Arkadaşlar merhaba,
Konuyu iyice kavrarsak, kendimizi daha iyi savunabiliriz.
ÖTV Kanunu madde 78de üç ana bent var. Mealen bunlardan,
a) Bendi: %90 ve üzeri engelliler adına alınan ve üçüncü kişilerin (akrabalar) alıp kullandığı binek otomobiller
b) Bendi: %90 ve üzeri engelli olanlardan, sadece sürekli olarak sedyede ya da tekerlekli sandalyede taşınması gerektiğine dair raporu olanlardan bizzat araç kullanamayanlar, 1.6 motor sınırlaması da olmaksızın 2.8 motora kadar panelvanlar da dahil olmak üzere alınabilen araçlar
c) Bendi: Bizzat kendisi kullanmak şartıyla, özel donanım ve teçhizatla alınan araçlar (otomatik vites engelin niteliğine göre özel tertibat sayılmaktadır.)
düzenliyor.
Sayın vekillerimizin torba tasarısında yer alan 78. Madde a ve c bentlerini düzenlemektedir. B bendi ile ilgili herhangi bir kısıtlamaya gidilmemiştir. Bir bakıma, hani hep savunduğumuz "engellilerin tekerlekli sandalye veyahut sedye ve cihazlarını sığdırabileceği geniş araç" ihtiyacına işaret ediyor. Bu maddeye torba yasada herhangi bir sınırlandırma getirilmiyor. Bu iyi bir şey, en azından en çok ihtiyacı olan kitleyi şimdilik kurtardık.
Fakat,
Sözde suistimal gerekçesi altında haklarımız gaspedilirken, her seferinde söylediğim üzere ne gerekçesi ne de amacı olmayan bir kanun üretilmektedir. Öyle ki C bendi aynen şunu diyor:
87.03 (motor silindir hacmi 1.600 cm³'ü aşanlar hariç), 87.04 (motor silindir hacmi 2.800 cm³'ü aşanlar hariç) ve 87.11 G.T.İ.P. numaralarında yer alanların,
bizzat kullanma amacıyla engelliliğine uygun hareket ettirici özel tertibat yaptıran malûl ve engelliler tarafından, (1)(2)
Suistimalin akrabalar ve eş dost tarafından yapıldığı torba yasa görüşmelerinde de vurgulanırken, engellinin bizzat kendisi kullanmak şartıyla özel tertibat yaptırılıp alınan araçların sınırlandırılması nasıl izah edilebilir? Soruyorum burdan, engelli tarafından
bizzat kendisi kullanmak amacıyla alınan araç nasıl suiistimal edilebilir? Zaten madde diyor, engelli tertibatını yaptırıp bizzat kendisi kullanacak.
Bakınız, burada esasında sorun yaratan tek şey C bendinin haksız olarak engellenmesidir.
Yani aslında C bendi işin içine katılmasa tam da herkesin istediği şey ortaya çıkacak. Nedir o?
1) %90 üzeri tekerlekli sandalye, sedye kullanmak zorunda olanlar yani geniş araca ihtiyacı olanlar her türlü aracı sınırsız alabilecek,
2) Suiistimalin yoğunlaştığı düşünülen, tekerlekli sandayle vs gerekmeyen %90 ve üzeri engelliler üzerinden akrabalarının aldığı araçlar 90 bin tl net fiyatla sınırlandırılmış olacak,
3) Gerçek kullanıcı ve araca bizzat ihtiyacı olan engelliler hayatlarında büyük kolaylık sağlayan araçlarını, adalete uygun bir şekilde kendi kazanç ve birikimleri ölçüsünde KDVsini aynı ölçüde ödeyerek alabilecekler.
Demek ki şu anda bizim özet olarak savunmamız gereken argüman C bendindeki düzenlemenin torba yasa 78. Madde kapsamından çıkarılmasıdır. Sayın Süreyya Beyin bahsettiği donanımlı araçlar sadece panelvanlardır. Oysa asıl kendisi engelli olan sürücünün olmazsa aracı hareket ettiremeyeceği, hareket ettirici özel tertibatlar C bendinde bulunmaktadır.
Arkadaşlar, yoğun çalışanlar, yöneticiler vs uzun mail ve mesajları en baştan okumaktan imtina ederler. Hem de yazması, toparlaması zor olabilir. O halde şu durumda Vatsap ve mail yoluyla yapacağımız yazışmalarda kısaca şu metni göndermemiz kendimizi daha iyi ifade etmemizi sağlayabilir.
Torba tasarının 78. Maddesinde, suistimallerin önlenmesi gerekçesiyle gündeme getirilen engellilerin ötv istisnası düzenlemesinde C bendinin kapsam dışı bırakılması gerekmektedir. Zira ilgili bentte açıkça belirtildiği üzere, hükme istinaden iktisap edilen araçlar sadece bizzat engellilerin kendisi kullanmak şartıyla ve hareket ettirici özel tertibat kullanmak koşuluyla alınabilen araçları kapsamaktadır. Engellinin bizzat aldığı ve kendisi kullandığı araçlar suistimale hiçbir şekilde konu olamaz. Engelli verilen hakkı bizzat kendi sürücü olarak yaşantısını kolaylaştırmak adına kullanmaktadır. Bu nedenle C bendinin ilgili düzenleme kapsamından çıkarılmasını rica ederiz.
Değerli Arkadaşlar,
Yapılan yasa hiçbir şekilde suiistimalleri engellemeye yönelik bir düzenleme içermemektedir. Sadece suiistimalin tutarını 300 ise 200 e indiriyor. Yasa koyucu tarafından adeta bir suiistimal edebilme limiti belirlenmiştir. Gel suistimal et ama bundan fazlasını etme!
Komisyon tutanaklarını detaylıca inceledim. Görünen gerekçe suiistimal olarak sunulmuş olmakla birlikte, niyetin öyle olmadığını madde ile ilgili görüşmelerinin içeriğinden net olarak anlamaktayız. Gelir idaresi başkanı, bakan ve komisyon başkanı madde ve madde hakkında verilen önergenin açıklamasında açıkça baklayı çıkarıyorlar.
....bakıyorsunuz, yani böyle kırsal bir yerde yaşıyor ama bir bakıyorsunuz çok pahalı bir araç edinilmiş....
.... arkadaşlar burada markaları (Mercedes) ifade ediyorlar. O araçların genişliğinde, o araçlarla aynı imkânı sağlayan ülkemizde üretilen araçlar da var, ülkemizde üretilen araçlar da var. Türkiye'de herkes o markalara mı (Mercedes) biniyor.....
gibi ifadeler var. Bu yasa suiistimalleri önlemiyor, gelir gidere de bir etkisi yok diyorlarsa ortaya çıkan amaç şu: Alt kesim olduklarını düşündükleri engellilerin, imtiyazlı elit üst kesimin bindiği araçlara binmemesi. Nedir kardeşim diyorlar biz koca bilmem ne müdürü olduk vergisini ödeyip alamıyoruz, elin sakatı edevatı (!!!) yanımızdan mercedesle bmw ile geçiyor!!
Gelir idaresi başkan vekili diyor ki, bunun bütçeye getirisi ya da götürüsü yok. Var sayın vekil var, getirisi evet ama ama kdvden ortaya çıkacak gelir kaybı bütçede eksiye yol açacak.
Tutanaklarda bizleri savunmak için giden STK temsilcilerinin de maalesef hiçbir etkin söylemde bulunamadığını üzülerek görüyorum. Sayın Engelliler Federasyonu Başkanı Turhan İçli çok iyi niyetli bir konuşma yapmış olmakla birlikte, bizim ürettiğimiz argümanların hiçbirini üretememiş, uygulamanın değişmesini/kaldırılmasını sağlayacak hiçbir çözüm önerisi sunmamış. Sırf bizim burda ortaya koyduklarımızı okuyup gitse ordan zaferle ayrılırdı. Şehit ve Gaziler adına gelen Sayın Taner Uran ise, kelimenin tam anlamıyla bir fiyasko olmuş, bence görüşmelere de nötürü bırakın olumsuz etki etmiştir.
Her söz aldığında Mercedes markasını zikrederek, lüks ihtiyacı algısını artırmış aleyhteki görüşlerin elini güçlendirmiş, maddenin haklı olduğu kanaatine yaklaştırmıştır. Bunun yanında aslında sadece kendileri adına talepte bulunmuş, gazi ve şehitlerin engellilerden ayrılarak imtiyaz verilmesini istemiştir. Böylece orada da tek vücut olamadığımız için, birleşmeyen ellerin ses çıkarmaması da kaçınılmaz oldu.
Demekki bizim temsil sorunumuz gerçekten var. Bir kişi gidip etkili cümlelerle anlatamadı bizim adımıza meramımızı. @
OturanBoğa gitse ve sadece bu konu başlığında yazdıklarını okusa bu tasarı böyle kabul edilirmiydi? Sorulan sorulara vereceği zekice cevaplarla şah-mat yapmaz mıydı?
Ama bu iş daha bitmedi. Bir şekilde kendimizi anlatabilmeliyiz. Bu bir rant meselesi değil hak meselesidir. Bir kez daha vurgulamak istiyorum arkadaşlar. Sizi şerefimle temin ederim ki bu üst düzey denilen araçları şahsen alabilecek güce kesinlikle sahip değilim şu an. Bir megane aracım var. Almayı hayal ettiğim aracın fiyatı ise şu anda bu yasayla belirlenen limitlere uygun. Yani kişisel olarak hiçbir amaç gütmüyorum.
Bunu ifade etmenin nedeni bize dokunsun ya da dokunmasın hep beraber mücadele etmemiz gerektiğidir. @
tanerbudak sen daha önce de gittin yolu ezberledin. Ben varım, gel beraber gidelim meclise, gelen arkadaşlar olursa onlar da gelsin; anlatabildiğimiz kadar anlatalım. @
OturanBoğa artık oturmaktan vazgeçip kızgınboğa olabilir mi lütfen. Sizin eliniz bizden uzun, bizedoğrudan ya da dolaylı nasıl destek verebilirsiniz? Neler yapabiliriz? Artık ne olduğunu değil, neler yapabileceğimizi konuşmak gerekiyor diye düşünüyorum.
Saygı ve sevgilerimle,