engelli olmadığım zamanlara bakınca 18 19 yaşında ,toplum ne düşünmemi istiyorsa onu düşünen , içgüdülerimle hareket eden ,daha kendini tanıyamamış bir çocuktum.zaten bunlar yüzünden hasta oldum.hayattaki yenilgilerle ilk önce depresyon ,daha sonraysa psikotik özellikli depresyona evrildi.
o zamanlar çevremde gördüğüm tanıdığım birkaç engelli kız olmuştu ama onlara hiç bu gözle bakmadım.hatta onların neden öyle olduğu üzerinde bile düşünmedim.bunları şimdi düşününce evet onun şu derdi vardı öbürü şöyleydi diye kafamda oturttum.
yani o zamana gitsem heralde imkansızdı bu.
insan herzaman en iyisi benim olsun en çok benim olsun ister.bunu söyle örneklendiriyim.küçükken kendimi pek tanımıyodum ama meraklıydım ask mesk meselelerine.bir birlikteliğim varken ,bu aşk dedikleri şeyin o kadar abartılı ,hayatın anlamı olmayan bişey olduğunu olasılıklar üzerinde düşünerek kavradım.belkide herkesin düşündüğü şeyler.
düşündüğüm şuydu.şimdi mesela benden daha zengin daha başarılı bi adam gelip onu elde etmek istese,edemezmiydi ?
veya ondan daha iyi birisi beni istese elde edemezmiydi ? bu soruların cevabını dürüst olup cevapladım.ve bu basit mantıkla bu sonuçları çıkardım.biri aşktan meşkten bahsedince bu geliyor aklıma.
şuan bu nasıl olurdu diye düşününce sanırım benim dertlerime savaşıma ortak olan biriyle bağım olsun isterdim.ama bu hem çok zor yani bana benzeyen biri hemde bi sorumluluk almanın benim ve o kişi için için iyi olup olmayacağı meçhul.ama kendimde o gücü görsemde sanırım kendime yakın biriyle evlenirdim.benim yaşadıklarıma yakın dertleri olan.