Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

[Haftanın Konusu] Sakatlar da 'Hrant'

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Yok yok, öyle kafa karıştırıcı bişey değil aslında. Burada önemli olan şey ayrımcılığın sistemli ve insanın öz-yanları ile ilgili olması.

  • "BM İnsan Hakları Komitesi, 1989 yılındaki 37. Oturum’unda yaptığı 18 No’lu Genel Yorumu’nda ayrımcılığa ilişkin şu tanımı geliştirmiştir; “KomiteSözleşmelerde kullanılanayrımcılık teriminin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, politik ya da diğer görüşler, ulusal ya da sosyal köken, mülkiyet, doğum ya da diğer statüler gibi herhangi bir zemin üzerine dayandırılan, ve bütün hak ve özgürlüklerin eşit ölçüde bütün bireyler tarafından tanınmasını, kullanılmasını veya yararlanılmasını kaldırma veya zayıflatma amacına sahip, herhangi bir ayırma, dışlama, kısıtlama veya üstünlük tanıma olarak anlaşılması gerektiğine inanmaktadır” ( U.N. Human Rights Committee ,1989).

    Avrupa Konseyi’nin de, Avrupa İnsan Haklarının ve Temel Özgürlüklerin Korunması Sözleşmesine Ek 12 nolu Protokolü benzer bir ayrımcılık tanımı yaparak, ayrımcılığı genel olarak yasaklar. Protokol’daki tanımda; “Kanunda öngörülen haklardan yararlanma, cinsiyet, ırk, renk, dil, din, siyasî veya başka görüşler, ulusal ya da sosyal köken, ulusal bir azınlığa mensubiyet, servet, doğum veya başka bir statüden kaynaklanan herhangi bir nedenle ayrım yapılmaksızın sağlanır. Hiç kimse herhangi bir kamu otoritesi tarafından, yukarıda sayılan gerekçelerle ayrımcılığa tâbi tutulamaz” demektedir ( Council of Europe, 2000).
    Ayrımcılıkla mücadele konusu, sosyal dışlanmayla mücadelesi ile de yakından ilgilidir. En fazla sosyal dışlanma tehlikesi altında olanlar; farklı kökenlere sahip kimseler, kadınlar, yaşlılar ve özürlülerdir. İşsizlik, alkol ve ilaç bağımlılığı, fiziksel veya zihinsel özürlülük, ailede rolün azalması vb. nedenler de toplumsal dışlanmaya sebep olabilmektedir."
Ülkeyi sevmek için milliyetçi olmak şartı yoktur. Ülkeyi sevmek, ülkeyi sevmektir! coğrafyayı, üstünde yaşayan insanları...
Ayrıca milliyetçilik daha 100 yıllık bir siyasal kavramdır. Oysa doğduğu/yaşadğı toprağa ve insanlara sevgi ve sadakat, binlerce yıllık (daha devlet diye birşey ortada yokken) bir tutkudur.
 
birazdan da çocuklardan alalım haberleri!
derste konu "Atatürk'ün kadına verdiği önem..." erkeklerden biri söz aldı:
_öğretmenim biz erkekler askere gidip vatanımızı koruyacagız. silah tutacagız . düşman öldürecek ve vatanı kurtaracagız. peki kızlar ne yapacak! sadece çocuk doğuracaklar!
ve diğerleri de katıldı bu açıklamaya.
sınıfta tartışma başladı böylece...
...
orta ikinci sınıfa girdim. dersleri boştu. ve o an...
öğrencilerden biri kalkmış ayağa sırıta sırıta soruyor.
- öğretmenim biz erkekler yarın askere gidecegiz ve vatan ugrunda savaşacagız. ama bu kızlar evde oturacaklar sadece! onlar bir şeye yaramazlar ki!
...
ülke bütünlüğü tartışma konumuz. ama ses çıkmıyor hiç bir agızdan.
...

aniden çağrılıyorum sınıfa... kız ogrencim hungur hungur aglıyor. öğretmenim beni arkadaşım dövdü... niye noldu diyorum. döven cevap veriyor bana:
öğretmenim o kürt!! allahın kürdü geçmiş fana karışıyor!
kala kalıyorum.
...
ögrenciler hep dövüyor. hep dövülüyor. niye dövdün dediğimde o benim anama küfretti diyor.
halbuki kendisi de geçen küfrettmişti dayak yemişti...
biriyle birgün konuşuyorum. öğretmenim dövmezsek eger bize yan bakılırsa erkekliğimiz elden gider!
yan bakılsa bile vuruyor tekmeyi...
...
benim kaynaştırma ögrencim... vurmuyordu daha önce. şimdi vuruyor. kaynaştırma agitim yapıyoruz. ama kaynaştırma ogrencimden çok sınıfımı kaynaştırmak zorundayım.
...
buyuklerin dunyasında ne gordulerse burda uyguluyorlar...
ve çevrelerinde hep şiddet gördükleri için şiddeti tercih ediyorlar...
çünkü şiddetle susturuluyorlar. ve ayrımcılıgı görüyorlar...uyguluyorlar...
dayak olmadan susmayı ogrenememişler. anne dövuyor baba dövuyor..
ve 12 yaşında askerlikle hava atabiliyorlar.
şimdiki buyuklerin ortada daha bişi yokken vatan kaygısına düştükleri gibi tıpkı!
...
bütün dersleri Atatürk ilke ve inkılaplarıyla ilişkilendiriyoruz.
biz onlara milliyetciliği ogretiyoruz. ama ırkçılığı degil!
her sabah andımızla açılıyor okulumuz. her gün!
temamız Türkiye... çocuklara hade Türkiye ile ilgili şarkı soyleyin diyorum. bilen yok!
müzik ogretmenine koşuyorum. ögretmenim yeni ünitemiz Türkiye... "çocuklara Türkiyem, memleketim, sevsen anadoluyu" ogret diyorum. tamam ögretmenim diyor arkadaş...
çünkü dersimizi işlerken sınıfça soyleyecegiz Türkiyemi...ve bir ülkeyi (güzelim ülkemizi) hep birlikte paylaşmanın hazzını duyacagız...ne kadar farklı olursak olalım...

ilimizin hangi bölgede olduğunu soruyorum. unutulmuş. Türkiye haritasına Türk devletlerinin haritası diyenler çıkıyor. ya da amerika..
baştan ögreniyoruz artık bölgemizi vatanımızı...
kurtuluş savaşımızı...
gerçek düşmanımızı...(cehalet)
kültürel değerlerimizi...
kültürel farklılıklarımızı...farklı kültürleri...
ve dolayısıyla kültürel zenginliklrimizi... (zaten hepsi dersimiz)
...
 
Sevgili bülent bu başlığı açtığından beri sanırım çok ilgi gördü,konu hakkında birşeyler yazmayanlarda olumuştur sadece okuyanlar ve yorumsuz kalanlar.
Sana sormak istediğim bu başlığı açatıgına ve konuyu buraya taşıdığına pişmanlık duydunmu yada aklından öle birşey geçtimi bir anlık dahi olsa.
Pişman olmadıysan sadece başlık halinde olmayış sebebini yazarsan kısaca.Bunu merak ettim sadece (Çünkü çok eleştirenler oldu seni)
 
Sevgili Bülent " Ne Mutlu Türküm Diyene" yazmak slogansa , ırkçılıksa , nefret içerikli bir söylemse eyvallah der susarım. :roll: Yine " ben Hrant değilim "cümlesinin neresi nefret içeriyor anlayamadım. Hukukçu gözüyle de baktım , insani pencereden de irdeledim. Göremedim. Bence özgür bir platformda kimsenin mesajını silmeden , kimseye aba altından sopa göstermeden fikirlerin paylaşılmasına izin verilseydi çok daha demokratik ve bu başlığa uygun bir tartışma olacaktı. Tam da ayrımcılık ve ötekileştirmeyi konuştuğumuz bu noktada. Şehit mektubunu da okumuştum. Onun da silinmiş olması bu başlığın monolog haline geleceğinin sinyalidir.
O zaman sadece fikirlerinizi destekleyen arkadaşlar yazarlarsa silmek ve banlamakla yorulmamış olursunuz :)

Şimdi esas konuya gelmek istiyorum. Çünkü konu iyice dağıldı. Hrant ile sakatlar olarak bizlerin bağdaştığı noktalar nelerdir ? Hrant'ın eğitim hakkı kısıtlanmış mıdır ? Hrant'ın sosyal hakları ne tür kısıtlamalara uğramış ? Üniversite eğitimi engellenmiş mi ? ( Zooloji+ Felsefe mezunu ) Yerleşme ve seyahat hürriyeti engellenmiş mi ? Tatil hakkı engellenmiş mi ? İş bulmada ne gibi bir ayrımcılık yaşamış ? Agos gazetesini kurarken bir engelleme ile karşılaşmış mı ?

Kaymakam olamaması ya da askeri rütbe alamaması ayrımcılığa uğradığının ispatı mıdır ? T.C vatandaşı olanlardan her isteyen" ben kaymakam olacağım" dediğinde kaymakam olabiliyor mu ? Yoksa bu göreve getirilecek kişiler Türk de olsa her açıdan araştırılıyor mu ? Bunları tartışalım bence. T.C Hrant Dink'e ayrımcılık yaptı diyorsak bunları ispatlamak gerekir. Çünkü büyük bir iddiadır.
 
Cevap hakkımı kullanıyorum :) Pegasus'Berfin bu ülkede kürtçülük yapan birinin bu tavrını dile getirmek bizim "Türkçülük" yaptığımız anlamına mı gelir?'Evet bu anlama gelir!Kürt sorununu dile getirmek Kürtçülük değildir.Biz derken kimleri kastettiğinizi anlamış değilim.Ben kendi düşüncelerimi dile getiriyorum.İster katılırsınız ister katılmazsınız!Bu ülkede Türkçülük,Kürtçülük..yapan kesimler vardır,buna katılıyorum.Etnik merkezli siyasete bende karşıyım.Fakat bahsettiğimiz yazarın 'bu ülkenin anayasal temellerine aykırı,etnik merkezli siyaset yaptığı'na asla katılmıyorum.Bukadar basit!
 
wedo, elbette duymadım.
1- Burada yapmaya çalıştığımız tartışmay gerçekten çok önemli buluyorum. Ayrımcılıktan muzdarip bizlerin ayrımcılık yapmasının ne derece düşündürücü olduğunu gözler önüne sermek, bence çok anlamlı!
2- Bu derece gündemdeki bir konuyu açmakla zaten elimi taşın altına koymuşum... Böylesi tepkilerin gelmesini beklememek saflık olur.
3- Vicdan, içimizdeki Tanrıdır... gibi bir söz vardı. Vicdana hep güvenirim. Tartışmayı başlatan yazımda da dediğim gibi, "iki koltuk değneğine vurulup yere düşürülen bizlerin", başkalarının düşmesine seyirci kalmayacağımıza inanıyorum...
4- Şükür abdesimden şüphem yok!

akasya, dün gece söz verdim ama bugün zaman bulamadığım için bunu yerine getiremedim. Evet, yarın çok büyük terslik olmazsa Hrant olmanın nasıl ayrımcılığa maruz kalmak anlamına geldiğini tek tek ve hem de en alttan en üste kadar ne tür mekanizmalarla dışlanmak anlamına geldiğini buraya yazacağım.
Şaşırtıcı olan ne biliyor musunuz? "Hanimiş o ayrımcılıklar?" diye soran arkadaşımızın hukukçu olması! Eh, ne yapalım, bu da işin cilvesi olsun... :)
 
Sevgili Bülent benimde sormamdaki neden, bukadar üzerine gelen kişiler bilsinlerki nekadar yürekli olduğunu pişmanlığın olmadığını.Ancak görülüyor buradanda senin gibi aklıselim düşünen bir çok arkadaşımız ve senin ne anlatmak istediğini çok iyi anlayanlar var.Nekadar güzelki yalnız değilsin.
 
1-Buna bir itirazım yada ekleyecek birşeyim yok.Katılıyorum. :)

2-Hayır tabiki yok.

3-Sakatlara ayrımcılık yapılıyor evet.Hrant'lara derken(etnik yapısı,siyasi görüşü,dili,dini farklı olanlar kastediliyor sanırım)..Hrantlara, Ahmetlere, Mehmetlere, Ayşelere (çikolata reklamı gibi oldu. :) ) Sırf etnik yapısından,dilinden,dininden dolayı ayrım yapılıyorsa buna karşıyım.Siyasi görüşe gelirsek.Bu görüşler Bölücülüğe, etnik ayrımcılığa götürüyorsa tabi ki karşı çıkıp tepkimi gösteririm.



***
Sadece cevap hakkım :)

Aslında yazdıklarım konuyla ilgili.Çünkü Dink cinayetin den sonra çizilen tabloda Hrant Dink'den başka birçok yüz bu tabloda yer aldı.Işte benimde eleştirim burda başlıyor.

Pegasus' Alıntı:
......Yani birilerinin çok iyi birer romancı olması, kitaplarını hayranlıkla okuyor olmamız vb bu insanların rahatlıkla etnik temelli siyaset yapmalarını hoş görmemiz gerektiği anlamına mı gelir?.......

Pegasus, güzel ifade etmiş sağolsun.

Dink'in iyi bir Ermeni milliyetçisi olduğunu hala düşünüyorum.Bu düşüncemide aşağılamak için kullanmıyorum.Mesela buna hoşuma giden güzel bir örnek var.

....Ermeni gençler için Ermenistan'a özel seyahat turlarının düzenlenmesi birincil derecede kimlik kazandırıcı faaliyettir. Bu çalışmalar ne pahasına olursa olsun her yerde yıllık programların başına alınmalıdır.Ermeni kimliğin doğrudan Ermenistan'dan edinilecek cümleleri, kelimelerle anlatılamayacak denli zengin kazanımlardır.Bu durum, saksıda yetiştirilmeye çalışılan narin bir bitkinin kendi toprağı, kendi suyu ve kendi güneşiyle tanışmasına da benzetilebilir....

15 yıl çok iyi takip etmen bu yazar-çizerlerin her yaptığının, söylediğinin,yazdığının doğruluğunu ve savunulması gerektiği göstermez sanırım.Bunları niye okuyup kabul ediyosun yada benim gibi neden düşünmüyorsun demeye ne benim nede bir başkasının hakkı var.Benim için sorun farklı düşünceler, inançlar,ırklar,siyasi görüşler asla değil..Sorun bu farklılıkları Ayrımcılık ve Ötekileştirme çizgisine çekip Etnik Milliyetçilik temelinde kullanarak bu milletin karşısına çıkmalarıdır.Söylenecek çok şey var ama fazlada uzatmak istemiyorum.

andante Milliyetçiliğin sadece ülkemi seviyorum demekten ibaret olmadığını söylemiş ve ülke sevgisine güzelde örnekler vermiş katılıyorum. Yere tükürmemekte,sokak lambasını taş yağmuruna tutup kırmamakta,oturduğun bankı elinde ki bıçakla yeniden şekillendirmemekte ülke sevgisiyle direk ilgilidir.

Yazdığım yazılardan dolayı herhangi birinizi kırdım yada üzdüysem kusura bakmayın.Aklımın erdiği kelimelerimin yettiği kadar düşüncelerimi ifade etmeye çalıştım.Hakkınızı helal edin.Benim varsa helal olsun.
 
Wedo,başlıktaki hepimiz hrantız söylemine katılmayanlara insancıklar diyorsun,buyur sen hrant ol abicim,ama olmayanlarıda küçümseme...
Siz varın kendinizi bu şekilde yüce hissedin.İnsanlık onuru hrant olmakla kurtulacaksa SİZ olun.Ama hem demokrasiden insanlıktan vs. dem vuruyorsunuz,hemde hrant olmayanlara bi küfür etmediğiniz kaldı.Bülentesde veriyosun gazı veriyosun gazı...Neymiş,bu kadar üstüne gelen varken sen yüreklisin vs.
Seni okuyanda silahlı çatışma var sanacak.
Kendi fikirlerinizi benimsemeyen insanlara bukadar vahşi yaklaşmayın.Ben insancık değilim,sadece hrant olmadığımı anlatmaya çalışıyorum.
Ermeni - sakat alakaya maydonoz bir benzetme diyorum.
Ermeni diye tutturdunuz gidiyorsunuz,kardeşim,onlara kendi memleketinde sen ermenisin diyen varmı?
Kendi topraklarında bulamadıkları yaşam kalitesini bizim ülkemizde yaşayarak tadıyorlar.Tıpkı bizim gurbetçilerimizin almanyada yada başka yerde oldukları gibi.Sorsan hepsi vatanım der ama,hiçbirisi terketmez o yaşam tarzını.
Sakatla ermeninin alakasızlığı bu noktada başlıyor.Bu topraklarda istenmeyen bir ermeni gider memleketinde ağam paşam yaşar.
Şimdi bir sakat aynı durumdaysa,nereye gidecek?SAKATİSTAN varda benmi bilmiyorum?
İllede hrantız diye tutturan arkadaşlar;
Lütfen düşüncenizi benimsemeyen kişilere insancık gözü ile yada üstünüze gelen bi kitlemişte,sizde aslan yürekli rişarmışınız havası vermeyin.
Kendinizi hrant hissedin,buyrun...
Ama tüm sakatlar hrant diye iddia etmekle gelen tepkilerede hep haksız damgası vurmayın.Size göre doğru gelenler,başkasına yanlış gelebilir,tahammülsüzlüğe gerek yok.
Ben hiçbir sakat hrant değildir demiyorum,isteyen daha ötesi olsun.
Ama benide genelleyerek tüm sakatlar hranktır sözüne tepki veriyorum.Bana kim sorduda beni hrant belledi?
1.Ermeni yada diğre azınlıkların bu topraklarda ikinci sınıf muamele gördüklerine inanmıyorum.İzmirin en pahallı yerinde,kemeraltında yüzlerce rum-ermeni vs. tüccar var.Haberlerde hergün azınlık işyerleri bombalandı diye haber izliyormusunuz?
Adamlar tıkır tıkır parasını kazanıyor,hani nerde 2.sınıflık?
Hepsinin altında son model arabası,en şahane yerde mekanları,en güzel semtlerde evleri ve hatta yazlıkları var.
BUNLARA 2.SINIFLIK DİYENLER,ŞİMDİ BU SATIRA YALAN DESENİZE :?:
Çıkıp biri desinki,bizim topraklarımızda paşa paşa senin anlattığın gibi yaşayan azınlık yok...Deseya?
Varmı benle bahse giren?
İtiliyorlar kakılıyorlarmış...Hadi canım,size kim inanır,kadir inanır... bile inanmaz...
Azınlıklar mutlu mesut yaşıyorlar,kendilerine has okulları,ibadethaneleri ve sosyal alanları var.
Ermeniye kız vermiyorlar,iş-aş vermiyorlar gibi kelimeler koca bir balondur.
Yönetici olamamalarıda balonun babasıdır.Geçen dönemlerde ishak alaton milletvekili değilmidi?Bu adamda bir gayrimüslümdü,hani olamıyordu?
Sizde iyice zavallı durumuna düşürüyosunuz onları yahu.
Şimdi bana buraya kadar yazdıklarımda yalan kelime bulup çıkarın lütfen.
Ermenilik yada azınlık olmayı,bize nerden alaka kurdunuz...
Sakata kız vermiyorlar...
Bu sitede ve sokaklarda,engelli ile evlenmiş birsürü sağlam var.Siz yeterki başarmasını bilin.Armut piş ağzıma düş,sokaklarda engelli aşığı sağlıklı yokki.İşini bilen,sadece sağlıklı bir eş bulmaz,üstüne birde sağlıklı kişilerin bile zor tavlayabildikleri bir güzeller güzeli ilede evlenebilir.
Başlığın ilk açıldığı noktadaki,sakata kızda vermiyorlar lafıda balon...
Haaaa......
İşsiz güçsüz olan sapasağlam kişilerede kız vermiyorlar.Yada işi gücü var ama,mezhepten yada başka noktalardan sağlıklı erkeklerde kız vermiyorlar.Bunu sadece sakata diye konsantre etmek yanlış.Vermeyen aile,en cillop gibi erkeğede vermez kızını...
70 milyonda,herkese yetecek kadar eş var arkadaşlar.Ama sakatlık vasfımıza mutlaka artı bir yön eklememiz lazım.İşimizi ekmeğimizi kazanıyor olmamız en önemli etken.
Şimdi biri,sakatız işsiziz,el ayaktan düşkünüz,para yok ev yok gelecek yok,hani nasıl eş bulayım diye beni güya yalancı çıkaracak seçenek yazarsa...
Kardeşim,işi yok aşı yok insana,bırak sakat olmamasını, vücutçuda olsa kızını hangi baba verir?...

1.Ülkemizde bir eli yağda,bir eli balda yaşayan azınlıklarla sakatların aynı kefeye konmasına katılmıyorum.
2.Bizim insanlarımızı heryerde sapır sapır öldüren,dünyanın bütün coğrafyasına bizi soykırımcı diye ikna etmeye çalışan,biz milletçe onların peygamberlerine inandığımız halde,benim dinime ve peygamberime uydurma gözü ile bakan ermeni milleti için bende bir ermeniyim diyemem...
Şimdide din karıştırdım diye insancık yapın beni emi...
Türküm dedim,ermeniyim demiyeceğim için kafatasıcı oldum,
Müslümanlığı uydurma olarak gördükleri için ermenilere ısınmadığım içinde sofu ilan edin...
O zaman Türklüğüde islamıda bırakalım,ermeniyiz hepimiz diye sonsuza kadar dolaşalım.
Ama lütfen dolaşmak istemeyenleride insanlık dışı ilan etmeyelim.Canı isteyen,canı isteyen milleti sevsin,ama herkesin sevmesini beklemeyelim.

Sevgili baben abi,elmada armutta meyve.Ama Allah bütün meyveleri başka yaratmış.Üzümle karpuzda meyve,muzla çilekte.Eğer Allah isteseydi,bütün meyveleri kayısı olarak yaratabilirdi,lütfen elma ile armutu karıştırmayalım diyorum ben haala...
Bu arada,armut elmaya habire sen şusun busun diye memeleket memeleket gezip beni kötülüyorsa,bana kim ne yüzle hepimiz armutum dedirtmeye çalışabilkirki?
Armut çok rahat durduda,elmamı armutu beğenmedi?
 
Öncelikle buraya da malzeme olan merhum gazeteci Dink için Allah'tan rahmet ve mağfiret diliyorum. Bu şekilde bir Ölüme/katle taraf olan insan, insan değildir! Zaten ben ve ailem dahil, tanıyan tanımayan herkes TV lerde onun delik ayakkabılarını görünce ağladı, üzüldü...

----------------------------------------------------------------------------
A - Sakatlar da 'Hrant'

Bülent Küçükaslan

B - Sakat-Engelli, Kim?-Ne?
http://www.engelliler.biz/Makaleler/bulent/sakatengelli_kimne.htm

Bülent Küçükaslan

C - UYARI: K "Nefret söylemi ifade özgürlüğü kapsamında değildir"
"İfade özgürlüğü kapsamında, ırkçı ve ayrımcı bir nefreti vurgulayan ifadeler, korumayı gerektirmez. Çünkü başkalarının haklarıyla ilgilidir. Başkalarının haklarının gözardı edilmesiyle ilgilidir."
"Ulusal, ırksal ya da dinsel nefretin, ayrımcılık, düşmanlık ya da şiddete kışkırtma biçimini alacak şekilde savunulması, yasalarca yasaklanır."
"Nefret söylemini engellemeyen gazeteci de suç işler"

UYARI: Aşağıdaki tartışma ayrımcılık ve ötekileştirme zemininde açılmıştır. Bunun dışına taşacak siyasal polemiklere ve sloganlara müsade edilmeyecektir.

Bülent Küçükaslan

D- Ülkeyi sevmek için milliyetçi olmak şartı yoktur. Ülkeyi sevmek, ülkeyi sevmektir! coğrafyayı, üstünde yaşayan insanları...
Ayrıca milliyetçilik daha 100 yıllık bir siyasal kavramdır. Oysa doğduğu/yaşadğı toprağa ve insanlara sevgi ve sadakat, binlerce yıllık (daha devlet diye birşey ortada yokken) bir tutkudur.

Bülent Küçükaslan


Yukardaki yazılar ve benzerlerinde, Nereden tutulursa tutulsun, tutarsız, kaygan ve polemiklerle dolu söylemlerde bulunulmaktadır.

Bu bir iftira değil, basitçe yapılan gerçek bir tespittir. İspatı yukarıda madde madde verdiğim alıntılarda ayan beyan ortadadır :

1 - Önce B maddesinde Engelli, sakat ve özürlü kavramları anlatılmış. Kısaca denmiş ki, "sakatlık ve engellilik ayrı kavramlardır." Ve sonra da A maddesinde, "Sakatlar da 'Hrant'" diyerek önceki söylemlere tezat oluşturulmuştur. Çünkü savununlan fikre göre söylenmesi gereken cümle şöyle olmalıydı "Engelliler de Hrant"... Bu şekil bile söylenmiş olsa doğru olacağı anlamına gelmiyor elbette. Yani bu öncelikle bir iç tutarsızlık.

2 - Bu forumda hep olduğu gibi, önce C maddesindeki şekilde bir kural konmuş, ama sonra o kural kendileri tarafından AÇIKÇA ihlal edilmiştir. Ayrıca Zaten Sakatlar da 'Hrant' söyleminin gideceği yer bellidir. Yönetici veya yöneticiler adeta medya patronları gibi sansasyonel başlıklar peşindedir yahut öyle bir görüntü vardır. Hem tüm diğer görüşler açıkça kötülenmekte, karalanmakta, hem de o görüşlere sahip olan kişiler kötülenmekte ve susturulmaktadır. "Madem incir yemiyecektin, niye çıktın ağaca?" Madem karşı tarafın susmasını istiyorsanız, neden sürekli kışkırtıcı hareketler yapıyorsunuz?

"Sakatlar da Hrant" demeden çok çok önce ve yaptığınız tanım ve dayanaklara göre çook daha geçerli nedenlerle, neden "Başörtülüler de Sakat" demediniz mesela?? (Sadece bir örnek verdim, eğitim, iş ve sosyal hayatta engellenen çok daha farklı, çok daha radikal gruplar var. Bu grupların savunmasını yapmayacağım, o onların derdi. Ben engelliyim, sakatım.)
Sevgili Bülent " Ne Mutlu Türküm Diyene" yazmak slogansa , ırkçılıksa , nefret içerikli bir söylemse eyvallah der susarım. Rolling Eyes Yine " ben Hrant değilim "cümlesinin neresi nefret içeriyor anlayamadım. Hukukçu gözüyle de baktım , insani pencereden de irdeledim. Göremedim. Bence özgür bir platformda kimsenin mesajını silmeden , kimseye aba altından sopa göstermeden fikirlerin paylaşılmasına izin verilseydi çok daha demokratik ve bu başlığa uygun bir tartışma olacaktı. Tam da ayrımcılık ve ötekileştirmeyi konuştuğumuz bu noktada. Şehit mektubunu da okumuştum. Onun da silinmiş olması bu başlığın monolog haline geleceğinin sinyalidir.
O zaman sadece fikirlerinizi destekleyen arkadaşlar yazarlarsa silmek ve banlamakla yorulmamış olursunuz

Şimdi esas konuya gelmek istiyorum. Çünkü konu iyice dağıldı. Hrant ile sakatlar olarak bizlerin bağdaştığı noktalar nelerdir ? Hrant'ın eğitim hakkı kısıtlanmış mıdır ? Hrant'ın sosyal hakları ne tür kısıtlamalara uğramış ? Üniversite eğitimi engellenmiş mi ? ( Zooloji+ Felsefe mezunu ) Yerleşme ve seyahat hürriyeti engellenmiş mi ? Tatil hakkı engellenmiş mi ? İş bulmada ne gibi bir ayrımcılık yaşamış ? Agos gazetesini kurarken bir engelleme ile karşılaşmış mı ?

Kaymakam olamaması ya da askeri rütbe alamaması ayrımcılığa uğradığının ispatı mıdır ? T.C vatandaşı olanlardan her isteyen" ben kaymakam olacağım" dediğinde kaymakam olabiliyor mu ? Yoksa bu göreve getirilecek kişiler Türk de olsa her açıdan araştırılıyor mu ? Bunları tartışalım bence. T.C Hrant Dink'e ayrımcılık yaptı diyorsak bunları ispatlamak gerekir. Çünkü büyük bir iddiadır.
Yukarıda yazan -akasya- arkadaşın yazdıklarına katılıyorum. Ve ekliyorum...:

"Ektiğin dikeni gül bahçesinde arama" Mevlâna

Hiç kimsenin, hiç kimseye düşüncesini, hayallerini, planlarını zoraki şekilde dayatmaya hakkı yoktur.

Hiç kimsenin, sekiz milyon insan adına bir takım tanımlamalar yapmaya da hakkı yoktur. Hiç kimsenin, sekiz milyon insan için düşünüp, karar verip hatta eyleme geçilmesi gerektiğini söylemeye hiç hakkı yoktur. Bunu yapan kişi ve gruplarla, dilencilerin temelde pek farkı yoktur. Çünkü her ikisi de engelliği veya engellileri kendi çıkarları uğruna kullanmaktadırlar.

Bu sekiz milyon insan Türkiye'de yaşayan engelli bireylerden oluşmaktadır. Onları bir potada buluşturan konu ise, kısaca "engelli olmalarıdır". Engelli/Sakat olmak da öncelikle tıbbi bir durumdur ve vücudun estetik/biyolojik/işlevsel/zihinsel olarak, günlük yaşamda görevini tam olarak yapamamasıyla ilişkilidir. Bu insanlar sakatlıkları ve/veya toplumun genel duyarsızlıkları nedeniyle, çoğu zaman toplumsal ilişkilerinde, eğitim ve iş hayatında ciddi sorunlar yaşamaktadırlar.

Zaten ortak bir derdi olan sekiz milyon insanın, sözde dertlerinin anlatılması ve hak savunulması için, üç beş kişi veya öbeğin sorunlarına ortak olup, onların tabela taşımacılıklarını yapmaya ihtiyacı yoktur.

Engelliler, engellilik veya sakatlık kavramı hiçbir korsan düşüncenin paramparça yelkenlerine yama olmayacaktır. Bunu yapmaya kalkan kişi veya gruplar, eninde sonunda koca bir okyanus ortasında yelkensiz ve dümensiz kalmaya meyillidir.

Hayatta kalmak ve hayata dahil olmak, üzerinde yaşam barındırdığını bildiğimiz tek gezegen olan bu dünyada en kutsal, en önemli değerdir. Canlılığı ifade eden temel eylemler beslenmek, güvenli bir yer bulmak ve çoğalmak arzularıdır. İnsan olarak bizler de bu temel hak ve dürtülere sahibiz.

Doğada sakatlığı veya fiziksel kusuru olan hayvanların bu temel arzularını gidermek için diğer çoğunluğa karşı pek şansı yoktur. Güçlü olan daha çok besin bulur. Dövüşlerde güçlü olan kazanır. Dişiler de güçlü ve güzel görünen erkekleri seçip yavrusunu yaparlar...

Fakat bizler insanız. Sahip olduğumuz beynimiz sayesinde tüm diğer canlıları kontrol altında tutabiliyor ve kendi çıkarlarımız için kullanıyoruz. (Ve gittikçe artan hızla HAYATA DAİR NE VARSA TÜKETİYORUZ)

Biz insanız... Sadece hayvansal huylarımızı kullanıp, zayıf olanı ezmekten çok daha üstün özelliklerimiz var. Bizler insanız. Yemek, çoğalmak ve hayatta kalmaktan öte görev ve sorumluluklarımız var!

Hayat kutsaldır. Hayatı ifade eden her şey de en az hayatın kendisi kadar kutsaldır.

[size=2]Önemli Not :
Hep bir daha yazmayacağım diyorum ama bu tutarsızlıklar haksızlıklar karşısında susmak da istemiyorum.
Yazmak istememin sebebi, forum sahibinin kişisel hak ve özgürlüklere karşı olan saygısızlığıdır.
Çünkü kendisi şahsıma, kişiliğime (haklı veya haksız yere olması hiç fark etmez) defalarca hakaret etmiştir. Yönetici veya yöneticiler hiç de adaletli değillerdir. Çünkü bu yanlışlık ve tutarsızlıkları diğer yöneticiler de görmezden gelmektedir. Dört yıllık Bütün kayıtlar elimdedir. Dileyen herkese yollayabilirim. Bunu buraya yazmak ne yasaktır ne de suç. Ortalığı karıştırmak falan gibi bir arzum yok. Sadece sakat-engelli bir vatandaş olarak bu saçma gidişe sessiz "ka la mı yo rum". Tarafımca rahatsız edilen veya incinen kişi varsa, yazsın nedenlerini, özür dileyeceğim.
[/size]
Saygılar.
 
EVET BİZ ENGELLİLER TOPLUMUN VE ZİNCİRİN BİR HALKASIYIZ AMA BAZI GRUP GÜZEL LAFLAR VE UZUN YAZI YAZAN KİŞİLER BİZ ENGELLİLERİ BU ZİNCİRİN EN ZAYIF HALKASI YAPMAYA ÇALIŞMAKTALAR. AMA ESAS BEN ONU KABUL EDEMEM BİLİYORUMKİ SİTE KONSEYİ BU KONU HAKKINDAKİ DİĞER YAZILARIM GİBİ BUNLARIDA SİLECEKLER. NEDENSE ANLAM VEREMİYORUM NE ZAMAN BU SİTEDE VATAN VE MİLLET ADINA BİRER YAZI OLSA HEMEN CEPHE ALINIYOR YAZILARI SİLİNİP ÜYELİKTEN ATMAKLA TEHDİT EDİLİYOR ÜYELİKTEN ATILMAK ÇOK ÖNEMLİ DEĞİL HERŞEY SANALDA KALMIYOR ÇÜNKÜ. YETER YETER ALLAH(bu kelimedende rahatsız olmayında)AŞKINA YETERİNCE PARÇALANDIK BIRAKIN BU İŞLERİDE ENGELLİLERİ TEK YUMRUK HALİNE GETİRİN ENGELLİLERİ BU DERECE BASİT HALE GETİRENLERE HESAP SORUN DİN DİL SİYASET AYRIMI YAPMADAN.
 
derğerli arkadaşlar öcelikle şidette karşı olduğumu belirteyim insanlar bu şekilde ölmemeli bu tarz olayları kınıyorum ama şunuda unutmayın bir olaydan basederken insanın fiziksel (Engelliye bezeter) yapısını baz alarak örek görstermenizi kınıyorum. ben türküm ve müslümanım ne demek her engelli ermedir. burası türkiye vede türk kalacaktır. ermenistan değil.
 
CEM in tespitlerine sonuna kadar katılıyorum bizler ne ermeniyiz nede hırant.(hırant bu ülkede yetimhanede büyüdüğü söylenen bir gazeteci şimdi sormak lazım adam yetimhanede kimsesi olmadığı halde büyümesine rağmen nerden buluyorsa parayı gazete çıkarabiliyor istediği mala mülke sahip oluyor kimse öldüğünde ayakkabısının altı delikti demesin bazı ağababaları ve zümre halk içinde fakir fukara edebiyatı yapar gündüzleri ama geceleri pek çok kişinin yanından geçemeyeceği lüks yerlerden çıkmaz ayrıca hırantın biri osmanbeyde diğeri de şişlede olmak üzere iki yayınevi var şişli gibi yerde gazete yayınlıyor şişli ucuz bir yer değil bilen bilir bu ayrı bir konu bu adamamın karısı kocası öldürünce ne dedi kanınız temizlendi mi ne demek bu karısı da kocası gibi aynı zihniyette kimse ülkeme sövenleri masum göstermesin ayrıca bu kadar seviyor niçin türklerin kanı temiz değil diye açıklaması var o kadar çok seviyor niçin çocuğunun adı ARARAT ( AĞRI-ağrı Ermeniler için kutsal ve kendilerine ait görürler)diyeceksiniz ararat ermeni adı başka hiç ad mı yok Türkiye gibi yerde yaşayacaksın ve o hassas ismi çocuğuna vereceksin kimse saf değil
Bir arkadaş aynı apartmanda ermeni ve İngiliz komşuları olduğunu onlarla iyi geçindiğini söylemiş ne kadar safsınız kurtuluş savaşında o Ermeniler değil mi en yakın komşularını katleden asıl soykırım yapan ne çabuk unutuyoruz bosnada Sırplar Boşnaklarla komşu arkadaştı ne oldu katliam yaptılar İsrail aynısını Filistin halkına yaptı sizler hala onlar için kardeşlikten dem vuruyorsunuz onlar hiçbir zaman sizlerden hoşnut olmaz fırsatını bulsunlar ege yi kıbrısı kangölüne çeviren yunanlılar gibi ( depremde hepimiz türk üz demişler bazı arkadaşlar ikide bir onu söylüyor ama diğer yaptıkları vahşeti unutuyorlar)hala biz onlara gümrük birliğnde kolaylık sağladık onlar AB ye girmememiz için ellerinden geleni yapıyorlar almaıda fransızıda ermeniside rumuda hepsi aynı biz onların dinine girmedikçe onlar asla bizden razı olmaz yani ha ERMENİ HIRANT HA YUNAN YORGO
Bu cinayette sevindiğim tek nokta dikkat edin cinayete sevinmiyorum cinayeti işleyenler çabuk yakalandı ( türk gazetecilerin öldürülmesinde Müslümanların üzerine atılıp islamiyete dil uzatıldı şükür bunda öyle bir durum olmadı ) birde neden cenaze bu kadar bekletildi düşündürücü değil mi eğer bunlar bu ülkeyi gerçekten sevseydi cenazeyi bekletmezdi onlar gayet iyi biliyor bekletip kaşıdıkça türkiyenin aleyhine olacak zaten sevmiyorlar ellerine fırsat geçti cenazede hiçbir parti bayrağı pankart yoktu diyorlar hepimiz hırant hepimiz ermeniyiz pankartı nasıl görünmedi körmü bunu diğenler ayrıca cinayetten sonra hıran tın evinin olduğu apartmanda CHP bayrağının dalgalandırlmasına bir anlam veremedim
Bu yazılarımı okuyup faşist kafatascı sağcı ne derlerse desinler umrumda değil çünkü ben faişst kafatascı değilim hırantı ve hırant gibileri sevmememin nedeni ülkemin en modern denen yerlerde en lüks yerlerde yaşaması her şeylerinde özgür oldukları halde ülkeme çeşit ad adı altında kinlerini kusmalarıdır adamlar ticeretin kralını yapar meclise girer hala beğenmezler bunlara rahatlık batıyor
Kısaca cinayet ülkemize pahalıya patladı ve cinayeti kabullenemiyorum kişleri değil öldürebiliyorsan fikirlerini öldür.fikirlerini beğenmiyorsan sebeplerini söyle ikna et cinayet işleme
Gelelim sakatlarla ilgili bölümüne örnek vermek için hıranta gerek yoktu bazı engelliler engelli olmasına rağmen çalışıyor madem çalışabiliyor denilkdiği gibi masabaşında polislik yapabilir askerlik yapabilir bu kısma katılıyorum ama hırantla bir tutulmayı asla kabullenemem
Bu konuyu açan Bülent beyin site yönetcisi olduğu için karşı fikirleri beğenmeyip ırkçılıkla bağdaştırıp silmesi üye arkadaşları üyelik iptali ile sindirmeye çalışmasıda burada bulunan engellileri dışlamak değimlidir kendisi hemde tepkilerin geleceğini bildiğini söyleyerek konuyu açtığını söylüyor o zaman farklı fikirleri kabullenecek

ASLINDA BU KONU İYİ OLDU SİTENİN BİR EKSİKLERİ ORTAYA ÇIKTI ONLARDA: BİZ ENGELLİLERİN PROBLEMLERİ CİNSELLİĞİ BİLE KONUŞULURKEN DİNİ VE SİYASİ GÖRÜŞLERİ KONUŞULMUYORDU
BEN BÜLENT BEYE TEKLİF EDİYORUM SİYASET VE DİN VE SİTEDEKİ HİÇBİR KONUYA UYMAYANA GÖRÜŞLERİN İFADE EDİLEMESİ İÇİNDE SERBEST KÜRSÜ BÖLÜMLERİNİN AÇILMASINI TALEP EDİYOR TÜM ARKADAŞALARA HER NE İSİMLE OLURSA OLSUN AYRIMCILIĞA UĞRAMAMLARINI TEMENNİ EDİYORUM
 
Hepimiz Ermeniyiz sloganları bazı çevreleri rahatsız etmiştir. Neden hepimiz Hrant’ız? Çünkü Hrant sorunlara insani yöntemlerle yaklaşan ve barışçıl çözümleri hiç bir güce ve örgüte dayanmadan öneren kişiliğiyle insani bir yan taşıyan hepimizi temsil etmektedir. Hepimiz Ermeniyiz; çünkü bundan 92 yıl önce bugünkü Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayanların yaklaşık %15’i Ermenilerden oluşurken, bugün bu oran binde 1’in altına inmiştir. Hrant binde birin altında olan Ermenilerin sesi iken susturulduğu için hepimiz Ermeniyiz. Devlete muhalefet ederken bir güce ve bir örgüte dayanmayan barıştan,insandan,kardeşlikten yana olan hepimiz Güverciniz. Hrant, Ermeni ve Güvercin olmak zayıfın yanında yer alarak farklıyı yok etmeye çalışan etnik temizlik yapmak isteyen ırkçı ve faşist anlayışlarla karşı duruşu temsil eden insani bir tavır olduğu için bu tavır desteklenmelidir. Kaldıki bu tarz bir dayanışma, 11 eylül 2001’de ikiz kulelere karşı yapılan saldırıdan sonra dünya çapında hepimiz Amerikalıyız şeklinde yaygınlaşarak haksızlığa uğrayanlarla dayanışmayı ifade etmekte kullanılan bir eylem tarzına dönüşmüş ve gerektiğinde Türkiye’de gündeme gelmiştir.

Irkçı ve faşist akımlar, katl ettikleri Hrant’ın ölüsüne bile tahamül edemediklerini yaptıkları açıklamalarla ifade etmişlerdir. Bazı çevreleri sözcüleri gerekli açıklamaları yaptıktan sonra, bu kesimin basındaki uzantıları konuyu işleyerek Türklüğe karşı bir tehlike olduğunu gündemleştirerek, Hrant’ın katline karşı gelişen sivil muhalefeti susturmayı amaçlamışlardır. Bu anlamda, bir başarı sağlanarak sıradan sivillerin bir kısmı tarafsızlaştırılarak, rejim bu olaydan en az zararla kurtarılmıştır. Bu ortamda, sağduyulu ve uzun erimli davranmayan bazı aydınlarda duygusal ve ırkçı yazılarıyla Hrant’ın katlinden sonra halklar arasında doğan olumlu havayı gölgeleyen bir tavır sergilemişlerdir.

(Aslında şu yukarıda yazdıklarım Bülentin açtığı başlık altındaki metinle yakından uzaktan alakalı değil bunuda biliyorum)

Eğerki bülentin açtığı konuyu farklı anlayıp yorumluyorsanız insancık deme hakkı doğruyor bana. Nasılki bizler vatan hani olma noktasına getirildikse hatta Türklüğümüz tartışılıyor dinimiz tartışılıyorsa, insancık kelimesi çok iyiniyetli bir kelime olarak kalıyor.
Birde benim söylemim bülente gaz vermek değil (buna ihtiyacı olduğunuda sanmıyorum ve haddim olmadığınıda biliyorum) yaptığım-mız aydın düşünceye destek ve dayanışmadır.
 
Sevgili BÜLENT; Buradaki tavrını görünceye kadar seni, girdiğim her ortamda TEKERLEKLİ SANDALYESİNE SIĞMAYAN ADAM” diye tarif ediyordum. Aynı tavrı sergileyebilmeyi çok isterdim.

Aşağıda belirttiğim konulardaki çelişkiler, seni eleştirenleri güldürdü, beni mahçup etti.

1) UYARI: Aşağıdaki tartışma ayrımcılık ve ötekileştirme zemininde açılmıştır. Bunun dışına taşacak siyasal polemiklere ve sloganlara müsaade edilmeyecektir.

Şeklinde bir uyarıya gerek duymuşsun. Buradaki uyarı; beni veya fikrimi eleştirirken dikkatli olun, beni çok üzerseniz sizi engellerim anlamını mı taşıyor? Zira hoşnut olmadığın fikirleri ve sahiplerini tartışma zemininden KOVMUŞSUN. Ben bu KOVMA eylemini, ENGELLİLER.BİZ ailesinin huzurunu bozan kişilere yönelik olacağını/olmasını ümit ederdim…

2) TCK 122’de ayrımcılık, “kişiler arasında dil, ırk, renk, cinsiyet, özürlülük, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım” yapmak, olarak ifade ediliyor demişsin

Oysa Türk Ceza Kanunu’nun 122. maddesi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin resmi internet sitesinde harfi-harfine aşağıdaki şekildedir:

Ayırımcılık
MADDE 122. - (1) Kişiler arasında dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım yaparak;
a) Bir taşınır veya taşınmaz malın satılmasını, devrini veya bir hizmetin icrasını veya hizmetten yararlanılmasını engelleyen veya kişinin işe alınmasını veya alınmamasını yukarıda sayılan hâllerden birine bağlayan,
b) Besin maddelerini vermeyen veya kamuya arz edilmiş bir hizmeti yapmayı reddeden,
c) Kişinin olağan bir ekonomik etkinlikte bulunmasını engelleyen,
Kimse hakkında altı aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası verilir.
Kaynak: http://www.tbmm.gov.tr/kanunlar/k5237.html

Buradaki AYRIMCILIK tanımında ÖZÜRLÜLÜK ile ilgili bir terim göremedim. Yasaları istediği gibi yönlendiren ve yasaları çıkarları doğrultusunda sağa-sola eğen insanlar hakkında hiçbir görüş beyanında bulunmayacağım.. Ola ki SLOGAN attığım düşüncesiyle BANLANMAYAYIM…

3) Bu başlığı açarken özellikle ve kocaman bir uyarı mesajı yazdım, "bu tartışma ayrımcılık ve ötekileştirme zemininde açılmıştır" diye. Sonra uzun uzun ötekileştirme ve ayrımcılık tanımlarını alıntılayıp, altına da neden Hrant olmakla sakat olmanın birçok aynı yönü olduğunu ifade etmeye çalıştım demişsin

Çalışmalarında başarılar dilerim güzel kardeşim; ama bir SAKAT (senin deyimin) olduğum için, bazı mihraplar tarafından (bu mihrapların kaynağının iç veya dış olduğu ayrı bir tartışma konusu) hedef seçilen bir TC vatandaşı ile aynı kefeye konulmamın sebebini hala anlamış değilim. Daha önceki açtığın tartışma forumlarından birisinde “görme engelli birisinin işitme cihazı talep etmesi” gibi ilginç bir benzetmede bulunmuştun. Yeni bir kampanyaya ne dersin; koltuk değneğimin lastiğinin altı delindi ve cüzi miktardaki maaşımın bir kısmını kurmaya çalıştığım KIRIKKALE ENGELLİLER VE DOSTLARI DERNEĞİ’nin giderlerine, kalan kısmını da evimin geçimine kullanıyorum. Baston lastiği alamıyorum. Buyur sevgili kardeşim; “Hepimiz Orotopedik Özürlüyüz, Hepimiz BÜLENT’iz!” (Tanımayan arkadaşlar için söylüyorum; benim ismi de Bülent) sloganına davet ediyorum seni (Öyle ya Hrant veya ……… değilsem de benzeriyim -sana göre-).

4) Hran Dink'in öldürülmesi ile askerlerimizin öldürülmesi arasında nasıl bir bağ kurulabilir, inanın aklım almıyor. Askeri bir çatışmada ölen ASKER ile, kimliği yüzünden öldürülen bir sivil aynı şey midir? Savaşta bile siviller öldürülmez be a vicdansızlar! Öldürülen askerlerin ardından "ana kuzuları" diye ağıt yakan insanlar, kalleşçe öldürülen bir SİVİL için de ağıt yakamaz mı yani? Bir canı almak kimin haddine! Asala diplomatlarımızı öldürdüğünde ağlamadık mı? Uğur Mumcu öldürüldüğünde ağlamadık mı? O zaman ağladık da, Ermeni asıllı bir Türkiye yurttaşı/aydını öldürüldüğünde neden ve nasıl ağlamayalım!? Sakın bu "metanet" O'nun aşşağılık bir Ermeni oluşundan olmasın! Sakın O'na Ermeni diye ayrımcılık yaptığımız için vicdanımız körelmiş olmasın?! Demişsin.

İşte bu… İşte bu güzel kardeşim! AZİZ ŞEHİTLERİMİZ ile Hrant aynı değil. Ağzına ve yüreğine sağlık. Onların ölüm sebepleri de aynı değil. AZİZ ŞEHİTLERİMİZ, bu cennet vatanı yaşanılır kılmak için, atalarının kanları pahasına YURTLAŞTIRDIKLARI bu cennet vatanı korumak için ŞEHİT oldular. Hrant ise PEGASUS’un deyimiyle “dedelerinden duyduğu hikayeleri savunurken öldü. Elma ile armut ayrımında bulunacağım Sevgili BABEN; “ikisi de meyve değil mi” diyecek. Ama düşünmüyoruz ki; önemli olan meyvenin şekli-şemali değil; meyvenin kimin sepetinde olduğudur. Öyle ya, BABEN ağabeyin manavdan alıp buzdolabına yerleştirdiği ELMA’dan ne kadar hak iddia edebilirim. Hrant’ın kimin veya kimlerin sepetinde olduğu konusuna dair düşüncelerimi açıklama özgürlüğüm; dinimin ölenlerin arkasından konuşma konusundaki filtre süzgecine takılıyor.

Ayrıca “Savaşta bile siviller öldürülmez be a vicdansızlar!” diye bir ifadede bulunmuşsun. Buradaki “vicdansız” tarifine giren güruh, senin düşüncelerine karşı tez üreten insanlar mı; yoksa çeşitli mihrapların tetiği olmak suretiyle kullanılan 17’li yaşlardaki zavallı piyonlar mı? (Her sayfada olduğu gibi burada da kendine belli kişiler muhatap seçiyorsun. Teveccüh buyurur da beni muhatap kabul edersen, bu sorumun cevabını, merakla bekliyorum).

4) Hrant Dink gençliğinde TKP'liydi, sonrasında ise sosyalist. Yani O'na milliyetçi demek külliyen hakarettir demişsin ve gülen yüzünü de kondurmuşsun (Allah yüzündeki gülücükleri eksik etmesin).

Sevgili Kardeşim, bildiğim kadarıyla teröristbaşı da koyu bir MARXİST. Onun amacı da “halkların kardeşliği” olsa gerek. Bunu Hrant Dink’in bir bölücü olduğu düşüncesiyle yazmıyorum. Bölücülük gibi bir amaç gütmediğinden de eminim. Bunu sadece Milliyetçiliğe karşı öne sürdüğün konunun ne derece geçerli olup olmayacağına örnek olarak yazdım.

5) Kimse kimse ile aynı düşünmek zorunda değil...
demişsin

Keşke “Bu durum site üyelerine; site yöneticilerinin tezlerine aykırı/tezat slogan atma hakkını tanımaz” şeklinde bir uyarı daha ekleseydin, bugün aramızdan eksiltilen kişiler, banlanmış olmayacaktı diye düşünüyorum.

6) Not Not Not: O muhteşem cenaze(!)de ……… "Hepimiz Hrant'ız ve Hepimiz Ermeniyiz" dışında hiç bir slogan atılmayacaktı (ki o sloganlar Hrant öldürüldüğü gün Agos önünde toplanan onbeş bin kişinin spontane olarak attığı iki slogandı; oradan kaldı). demişsin

Hrant’ın öldürüldüğü gün iki tane slogan atıldığı doğru ama “hepimiz Hrant’ız ve Hepimiz ………” diye iki ayrı slogan yoktu. Bu slogan tek ve “Hepimiz Hrantız, Hepimiz ………” şeklinde idi. İkinci slogan ise “Katil Devlet Hesap Verecek” şeklinde idi.

Ne hikmetse 1980’li yıllarda aileleriyle birlikte katledilen/şehit edilen, suikastlar sonucu sakat kalan onlarca diplomatlarımızın arkasından hiçbir Ermeni (Orijinal Hrantlar ve Maskeli Hrantlar dahil olmak üzere) “Hepimiz Türküz” diye bir slogan atmadıkları gibi; her senenin sonunda ASALA denen güruhu kahraman ilan etmeyi de ihmal etmediklerini, yaşı müsait olan her kader ortağım çok iyi hatırlar.


Sonuç olarak;
Soykırım safsatasının AMERİKA senatosunda görüşmeye alınacağı şu sıcak günlerde meydana gelen bu cinayeti şiddetle ve esefle kınıyor; mağdurun yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı diliyorum...

Bilinsin ki Türk’üm, Engelliyim, Doğruyum, Çalışkanım. Huzurumu borçlu olduğum DEVLETİME, kimliğimi borçlu olduğum MİLLETİME, gölgesinde serinlediğim BAYRAĞIMA; dedelerimin kanıyla sulanan VATANIMA ve doğuş gayem olan DİNİME karşı saygısızlık etmeyeceğime ŞEREFİM VE NAMUSUM ÜZERİNE AND İÇERİM!...
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!!!


İçinde hiçbir katkı maddesi olmayan; selam, sevgi ve saygılarımla…
 
burdan bir üyemiz (nuray özdemir) başörtülü olması sebebiyle işe alınmadığını ve çok üzüldüğünü ağladığını yazmıştı. yaşadıgımız duygular forumunda. duygularını paylaşmıştı. fakat onla duygudaşlık kurulacagı yerde, onun ugradığı ayrımcılık kınanacagı yerde olay dine siyasete kaydı diye o başlık silinmişti. çünkü tartışmayı adabıyla yapamıyorduk. hemen kavga başlamıştı. hemen bir kaç gün sonra silinmişti.
ayrımcılıga ugrayan engelliler başka bir yerde engelllenen bir uyemize o olaydan dolayı konu dışı diyebilmişti.
bu olay baya uzmuştu beni.
ama hrant -bir yazımda dedim ya- ölümüyle bile ülkesine yardım etmeye devam ediyor.
bu sayede artık polemik olur,kavga çıkar kışkırtıcı ortamlar olur gibi kaygılar önemini yitirdi.
sanırım o arkadaş türbandan dolayı işe alınmamasını sanırım şimdi yazsaydı çok şey değişebilirdi.
biz onun duygularını anlayabilirdik. en azından saygı çerçevesinde bir durumdan dolayı ayrımcılık görmesinin üzgünlüğünü onla paylaşabilirdik.
ama hrant olayı gosteriyor ki boyle konuları sagduyu içinde konuşmaya daha çok zaman var...
bizler heyerde kıyamet koparmaya bayılıyoruz çünkü....
 
Duvara 3trilyonkere sen patatessin desen,duvar yine duvardır.
İNSANCIKLAR OLARAK,ŞUNU SÖYLEMEK İSTİYORUM;
Ermeni olabilirsiniz...
Yarın travesti canan için travestiliğide benimseyebilirsiniz...
Canınız ne istiyorsa,onu savunabilirsiniz...
Ama,bütün sakatlar travestidir derseniz yarın,biz yine sizin komutlarınız ile kabulmü edeceğiz .neliği?
Buyrun savunun,itiraz eden beter olsun...
Ama genellemeyin yahu,anlatmaya çalıştığım şey bu...
Bütün sakatlar hrant değil,olmak isteyenler olsun...Bütün sakatlar adına ermeniliği yada travestilği hangi hakla hepimiz adına kabül ediyorsunuz?
Başlığı yanlış anlayan insancıklar diyen ulu mertebe...
Başlıktaki ermenilerin ikinci sınıf olmasına inanmayarakmı bu sıfatı uygun buldun bizlere?
Ermeni bu memlekette yağlı ballı yaşamıyormu?
Sen kalk pis Türk kanı de,sonrada masum ol...
Onu vuran salağında Allah cezasını versinki,milleti ermeni olma sevdasına bürüdü...
Ben senin ermeni olmak istemnene,onu benimsemene yada korumana yada her ne yapıyorsan ona bişey demiyorum,hepimiz adına karar veremessiniz diyorum.
HER sakat değil,bu sloganı benimseyen sakat hranttır.
Zorlamı kardeşim,demekle olmadığımı bildiğim halde,ermeniyimde trtavestiyimde rumumda yahudiyimde demiyorum,demiyeceğim.Benim adıma tüm sakatlar şudur dendimide sessiz kalmayacağım.
 
Yahu elbette tüm sakatlar Hrant'dır demiyorum! Olur mu öyle şey! O yazının altında kimin imzası var? Benim! Demek ki o yazı bana ait fikirlerin yer aldığı bir metin. Dileyen beğenir katılır, dileyen beğenmez katılmaz. Ben dedim diye herkes şu-bu mu olacak! Gören de genetik bir çalışma sonucunda sakatlarla Hrant arasında DNA ortaklığı bulduğumu iddia ettim sanır! :)
Ben, ülkedeki ayrımcılık mekanizmasından "ikimizin" de benzer şekilde etkilendiğimizi düşünüyor ve iddia ediyorum. Dileyen katılır, dileyen katılmaz... Konunun vatan-millet sakarya'Lık bir yanı yok.


Not: Bugün yazılan mesajların üslubuna bakın lütfen. Göreceksiniz (arada istisnalar olsa da) kendi düşüncelerini ifade eden, ama buna karşın "karşı tarafı" vatan haini ilan etmeyip, hesap sormayan tarzda! Bu bile bir gelişmedir. Gerçek tarışma, ancak sloganlarla toz-duman olmayan ortamlarda olur. Benim ırkım uludur... la başlarsanız, bu ırkçılık olur ve ifade özgürlüğüne girmez.
 
İLAYDA' Alıntı:
burdan bir üyemiz başörtülü olması sebebiyle işe alınmadığını ve çok üzüldüğünü ağladığını yazmıştı. yaşadıgımız duygular forumunda. duygularını paylaşmıştı. fakat onla duygudaşlık kurulacagı yerde, onun ugradığı ayrımcılık kınanacagı yerde olay dine siyasete kaydı diye o başlık silinmişti.

Sevgili İLAYDA; sözde soykırımın Fransa'da meclisince kabul edilmesini protesto etmeye yönelik açmış olduğum başlık da buna benzer bir gerekçe ile silinmişti. Sırf inancından ve düşüncesinden dolayı bir insanın en doğal hakkı olan çalışma hakkı elinden alınan kardeşimize destek amacıyla; barış güvercini olduğunu iddia eden tüm arkadaşlarımızı "Hepimiz Ayşeyiz, Fatmayız; hepimiz Türbanlıyız" demeye davet ediyorum...
 
bulent_7340 mesele burda hepimiz ayşeyiz fatmayız demek değil. çünkü katılmayanlar da olacak haklı olarak. tıpkı hepimiz hrantız demeye katılmayanlar gibi. bence sloganlarla gitmek yerine olayları sadece ayrımcılık ve ötekileştirmek zemininde tartışabiliriz.
önemli olan bir farklılıga katılmak ya da katılmamak degildir. önemli olan saygı duymaktır. eger hepimiz bu ulkede yaşıyorsak bu farklılıklara katılmasak da saygı duymak zorundayız!
işimize gelen yerde ayrımcılıga taraf olup/işimize gelmeyen yerde ayrımcılık yapmak dinen bile dürüstlük sayılmaz.
çünkü insana sahip olduğundan dolayı ya da inandığından dolayı ayrım yapmak Allah tarafından bile suç sayılır. bu bedeli agır bir suçtur.
yeryuzunde seçiminden dolayı tanrı bile o insanı yok etmiyorsa inanın, kulun yok etme ve kovma yetkisi hiç yoktur!
not: Kitabında yaklaşık olarak şoyle diyor: "biz toplumları inanmadıkları için yok etmedik. sadece birbirlerine karşı dürüst olmadıkları için yok ettik!"
üstelik kitabında sık sık zulmle mucadeleden ve mazlumdan yana olmadan bahseder.
örnek olarak hılful fudul platformu. peygamber bu platforma katılmıştır. bu platformun amacı ise şuydu: mekkede ve mekkeye dışardan gelen aciz güçsüz ve kimsesiz kimselere yapılan zulme karşı çıkmak ve onlara destek olmak. bu platformu kuranlar fadıllar müşrikti. destek verilenlerin ise ırkı dini hepsi farklıydı. çünkü mazlumdular...
ve bir gün peygambere peygamberken bu platform için "peygamber iken o platform olsaydı yine katılır mısınız?" sorusuna peygamber "vallahi koşa koşa giderdim" diye cevab vermiştir.
hılful fudul ayrıca erdem andı fazılların andı diye de geçer...
 
Bülent_7340 güvercin kelimesini ben yazdım ve üzrime alınarak cvp vermem gerekti.O dediğiniz Fıransanın anti demokratik girişiminde bizler burda (İZMİR) meydanlardaydık ve özürlük adına nezaman nerde bir ihlal varsa herzaman ben ve bizim gibiler orada oluruz.Hırant katledildiğinde nasılki cenazesi kaldırıldığı gün meydanlarda olduysam demokrasi özgürlük ve insan hakları adına karşıtlık varsa önce meydanlarda sonra burada düşüncelerimi söylüyorum.Sadece sanal yaşamıyorum.
 
La hey'de ülkesini pırıl pırıllığını ifade eden kardeşim,türkden daha türk gibi rakı içen dostum,kör zihniyetlerin hukuki zırvalıklarıyla çarpıtılımış sözleri yüzünden hor görülmüş yurttaşım.Ermeni diasporasını karşısına almış mert insan!

Zihinlerine tutuştumuşlar silahı ellerine değil,futbol müsabakalarından,tribünlerden vatan severler onlar.İspanyolun yiyeceği domatese özen gösterip kendi halkını hor gören vatan severler ülkesi burası.Doktorunu,öğretmenini,memurunu doğuya zorunlu görevlerle gönderip sonra canı yanan,eli kolu bağlı örgütlere boyun eğmiş azınlığına karşı aslan kesilirler.Komşusuna nefretiyle kaşır vatan severliğini,onu kiniyle sular,büyütür.Ya sevdirirler,ya terkettirirler,Daha sevilecek bir yer haline getirmeyi düşünmezler.Düşünmezler,infaz ederler.Cahiliyenin toy kahramanlarının eline bayrak tutuşturular.Üzerindeki kırmızı şanlı şehitlerinin değil de zalimce katledilen aydınlarındır sanki!Ulu Önder'in ilkelerinden birine sığınırlar sonra.Diğer ilkelerinin üzeri çizilmiştir adeta!

Genetik bilirler bunlar.Dna larında rna'larında şan,şeref,soyluluk vardır.İsviçre medeni hukukuyla aile kuran,fransa idare hukukuyla idare edilip,alman ceza yargılaması hukukuyla yargılanana,italyan ceza yasasıyla cezalandırılan ve islam hukukuyla gömülen vatandaş tanımını getiren aydınımızı da toprağa böyle vermemiş miydik?Sokakta eline silah verdiğimizde cinayet işleyebilecek potansiyelimizle mi savunacağız soy kırım yapmadığımızı?Aydın cinayetleri kolleksiyonumuzu mu sunacağız ülkemizi gezmeye gelen yabancı gezmenlere?Çocuklarımıza hala Büyük Hun'u anlatıp mı böbürleneceğiz?

Ben türkiye de bir ermeni,ermenistanda bir türküm!

Nazi almanyasında bir yahudi,filistinde yahudi zalimliğini tadan bir müslümanım!

ve dostumun devam ettiği gibi:

mardin de bir süryani
dogu türkistanlı bir türk
kerkükte bir türkmen ya da
istanbul da bir kürt dikimevinde belki de
başı kapalı üniversite kapısından dönen gaziliyim
sivasta yanmış genç bir ensestin külleriyim
ölümü bekleyen bir avukatım şişli de
sheenan ın ölmüş ogluyum
ölmek öldürmek istemedigi için ölümlerden ölüm begenen mehmet arhanım
güney afrika da bir siyah
san ysidro da bir chicano
israilde bir filistinli
san cristobal sokaklarında bir maya yerlisi
ispanya da bir anarşist(katalanlı)
irlanda da bobby sands
yunanistan da özel üniversitelere karşı çıkan bir üniversiteli
italya da carlo colucchi
davos ta evsiz bir dilenci
gecekondu bölgesinde bir çete üyesi
folk müzigin kalesi ulusal üniversite de bir rocker
san francisco da bir eşcinsel
seattle da ceketlilere tüküren bir punk
soguk savaş sonrası bir komünist
polonya da bir çingene
bosna da bir barışçı
ne kitabı,ne okuyucusu olan bir yazar
dünyanın herhangi bir kentinde ev hanımı
avrupada bir asyalı
materazziye kafa atan zidane
zidane nin kafasını yiyen suudi futbolcu
grev yapmaya asla yeltenmeyen bir sendikada grevci
gece saat onda metroda yalnız başına bir kadın
topraksız bir köylü
işsiz bir işçi
mutsuz bir ögrenci
veya
meksika daglarında bir zapatista
ırkların dillerin ve dinlerin olmadıgı güneşin ülkesinde bir insan
ya da SOKAKTA ANCAK NEFES ALABİLEN BİR SOKAK TİYATROCUSU(güner)
Ben Hrant'ım..
 
Hırant Dink'in öldürülmesine yol açan yazısından ilk paragraf. 20/01/2007
"Ermenistan' la tanışmak
'Türk'ten boşalacak o zehirli kanın yerini dolduracak temiz kan, Ermeni'nin Ermenistan'la kuracağı asil damarında mevcuttur.
Yeter ki bu mevcudiyetin farkında olunsun.
.... Daha neler neler var.

Hırant Dink bu yazısında Türklerin kanının zehirli olduğunu söylerken Sakat türkleride içine almıştır. Yani Oturanboğayı da, Babeni de ve Sakatlarda Hrant sloganını atan kişileride.

Bakınız hırantın öldürülmesi akabinde dünyanın üzerimize gelmemesi için ülke menfaatleri doğrultusunda sağ duyulu halkımızın bizlerde ermeniyiz, bizlerde hrantız şeklinde sloganları anlayabilirim ama bu sloganların amacını aşmaması gerekir.
Amacını aşarsa affınıza sığınarak benimde aklıma şu takılıyor.
Ya Sakat değilsiniz ya da Türk değilsiniz.
Sn Hrant çok değerli iyi bir insan olabilir. Ama mevcudiyeti boyunca insanlık suçu işlememiş tek millet olan asil Türklere bu şekilde hakaret etmeye hakkı yoktu. Aynı sözü Ermenizstanda yaşayan bir türk Ermenilere söyleseydi ve akabinde de öldürülseydi acaba Ermeniler bizim gibi 10 000 lerce caddelere yayılıp Bizler de Türküz derlermiydi.?
Tabiki demezlerdi. Hatta bu asil türk milleti öldürülen o türkü kınardı ve "Ekmek yediği vatanına ihanet edip, insanına hakaret ettiği için öldürüldü." derdi.
Saygılarımla.
 
Bulent_7340, ABMM sitesinden alıntıladığın TCK 122 güncel değil demek ki. Malum Özürlüler Kanunu olarak bilinen kanıunda TCK 122'ye "özürlülük" ibaresi eklenmiştir. Bunu uydurabileceğimi nasıl düşünürsün yahu :)

“Savaşta bile siviller öldürülmez be a vicdansızlar!” ifadesi doğal olarak O'nu öldüren, öldürülmesini haklı gören, öldürüldüğü günün gecesi bir kilisenin duvarına "Hrantı geberttik, sıra geri kalanlarda" mealinde ırkçı söz kusan bölücüleri hedef alıyor. Yoksa, "ben Hrant değilim" diyenleri değil.

"bildiğim kadarıyla teröristbaşı da koyu bir MARXİST" :) terörist başı nefes de alıyor, tüm nefes alanlar dikkat! Terörist başı namaz da kılmıştır illa, aman dikkat! pkk'nın bayrağı kırmızı-sarı-yeşil, bu renkleri kullanmayalım aman dikkat!

Hrant'ın Türklüğü aşağıladığı iddia edilen (ve maalesef bilirkişi raporlarına, başsavcının aksi mütalasına karşın O'na cezayı aldıran) yazıyı okudunuz mu? Ben, okuduğunu anlayan yeryüzündeki herkesin bu yazıda Türklüğü aşağılamak diye birşeyin olmadığını anlayacağına kellemi koyarım! Kaldı ki Hrant Dink de Türklüğü aşağılamak suçlamasını aşşağılıkça bulduğunu, beraber yaşadığı ve kardeşim dediği insanları aşağılamanın en aşağılık şey olduğunu, bununla suçlanmayı dahai onursuzluk saydığını, onun için AHIM'e gideceğini söylüyordu!

Allah'a salarak soruyorum, yalan söyleyenin iki dünyada da yüzü gülmesin!: Türklüğü aşağıladı, diyen arkadaşlar, Hrant Dink'in Türklüğü aşağıladığı iddia edilen yazının tamamını okudunuz mu?????

Not: Yine konu dışı saydığım için;
* Hrant Dink'İn Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine müracaat gerekçesi
* Hrant Dink'in son röportajı (Orada bu suçlamayla ilgili görüşlerini çokk güzel ifade ediyor)
* Söylediklerini daha anlamlı kılan röportaj görüntüleri
* www.agos.com.tr/bilirkisiraporu.htm+Dava+konusu+yay%C4%B1n+Ermeni+Kimli%C4%9Fi+ba%C5%9Fl%C4%B1%C4%9F%C4%B1+alt%C4%B1nda+yaz%C4%B1lan+bir+dizi+yaz%C4%B1n%C4%B1n&hl=en&ct=clnk&cd=1&client=opera]Konu olan yargılamayla ilgili olarak "Türklüğü aşağılama yoktur" diyen Bilir Kişi Raporu[/url]
 
o zaman Türk olmayan peygamberi de gelin aşağılayın! hz. muhammet Türk değildi! ama insanlığın efendisiydi...
ama onun gibi arap olan Yezid ya! o da müslümandı ve araptı. peygamberin ırkından. ama bir kaç gün önce kerbelada öldürdüler hüseyini. hüseyin aziz şehit! peygamber torunu fatimanın oglu...
hz. nuh oğlunu kurtaramadı... nuhun oglu azaba ugradı. tıpkı hud peygamberin karısı gibi...
usama bin zeyd zenciydi. ama ordunun başkomutanı görevi verildi ona. onca asil varken!
o bir kördü! ama peygamber ona sert çıkıştığı için peygamber onun yüzünden rabbi tarafından uyarıldı!
veda hutbesinde ırkçılık ayaklar altına alındı...
paye "insan"ın oldu...
"muhakkak ki biz emaneti daglara verdik. ama dağlar bu emaneti yüklenmekten kaçındı. ama insan bu emaneti kabullendi. muhakkak ki insan çok cahil ve çok nankördür..."
"insan"ın sorumluluğunu taşımaktan daglar korktu! daglar!
NOT: veda hutbesinde kan davaları artık bitmiştir. kan davası gütmek cahiliyedendir dedi peygamber.
ve kaldırdıgı ilk kan davasını da açıkladı.
kanın hesabı sorulmaya başlanırsa bu iş bitmez. ermeniler türkleri öldürdü türkler ermenileri gibi soylem ancak bir kan davasıdır. bu iş sadece tarihçilerin işidir. bunların içinden geçip de kan davası çıkarmak ve surdurmek bir kere dinle bagdaşmıyor. olayı tarihi çerçevede bırakmak en iyisidir. önemli olan karşılıklı olarak her iki tarafın da bu kan davasına son vermesidir.
aynı olay şii sunni olay için de geçerlidir.
kanın hesabını sormak yüzyıllar geçmişken kimsenin haddine düşmez!
sevgili amcasını öldüren adamı bagışladı peygamber!
oraya gittiğinde kendisine taş atanları ve kovanları "tebük"ü "mekke" yi bagışladı peygamber!
soylediği tek söz hep şu oldu!
"onlar bilselerdi yapmazlardı!"
 
Hrant Dink'in öldürülmesine neden olan yazı

HASSAS BİR KONU O YÜZDEN YORUM YAPMAK İSTEMİYORDUM AMA BİR KAÇ CÜMLEYLE DÜŞÜNCEMİ AÇIKLAMAK İSTİYORUM....
YAZI, KİŞİ ONEMLI DEGIL, HERKES BENZER SEYLER SOYLEYEBILIR.HALEN DE SÖYLENMEKTE....SÖYLENECEKTİR DE..
HER ŞEY GİBİ BUNA DA ABARTI TEPKİLER GÖSTERİYORUZ..
KİMİMİZ BİZ ERMENİYİZ DİYE HAYKIRIYORUZ..KİMİMİZ BİR KATİLİ KAHRAMAN YAPIYORUZ..
LÜTFEN HİÇ BİR ZAMAN ÖLÇÜYÜ KAÇIRMAYALIM..SABUN KÖPÜĞÜ ÖFKELERİMİZİ , MARŞLARLA ANİDEN KABARAN KAHRAMANLIK DUYGULARIMIZI BİR KENARA KOYARAK İYİYİ KÖTÜYÜ AYIRT EDELİM..
BIZIM KENDI TÜRKLÜGÜMÜZLE ÖVÜNECEK O KADAR SEYIMIZ VAR IKEN..
BİLİMLE , YAZIYLA, TARİHİ GERÇEKLERİMİZLE ,AYDINLARIMIZLA EN GÜZEL SAVAŞI VERECEKKEN İÇİNE DÜŞTÜĞÜMÜZ DURUM MİLET OLARAK BİZE YAKIŞMAZ..

Not: Hrant Dink'in mahkemede ceza almasina sebep olan yazisi
 
Erzurum da bir çok ermeni vatandaşımız vardır. Ve şahsen tanıyıp çok sevdiğim kişilerde var içlerinde. Ama bunların hiç birisi türklere hakaret etmiyorlar. Tam aksine vatanlarını seviyor, kalkınması için en az bizim kadar çaba sarfediyorlar. Hatta içlerinden islam dinini seçenler dahi var.
Erzurumda ki bu ermeni kardeşlerimiz hiç bir zaman ayrıma maruz kalmazlar hatta tam aksine şehrin en değerli yerlerinde esnaflık yapıp türk milleti tarafından saygı ve sevgi görmektedirler.
Türkler ermenilere düşman değillerdir. Tarih boyu birilikteliğimiz olmuştur. Ermeniler türk tarihi boyunca üst makamlarda çalışmışlardır ve halen çalışmaktadırlar.
Hal böyleyken mevcut olaylar ayrımcılık çıkarmak için yapılan suni çalışmalardır.
Ülke üzerinde oynanan oyunlardan biri olduğuna inandığım bu Hrant Dink meslesinin temeli Ermenilere uygulanan herhangi bir ayrımcılıktan kaynaklanmayıp, tam aksine ayrımcılık çıkarmak için düzenlenen bir tezgahtır.
Sitede Sakatlar gibi Hrantında ayrımcılığa maruz kalmış kişi olarak gösterilmesini tasvip etmiyorum. Çünkü Hrant Dink hiç bir ayrımcılığa maruz kalmış biri değildi.
 
Bir şey daha söylemek istiyorum özellikle ötekileştirmek adına.

Ötekileştirmenin son derece kötü bir şey olduğunu anlatmaya ve bunun insan hak ve özgürlükleriyle hiç bir ilgisi olmadığını savunuyoruz ya....

İyi de arkadaşlar nerde ve nasıl olursa olsun bir şekilde atılacak bir slogan kesinlikle bir başkasını içine almıyorsa farkında olmadan ötekileştirme zaten yapılmış olmuyor mu?

Açıkcası iyi niyeti anlamıyor değilim, burada yani Hrant ın cenazesini düzenleyen kişiler bu sloganı belirlerken son derece iyi niyetli davranmış olsun. Kabul....

Buraya kadar kabul....Ama kendini bu sloganın içinde görmek istemeyen neden olmasın?

Anlaşılmıştır yada anlaşılmamıştır bunun irdelenmesinde değilim. Birileri de hayır ben bu slogan içersinde değilim diyorsa bunun kabulu de bu denli zor mu?????

Her durum bir başka durumu kendiliğinden ortaya çıkarır. Asla ama asla tek bir duruş yoktur olamazda.

Eğer ötekileştirmeye bu kadar karşıysak farkında olmadan söylemlerimizle ortaya attığımız sloganlarımızla bunun oluşmasına imkan vermeyelim bari.

Hepimiz.... diye başlayan bir sürü slogan üretebiliriz.Ürettiğimiz her slogan sadece bir durumu özetleyen bir gerçeği içinde barındıracaktır. Ama gözlerden kaçan tek gerçek hep nedense unutuluyor, ne olursak nasıl olursak sadece ve sadece insan olduğumuz gerçeği...

Benden de bir slogan..

Hepimiz birer insanız :D
 
Bu konu hakkında hiç yazmayı düşünmüyordum açıkçası.. Çünkü sevgili Babür abinin belirttiği gibi;

Baben' Alıntı:
Güzel yurdumun insanlarının, hiç de güzel olmayan hasletlerinden birisi de; okuMAz-yazar olmak, başka deyişle bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaktır.

Bırak doğru okuyup anlamayı, çoğu arkadaşın başlıktan gayrisini okuduğunu sanmıyorum! :evil:

Ne de olsa; kişi başına günlük ortalama okuma süresi 12 saniye olan bir ulusun bireyleriyiz. :(

Ve yine Utopya’nın söylediği gibi düşünüyorum.

UTOPYA' Alıntı:
Bir gün sohbet odasında Oya Abla ile konuşuyordum... Konu forumlara geldi... Ben dedim; Oya Abla forumda ciddi yerlere yazmayı bende istiyorum... Ama inan o sayfaları okuduktan sonra yazasım gelmiyor.... Çünkü çoğu üye kalıplaşmış düşünceleriyle birlikte yazı yazıyor demiştim.....

E Oya Abla baksana... Neden yazayım ki şimdi ben buraya..... Boşuna paralıycam kendimi... Siz yazın ben okurum ... :wink:

Basma kalıp vatan millet Sakarya sözleriyle konuya bakılacağını okumadan yorumlar yapılacağını biliyordum. Bunu buraya taşırken Bülent’te biliyordu tabii. Sırf bu yüzden, bu cesaretinden dolayı tebrik ediyorum. Şu andan itibaren konunun rengi değiştiği için yani o sloganlardan bir nebzede uzaklaştığı için artık yazmam gerektiğini düşündüm ve bu yüzden yazıyorum.

Konu hakkında fikirlerimi yazmadan önce banlalan kişiler hakkında site yönetiminin kararıyla ilgili birkaç söz söylemeden de geçemeyeceğim. Burada her ne konuda olursa olsun açılan başlıklar insanlar arasında kin ve nefret duygularının tohumlarını ekip haydi savaşa meydanlara diyorsa bende bir site yöneticisi olarak bu karara imza atarım. Açılan başlıklarda bu koku olduğu için bu söylemler olduğu için bu kişiler banlandı ve başlıklar bu söylemlerde bulunanların yazıları silindi. Bu karar hep vardı bundan sonrada olacaktır.

Gelelim konuya birincisi Hrant Ermeni olduğu için öldürüldü fikrini kabul etmiyorum. Ama öyle bir hale getirildi ki oyun, burada tartışılanda bu oldu. Hrant Ermeni olduğu için öldürüldü ve biz bu yüzden Ermeniyiz sloganları attık. Hayır efendim böyle bir şey yok. Hrant bir kurbandı şuan ki kaosu tetiklemek için bilinçli seçilen bir kurbandı. Ülke bir karanlığın içinde bu karanlığı tetikleyenler var bir oyunun içerisinde kullanılıyorsunuz, kullanılıyoruz. Neden, Niçin öldürüldüğü de biliniyor ve hala tetikleyiciler olaydan kendi sonuçlarını yaratıyorlar. Önce bunu görmekte fayda var diyorum. Beni bu olayda etkileyen ve üzüntüye sokan kısmı bir gazeteci bir fikir adamı olarak öldürülmesidir. Zaten bu hep böyle olmamış mıdır? Geçmişe baktığımızda da kurbanlar gazeteciler ve fikir adamlarından seçilmiştir. Kendi çıkarları için kahpece öldürülmüştür. Bu hep böyle de olacaktır devam edecektir. Ha onu öldüren bulundu yani sizlere gösterildi sizlerde inandınız yani inanıldı. Ben inanmıyorum arkadaşlar dedim ya Hrant Ermeni olduğu için öldürülmedi o sloganlarda hesaplı bir şekilde atıldı. Milliyetçilere mal edilmek için ( Ülkücülere anlamında söylüyorum bunu zira şu an anlaşılan anlamı da bu). Ne komiktir ki her zaman ki gibi bu kaosu yaratmak isteyenlerin hesapları tuttu Ülkücülerde hemen atladı buna. Burada olduğu gibi. Önce bundan arınarak aklı selim bakmalıyız diyorum konuya ve bu ölümle alakalı düşüncelerimi kesmek istiyor burada açılan başlığın asıl amacıyla tartışılması gerektiğini düşünüyorum. ( Birşeyi de eklemeden geçemeyeceğim Milliyetçilik, vatan severlik kimsenin tekelinde değildir ama bazı konular hep birilerinin tekeline geçmiştir.)

Bu konuda ki söyleyeceklerime de devam edeceğim yani ayrımcılıkla alakalı ilişkisini ama şimdi değil. Şimdi şu kadarını söylemek istiyorum. Hani sakatlarda Hrant’tır diyor ya Bülent sanırım bu slogan başkaları tarafından da benimsendi. Dün akşam 32.Gün konuklarından bir bayanın ağzında da tüm program boyunca bu slogan vardı. Ve verdiği bir örnekte sitemizden alıntıydı.:) Diyordu ki ;”THY yolları iki bacağı olmayanları sakat sayıyor. İki bacağı olan sakat değildir midir?.” Bunu neden belirtme gereği duydum benzetmede ki uyum Hrant değil etnik kimliğine yapılan ayrımcılığın tartışıldığını bir kere daha anlamamızı sağlamak içindir. Burada Hrant’ı tartışacaksak ki Bülent’in amacı bu değildi ben öyle algılıyorum en azından ben yokum yok eğer Bülent’in açtığı başlıkta benim anladığım anlamda ayrımcılığı tartışacaksak devam edeceğim tartışmaya. (Sakatlarda Hrant'tır söylemini kabul etmeyen yan olarak :wink: )
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Alt