özel bir neden yüzünden bu albümü hiç yayınlanmamış saymak istiyorlar.Bu sebeple bazı sitelerde ve resmi sitelerinde "Falen" ilk albüm gibi görünmektedir.
Grup "Fallen" albümüyle büyük bir kitleye ulaşmıştır.Grubun albümü 600.000 satıp Billboard ilk 10'a girmiştir.Cristian-Rock kitlesi tarafından çok sevilip başarı grafiği hızla yükselişe geçince bu kitleye hitap eden müzik marketlerinden toplatılmış.Amerika'da Hristiyan Rock şeklinde bir olgu vardır.Dini temalar işleyen gruplar büyük ilgi toplar.Sadece bu türe endekslenmiş plak dükkanları, radyolar ve festivaller var fakat grup üyeleri kendilerini gotik tarzını kabul etmedikleri gibi yalnız bu kitleye hitap ediyor durumuna gelmek istemedikleri için bu tür dükkanlardan albümlerini toplatma kararı almışlardır.Şarkılarda çoğunlukla aşk ve çaresizlikle birlikte karanlık temaları dikkati çekiyor.
Evanescence piyasadaki diğer nu-Metal veya goth gruplarından çok farklıdır.Grup:"Öfke dolu gençlerin hazırladıkları, önceden paketlenerek satışa sunulmuş gibi duran çok albüm var piyasada Biz böyle değiliz.Bir görüntü satmaya çalışmıyoruz, sadece kalbimizdekileri yazıyoruz."diye açıklıyorlar.
Grup turnedeyken Ben Moody grubu terketmiştir.Bu bazıları için hayal kırıklığı yaratırken bazıları için de sevinç yaratmıştır!Ben Moody Avril Lavigne'ın bir ara gitaristliğini yaparken grup devam etme kararı alarak turneye kaldığı yerden devam etmiştir ve Ben Moody'nin yerine Cold grubunun gitaristi Terry Balsamo geçmiştir.2004 yılının Kasım ayında unutulmaz Paris konseri görüntüleriyle oluşan "Anywhere But Home" adında bir konser albümü çıkarmışlardır.
Grup yeni albüm çalışmalarına turne bitince Ben Moody'siz başlamıştır.Amy Lee Terry Balsamo ile şarkılar bestelemeye başlamıştır bile.Artık Evanescence fanları yeni bir albüm beklemektedir.Şansızlıklar grubun peşini bırakmamıştır.Grubun yeni gitaristi Terry beyin felci geçirmiş ve Amy menajerleriyle mahkemelik olmuştur.Albüm ertelendikçe ertelenmiştir.Sonunda Terry iyileşmiş ve albüm kayıtlarına hızla devam etmişlerdir.Ağustos 2006'da artık Evanescence'ın yeni klibi "Call Me When You're Sober" tv'lerde dönemeye başlamıştı.Ama bir ayrılık daha gerçekleşmiştir.Albümün çıkmasına haftalar kala grubun bassisti, şüprhesiz en sevilen ve grubun en sempatik elemanı Will Boyd gruptan ailesiyle vakit geçirmek için ayrılmıştı.Bu haber grubu ve fanları epeyce üzmüştü.Will artık Two Spines adlı grupla çalışıyordu.Gruba Revolution Smile grubunun eski bassisti Tim McCord katıldı ve Evanescence ikinci albümü The Open Door'la kapılarını 3 Ekim'de açtı...
İlk albümleri Fallen'ın 14 milyon sattığı Evanescence, hızlı yükselişine devam ediyor. Son CD'leri The Open Door- Açık Kapı (Wind-up Plakçılık). İki Grammy ödüllü grubun albümü Amy Lee'nin muhteşem melodileri, melodilere uygun şarkı sözleri, dokunaklı bir piyano ve güzel vokalleriyle, Terry Balsamo'nun aceleci ancak kışkırtan gitarıyla tanımlanarak benzersiz, uçuk bir karmaşa ortaya çıkarmış ve bu karmaşa grubun hard rock ile klasik müziğe olan duyarlılıklarını kanalize ediyor. Eski grup üyeleri, John LeCompt (gitar) ve Rocky Gray'in (davul) katkıları da albümde açıkça görülüyor.
"Bu albümü yaparken çok yoğun günler yaşadık" diyor Lee. "Terry geçtiğimiz Kasım ayında (2005) bir kalp krizi geçirdi ve hala nekahet döneminde. Yeni bir menajerimiz oldu (Andy Lurie) ve ben zor bir ayrılık dönemini geride bıraktım. Ancak bu yaşadıklarımızın albüme katkısı oldu." Fallen'la birlikte grubun kimliğini tanımlamak adına yapılması gereken çok şey olduğunu söylüyor Lee. Bu sefer, Terry Balsamo grubu kaynaştıran kişi oldu ve "bu albümü yaparken acele etmeyip, daha çok duyguyu dile getirme fırsatımız oldu. Sadece acı ve üzüntü değil, mutluluk da var albümde."
Geçen yılın sonlarında yazılan The Open Door, Los Angeles'deki The Record Plant'da kaydedildi ve miksajı Mart 2006'da Ocean Way stüdyolarında yapıldı. Eski dost ve yapımcı Dace Fortman'ın geri döndüğü albümde, koroyla sözler harmanlanıyor ve iç gözlem, hasretlik, kuşku, öz saygı ve son olarak da yetkinlikle ilgili olan şarkılarda bu ikili uyum albüme renk katıyor. Albüm "Sweet Sacrifice" ile başlıyor. Bir ilişki sonrası arınma, dünya dışı bir başlangıcı olan şarkı hard rock, gitar ve artan vokallerle devam eden, yüksek tempolu bir trash müzik parçası. Albümün ilk single'ı, orta tempolu "Call Me When You're Sober", işlevsizlik temasından uzaklaşma temasını güçlendiriyor.
The Open Door albümünde öne çıkan diğer şarkılar, hissizlik yerine duyguları öne çıkaran "Lithium", Lee'nin grup yaşamına bir övgü niteliğinde olan "All That I'm Living For", genç müzik severlerin beklentilerine cevap veren ve onların bir bakış açısı edinmeleri için yalvarış niteliğinde olan "Weight of the World" ve grubun ilk ve tek mutlu (sayılabilen) sözlerinin güçlü olduğu, koroyla söylenen "Good Enough". (Lee, "Albümü bu şarkıyla bitirmek çok güzel bir duyguydu" diyor.) Fallen albümünün piyasaya çıkışından bir ay sonra başlayan ve bir buçuk yıl süren bir turne yapan Evanescence, dünyanın önemli müzik pazarlarını ihmal etmeden yeniden yollara çıkmayı düşünüyor. ABD turnesi 3 Kasım'da The Open Door'un piyasaya çıkışından hemen sonra başlıyor ve grup sadık dinleyicilerini büyük konser arenalarından önce, küçük salonlarda gerçekleştirilecek konserlerle ödüllendiriyor.
İlk kez bizlere Arkansas, Little Rock'tan seslenen grubun değişen sesi (rock, gotik ve klasik müziğin mistik birlikteliği) en başta acayip bir olgu olarak algılanmıştı. Dokuz yıl boyunca klasik piyano eğitimi alan Lee, "Lisedeyken death Metal dinliyordum. İki tür de anlaşılması güç, karmaşık müzikler ve çok çarpıcılar. Beni de doğal olarak çekiyorlar." diyor.
Evanescence iki EP ve çok aranan Origin isimli albümlerini Wind-up Plakçılığı bulmadan önce kendi imkanlarıyla çıkarmıştı. İlk önemli çıkış albümleri Fallen, 2003 yılında Nisan ayında piyasaya çıktı ve eleştirmenlerden tam not aldı ve albümün satışları çok iyiydi. Uluslararası müzik listelerinde ilk ona giren "Bring Me To Life" ve "My Immortal" şarkılarıyla radyolarda çok çalındılar ve 2003'te iki Grammy ödülünü kazandırdı. (En iyi Genç Sanatçı ve "Bring Me To Life" ile En İyi Hard Rock Sanatçısı ödülleri.) Fallen, dünya müzik piyasasında 14 milyon albüm sattı ve Billboard'ın en iyi 200 şarkı listesinde 100 haftadan fazla bir süre kaldı, gruba 35 ülkede altın ve platin albüm ödüllerini kazandırdı ve tüm konserlerinin biletleri yok sattı. 2004 yılında çıkan DVD'leri, Anywhere But Home, bu güne kadar bir milyon tane sattı.
Evanescence'ın müziğindeki drama dünyanın her yerindeki dinleyicilerde yankı buldu. Piyanolu bir girişten, gürültülü gitara dönüşen sesli uzun bir yolculuk. Grubun saldırgan esası, Lee'nin tutkulu vokalleriyle ve kimlik arayan veya arzu, aşk umudu ve kayıp olmak gibi duygularla boğuşan dinleyicilerle bir bağ kuran sözleriyle eşleşiyor. The Open Door albümü grubun destansı yanının mantıklı (ama kesinlikle beklenmedik olan) ve dünya müzik piyasasında daha yeni iz etmeye başlayan bir değişim niteliğinde.
Albümler
The Open Door (3 Ekim 2006): Evanescence'ın 3 yıl aradan sonra çıkarttığı albümün prodüktörlüğünü Dave Fortman yaptı.Albüm Los Angeles'daki The Record Plant Stüdyoları'nda kaydedildi.Mart 2006'da Ocean Way Stüdyolarında Mixlendi.Albüm yine Wind-Up Records şirketinden çıktı.Albümde ki bass gitarlar gruptan ayrılan Will Boyd'a ait.
Albümde Bulunan Şarkılar
01. Sweet Sacrifice
02. Call Me When You're Sober
03. Weight of the World
04. Lithium
05. Cloud Nine
06. Snow White Queen
07. Lacrymosa
08. Like You
09. Lose Control
10. The Only One
11. Your Star
12. All That I'm Living For
13. Good Enough
Anywhere But Home (24 Kasım 2004) Evanescence grubunun ilk konser albümüdür.Sadece fanları için hazırlanmıştır.Albüm Kasım 2004 Wind-Up şirketinden çıkarılmıştır.Albümde bu sefer yeni grup üyesi olan Terry Balsamo bu albümde yer almıştır.Albümde bir de Korn grubunun "Thoughtless" şarkısının cover'ı bulunuyor.
Albümde Bulunan Şarkılar
01. Haunted
02. Going Under
03. Taking Over Me
04. Everybody's Fool
05. Thoughtless
06. My Last Breath
07. Farther Away
08. Breathe No More
09. My Immortal
10. Bring Me To Life
11. Tourniquet
12. Imaginary
13. Whisper
14. Missing
Fallen (Mart 2003 ) Evanescence'nin ilk albümü kabul ettiği albümü FALLEN 2003 yılının mart ayında piyasaya sürüldü. Albümde yer alan Whisper, Imaginary, My Immortal parçaları eski albümlerinden alınma. Albüm yine Wind-Up Records'tan çıktı. Grupta bulunun David Hodges FALLEN çıkmadan gruptan ayrıldı ve gruba Rocky Gray ve John LeCompt katıldı.
Albümde Bulunan Şarkılar
01. Going Under
02. Bring Me To Life
03. Everybody's Fool
04. My Immortal
05. Haunted
06. Tourniquet
07. Imaginary
08. Taking Over Me
09. Hello
10. My Last Breath
11. Whisper
Singles
Lithium (27 Kasım 2006): The Open Door albümünün ikinci single'ı.Albümde şarkının normal versionuyla birlikte videosu bulunmakta.Aynı zamanda All That I'm Living For şarkısının akustik versionu ve albüme girmeyen The Last Song I'm Wasting You şarkısı bulunmakta.
Albümde Bulunan Şarkılar
CD
01. Lithium
02. Lithium (Radio Kaydı)
03. The Last Song I'm Wasting On You (Albüme Konulmayan Şarkı)
DVD
05. Lithium
06. Lithium (Akustik)
07. All That I'm Living For (Akustik)
08. Making Of Lithium
09. Call Me When You're Sober (MTV Awards Latin America)
10. Bring Me To Life (MTV Awards Latin America)
Call Me When Your Sober ( Eylül 2006): The Open Door Albümün İlk Single'ı.Albümde şarkının normal versiyonuyla birlikte akustik versiyonu, video klibi ve video klip çekimlerini bulabilirsiniz.
Albümde Bulunan Şarkılar
CD 1:
01. "Call Me When You're Sober"
02. "Call Me When You're Sober" (Akustik Versionu)
CD 2:
01. "Call Me When You're Sober" (Albüm Versionu)
02. "Call Me When You're Sober" (Akustik Versonu)
03. 3 dakikalık 'Making The Video Clip"
04. "Call Me When You're Sober" (Video Klip)
Everybody's Fool (Temmuz 2004) Evanescence'nin çıkardığı son single Everybody's Fool.
Albümde Bulunan Şarkılar
01 - Everybody's Fool
02 - Taking Over Me (Live from Cologne)
03 - Whisper (Live from Cologne)
04 - Everybody's Fool (instrumental version
My Immortal (23 Ocak 2004) Albüm single olarak çıktı. Albümdeki şarkılar Ben Moody Amy Lee ve David Hodges tarafından yapıldı. Albüm yine Wind-Up Records'tan çıktı.
Albümde Bulunan Şarkılar
My Immortal (UK CD Single)
01. My Immortal (Band Version)
02. My Immortal (Live from Cologne)
03. Haunted (Live from Sessions @ AOL)
04. My Immortal (Video)
05. My Immortal (Video-Behind The Scenes)
My Immortal (Italian and Australian CD Single)
01. My Immortal (Band Version)
02. My Immortal (Album Version)
03. Haunted (Live from Sessions @ AOL)
04. My Immortal (Live from Cologne)
Going Under (Ekim 2003) Albüm single olarak çıktı. Albümdeki şarkılar Ben Moody Amy Lee ve David Hodges tarafından yapıldı. Albüm yine Wind-Up Records'tan çıktı.
Albümde Bulunan Şarkılar
01. Going Under (Album Version)
02. Going Under (Acoustic Version)
03. Heart Shaped Box
04. Going Under (Video)
Bring Me To Life (Single CD) Bu albüm Evanescence'nin çıkardığı single'lardan biri. Albüm Amy Lee, Ben Moody ve David Hodges un çabalarıyla oluşturulmuştur. Albüme ünlü "12 Stones" grubunun vokalisti Paul McCoy vokaliyle katkıda bulunmuştur. Albüm Wind-Up Records şirketinden çıktı.
Albümde Bulunan Şarkılar
Bring Me To Life (UK CD Single)
01. Bring Me To Life (Album Version)
02. Farther Away
03. Bring Me To Life (Bliss Mix)
04. Bring Me To Life (Video)
Bring Me To Life (European CD Single)
01. Bring Me To Life (Album Version)
02. Bring Me To Life (Bliss Mix)
Bring Me To Life (Australian CD Single)
01. Bring Me to Life (Album Version)
02. Bring Me to Life (Bliss Mix)
03. Farther Away (Album Version)
04. Missing (Album Version)
Bring Me To Life Promo Bu albüm piyasaya reklam amacıyla sürülmüştür. Albüm Amy Lee, Ben Moody ve David Hodges un çabalarıyla oluşturulmuştur. Albüme ünlü "12 Stones" grubunun vokalisti Paul McCoy vokaliyle katkıda bulunmuştur. Albüm diğer albümlerden farklı olarak şu an çalıştığı Wind-Up Records şirketinden çıktı.
Grubun Yaptığı Coverlar
-Korn-Thoughtless
-A Perfect Circle-Orestes
-Smashing Pumpkins-Zero
-Metallica-Enter Sadman
-Live-Dolphins Cry
-Sound Garden-4th of July
-Offspring-Self Esteem
-Metallica-One
-Nirvana-Heart Shaped Box
[size=6]Evanescence[/size]
Let's begin to party......
İlk olarak evanescence'nin görünen yüzü Muhteşem ses ve yorum AMY LEE
Adı: Amy Lynn Lee Hartzler
Dogum Tarihi: 13 Aralık, 1981
Dogum Yeri: Riverside, California, Parkview Hastanesi
Burcu: Yay
Kardesleri: Erkek kardesi Robby, Carrie, Lori (Bu kardeşlerinden başka Amy'nin 6 yaşındayken 3 yaşındaki kız kardeşi olmüş.)
Saç Rengi : Kahverengi
Göz Rengi: Yesil (Mavi ve gri kontakt lens kullanıyor)
En Çok Sevdigi 10 Albüm
1.Superunknown - SoundGarden
2.Dummy - Portishead
3.Under The Pink - Tori Amos
4.Ten - Pearl Jam
5.Cheap Thrills - Janis Joplin
6.Dangerous - Michael Jackson
7.Post - Bjork
8.The Nightmare Before Christmas Soundtrack
9.In Utero - Nirvana
10.Untouchables - Korn
En Çok Sevdigi 5 Bayan sarkici1. Janis Joplin
2. Beth Gibbons of Portishead
3. Bjork
4. Carole King
5. Tori Amos
Amy adını 70'li yıllardaki "Amie" adlı sarkıdan almıs.
Amy'nin hobileri resim yapmak ve günlük yazmak.
Issız bir adaya düşse yanına alcağı şeyin piyano olduğunu söylüyor.
Amy Lynn Lee, 13 Aralık 1981 tarihinde Riverside, California'daki Parkview Hastanesi'nde doğdu. Bir erkek(Robby) ve iki kız kardeşi(Carrie, Lori) var. Amy, okuldayken koronun başkanıydı ve birkaç oyunda sahne almıştı. Ailesi Illinois, Kansas ve Florida dahil birçok yere taşındı. Fakat son olarak Little Rock, Arkansas'a, yani Evanescence'nin kurulduğu yere, taşındılar. 2000 yılında Pulaski Academy'den mezun oldu. Ayrıca Middle Tennessee State University'ine de katıldı.
Lee henüz 6 yaşındayken, 3 yaşındaki kız kardeşi Bonnie hayatını kaybetti. Daha sonradan Amy Lee, onun için Fallen albümünde yer alan "Hello" yu yazdı. Bu şarkı aynı zamanda grubun canlı performanslarında söylemedikleri tek Fallen şarkısı.
Gençliğinde 9 yıl piyano eğitimi aldı. 1994 yılında bir yaz kampında piyano ile Meat Loaf'ın "I'd Do Anything for Love (But I Won't Do That)" şarkısını çalarken Ben Moody ile tanıştı. Moody ona berbaer grup kurmayı teklif etti. Daha sonra Childish Intentions ve Stricken gibi bir kaç isim kullandıktan sonra Evanescence'yi kurdular.
2003 yılının Mayıs ayından beri Seether grubunun solisti Shaun Morgan ile bir ilişkileri vardı, fakat ikili 2005 yılının ikinci yarısında ayrıldılar.
Burcu: Yay
Kardeşleri: Erkek kardesi Robby, kız kardeşleri Carrie, Lori
Saç Rengi : Kahverengi
Göz Rengi: Yeşil
Yaptığı Şarkılar: "Hello", "Give Unto Me", "Going Under", "Bring Me To Life", "Taking Over Me", "Solitude"
Fallen albümünde en çok sevdiği şarkı Going Under.
ses bilgileri:
sesi 2.2 oktav
ses tipi: lyrıc mezzo soprano
fallende sesinin en yüksek çıktıı şarkı:live versiyon bring me to life
fallende sesinin en düşük çıktıı şarkı:hello,going under
köpekbalıgından korkuyor
sahilde olmayı seviyor
fast-foot tan hoşlanmıyor
nirvana,bjork,micheal jackson, dinliyor(mariah carey dinlediinide inkar etmio)
hayat felsefesi 'kendini sev'
haunted'in evanescence'nin yaptıı en ii şarkı olduunu düşünüor
uzun turnelerden dolayı başkasına verdii kedisinin adı 'fievel '
Ve gitarda Troy McLawhorn
Ve yine gitarda Tim McCord
Tim McCord, Ağustos 2006'da Evanescence'in yeni bassisti olarak medyaya duyuruldu.Grubu 2006'ın ortasında terkeden Will Boyd yerine geldi.Tim,The Revolution Smile'da 2000'den,2004'e kadar gitar çaldı ve bu sayede tanındı
Ve son olarak yine gitarda Terry Balsamo
9 Ekim 1973 yılında doğmuş olan ve Evanescence grubunun gitaristliğini yapan müzisyendir.
Cold grubunda ritim ve baş gitaristlikte yapmıştır. 2000'lerin "13 Ways to Bleed Onstage" kaydını yapmadan önce kısa bir süre kaldığı bu gruptan 2003 yılında ayrıldı ve Evanescence grubuna katıldı.
Gruptaki yeri: Ritim Gitar
Saç: Koyu Kahverengi
Göz: Kahverengi
Medeni Hali: Bekar
Sevdiği Gruplar:Rush,The Police,A Perfect Circle ve Full Devil Jacket
Gitar çalmaya 13 yaşında başlamış
Limp Bizkit'te çalmış
Jachsonville, Florida Native'de doğmuş
1999 yılında Cold grubunda çalmaya başlamış
Elektrikçi olarak da eğitim almış
Ve bataride Will Hunt..
Evanescence grubunun Eski üyeleri
* William Boyd - Will Boyd – Bas Gitar (2003– 2006)
* Rocky Gray – Davul (2002–2007)
* David Hodges – piano, keyboard, Geri vocal (1999–2002)
* John LeCompt – Gitar, vocal canlı performans "Bring Me to Life" (2002–2007)
* Ben Moody – Lead Gitar (Evanescence Kurucu Eleman), 1998–2003)
Son olarak tüm Evanescence Grubu
Ve En son olarak Evanescence'nin tarihçesi...
Evanescence "duman gibi yok olmak" anlamına geliyor.Vokalde ve piyanoda Amy Lee,gitarlarda John LeCompt, Will Boyd,Terry Balsamo ve bateride William Gray'den oluşan ilk albümü "Fallen"'ı yayınlamıştır(Mart 2003).Peki Fallen albümü ilk albümleri miydi?Tabi ki hayır.
Grup Arkansaslıdır.Amy Lee'nin inanılmaz güzel sesi ile grubu diğer nu-Metal gruplarından ayrı tutuyor.Amy Lee'ye göre grubun sırrı müziklerinin epik, dramatik ve karanlık olmasıdır.Belki de Amy Lee'nin ta kendisidir
Grup Amy Lee ve Ben Moody tarafından kurulmuştur.İkisi çocukken yaz kampında tanışmışlar ve grubu kurmaya o gün karar vermişler.Amy Lee piyanoda Meat Loaf'ın "I'd Do Anything For Love"ını çalarak oyalanırken Meat Loaf hayranı olan Ben Moody ise gidip hemen Amy Lee ile tanışmış ve grubu kurmaya karar vermişler.Kendi çabalarıyla yayınladıkları, cd yazıcı ile çoğalttıkları ilk EP'leri ile yerel olarak tanınmışlar.Onlar eski albümleri şu an komik diye nitelendiriyorlar.Arkasından ikinci EP "Whisper" ve 2000 yılındaki ilk albüm "Origin" albümü gelmiş.Ancak grup özel bir neden yüzünden bu albümü hiç yayınlanmamış saymak istiyorlar.Bu sebeple bazı sitelerde ve resmi sitelerinde "Falen" ilk albüm gibi görünmektedir.
Grup "Fallen" albümüyle büyük bir kitleye ulaşmıştır.Grubun albümü 600.000 satıp Billboard ilk 10'a girmiştir.Cristian-Rock kitlesi tarafından çok sevilip başarı grafiği hızla yükselişe geçince bu kitleye hitap eden müzik marketlerinden toplatılmış.Amerika'da Hristiyan Rock şeklinde bir olgu vardır.Dini temalar işleyen gruplar büyük ilgi toplar.Sadece bu türe endekslenmiş plak dükkanları, radyolar ve festivaller var fakat grup üyeleri kendilerini gotik tarzını kabul etmedikleri gibi yalnız bu kitleye hitap ediyor durumuna gelmek istemedikleri için bu tür dükkanlardan albümlerini toplatma kararı almışlardır.Şarkılarda çoğunlukla aşk ve çaresizlikle birlikte karanlık temaları dikkati çekiyor.
Evanescence piyasadaki diğer nu-Metal veya goth gruplarından çok farklıdır.Grup:"Öfke dolu gençlerin hazırladıkları, önceden paketlenerek satışa sunulmuş gibi duran çok albüm var piyasada Biz böyle değiliz.Bir görüntü satmaya çalışmıyoruz, sadece kalbimizdekileri yazıyoruz."diye açıklıyorlar.
Grup turnedeyken Ben Moody grubu terketmiştir.Bu bazıları için hayal kırıklığı yaratırken bazıları için de sevinç yaratmıştır!Ben Moody Avril Lavigne'ın bir ara gitaristliğini yaparken grup devam etme kararı alarak turneye kaldığı yerden devam etmiştir ve Ben Moody'nin yerine Cold grubunun gitaristi Terry Balsamo geçmiştir.2004 yılının Kasım ayında unutulmaz Paris konseri görüntüleriyle oluşan "Anywhere But Home" adında bir konser albümü çıkarmışlardır.
Grup yeni albüm çalışmalarına turne bitince Ben Moody'siz başlamıştır.Amy Lee Terry Balsamo ile şarkılar bestelemeye başlamıştır bile.Artık Evanescence fanları yeni bir albüm beklemektedir.Şansızlıklar grubun peşini bırakmamıştır.Grubun yeni gitaristi Terry beyin felci geçirmiş ve Amy menajerleriyle mahkemelik olmuştur.Albüm ertelendikçe ertelenmiştir.Sonunda Terry iyileşmiş ve albüm kayıtlarına hızla devam etmişlerdir.Ağustos 2006'da artık Evanescence'ın yeni klibi "Call Me When You're Sober" tv'lerde dönemeye başlamıştı.Ama bir ayrılık daha gerçekleşmiştir.Albümün çıkmasına haftalar kala grubun bassisti, şüprhesiz en sevilen ve grubun en sempatik elemanı Will Boyd gruptan ailesiyle vakit geçirmek için ayrılmıştı.Bu haber grubu ve fanları epeyce üzmüştü.Will artık Two Spines adlı grupla çalışıyordu.Gruba Revolution Smile grubunun eski bassisti Tim McCord katıldı ve Evanescence ikinci albümü The Open Door'la kapılarını 3 Ekim'de açtı...
İlk albümleri Fallen'ın 14 milyon sattığı Evanescence, hızlı yükselişine devam ediyor. Son CD'leri The Open Door- Açık Kapı (Wind-up Plakçılık). İki Grammy ödüllü grubun albümü Amy Lee'nin muhteşem melodileri, melodilere uygun şarkı sözleri, dokunaklı bir piyano ve güzel vokalleriyle, Terry Balsamo'nun aceleci ancak kışkırtan gitarıyla tanımlanarak benzersiz, uçuk bir karmaşa ortaya çıkarmış ve bu karmaşa grubun hard rock ile klasik müziğe olan duyarlılıklarını kanalize ediyor. Eski grup üyeleri, John LeCompt (gitar) ve Rocky Gray'in (davul) katkıları da albümde açıkça görülüyor.
"Bu albümü yaparken çok yoğun günler yaşadık" diyor Lee. "Terry geçtiğimiz Kasım ayında (2005) bir kalp krizi geçirdi ve hala nekahet döneminde. Yeni bir menajerimiz oldu (Andy Lurie) ve ben zor bir ayrılık dönemini geride bıraktım. Ancak bu yaşadıklarımızın albüme katkısı oldu." Fallen'la birlikte grubun kimliğini tanımlamak adına yapılması gereken çok şey olduğunu söylüyor Lee. Bu sefer, Terry Balsamo grubu kaynaştıran kişi oldu ve "bu albümü yaparken acele etmeyip, daha çok duyguyu dile getirme fırsatımız oldu. Sadece acı ve üzüntü değil, mutluluk da var albümde."
Geçen yılın sonlarında yazılan The Open Door, Los Angeles'deki The Record Plant'da kaydedildi ve miksajı Mart 2006'da Ocean Way stüdyolarında yapıldı. Eski dost ve yapımcı Dace Fortman'ın geri döndüğü albümde, koroyla sözler harmanlanıyor ve iç gözlem, hasretlik, kuşku, öz saygı ve son olarak da yetkinlikle ilgili olan şarkılarda bu ikili uyum albüme renk katıyor. Albüm "Sweet Sacrifice" ile başlıyor. Bir ilişki sonrası arınma, dünya dışı bir başlangıcı olan şarkı hard rock, gitar ve artan vokallerle devam eden, yüksek tempolu bir trash müzik parçası. Albümün ilk single'ı, orta tempolu "Call Me When You're Sober", işlevsizlik temasından uzaklaşma temasını güçlendiriyor.
The Open Door albümünde öne çıkan diğer şarkılar, hissizlik yerine duyguları öne çıkaran "Lithium", Lee'nin grup yaşamına bir övgü niteliğinde olan "All That I'm Living For", genç müzik severlerin beklentilerine cevap veren ve onların bir bakış açısı edinmeleri için yalvarış niteliğinde olan "Weight of the World" ve grubun ilk ve tek mutlu (sayılabilen) sözlerinin güçlü olduğu, koroyla söylenen "Good Enough". (Lee, "Albümü bu şarkıyla bitirmek çok güzel bir duyguydu" diyor.) Fallen albümünün piyasaya çıkışından bir ay sonra başlayan ve bir buçuk yıl süren bir turne yapan Evanescence, dünyanın önemli müzik pazarlarını ihmal etmeden yeniden yollara çıkmayı düşünüyor. ABD turnesi 3 Kasım'da The Open Door'un piyasaya çıkışından hemen sonra başlıyor ve grup sadık dinleyicilerini büyük konser arenalarından önce, küçük salonlarda gerçekleştirilecek konserlerle ödüllendiriyor.
İlk kez bizlere Arkansas, Little Rock'tan seslenen grubun değişen sesi (rock, gotik ve klasik müziğin mistik birlikteliği) en başta acayip bir olgu olarak algılanmıştı. Dokuz yıl boyunca klasik piyano eğitimi alan Lee, "Lisedeyken death Metal dinliyordum. İki tür de anlaşılması güç, karmaşık müzikler ve çok çarpıcılar. Beni de doğal olarak çekiyorlar." diyor.
Evanescence iki EP ve çok aranan Origin isimli albümlerini Wind-up Plakçılığı bulmadan önce kendi imkanlarıyla çıkarmıştı. İlk önemli çıkış albümleri Fallen, 2003 yılında Nisan ayında piyasaya çıktı ve eleştirmenlerden tam not aldı ve albümün satışları çok iyiydi. Uluslararası müzik listelerinde ilk ona giren "Bring Me To Life" ve "My Immortal" şarkılarıyla radyolarda çok çalındılar ve 2003'te iki Grammy ödülünü kazandırdı. (En iyi Genç Sanatçı ve "Bring Me To Life" ile En İyi Hard Rock Sanatçısı ödülleri.) Fallen, dünya müzik piyasasında 14 milyon albüm sattı ve Billboard'ın en iyi 200 şarkı listesinde 100 haftadan fazla bir süre kaldı, gruba 35 ülkede altın ve platin albüm ödüllerini kazandırdı ve tüm konserlerinin biletleri yok sattı. 2004 yılında çıkan DVD'leri, Anywhere But Home, bu güne kadar bir milyon tane sattı.
Evanescence'ın müziğindeki drama dünyanın her yerindeki dinleyicilerde yankı buldu. Piyanolu bir girişten, gürültülü gitara dönüşen sesli uzun bir yolculuk. Grubun saldırgan esası, Lee'nin tutkulu vokalleriyle ve kimlik arayan veya arzu, aşk umudu ve kayıp olmak gibi duygularla boğuşan dinleyicilerle bir bağ kuran sözleriyle eşleşiyor. The Open Door albümü grubun destansı yanının mantıklı (ama kesinlikle beklenmedik olan) ve dünya müzik piyasasında daha yeni iz etmeye başlayan bir değişim niteliğinde.
Albümler
The Open Door (3 Ekim 2006): Evanescence'ın 3 yıl aradan sonra çıkarttığı albümün prodüktörlüğünü Dave Fortman yaptı.Albüm Los Angeles'daki The Record Plant Stüdyoları'nda kaydedildi.Mart 2006'da Ocean Way Stüdyolarında Mixlendi.Albüm yine Wind-Up Records şirketinden çıktı.Albümde ki bass gitarlar gruptan ayrılan Will Boyd'a ait.
Albümde Bulunan Şarkılar
01. Sweet Sacrifice
02. Call Me When You're Sober
03. Weight of the World
04. Lithium
05. Cloud Nine
06. Snow White Queen
07. Lacrymosa
08. Like You
09. Lose Control
10. The Only One
11. Your Star
12. All That I'm Living For
13. Good Enough
Anywhere But Home (24 Kasım 2004) Evanescence grubunun ilk konser albümüdür.Sadece fanları için hazırlanmıştır.Albüm Kasım 2004 Wind-Up şirketinden çıkarılmıştır.Albümde bu sefer yeni grup üyesi olan Terry Balsamo bu albümde yer almıştır.Albümde bir de Korn grubunun "Thoughtless" şarkısının cover'ı bulunuyor.
Albümde Bulunan Şarkılar
01. Haunted
02. Going Under
03. Taking Over Me
04. Everybody's Fool
05. Thoughtless
06. My Last Breath
07. Farther Away
08. Breathe No More
09. My Immortal
10. Bring Me To Life
11. Tourniquet
12. Imaginary
13. Whisper
14. Missing
Fallen (Mart 2003 ) Evanescence'nin ilk albümü kabul ettiği albümü FALLEN 2003 yılının mart ayında piyasaya sürüldü. Albümde yer alan Whisper, Imaginary, My Immortal parçaları eski albümlerinden alınma. Albüm yine Wind-Up Records'tan çıktı. Grupta bulunun David Hodges FALLEN çıkmadan gruptan ayrıldı ve gruba Rocky Gray ve John LeCompt katıldı.
Albümde Bulunan Şarkılar
01. Going Under
02. Bring Me To Life
03. Everybody's Fool
04. My Immortal
05. Haunted
06. Tourniquet
07. Imaginary
08. Taking Over Me
09. Hello
10. My Last Breath
11. Whisper
Singles
Lithium (27 Kasım 2006): The Open Door albümünün ikinci single'ı.Albümde şarkının normal versionuyla birlikte videosu bulunmakta.Aynı zamanda All That I'm Living For şarkısının akustik versionu ve albüme girmeyen The Last Song I'm Wasting You şarkısı bulunmakta.
Albümde Bulunan Şarkılar
CD
01. Lithium
02. Lithium (Radio Kaydı)
03. The Last Song I'm Wasting On You (Albüme Konulmayan Şarkı)
DVD
05. Lithium
06. Lithium (Akustik)
07. All That I'm Living For (Akustik)
08. Making Of Lithium
09. Call Me When You're Sober (MTV Awards Latin America)
10. Bring Me To Life (MTV Awards Latin America)
Call Me When Your Sober ( Eylül 2006): The Open Door Albümün İlk Single'ı.Albümde şarkının normal versiyonuyla birlikte akustik versiyonu, video klibi ve video klip çekimlerini bulabilirsiniz.
Albümde Bulunan Şarkılar
CD 1:
01. "Call Me When You're Sober"
02. "Call Me When You're Sober" (Akustik Versionu)
CD 2:
01. "Call Me When You're Sober" (Albüm Versionu)
02. "Call Me When You're Sober" (Akustik Versonu)
03. 3 dakikalık 'Making The Video Clip"
04. "Call Me When You're Sober" (Video Klip)
Everybody's Fool (Temmuz 2004) Evanescence'nin çıkardığı son single Everybody's Fool.
Albümde Bulunan Şarkılar
01 - Everybody's Fool
02 - Taking Over Me (Live from Cologne)
03 - Whisper (Live from Cologne)
04 - Everybody's Fool (instrumental version
My Immortal (23 Ocak 2004) Albüm single olarak çıktı. Albümdeki şarkılar Ben Moody Amy Lee ve David Hodges tarafından yapıldı. Albüm yine Wind-Up Records'tan çıktı.
Albümde Bulunan Şarkılar
My Immortal (UK CD Single)
01. My Immortal (Band Version)
02. My Immortal (Live from Cologne)
03. Haunted (Live from Sessions @ AOL)
04. My Immortal (Video)
05. My Immortal (Video-Behind The Scenes)
My Immortal (Italian and Australian CD Single)
01. My Immortal (Band Version)
02. My Immortal (Album Version)
03. Haunted (Live from Sessions @ AOL)
04. My Immortal (Live from Cologne)
Going Under (Ekim 2003) Albüm single olarak çıktı. Albümdeki şarkılar Ben Moody Amy Lee ve David Hodges tarafından yapıldı. Albüm yine Wind-Up Records'tan çıktı.
Albümde Bulunan Şarkılar
01. Going Under (Album Version)
02. Going Under (Acoustic Version)
03. Heart Shaped Box
04. Going Under (Video)
Bring Me To Life (Single CD) Bu albüm Evanescence'nin çıkardığı single'lardan biri. Albüm Amy Lee, Ben Moody ve David Hodges un çabalarıyla oluşturulmuştur. Albüme ünlü "12 Stones" grubunun vokalisti Paul McCoy vokaliyle katkıda bulunmuştur. Albüm Wind-Up Records şirketinden çıktı.
Albümde Bulunan Şarkılar
Bring Me To Life (UK CD Single)
01. Bring Me To Life (Album Version)
02. Farther Away
03. Bring Me To Life (Bliss Mix)
04. Bring Me To Life (Video)
Bring Me To Life (European CD Single)
01. Bring Me To Life (Album Version)
02. Bring Me To Life (Bliss Mix)
Bring Me To Life (Australian CD Single)
01. Bring Me to Life (Album Version)
02. Bring Me to Life (Bliss Mix)
03. Farther Away (Album Version)
04. Missing (Album Version)
Bring Me To Life Promo Bu albüm piyasaya reklam amacıyla sürülmüştür. Albüm Amy Lee, Ben Moody ve David Hodges un çabalarıyla oluşturulmuştur. Albüme ünlü "12 Stones" grubunun vokalisti Paul McCoy vokaliyle katkıda bulunmuştur. Albüm diğer albümlerden farklı olarak şu an çalıştığı Wind-Up Records şirketinden çıktı.
Grubun Yaptığı Coverlar
-Korn-Thoughtless
-A Perfect Circle-Orestes
-Smashing Pumpkins-Zero
-Metallica-Enter Sadman
-Live-Dolphins Cry
-Sound Garden-4th of July
-Offspring-Self Esteem
-Metallica-One
-Nirvana-Heart Shaped Box
capriii Ellerine Sağlık; bir Evanescence ve tabiki Amy Lee hayranı olarak Teşekkür ederim emek vermişsin :wink:
Ben Moody gruptan ayrıldıktan sonra Parçaların bi çoğunu Ben Moody yazdığı için Fallen Albümündeki başarıyı En azından yeni albümdeki parçalar bazında pek de yakalayacağını sanmıyodum açıkçası.
Ama grup tam gaz devam ediyo :wink: The Open Door albümü de Fallen kadar başarılı ve değerli benim için :wink:
Ben Moody gruptan ayrıldıktan sonra Parçaların bi çoğunu Ben Moody yazdığı için Fallen Albümündeki başarıyı En azından yeni albümdeki parçalar bazında pek de yakalayacağını sanmıyodum açıkçası.
Ama grup tam gaz devam ediyo :wink: The Open Door albümü de Fallen kadar başarılı ve değerli benim için :wink:
Valla ben bunların bring me to life klibini youtube ta tesadüfen dinledim ve o günden sonra rock müziğe bakış açım değişti. Sonra diğer parçalarını dinledim, amy lee nin o muhteşem yorumları beni gerçekten etkiledi. Sonra diğer rock müzik gruplarını araştırdım ve gerçekten güzel şeyler buldum. Hele bi marlyn dinledim ki sorma gitsin O günden sonra rock müzik dinlemeye başladım.
Daha öncede rock müzik dinlemediğim zamanlarda metelica nın bazı parçalarını dinleme fırsatı bulmuştum direkt dediğim laf bu oldu "Bu teneke zımbırtısı da ne" ama sağ olsun Evanescence grubu bu fikrimi değiştirdi
Emek konusuna gelince bunu hazırlayana kadar canım çıktı dün gece
O günden sonra rock müzik dinlemeye başladım. Daha öncede rock müzik dinlemediğim zamanlarda metelica nın bazı parçalarını dinleme fırsatı bulmuştum direkt dediğim laf bu oldu "Bu teneke zımbırtısı da ne" ama sağ olsun Evanescence grubu bu fikrimi değiştirdi
Emek konusuna gelince bunu hazırlayana kadar canım çıktı dün gece
Grafiker' Alıntı:
Piyanoda neymiş dimi abicim
Seni alsın yanına iki uzun hava okutursun tamamdır Ama dikkat et abicim o baterist fırlamasın ağaçların içinden iflahını keser valla Canavarmıdır nedir Şaka bir yana Amma da çalıyorlar harbi kolay iş değil. Evenescence bir yana hepsi bir yana benim için. İlk göz ağrım.
