yunus42
Ben bu şekilde bir örnek ne bu forumda ne çevrede duymadım. 3. dereceye kadar kan ve hısri yakınların aracı kullanabileceklerine ilişkin bir izin veriliyorsa zaten aracı kullanan engelli yakını engelliyi hiç araca bindirmiyorsa bile bizzat araç sahibi engelli şikayet etmediği sürece herhangi bir yasal yaptırım söz konusu olamaz.
Zaten dediğim gibi yasanın uygulamasındaki en büyük sorun; aracın
öncelikle engellinin ulaşım ve hareket özgürlüğü adına kullanıldığını denetleyebilecek bir mevzuat maddesi ve uygulama altyapısının olmaması. Elbette araç sahibi engelli bir akrabasına yahut arkadaşına icap ettiği durumlarda kendi mülkü olan aracı kullandırabilmeli. Lakin söz konusu araç, şayet engellinin ulaşım ve hareket özgürlüğü adına kolaylık sağlayabilmek adına devletin bazı vergilerinden muaf tutulmuş ise, ARAÇ
ÖNCELİKLE SAHİBİ OLAN ENGELLİNİN ULAŞIM ve HAREKET ÖZGÜRLÜĞÜ MAKSADIYLA kullanılmalı ve devlet bunu araç sahibi engellinin araç üzerindeki kullanım haklarını TAMAMEN SINIRLAMADAN denetleyebilmelidir. Burada tek kıstas aracın
ÖNCELİKLE engellinin hizmetinde olup olmamasıdır. Bunun dışındaki yapılacak sınırlamalar yine araç sahibi engelliyi mağdur edecektir. İşin uygulamadaki zorluğu da burada zaten, aracın kullanımını tamamen kısıtlasa engelli mağdur oluyor, 3. derece kan ve hısri yakınlar sürebilir gibi saçma bir ifade koysa durum istismar ediliyor. Yoksa tabi ki engelli kişi, HERHANGİ EHLİYETLİ BİRİNE kendi vergi muafiyetli alınmış aracını vererek şuradan bana bi ekmek al gel diyebilmelidir.
İçinde yaşadığımız toplum yeterli ahlaki ve kültürel gelişimi sağlayamamış, üstelik adalet sistemi çok sağlam temeller üzerinde işletilemiyor ise, mağduriyetler yahut istismarlar salt yasal düzenleme ile önlenemez. Ahlak ve vicdan olmadan bilgisayar oyunu algoritması yazar gibi toplumsal hayatı düzenleyemezsiniz.